Mısır, El Dabaa Nükleer Santrali’ne ilk ağır ünitenin kurulmasını kutluyor

Projenin hayata geçirilmesi 14 ay sürdü.

Mısır’daki El Dabaa Nükleer Santrali’ndeki ilk ağır nükleer ekipman. (Santralin Facebook sayfası)
Mısır’daki El Dabaa Nükleer Santrali’ndeki ilk ağır nükleer ekipman. (Santralin Facebook sayfası)
TT

Mısır, El Dabaa Nükleer Santrali’ne ilk ağır ünitenin kurulmasını kutluyor

Mısır’daki El Dabaa Nükleer Santrali’ndeki ilk ağır nükleer ekipman. (Santralin Facebook sayfası)
Mısır’daki El Dabaa Nükleer Santrali’ndeki ilk ağır nükleer ekipman. (Santralin Facebook sayfası)

Mısır dün, ilk ağır birimin Akdeniz kıyısındaki El Dabaa nükleer santraline kurulmasını kutladı. Mısır’daki Nükleer Santraller Kurumu, 1973’teki Ekim Savaşı’nın 50’inci yıl dönümüne denk gelen El Dabaa santralinin açılışında, reaktör çekirdek tuzağı kurulduğunu duyurdu.

Kuruma göre reaktör çekirdek tuzağı tesisin ağır ekipmanlarından biri ve üretimi yaklaşık 14 ay sürdü. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre tüm üretim süreci Rusya’da gerçekleşti.

Mısır, 2015 yılında Rus devlet şirketi Rosatom ile imzalanan sözleşme kapsamında ilk nükleer santralini El Dabaa şehrinde kurmaya karar verdi. Tesis, her biri 1,2 GW kapasiteli dört reaktör içeriyor. İnşaatlarının maliyeti 30 milyar dolar. Bunun yüzde 85’i, yani 25 milyar doları Rus kredisi ile finanse ediliyor.

Nükleer Santraller Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Emced el-Vekil dün, ilk nükleer birime reaktör çekirdek tuzağının kurulmasının açılışını gerçekleştirdi. Vekil, sadece 14 ay olan kısa bir süre boyunca, nükleer santral projesinin uygulanmasında beş önemli dönüm noktasına tanık olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

“İlk ünite Temmuz 2022’de ilk beton dökümüyle başladı. Ardından aynı yılın kasım ayında ikinci ünitenin ilk beton dökümü başladı. Reaktör çekirdek tuzağının ilk parçaları bu yılın mart ayında geldi. Şu an ilk uzun vadeli ekipman El Dabaa tesisine kuruluyor. Dördüncü ünitenin ilk beton dökümünün de bu yıl içinde başlaması planlanıyor. Kurumumuz ve projenin Rus yüklenicileri yoğun çaba sarf ediyor.”

Mısır’daki Al Dabaa Nükleer Santrali’ndeki ilk ağır parçanın kurulumu kutlandı. (Santralin Facebook sayfası)
Mısır’daki Al Dabaa Nükleer Santrali’ndeki ilk ağır parçanın kurulumu kutlandı. (Santralin Facebook sayfası)

Nükleer Santraller Kurumu’nun dün yaptığı açıklamaya göre reaktör çekirdek tuzağı, üçüncü nesil gelişmiş Rus reaktörlerinin ayırt edici ekipmanlarından. Tesisin güvenlik sistemindeki temel unsurlardan birisi ve en yüksek nükleer güvenlik oranlarını yansıtıyor.

Kurum tarafından şu açıklamada bulunuldu:

“Mısır’ın ilk nükleer reaktör çekirdek tuzağı, deniz yoluyla taşındı. Geçtiğimiz mart ayında, Rusya’nın St. Petersburg Limanı’ndan bir gemiye gönderildikten sonra El Dabaa Limanı üzerinden Mısır’a geldi. İlk Mısır nükleer reaktörünün ağırlığı yaklaşık 800 ton ve uzunluğu 6 metre.”



Gazze’de hapse atılan doktor sayısı 28’e yükseldi

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 60 bine yaklaştı (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 60 bine yaklaştı (AP)
TT

Gazze’de hapse atılan doktor sayısı 28’e yükseldi

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 60 bine yaklaştı (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 60 bine yaklaştı (AP)

Gazze savaşında İsrail tarafından hapse atılan Filistinli doktorların sayısı 28'e yükseldi.

Filistin merkezli sağlık kuruluşu Healthcare Workers Watch'un (HWW) verilerine göre, Gazze'den İsrail hapishanelerine götürülen doktorlardan 8'i cerrahi, ortopedi, yoğun bakım, kardiyoloji ve pediatri alanlarında kıdemli uzmanlar.

HWW, 28 kişiden 21'inin 400 günden uzun süredir hapiste tutulduğunu, hiçbiri hakkında İsrail makamları tarafından hukuki işlem başlatılmadığını aktarıyor.  

Gazze Sağlık Bakanlığı, Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi Müdürü ve Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Mervan el-Hams'ın "İsrailli özel bir silahlı birim" tarafından götürüldüğünü pazartesi duyurmuştu.

Hams'ın nerede olduğu bilinmiyor ve İsrailli yetkililer henüz olaya dair herhangi bir açıklama yayımlamadı. Ancak İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF) Guardian'a gönderdiği yazılı açıklamada, Gazze'deki sağlık personeli ve doktorların "Hamas'ın terör faaliyetlerine karıştığı" iddia edildi.

Gazze'de İsrail ablukası nedeniyle açlık krizi yaşanırken, Birleşik Krallık (BK) bölgeye havadan yardım göndermeyi planlıyor.

Tel Aviv yönetiminden cuma günü yapılan açıklamada, yabancı ülkelerin Gazze'ye havadan yardım yapmasına müsaade edileceği duyurulmuştu. BK Başbakanı Starmer, "Bu yöntemle bölgeye yardım göndermek için elimizden geleni yapacağız" dedi.

Starmer'a Filistin devletini tanıması için yapılan baskı da artıyor. Yarısından fazlası İşçi Partisi'nden olmak üzere 9 siyasi partiden 220 parlamenter, Starmer'a böyle bir adımın iki devletli çözüm için hayati önem taşıdığını belirten ortak bir mektup gönderdi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, cuma günkü açıklamasında Filistin devletini eylülde tanıyacaklarını duyurmuştu.

Diğer yandan Gazze'deki ateşkes süreci yeniden çıkmaza girdi. ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, "Hamas'ın ateşkese isteksiz" olduğunu öne sürerek, Katar'ın başkenti Doha'da görüşmeleri yürüten ekibini geri çağırdığını perşembe duyurmuştu.

Wall Street Journal'ın analizinde, İsrail'in "Ortadoğu'da kontrolsüz bir güce" dönüştüğüne dikkat çekilerek, Washington'ın Tel Aviv'le sürtüştüğü belirtiliyor.

MAGA (Make Amerika Great Again/Amerika'yı Yeniden Harika Yap) ideologlarının, İsrail'in ABD'yi savaşa çekmeye çalıştığını düşündüğü ve Trump'ın İsrail lideri Binyamin Netanyahu'ya desteğine daha eleştirel yaklaştığı ifade ediliyor.

Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın kıdemli danışmanlarından Amos Hochstein, "İsrail'in artık Ortadoğu'daki en büyük güç olduğunu" savunarak, bunu dengeleyecek hiçbir unsur kalmadığını söylüyor. Ancak danışman, bunun ABD açısından iyi bir gelişme olmadığını, Tel Aviv'in de savaşları uzatmasına yol açtığını belirtiyor.

Analizde, hiçbir Amerikan başkanının İsrail'e mesaj göndermek adına askeri desteği tamamen kesmeyi göze almayacağı, Netanyahu'nun da bunu bilerek hareket ettiği yorumu yapılıyor.

Independent Türkçe, Guardian, BBC, Wall Street Journal