İsrail istihbaratı, saldırılar öncesindeki hareketliliği fark etse de alarma geçmemiş

Hamas militanlarının üzerinde detaylı haritalar bulundu

Hamas'ın Gazze sınırındaki İsrail yerleşimlerine yönelik saldırılarında 1300'den fazla kişi hayatını kaybetti (Reuters)
Hamas'ın Gazze sınırındaki İsrail yerleşimlerine yönelik saldırılarında 1300'den fazla kişi hayatını kaybetti (Reuters)
TT

İsrail istihbaratı, saldırılar öncesindeki hareketliliği fark etse de alarma geçmemiş

Hamas'ın Gazze sınırındaki İsrail yerleşimlerine yönelik saldırılarında 1300'den fazla kişi hayatını kaybetti (Reuters)
Hamas'ın Gazze sınırındaki İsrail yerleşimlerine yönelik saldırılarında 1300'den fazla kişi hayatını kaybetti (Reuters)

Hamas'ın İsrail yerleşimlerine yönelik sürpriz saldırılarından bir gece önce İsrail istihbaratının bölgede sıradışı bir hareketlilik belirlediği ancak buna karşın ordunun alarm seviyesinin yükseltilmediği iddia edildi.

Haaretz'in güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre tespit edilen hareketliliğin ardından iç istihbarat servisi Şin Bet'in güney bölge merkeziyle, askeri istihbarat servisi ve İsrail Güney Komutanlığı arasında bir telefon görüşmesi yapıldı. Bu görüşmeden Genelkurmay Başkanı Herzl Halevi'nin de haberdar olduğu ifade edildi.

Konuyla ilgili bir diğer görüşmeyse Şin Bet içinde, kurumun şefliğini yapan Ronen Bar'ın da katılımıyla gerçekleşti.

ABD merkezli internet sitesi Axios'un İsrailli kaynaklara dayandırdığı haberinde, görüşmelere askeri istihbarat servisinin şefliğini yapan Aharon Haliva da dahil oldu.

Gazete, birkaç saat süren görüşmelerin ardından Şin Bet'in önerisi ve ordunun komuta kademesinden gelen onayla birlikte hiçbir adım atılmamasına karar verildiğini öne sürdü.

Buna karşın Şin Bet'in Gazze Şeridi'ne yakın bölgelerde insan kaçırma eylemi gerçekleşebileceğinden şüphelenerek bölgeye küçük bir operasyon ekibi gönderdiği ve ek adımlar atmak için sabahı bekleme kararı aldığı ifade edildi.

Bölgeye gönderilen operasyon ekibinin sabah saatlerinde başlayan çatışmalara dahil olduğu ve ekipten bir kişinin yaralandığı belirtildi.

Netanyahu'nun ofisinden konuyla ilgili yapılan açıklamadaysa, İsrail liderinin alınan istihbaratla ilgili bir bilgisi olmadığı ve konuya ilişkin ilk haberi saldırılarının başlamasının ardından sabah 06.29'da aldığı vurgulandı.

Hamas militanlarından ele geçirilen harita (İsrail ordusu)
Hamas militanlarından ele geçirilen harita (İsrail ordusu)

Wall Street Journal: Hamas militanlarında detaylı haritalar vardı

ABD merkezli Wall Street Journal'da yer alan haberde Hamas militanlarının, Gazze sınırında yer alan İsrail yerleşimlerinin ve askeri üslerin detaylı haritalarına sahip olduğu belirtildi.

Saldırılar sırasında öldürülen Hamas militanlarından ele geçirilen Arapça belgelerin, örgütün istihbarat toplama kapasitesini de ortaya çıkardığını belirten İsrailli eski istihbaratçı Michael Milshtein, "Hedeflerin ne olduğunu tam olarak biliyorlardı. Hamas'ın geçmişteki herhangi bir hamlesinde bu seviyeye yakın bir planlama görmemiştik" ifadelerini kullandı.

İsrail güvenlik güçlerinin ele geçirdiği, 14 sayfalık "çok gizli" ibareli bir belgedeyse, Hamas'ın sınır hattındaki Mefalsim kasabasına sızma planlarının yer aldığı öne sürüldü.

Üzerinde 15 Haziran 2023 tarihi bulunan belgede, 5 kişilik iki tim ve bir komutanın operasyondan sorumlu olacağı ve sızma harekatının "Y Günü, S Saatinde" gerçekleşeceği gibi detaylar yer alıyor.

Belgede ayrıca Mefalsim kasabasında 1000 kadar sivilin yaşadığı ve sadece gönüllü güvenlik güçlerinin bulunduğu ifade ediliyor.

İsrail ordusunun kullandığı araçlarla ilgili bilgilerin yer aldığı belge (İsrail ordusu)
İsrail ordusunun kullandığı araçlarla ilgili bilgilerin yer aldığı belge (İsrail ordusu)

Sızma harekatı sırasında atılacak adımları detaylandıran belgeye göre, saldırı ekibinin bir bölümü İsrail'in güvenlik çitinde delikler açmakla diğerleriyse havan atışlarıyla destek sunmakla görevlendirilmiş. 

Yakındaki İsrail askerlerinin Mefalsim'e 3-5 dakika içinde geleceğinin vurgulandığı belgede, sızacak militanların müzakereler için bazı kişileri rehin alması talimatı veriliyor.

Geçen cumartesi gerçekleştirilen saldırılarda Mefalsim'deki gönüllü güvenlik güçlerinin başarılı olduğu ve bu nedenle kasabada can kaybı yaşanmadığı kaydedildi.

Hamas militanlarından ele geçirilen belgelerde ayrıca İsrail güçleriyle ilgili bilgiler, kullandıkları zırhlı araçların zayıf noktalarına ilişkin detaylar ve İsrail birliklerinin kullandığı rotalar da yer alıyor.

AP: Hamas saldırı hazırlıklarını sosyal medyadan paylaştı

ABD merkezli haber ajansı Associated Press (AP) ise, Hamas'ın 12 Eylül'de sosyal medya hesaplarından paylaştığı videoya dikkat çekti.

İki dakikalık propaganda videosunda Hamas militanlarının, maket bir sınır kapısını havaya uçurarak kamyonetlerin arkasında bir İsrail kasabasına doğru ilerledikleri ve kağıttan hedeflere atış yaptıkları görülüyor.

Hamas'ın paylaştığı tatbikat görüntülerinden alınan ekran görüntüsü (AP)
Hamas'ın paylaştığı tatbikat görüntülerinden alınan ekran görüntüsü (AP)

Örgütün geçen yıl boyunca Telegram'da paylaştığı görüntüleri inceleyen AP, uydu görüntüleriyle karşılaştırma yaparak tatbikatıın Gazze Şeridi'nin güneyindeki Filistin kasabası Mavasi'de gerçekleştiğini tespit etti.

Tatbikatta sızma gerçekleştirilen temsili kasabanın girişinde İbranice ve Arapça olarak "Horesh Yaron" yazdığı ifade edildi. Horesh Yaron, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da kurduğu tartışmalı yerleşim yerlerinden birinin ismi.

Hamas'ın bu yolla İsrailli yetkilileri yanıltarak, Gazze'de değil Batı Şeria'da bir operasyon hazırlığında olduğu izlenimi vermek istediği tahmin ediliyor.

Independent Türkçe



Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.