Hizbullah, Nasrallah'ın savaşın yönetimini bizzat denetlediğini duyurdu

Lübnan hükümetinden Gazze savaşının bölgeye yayılmasını önlemeye yönelik çabalar hız kazandı.

İsrail askerleri, Lübnan sınırında tanklar konuşlandırdı. (EPA)
İsrail askerleri, Lübnan sınırında tanklar konuşlandırdı. (EPA)
TT

Hizbullah, Nasrallah'ın savaşın yönetimini bizzat denetlediğini duyurdu

İsrail askerleri, Lübnan sınırında tanklar konuşlandırdı. (EPA)
İsrail askerleri, Lübnan sınırında tanklar konuşlandırdı. (EPA)

Hizbullah, Gazze’de İsrail-Hamas savaşının başlamasından bu yana sessizliğini koruyan Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın, direniş güçlerinin saha komutanlarıyla doğrudan temas halinde, savaşın yönetimini bizzat denetlediğini duyurdu. Diğer yandan Lübnan Başbakanı Necib Mikati, İsrail'in özellikle Lübnan'a ve güneyine yönelik saldırılarını durdurmak ve Gazze'deki savaşın Lübnan'a yayılmasını önlemek amacıyla Arap dünyasıyla ve uluslararası toplumla yoğun diplomatik temasları ve yurtiçi toplantıları sürdürüyor. 

Lübnan’ın güney sınırında 15 gündür devam eden gerginlik çerçevesinde ve Gazze savaşının Lübnan'a yayılmasını önlemek amacıyla Beyrut'a yönelik diplomatik hareketlilik yoğunlaştı.

Fotoğraf Altı: Başbakan Necib Mikati, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile cuma günü Beyrut'ta bir araya geldi. (X)
Başbakan Necib Mikati, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile cuma günü Beyrut'ta bir araya geldi. (X)

Sahadaki gelişmeler de artıyor. İsrail ordusu, Hizbullah'ın ‘komşu ülke Lübnan'ı savaşa sürükleme tehlikesi olduğu’ konusunda uyarırken Merkezi Haber Ajansı, Lübnan-İsrail sınırında çatışmaların yaşandığını bildirdi. El Merkeziye Haber Ajansı, Lübnan-İsrail sınırında yaşanan çatışmaların ve bu cephede çatışmaların başlaması ihtimalinin bulunduğunu bildirdi. Ajans, bu durumun, ABD’nin özellikle İsrail, Güney Lübnan’ı ve Golan Tepeleri’ni tek cephe olarak gördüğünden Lübnan ve Suriye cephelerinde yaşanan tehlikeli gelişmelerin daha da kötüleşmesini önlemek amacıyla Lübnan'a ve paralel olarak İsrail'e baskı yapmak amacıyla Beyrut'taki diplomatik çabalarının ana gündem maddesini oluşturduğunu vurguladı.

Lübnan Başbakanı Mikati, dün Beyrut’a gelen ziyaretçilerine şunları söyledi:

“Son gelişmeler sonucunda Lübnanlıların yaşadığı korku ve endişeyi ve bazı büyükelçiliklerin vatandaşlarına Lübnan'ı terk etmeleri yönündeki çağrılarını anlıyorum, ancak Lübnan'ı korumak için her türlü çabayı göstermekten geri durmayacağım.”

Arap Birliği (AL) Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, cumartesi günü Mısır’ın başkenti Kahire’de düzenlenen Gazze konulu barış zirvesi sırasında Başbakan Mikati’yi telefonla aradı. Diplomatik adımlarını atmaya devam eden Lübnan Başbakanı, Ebu Gayt ile görüşmelerinde İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını durdurmayı amaçlayan çabaların yanı sıra Lübnan'daki mevcut gelişmelerin ve son durumun ele alındığını belirtti

Lübnan hükümeti güney cephesindeki olası her türlü gelişmeyle insani boyutta ilgilenmek için proaktif bir şekilde hareket ederken Başbakan Mikati, Lübnan hükümetinin savaşa girme olasılıkları ve güneyde yerinden edilenlerin akınıyla ilgili geliştirdiği plan üzerinde durdu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre olabileceklere karşı bir acil durum planı geliştirmek amacıyla toplantılar ve hazırlıklar yaptıklarını ve bunların önemli bir önleyici adım olduğunu belirten Mikati şunları söyledi:

“Çünkü kanlı geçmişini bildiğimiz bir düşmanla karşı karşıyayız. Buna karşın Lübnan'ın dostlarının bizimle birlikte durumu normale döndürmek ve daha da kötüleştirmesini önlemek için her türlü çabayı göstermeye devam edeceklerine dair kendilerinden söz aldık.”

Psikolojik savaş

Beyrut Uluslararası Havaalanında ve Middle East Airlines'ta alınan tedbirlerin bir önlem ve risk yönetimine ilişkin dikkat edilmesi gereken hususlar olduğunun altını çizen Lübnan Başbakanı, “Havaalanında ciddi bir olay olabileceğine dair herhangi bir istihbarat elimize ulaşmadı. İnşallah alınan istisnai tedbirler sadece kısa bir süreliğine uygulanacak ve sonrasında durum normale dönecek” ifadelerini kullandı.

Başbakan Mikati, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kriz ve sıkıntı zamanlarında ortaya atılan söylentiler ve yalan haberler çoğalır. Bunların bir kısmı Lübnanlıları yıldırmak için psikolojik savaş kapsamında olsa da halkımızın daha öncekiler gibi bu sıkıntılı süreci de aşacağına ve düşmanın kendisini ve kararlılığını baltalamasına izin vermeyeceğine inanıyorum.”

Krizin başında medyadan uzak ve sessiz bir şekilde çalışmayı tercih ettiklerini söyleyen Mikati şu vurguda bulundu:

“Ancak bazıları bunu fırsat bilerek hükümete karşı haksız bir kampanya başlattı. Bu da halk arasında paniğe neden oldu. Buna karşı mücadele etmeye ve çalışmalarımızın merkezine Lübnanlıları koymaya karar verdim. Halkımız Lübnan'daki tüm şer odaklarını ortadan kaldırmak için gereken çabayı sürdürdüğümüzden emin olsun.”

Fotoğraf Altı: Güney Lübnan'ın Mecadil köyünde bir Hizbullah unsuru için cenaze töreni düzenlendi. (AP)
Güney Lübnan'ın Mecadil köyünde bir Hizbullah unsuru için cenaze töreni düzenlendi. (AP)

Diğer yandan Hizbullah ve İsrail güney sınırında askeri gerilimi tırmandırmaya devam ediyor. Direniş Vefa Bloku üyesi Milletvekili Hasan Fadlallah, Hizbullah’ın Lübnan’ı savunmak için seçtiği yolu, hangi düşmanla savaştığını, arkasında kimin durduğunu çok iyi bildiğini ve yalan haberlerden ve tehditlerden etkilenmeyen sağlam bir yapıya sahip olduğunu belirterek, “Bizim Lübnan’da, meşru hakkımız olan ülkemizi savunmak ve düşmanın Gazze’ye karşı yürüttüğü savaşta belirlediği hedeflere ulaşmasını engellemek için çalışmaktan başka seçeneğimiz yok” dedi.

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın Lübnan'daki çatışmanın seyrini ve Gazze'de olup bitenleri saat saat, an be an takip ettiğini vurgulayan Fadlallah, “Nasrallah, direniş güçlerinin saha komutanlarıyla doğrudan temas halinde savaşın yönetimini bizzat denetlediği gibi sahadaki tüm siyasi ve halk nezdindeki olayları da yakından takip ediyor” diye konuştu. Fadlallah, Nasrallah'ın son gelişmelerle ilgili herhangi bir açıklama yapmadan sessizliğini sürdürmesini ise ‘savaşın yöntemini denetlemesinden’ kaynaklandığını kaydetti.



Suriye'nin egemenliği ve istikrarını desteklemek için Arap-Türk istişareleri

 Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)
Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)
TT

Suriye'nin egemenliği ve istikrarını desteklemek için Arap-Türk istişareleri

 Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)
Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)

On bir Arap ve İslam ülkesinin dün Suriye'nin güvenlik, birlik, istikrar ve egemenliğini desteklediklerini ve içişlerine her türlü yabancı müdahaleyi reddettiklerini teyit etmeleri, Bedevi ve Dürzi savaşçılar arasında yeniden başlayan çatışmalarla birlikte Süveyda vilayetine güvenlik gerginliğinin geri dönmesiyle eş zamanlı olarak geldi.

Suudi Arabistan, Ürdün, BAE, Bahreyn, Türkiye, Irak, Umman, Katar, Kuveyt, Lübnan ve Mısır dışişleri bakanları arasında Suriye'deki gelişmelere ilişkin iki gün süren yoğun görüşmelerin ardından 11 ülke tarafından yapılan ortak açıklamada, “Suriye'nin güvenlik ve istikrarının bölgesel güvenlik ve istikrarın temel direği ve ortak bir öncelik olduğu” vurgulandı.

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın son olayları kontrol altına almak için duyurduğu düzenleme ve tedbirleri memnuniyetle karşıladı. Suriye Cumhurbaşkanı ile yaptığı telefon görüşmesinde Prens Muhammed bin Selman, Krallığın eş-Şara liderliğindeki Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı sağlama yeteneğine olan güvenini dile getirdi. Suudi Arabistan'ın, İsrail'in Suriye topraklarına yönelik açık saldırılarını kınadığını yineledi.

Suriye yetkililerinin dün sabah erken saatlerde güney Suriye eyaletindeki güçlerini tamamen çekmesinin ardından Süveyde'deki güvenlik durumu yeniden gerginleşti. Din adamı Hikmet el-Hicri'ye bağlı milislerin Süveyde Bedevilerine ait evleri basıp yakmasından birkaç saat sonra, Bedevi savaşçılar Dürzi silahlı kişilere bir karşı saldırı başlattı.

Washington'da bir ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi dün yaptığı açıklamada, ABD'nin Süveyda'da son birkaç gündür yaşanan şiddet olaylarını şiddetle kınadığını belirterek, Şam'ın tüm ihlal raporlarını soruşturması ve sorumlulardan hesap sorması gerektiğini kaydetti.