Ürdün Kralı 2. Abdullah, Gazze Şeridi sakinlerine karşı toplu cezalandırma politikasının benimsenmemesi konusunda uyarıda bulunarak, uluslararası insan haklarına saygı gösterilmesi ve masum sivilleri hedef alıp uluslararası yasaların ihlal edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile dün (12 Ekim Perşembe) Amman’da yaptığı görüşmede Ürdün Kralı, Gazze Şeridi’ne tıbbi ve insani yardımların ulaştırılması, su ve elektrik sağlanması için acil insani koridorların açılmasının ve uluslararası kuruluşların, uluslararası insan hakları hukuku da dahil olmak üzere uluslararası sözleşmelerle garanti altına alınan insani hizmetler sunma çabalarının engellenmemesinin önemine dikkati çekti.
Kral 2. Abdullah ile Devlet Başkanı Abbas arasındaki ortak görüşmeler, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Tel Aviv’den Amman’a gelişi öncesinde gerçekleşti. Blinken’ın Amman ziyareti sırasında Ürdün tarafıyla yapılacak görüşmelerin artan saldırganlığın kontrol altına alınması ihtiyacı ve bunun Batı Şeria’da kötüleşen duruma yansıyacağı korkusu üzerinde yoğunlaşması bekleniyor.
Blinken, bugün Ürdün Kralı 2. Abdullah ile görüşecek. Bu bağlamda kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada ABD Dışişleri Bakanı’nın, Filistin Ulusal Yönetimi’nin saldırıyı durdurma, Gazze’deki sivilleri koruma ve acil insani yardım sağlama ihtiyacını etkili bir şekilde üstlenebilmesi için etkin bir rol aramak amacıyla Amman’da Devlet Başkanı Abbas’la da görüşmelerde bulunacağını söyledi.
İki lider, Blinken’ın ziyareti öncesinde Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki gerginliğin durdurulması gerektiğini vurguladı. Kral 2. Abdullah, ülkesinin, gerilimi durdurmaya, Filistinlileri korumaya ve yerinden edilmelerini önlemeye yönelik acil uluslararası eylemi görüşmek üzere aktif taraflarla, bölgesel ve uluslararası ortaklarla yoğun çaba harcadığına dikkat çekti. Görüşme sırasında Ürdün Kralı, Ürdün’ün, Filistin halkını temsil eden Filistin Yönetimi’ne verdiği desteği vurgularken, bunun için Arap kardeşlerle yakın koordinasyonun sürdürülmesi ve Gazze’deki durumun kötüleşmesinin önlenmesi için ortak çaba sarf edilmesi gerektiğini belirtti.
İki lider, kötüleşen insani kriz, şiddet eylemlerinin artması ve yayılması ve bunun bölge düzeyinde yol açabileceği korkunç sonuçlar konusunda uyarıda bulundu. 2. Abdullah ise Krallığın Filistinli kardeşlerin yanında yer almak ve Gazze Şeridi’ne acil insani ve tıbbi yardım sağlamak için her türlü çabayı göstereceğini vurguladı.
Kral, Ürdün’ün Filistin meselesine ve kardeş Filistin halkının adil ve meşru haklarına yönelik keskin tavrına dikkati çekerken, Kudüs’teki İslam ve Hıristiyanlık kutsallıklarının Haşimi gözetimi altında korunmaya devam edildiğini söyledi.
Bu bağlamda Filistin Devlet Başkanı, İsrail’in Kudüs-ü Şerif’teki tarihi ve hukuki statüye saygı duyma yükümlülüğünün önemine ve Haşimilerin kutsal yerler üzerindeki velayetinin önemine vurgu yaptı.
Kral, 4 Haziran 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasını garanti eden iki devletli çözüm temelinde adil ve kapsamlı bir barış sağlanmadıkça bölgenin güvenlik ve istikrara kavuşamayacağını yineledi.
Devlet Başkanı Abbas, Kral’a kararlı duruşundan, Ürdün’ün desteğinden, Filistin halkının ve haklı davasının yanında olmasından dolayı teşekkür ve takdirlerini ifade etti.
İnsani yardım
Ürdün Kralı 2. Abdullah, Gazze’deki gergilimin ve savaşın bir sonucu olarak insani durumdaki ciddi bozulma ve bu ihtiyaçların ağırlaşması ışığında, yardım hizmetlerini sürdürmeye devam edebilmek ve Gazze Şeridi’ndeki kardeş Filistin halkına gıda, ilaç ve insani ihtiyaçlar sağlayabilmek için hükümete Birleşmiş Milletler Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’na (UNRWA) yardım sağlanması talimatı verdi.
UNRWA, gelecek 90 gün içerisinde Gazze’de çok sektörlü insani müdahaleyi mümkün kılmak için acil olarak 104 milyon dolara ihtiyaç duyulduğunu açıklamıştı.
Ajans, talep edilen bu fonlarla, yerel toplumdaki diğer 250 bin Filistinli mültecinin yanı sıra, Gazze Şeridi’ndeki UNRWA barınaklarında güvenlik arayan 250 bin kadar kişinin acil gıda, sağlık, barınma ve korunma ihtiyaçlarının karşılayacağını açıkladı.
Öte yandan Arap Birliği de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırganlığını durdurmaya ve barış ve güvenliği sağlamaya yönelik siyasi eylem yollarını ele almak için çarşamba günü bakanlar düzeyinde bir toplantı yaptı. Toplantı sırasında gerçekleştirilen olağanüstü oturumda, Arap ülkelerinin ve uluslararası toplumun, bu kritik zamanda büyük zorluklarla başa çıkabilmesi için ajansa yeterli mali destek sağlamasının önemine dikkati çekildi.