Mukteda es- Sadr, İsrail bayraklarının yakılması çağrısında bulunurken, Amiri ise ABD’yi tehdit etti

Bağdat'ta İsrail ve ABD'ye karşı düzenlenen mitingden (Reuters)
Bağdat'ta İsrail ve ABD'ye karşı düzenlenen mitingden (Reuters)
TT

Mukteda es- Sadr, İsrail bayraklarının yakılması çağrısında bulunurken, Amiri ise ABD’yi tehdit etti

Bağdat'ta İsrail ve ABD'ye karşı düzenlenen mitingden (Reuters)
Bağdat'ta İsrail ve ABD'ye karşı düzenlenen mitingden (Reuters)

Irak hükümetinin uluslararası topluma, Filistin halkına yönelik ‘İsrail ihlallerine’ son verilmesi ve Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukanın sona erdirilmesi çağrısında bulunduğu bir dönemde Şii liderler, kitlesel gösteri çağrıları, İsrail bayraklarının yakılması ve ABD'ye yönelik tehditlere başladı. Bu, Hamas'ın İsrail'e karşı gerçekleştirdiği Aksa Tufanı operasyonu zemininde gerilimin tırmandığı bir dönemde geldi.

Resmi olarak Irak hükümeti, Bağdat’ın ‘Filistin meselesine yönelik kararlı tutumunu ve Filistin halkının özlemlerini gerçekleştirme ve tüm meşru haklarını elde etme konusunda yanında durduğunu’ belirten bir bildiri yayınladı. Irak Başbakanı Muhammed Şiya es Sudani yarın başlayacak Moskova ziyareti öncesinde, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Ürdün Kralı 2. Abdullah ile yaptığı iki telefon görüşmesinde Gazze'deki durumla ilgili gelişmeleri ele aldı. Sudani’nin medya ofisinden yapılan açıklamada, Sudani’nin Avrupa Birliği’nin (AB) Bağdat Büyükelçisi Thomas Seiler ile görüştüğü ifade edildi. Açıklamada, görüşmede Irak ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkiler ve bu ilişkileri her alanda geliştirmenin yollarının ele alındığı, Irak-Avrupa Ortaklık Anlaşması’nın görüşüldüğü ve Avrupalı ​​şirketlerin Irak'taki çalışmaları, ülkede birçok yatırım fırsatının bulunması ve güvenli bir çalışma ortamının varlığı gibi çeşitli konuların ele alındığı kaydedildi.

Iraklı Şii El Nuceba Hareketi üyeleri, Hamas'ın İsrail'e yönelik operasyonunu desteklemek üzere Pazar günü Bağdat'ta bir toplanırken (AFP)
Iraklı Şii El Nuceba Hareketi üyeleri, Hamas'ın İsrail'e yönelik operasyonunu desteklemek üzere Pazar günü Bağdat'ta bir toplanırken (AFP)

Açıklamada, Sudani'nin AB Büyükelçisi ile Filistin topraklarındaki durumla ilgili gelişmeleri görüştüğü, ayrıca AB’nin Filistin halkının meşru haklarını onaylayan uluslararası kararların uygulanmasında belirleyici bir rol oynaması çağrısında bulunduğu kaydedildi.

Irak hükümeti, Filistin halkının bugün gerçekleştirdiği operasyonların, uluslararası kararlara hiçbir zaman uymayan Siyonist işgal otoritesinin kadim çağlardan beri uyguladığı sistematik zulmün doğal bir sonucu olduğu görüşünde. Hükümet ayrıca, BM’yi ciddi ihlallere son verilmesi ve Filistin halkının meşru haklarının yeniden tesis edilmesi için harekete geçmeye çağırdı.

Mukteda es-Sadr (Arşiv)
Mukteda es-Sadr (Arşiv)

Sadr ve Amiri’nin tutumu

İşgal altındaki Filistin topraklarındaki gelişmelere ilişkin Irak hükümetinin izlediği diplomatik söyleme paralel olarak, Şii siyasi liderler, özellikle Hamas hareketi ile İsrail arasında her iki tarafta da yüzlerce ölüm ve binlerce yaralanmayla sonuçlanan mevcut askeri operasyondan sonra olup bitenlere ilişkin söylemlerini yükseltmeye başladı. Sadr hareketinin lideri Mukteda es-Sadr Iraklıları, İsrail'e karşı Filistin halkını desteklemek için Bağdat'ın merkezinde bir milyon kişilik bir gösteri düzenlemeye çağırdı. Sadr  açıklamasında, ABD işgaline direnen ve Filistin davasını destekleyen tüm Iraklı mücahitlerin bulundukları tüm kentlerden Bağdat’a doğru harekete geçmeye ve milyonları Bağdat’ta bir araya gelmeye çağırdı.

Hadi el-Amiri (Irak ajansı)
Hadi el-Amiri (Irak ajansı)

Haşdi Şabi çatısında altında bulunan Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri, Filistinlilere karşı İsrail'in yanında müdahale etmesi halinde ABD’yi hedef almakla tehdit etti.

Amiri, ‘Filistin'de elde edilen ve tüm Arap ordularının elde edemediği zaferlere’ övgüde bulunarak, Filistin davasını desteklediği ve bu destekten geri adım atmayacaklarını aktardı.

Şii lider, "ABD, Filistin'e müdahale ederse biz de müdahale ederiz ve hedef almaktan çekinmeyeceğiz" uyarısında bulunarak, "Filistin davasına destek verme konusunda tavrımız net. Çünkü Filistin halkı mazlum bir halk” dedi.



BM yetkilisi: Gazze'deki durum kıyamet gününü andırıyor

İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)
İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)
TT

BM yetkilisi: Gazze'deki durum kıyamet gününü andırıyor

İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)
İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)

Gazze Şeridi'ndeki durumun ciddiyeti konusunda uyarıda bulunan bir Birleşmiş Milletler (BM) yetkilisi, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı sonucunda insani krizin en ciddi aşamasına girdiğini ve Filistinlilerin açlık tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyledi.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) İletişim Direktörü Jonathan Fowler bugün yaptığı basın açıklamasında, İsrail'in 19 aydır sürdürdüğü yok etme savaşında gıdayı bir silah olarak kullanarak tüm sınır kapılarını kapatması karşısında Gazze Şeridi'nde yaşanan gıda sıkıntısı gerçeğine dikkat çekti. Fowler, “Gazze Şeridi'ndeki mevcut durumu tarif edecek kelime bulmak çok zor, adeta kıyamet gününü andırıyor” dedi.

Fowler, İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı boğucu kuşatmayı ve uluslararası toplumun bu ablukayı ele almamasını ‘gerçek bir skandal’ olarak nitelendirdi.

asdfrgt
İsrail'in bugün Gazze Şeridi'ne düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA'dan aktardığına göre Fowler, Gazze Şeridi'nin ‘İsrail'in soykırım savaşının başlangıcından bu yana tanık olduğu insani krizin en kötü aşamasından geçtiğini’ belirterek, Gazze Şeridi'ndeki durumun ‘karmaşık değil, çok açık’ olduğunu söyledi. Fowler, İsrail'in 50 günü aşkın bir süredir insani yardım girişini engellemesi sonucunda Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin yiyecek bir şey bulamamasının normal olduğunu kaydetti.

Fowler, Gazze Şeridi'ndeki kıtlığın ‘tamamen İsrail'in siyasi bir kararı’ olduğunu vurguladı. “Eğer insani yardımın girmesine izin verilirse, girecektir. Ancak İsrail hiçbir şeyin geçmesine izin vermeyen boğucu bir abluka uyguluyor” diyen Fowler, ablukanın kaldırılması için yapılan uluslararası çağrılara kulak asılmadığını belirtti.