İsrail, Gazze’deki gerilimi azaltmak için bir dizi önlem aldı

Bunların arasında işçi sayısının arttırılması, malların girişinin kolaylaştırılması ve maaşların akışının sağlanması yer alıyor

28 Eylül’de Erez Sınır Kapısı’nın yeniden açılmasının ardından İsrail’e giren Gazze Şeridi’ndeki Filistinli işçiler (AFP)
28 Eylül’de Erez Sınır Kapısı’nın yeniden açılmasının ardından İsrail’e giren Gazze Şeridi’ndeki Filistinli işçiler (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki gerilimi azaltmak için bir dizi önlem aldı

28 Eylül’de Erez Sınır Kapısı’nın yeniden açılmasının ardından İsrail’e giren Gazze Şeridi’ndeki Filistinli işçiler (AFP)
28 Eylül’de Erez Sınır Kapısı’nın yeniden açılmasının ardından İsrail’e giren Gazze Şeridi’ndeki Filistinli işçiler (AFP)

İsrail, Gazze Şeridi’yle gerilimi azaltmayı ve olası gerilimi önlemeyi amaçlayan bir dizi önlem almayı planlıyor.

Şarku’l Avsat’ın İsrail gazetesi Haaretz’den aktardığı habere göre İsrail, Gazze Şeridi’nden ülkeye girmesine izin verilen işçilerin sayısını artırmayı ve malların hareketine yönelik kolaylıklar getirmeyi planlıyor. Bir yandan da Hamas Hareketi’ne çalışanlarının maaşlarını ödeyebilmesi için mali yardımların aktarılması hususunda Katar’la temaslar kuruluyor.

Gazeteye göre İsrail hükümeti, “Suudi Arabistan Krallığı ile devam eden görüşmelerin sekteye uğramasını istemiyor ve Gazze’deki gerilimin tırmanmasının bu görüşmelere zarar verebileceğine inanıyor”.

Fotoğraf altı: 27 Eylül’de Filistinliler Han Yunus’ta İsrail güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmaların ortasında el yapımı patlayıcılar fırlatırken (AFP)
27 Eylül’de Filistinliler Han Yunus’ta İsrail güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmaların ortasında el yapımı patlayıcılar fırlatırken (AFP)

İsrail’in Gazze’ye yönelik yapmayı düşündüğü kolaylaştırmalar, arabulucuların Gazze sınırındaki gerilimi azaltma çabaları ışığında son iki haftadır devam eden görüşmelerin bir parçası olarak geliyor. Hamas sınırın yakınında protestolar yapmaya başlamış ancak görüşmelerde kaydedilen ilerleme ile birlikte geçen hafta protestolar durdurulmuştu.

İsrail, Hamas’ın Gazze Şeridi’ndeki ekonomik durumu iyileştirmesi için protestoların yeniden başladığını ve örgütün halka yönelik baskısını artırdığını tahmin ediyor.

Yakın zamanda Gazze Şeridi’ni ziyaret eden Batılı bir diplomat gazeteye verdiği röportajda “Bu baskılar, Gazze’de kötüleşen ekonomik sıkıntıdan, halka sağlanan uluslararası yardımların kesilmesinden ve Gazze Şeridi’nin karşı karşıya olduğu ve gittikçe artan zorluklardan kaynaklanmaktadır” ifadelerini kullandı.

İsrail hükümeti, Gazze Şeridi’nden İsrail’e geçmesine izin verilen işçilerin sayısını 15 binden 20 bine çıkarmayı ve Gazze Şeridi’ne mal giriş koşullarını hafifletmeyi planlıyor.

Göçmen kuşları yakalamanın Gazze Şeridi’nde mevsimlik iş fırsatları sağladığı Han Yunus sahilinde iki kişi ağlardan bir göçmen kuş türü olan bıldırcınları çıkarıyor (Reuters)
Göçmen kuşları yakalamanın Gazze Şeridi’nde mevsimlik iş fırsatları sağladığı Han Yunus sahilinde iki kişi ağlardan bir göçmen kuş türü olan bıldırcınları çıkarıyor (Reuters)

Haaretz, mevcut İsrail hükümetinin, işçilerin ve malların hareketi ve diğer ekonomik önlemlerin güçlendirilmesi de dahil olmak üzere Gazze Şeridi’ndeki ekonomik duruma ilişkin önceki hükümetin politikasını sürdürmesinin şu ana kadar Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir liderliğindeki aşırı sağ hareket de dahil olmak üzere hükümet erkanı tarafından kabul edildiğini, ancak bu çizginin desteklenmesinin daha ne kadar süreceğinin belli olmadığını ifade etti.

Netanyahu’nun konuyu İsrail hükümetinde tartışmaya açması ve Suudi Arabistan ile yapılan görüşmeler ışığında Filistin topraklarında sükunetin korunması gerekliliğinden hareketle bu önerilerin uygulanması için baskı yapması bekleniyor.

Fotoğraf altı: 28 Eylül’de Gazze’den İsrail’e girmeyi beklerken Beyt Hanun (Erez) Sınır Kapısı’ndaki bir tarama odasında uyuyan Filistinli işçiler (Reuters)
28 Eylül’de Gazze’den İsrail’e girmeyi beklerken Beyt Hanun (Erez) Sınır Kapısı’ndaki bir tarama odasında uyuyan Filistinli işçiler (Reuters)

ABD Başkanı Joe Biden, geçen hafta New York’ta yaptıkları görüşmede Netanyahu’ya, Filistinlilere yönelik gerilimi önlemenin yönetiminin Suudi Arabistan ile temaslarını güçlendirmesine yardımcı olacağını söylemişti.



Tunuslu muhalif Şeyma İsa, hapishanede başladığı açlık grevinin dokuzuncu gününde

Siyasi aktivist Şeyma İsa (AFP)
Siyasi aktivist Şeyma İsa (AFP)
TT

Tunuslu muhalif Şeyma İsa, hapishanede başladığı açlık grevinin dokuzuncu gününde

Siyasi aktivist Şeyma İsa (AFP)
Siyasi aktivist Şeyma İsa (AFP)

Tunus ana muhalefet partisi Ulusal Kurtuluş Cephesi (NSFT) üyesi ve siyasi aktivist Şeyma İsa, tutukluluk koşullarını protesto etmek için başladığı açlık grevinde dokuzuncu gününe girdi.

1 Aralık'ta muhalefet tarafından düzenlenen yürüyüşe katılan İsa, devlet güvenliğine karşı komplo kurmak suçundan Temyiz Mahkemesi tarafından verilen bir kararla sivil polisler tarafından gözaltına alındı. Muhalif aktivist, hapishaneye girer girmez açlık grevine başladı.

Şeyma İsa (45), 2023 yılının şubat ayında yakalanmış, gözaltında tutulmuştu ve aynı yılın temmuz ayında serbest bırakılmıştı. Birinci Derece Mahkemesi tarafından 18 yıl hapis cezasına çarptırılan İsa’nın cezası temyiz sonucunda 20 yıla çıkarılmıştı.

İsa'nın yanı sıra aynı davayla bağlantılı olarak NSFT lideri, tanınmış siyasetçi Ahmed Necib eş-Şabi (82) de tutuklandı ve 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Muhalif Avukat Ayaşi Hammami (66) de terör suçlamasıyla beş yıl hapis cezasına çarptırıldı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölümü Müdür Yardımcısı Bessam Havaci, “Tunus muhalefetinin önemli simalarının tutuklanması, Cumhurbaşkanı Kays Said'in tek başına iktidarına alternatif olan her şeyi ortadan kaldırma planının son adımıdır. Bu tutuklamalarla Tunuslu yetkililer, siyasi muhalefetin çoğunu etkili bir şekilde hapse atmayı başardı” değerlendirmesinde bulundu.

Tunus muhalefeti ve NSFT, 25 Temmuz 2021'de olağanüstü hal (OHAL) ilan edip ardından yeni bir siyasi sistem kurarak geniş yetkilerle iktidarını sürdüren Cumhurbaşkanı Kays Said'in yönetimine karşı çıkıyor ve demokrasinin yeniden tesis edilmesini talep ediyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre buna karşın yetkililer tutuklananları hükümeti devirmeye ve devlet kurumlarını yıkmaya teşebbüs etmekle suçluyor. Muhalefet ise mevcut rejimi tutuklulara karşı siyasi suçlamalar uydurmak ve yargıyı emirlerine boyun eğdirmekle suçluyor.


Hamas, İsrail medyasına konuştu: “Filistin devleti kurulursa silah bırakırız”

İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)
İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)
TT

Hamas, İsrail medyasına konuştu: “Filistin devleti kurulursa silah bırakırız”

İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)
İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)

Hamas, ateşkesin ikinci aşamasına geçilmesini desteklediklerini ve silah bırakmaya açık olduklarını duyurdu.

Adının paylaşılmaması şartıyla Times of Israel'e konuşan Hamas yetkilisi, Filistin devletinin kurulmasını sağlayacak müzakerelerin başlatılması halinde silah bırakacaklarını söylüyor:

Bu zorla veya ültimatomlarla yapılamaz. İsrail iki yıl boyunca Hamas'ı silahsızlandırmak için tüm askeri gücünü kullandı ama işe yaramadı. Silah bırakma meselesi siyasi bir sorunla bağlantılıdır ve bu nedenle siyasi bir çözüm gerektirir.

Yetkili, Filistinlilerin 78 yıllık İsrail işgaline karşı silahlı mücadele hakkının olduğunu belirterek, 1967 sınırlarının esas alınacağı bir Filistin devleti kurulması taleplerini yineliyor.

Gazze savaşının sonlandırılması için ABD öncülüğünde hazırlanan 20 maddelik barış planı 10 Ekim'de devreye girmişti. Anlaşmanın garantörleri arasında Türkiye, Mısır ve Katar var.

Plan kapsamında Hamas'ın silah bırakması ve Gazze'nin geleceğinde söz sahibi olmaması isteniyor. Bunun yerine Gazze Şeridi'nin yönetiminin Filistinlilerin yer alacağı bir teknokratlar komitesine geçici olarak devredilmesi planlanıyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlık edeceği Barış Kurulu'na ek olarak bölgeye Uluslararası İstikrar Gücü (ISF) konuşlandırılması öngörülüyor.

Anlaşmanın ilk aşamasında Hamas ve İsrail arasında rehine takası gerçekleştirilmişti. Ayrıca İsrail askerleri belirlenen "sarı hatta" geri çekilmişti. Haberde, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin yüzde 53'ünü kontrol ettiği belirtiliyor.

İsrail, Hamas'ın elindeki 28 rehinenin hepsini teslim etmeden ikinci aşamaya geçilmeyeceğini duyurmuştu. Filistinli örgüt şimdiye dek 27 rehineyi İsrail'e gönderdi. Ancak 7 Ekim saldırısında öldürülen İsrailli polis memuru Ran Gvili'nin naaşı hâlâ Gazze'de. Hamas yetkilisi, cesedin yerini bulmak için çalışmaların sürdüğünü söylüyor.

İkinci aşama kapsamında Barış Kurulu üyelerinin belirlenmesi ve Gazze'ye güvenlik gücü konuşlandırılması hedefleniyor. Bu aşamaya geçiş için Hamas'ın silah bırakmayı kabul etmesi gerekli. Bunun ardından İsrail askerleri daha gerideki bir hatta çekilecek.

Trump ikinci aşamaya "çok yakında geçileceğini" söylemiş fakat bir takvim açıklamamıştı. Ocak itibarıyla Gazze'ye ISF askerlerinin gönderilmesi planlanıyor.

Hamas yetkilisi, 7 Ekim 2023'te düzenlenen Aksa Tufanı'nda esir alınan kişileri ilk etapta operasyondan kısa süre sonra bırakmayı düşündüklerini söylüyor.

Ancak İsrail'in saldırıları durdurmaması ve arabulucular tarafından savaşın sonlandırılacağına dair garantiler sunulmaması nedeniyle bu plandan vazgeçtiklerini ifade ediyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın öncülüğünde hazırlanan plana göre ISF, Hamas'ın silahsızlandırılmasında da rol oynayacak.

Öte yandan Hamas yetkilisi, ISF kontrolündeki böyle bir sürece yanaşmayacaklarını belirterek, güvenlik gücü askerlerinin Gazze'de İsrail ordusuyla Filistin halkı arasında "tampon bölge" görevi görmesi gerektiğini savunuyor.

Ayrıca silahsızlanma karşılığında İsrail ordusunun tamamen Gazze'den çekilmesini talep ettiklerini aktarıyor.

7 Ekim 2023'te düzenlenen Aksa Tufanı'nın sonuçlarından pişmanlık duymadıklarını söyleyen Hamas yetkilisi, dünya kamuoyunun İsrail'in gerçek yüzünü görmesini sağladıklarını vurguluyor:

Tarihi değiştirmeyi başardık. Dünya gözlerini açtı, Filistinlilerin yaşadıklarını ve İsrail'in ne suçlar işlediğini gördü.

IDF ve Yahudi yerleşimciler işbirliği yapıyor

Diğer yandan İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF), Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerle aktif işbirliği yaptığı aktarılıyor.

İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın hazırladığı Zman Emet (Gerçek Zamanlı) programına katılan Tuğgeneral Avi Bluth, ISF'nin "sınır bölgelerinde çiftlikler kurmaları için yerleşimcilerle tam işbirliği içinde hareket ettiğini" söyledi.

Bluth, bu işbirliğinin özellikle geçen yıl temmuzda hızlandırıldığını belirtti.

Independent Türkçe, Times of Israel, Haaretz


Muhammed bin Salman ve eş-Şara Suriye ekonomisini canlandırma çabalarını görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)
TT

Muhammed bin Salman ve eş-Şara Suriye ekonomisini canlandırma çabalarını görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman bin Abdulaziz, dün Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'dan telefon aldı.

Prens Muhammed bin Salman ve Ahmed eş -Şara, Suudi Arabistan ve Suriye arasındaki ikili ilişkilerin çeşitli yönlerini ve bu ilişkileri bir dizi alanda güçlendirme fırsatlarını gözden geçirdiler.

İki taraf ayrıca ortak ilgi alanlarına giren konuları ve Suriye'de güvenlik ve istikrarın pekiştirilmesi ile ekonomik toparlanmanın sağlanması çabalarını görüştü.