Kürtlerden Suriye'nin kuzeydoğusunda soruşturma talebi

Bir ABD’li kuruluş yetkilisi, ülkesine kararlı adımlar atma çağrısında bulundu.

Kuzey Suriye Özerk Yönetim Dış İlişkiler Kurulu Eş Başkanı Bedran Çiya Kurd.
Kuzey Suriye Özerk Yönetim Dış İlişkiler Kurulu Eş Başkanı Bedran Çiya Kurd.
TT

Kürtlerden Suriye'nin kuzeydoğusunda soruşturma talebi

Kuzey Suriye Özerk Yönetim Dış İlişkiler Kurulu Eş Başkanı Bedran Çiya Kurd.
Kuzey Suriye Özerk Yönetim Dış İlişkiler Kurulu Eş Başkanı Bedran Çiya Kurd.

Kuzey Özerk Yönetim’in, bölgedeki hava operasyonlarında hayati tesislerin, enerji ve elektrik santrallerinin yıkılması ve hizmet dışı bırakılması nedeniyle, Suriye dosyası için Birleşmiş Milletler misyonuna yazılı bir talepte bulundu. Açıklama bölgenin önde gelen Kürt liderlerinden biri tarafından yapıldı. Bir ABD dini özgürlükler kuruluğu yetkilisi de Özerk Yönetim bölgesini ziyaret etti. Hükümetini Türk operasyonlarına karşı ‘ciddi önlemler’ almaya çağırdı.

Özerk Yönetim Dış İlişkiler Kurulu Eş Başkanı Bedran Çiya Kurd, Şarku'l Avsat’a verdiği röportajda, Özerk Yönetim'in Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki operasyonlarını araştırmak için Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen'e yazılı bir talepte bulunduğunu açıkladı. Kurd söz konusu talebinde operasyonların uluslararası hukuku ihlal ettiğini iddia etti. Ölen ve yaralananların yanı sıra hasar gören tesisler de listelendi. Kurd, ayrıca operasyonların bölgedeki istikrarı tehdit ettiğini öne sürdü.

Kurd yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Bölgeye bir hakikat tespit heyeti göndermek ve Birleşmiş Milletler'in bölgeyi desteklemek için izlediği programları ve mekanizmaları gözden geçirmesi ve insani durumlar için geçişleri açması gerekiyor."

Özerk Yönetim ve yerel Kürt haber ajanslarının istatistiklerine göre, 224 bölge Türk operasyonlarına sahne oldu.

Suriye'nin kuzeydoğusundaki bölgeler, bu ay başından beri karanlığa gömüldü. Elektrik ve enerji santralleri ile enerji ve petrol için hayati tesisler hizmet dışı kaldı. Bu, askerî açıdan yerel Suriyeli partiler arasında paylaşılan ve uluslararası ve bölgesel kuvvetlerin müdahalelerle bölünmüş olan bölgenin, Suriye'deki iç savaşın başlamasından bu yana yıllarca süren elektrik krizi ve kesintilerinden zaten mustarip olduğu bir zamanda gerçekleşti.

Fotoğraf Altı: Nadine Maenza’nın, yönetimin Dış İlişkiler Departmanı Temsilcisi Abdulkerim Ömer’in önceki ziyaretinde gerçekleştirilen bir toplantı. (Arşiv - Şarku'l Avsat)
Nadine Maenza’nın, yönetimin Dış İlişkiler Departmanı Temsilcisi Abdulkerim Ömer’in önceki ziyaretinde gerçekleştirilen bir toplantı. (Arşiv - Şarku'l Avsat)

ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu Genel Sekreteri Nadine Maenza geçtiğimiz pazar günü Özerk Yönetim'in bölgelerini ziyaret etti ve operasyonların düzenlendiği Haseke ilinin kuzeyinde elektrik, su ve enerji santrallerini inceledi. Maenza, Kamışlı kentinde Özerk Yönetim liderleriyle yaptığı görüşmede, "Burada yaşananları görmek ve yönetim yetkililerinin olağanüstü cesaretiyle dayanışmayı ifade etmek için buradayım” dedi.

Maenza açıklamasının devamında ABD yönetimini operasyonlara karşı kararlı adımlar atmaya çağırdı



Dibeybe Şarku’l Avsat’a konuştu: İsrail ile normalleşme yok

Dibeybe Şarku’l Avsat’a konuştu: İsrail ile normalleşme yok
TT

Dibeybe Şarku’l Avsat’a konuştu: İsrail ile normalleşme yok

Dibeybe Şarku’l Avsat’a konuştu: İsrail ile normalleşme yok

Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe, hükümetinin ‘İsrail ile normalleşme’ peşinde olduğu yönündeki suçlamaları yalanladı.

Şarku’l Avsat gazetesine konuşan Dibeybe, “Filistinlilerin sürülmesini kabul ettiğimiz iddiaları maalesef yanlış ve gazetecilerin uydurduğu safsatalardır. ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Libya’daki Büyükelçiliği aracılığıyla bu haberleri tamamen yalanladı” ifadelerini kullandı.

Dibeybe, Libya konusunda ise milislerin dağıtılmasının devleti yeniden inşa etmek, kurumlarını sağlamlaştırmak ve birleştirmek için ulusal bir proje olduğunu, kişisel yahut intikam amaçlı bir proje olmadığını vurguladı. Geçmiş yılların bir mirası olan bu milisler, çeşitli faktörlerin etkisiyle devletin düzenli güvenlik ve askeri kurumlarının aleyhine güçlenerek, devlet otoritelerinden daha güçlü olduklarını düşünmeye başladılar.