Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında kanlı bir savaşa sahne olan Sudan’da, insan hakları ihlallerini araştırmak üzere komite kurulmasını zayıf bir çoğunlukla kabul etti.
Fransız Haber Ajansı’na (AFP) göre İngiltere’nin Cenevre BM Büyükelçisi Simon Manley, üç uzmandan oluşacak bu komitenin kurulmasına ilişkin kararı sunarken “Sudan’ın neresinde ve kim tarafından işlenirse işlensin, insan hakları ihlalleri ve uluslararası yasa ihlalleri hakkında acilen soruşturma yapılması ve delil toplanması gerekiyor. Bu misyonun yapacağı şey tam olarak gerçekleri ortaya çıkarmaktır” ifadelerini kullandı.
Bir grup ülke adına konuşan büyükelçi, başta cinsel şiddet olmak üzere sivillere yönelik saldırılara ve özellikle de Darfur’daki ihlallere dikkat çekti.
Karar, Konseyin 47 üyesinin 16 üyesine karşı 19 oyla kabul edildi. Toplamda 12 çekimser oy kullanılırken Güney Afrika da bu ülkeler arasında yer aldı.
Ülkesi adına konuşan Sudan Büyükelçisi Hasan Hamid Hasan, bu kararın kabul edilmesine şiddetle karşı çıktı.
Büyükelçi, “Ne yazık ki bu Konsey, Sudan’a zorla dayatılan bir karar karşısında bir kez daha derin bir bölünmeye tanık oluyor” dedi.
Büyükelçi, “Gerçekten Sudan’da, Sudan ile insan hakları arasındaki her türlü işbirliğini tehlikeye atacak yeni bir mekanizmaya ihtiyacımız var mı? Karara destek verenler, bu işbirliğini tehdit ettiklerini bilmeliler” ifadelerini kullandı.
AFP’ye göre büyükelçinin üslubu, hükümetinin, üyeler atandıktan sonra komiteyle iş birliği yapmayacağını gösteriyor.
Nisan ayının ortasından bu yana Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ile eski yardımcısı ve HDK Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu arasında, özellikle Hartum ve Darfur bölgesinde çatışmalar yaşanıyor.
Çatışma verilerini toplayan uzman sivil toplum kuruluşu ACLED’e göre, Sudan’daki çatışmada şu ana kadar 9 binden fazla insan hayatını kaybederken, gerçek sayının daha fazla olduğuna inanılıyor.
Çatışma aynı zamanda 5 milyondan fazla kişinin yerinden olup mülteci konumuna düşmesine neden oldu. Ayrıca dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Sudan’daki insani ve sağlık krizini daha da kötüleştirdi.