İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'de hamile kadınlar, erken doğum ya da düşük yapıyor

İsrail'in aralıksız devam eden ve hastanelerin de hedef alındığı Gazze Şeridi'ndeki saldırılar nedeniyle, bölgedeki hamile kadınlar, erken doğum veya düşük yapıyor.

AA
AA
TT

İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'de hamile kadınlar, erken doğum ya da düşük yapıyor

AA
AA

İsrail saldırıları nedeniyle, her alanda zor günler yaşayan Gazze'deki siviller, bombardımandan kurtulsalar da başta temel gıda ve barınma sorunu gibi birçok problemle karşı karşıya kalıyor.

Hastane, okul ve ibadet yerleri gibi sivil halkın toplandığı alanların da hedef alındığı Gazze Şeridi'nde saldırılardan en çok muzdarip olan kesimler arasında hamile kadınlar da bulunuyor. Bölgedeki hamile kadınlar, İsrail'in yoğun saldırıları nedeniyle yatak, doktor, doğum öncesi ve sonrası tıbbi bakım eksikliğinin yanı sıra karşılaştıkları travmalar nedeniyle düşük ve erken doğum yapıyor.

Bombalamalar sebebiyle hamileler, hastanelere ulaşamıyor

Filistinli İslam Hamdan, kız kardeşinin Gazze'deki el-Hulu Uluslararası Hastanesinde doğum yapmak üzere olduğunu söyledi.

Beyt Hanun kasabasında yaşayan Hamdan "Kız kardeşim bebeğini doğurmak istiyor. Birden fazla sağlık merkezine ve hastaneye gittik, bombalamalarla karşılaştık. Gece Beyt Hanun'dan hareket etmekte zorlandık." dedi.

Birden fazla sağlık merkezinden sevk edildiklerini anlatan Hamdan, "Dehşet verici manzaralar yaşadık. Burada hastane yok, güvenlik yok, okul yok, güvenli yer yok." diye konuştu.

İsrail'in bombardımanı nedeniyle oluşan korkuların hamileleri ciddi manada etkilediğini anlatan Hamdan, "Bombalama nedeniyle hastanelere ulaşamayan kadınlar arasında çok sayıda düşük ve erken doğum vakası yaşanıyor." ifadelerini kullandı.

Birçok kadın erken doğum ve düşük yaptı

Kadın doğum uzmanı Dr. Abdulhakim Şehata da "Gazze'ye yönelik saldırının başlangıcından bu yana korku ve panik nedeniyle çok sayıda kadın erken doğum ve düşük yaptı." dedi.

Gebe olan kadınların normal süreçte tedavilerinin Şifa Hastanesinde yapıldığını aktaran Şehata, İsrail'in yoğun bombardımanı sonucu söz konusu hastane yaralıların akınına uğradığını ve kapasitesinin çok üstünde çalıştığını hatırlattı. Şehata, bu nedenle kadınların doğum işlemleri için daha az teşekküllü El-Hulu Hastanesine gittiğini anlattı.

Şehata, "Savaş halindeyiz ve Gazze Şeridi'ne karadan işgal var. Tıp alanında her şeyimiz eksik. Doktorların çoğu yaralıların tedavisi için kuzeyden güneye gitti. Şu anda hastane çok az sayıda doktorla çalışıyor." diye konuştu.

Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları nedeniyle kentteki hastanelerin yakıt, ilaç ve tıbbi malzemede çok ciddi sıkıntısı çektiğini dillendiriyor.

Filistin Sağlık Bakanı Miya Keyle, dün yaptığı açıklamada, "Şifa Hastanesindeki ana jeneratörün yakıt eksikliği nedeniyle birkaç saat sonra kapanması sonucu bir insani felaket konusunda uyarı yapıyoruz. Yedek jeneratörler sadece üç hassas bölüme birkaç saat boyunca elektrik sağlayabilir." ifadelerini kullanmıştı.

Gazze Şeridi'ndeki 35 hastaneden 16'sının bombardıman ve yakıt eksikliği nedeniyle çalışamaz durumda olduğuna işaret eden Keyle, diğerlerinin de yakıt sıkıntısı sonucu 24 saat içinde hizmet dışı kalabileceğine dikkati çekmişti.



Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?
TT

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Colin P. Clarke

Lübnan ve Suriye’nin bazı bölgelerinde salı günü gerçekleştirilen eş zamanlı bir saldırıda, Lübnan’daki Hizbullah Hareketi tarafından kullanılan yüzlerce çağrı cihazı peş peşe patladı. Saldırıda en az 10 kişi öldü, binlerce kişi yaralandı.

Birçok kişi saldırının neden şimdi düzenlendiğini ve saldırının zamanlamasının daha geniş bir anlamı olup olmadığını merak ediyor.

İsrail, ABD'nin daha geniş çaplı bir operasyonun, bölgede topyekûn bir savaşa yol açabileceği yönündeki uyarılarına rağmen, Hizbullah’ın saldırılarını önlemenin savaştaki hedeflerinden biri olduğunu açıkladı. Çağrı cihazı saldırısı İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a karşı yürüteceği uzun vadeli bir askeri harekatın başlangıcı olabileceği gibi, İsrail ile İran'ın vekilleri arasında uzun süredir devam eden gölge savaşının son gizli operasyonu da olabilir. İsrail, saldırıyı fark edilmeden gerçekleştirilebileceği zaman aralığı sınırlı olduğu için de böyle bir saldırı düzenlemiş olabilir.

İsrail'in istihbarat servisi Mossad için bu saldırı, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısında yaşanan başarısızlıklar nedeniyle ciddi şekilde zedelenen itibarını iyileştirme yolunda atılan sağlam bir adım olabilir. Saldırı aynı zamanda bir casus romanından fırlamış gibi görünüyor. Mossad'ın böylesine büyük ve dramatik bir operasyonu nasıl gerçekleştirebildiğine dair çok sayıda hipotez ortaya atıldı. Patlayıcıların çağrı cihazlarına üretim aşamasında mı yoksa tedarik süreci sırasında mı yerleştirilmiş olabileceğini henüz bilmiyoruz.

Hizbullah, İsrail'in siber saldırılarına karşı önlem amacıyla çağrı cihazları gibi eski iletişim araçlarını kullanıyordu. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın alternatif iletişim araçları kullanmaya çağırdığı Hizbullah üyeleri 7 Ekim saldırısının ardından cep telefonu kullanmaktan büyük ölçüde kaçındılar.

Bazı kişiler cihazlara sızan kötü amaçlı yazılımın pillerin aşırı ısınmasına ve sonunda patlamasına neden olduğunu düşünüyor. Oysa saldırı titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi. Saldırının anlık etkisi ne olursa olsun, ortaya çıkan tablo Hizbullah'ın paranoyasını arttıracak ve Mossad'ın gelecekte yapabileceklerine karşı daha fazla temkinli olmasına yol açacak. Hizbullah'ın bu saldırının ardından iç güvenlik aygıtında bir revizyona gidebilir, operasyonel güvenliğindeki boşlukları gözden geçirebilir ve üyelerinin yeteneklerini arttırmaya çalışabilir. Tüm bunlar aynı zamanda Hizbullah içinde kan dökülmesine yol açabilir ve içeride bir casus avı başlayabilir. Bu da İsrail istihbaratı için bir başka kazanç olacaktır.

Saldırı, titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye geçtiğimiz temmuz ayı sonlarında Tahran'da düzenlenen suikastta olduğu gibi çağrı cihazı saldırısının arkasındaki nedenlerden biri de Mossad'ın prestijini yeniden kazanma konusundaki kararlılığıydı. İsrail istihbaratı 7 Ekim 2023 saldırısından önce her şeye gücünün yetebileceği yönünde güçlü bir imaja sahipti. Mossad efsaneleri, Steven Spielberg yönettiği Münih ve Netflix yapımı Kaos gibi popüler casusluk filmleriyle ekranlara taşınmıştı.

İsrail'in hedef odaklı suikastlarında, geçtiğimiz ocak ayında Beyrut'ta Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcı Salih el-Aruri, temmuz ayı sonlarında yine Beyrut'ta Hizbullah’ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür ve Şükür’den kısa bir süre sonra da İsmail Heniyye öldürüldü.

dfv fdev
Patlayan çağrı cihazlarından birinden geri kalanlar Beyrut'ta sergilendi, 18 Eylül (AFP)

İsrail'in gizli operasyonlarının Mossad'ın imajını iyileştirmenin yanı sıra daha pratik bir etkisi de var. Saldırı büyük olasılıkla Hizbullah'ın komuta ve kontrol merkezini yok etti. Bu da öngörülebilir gelecekte Hizbullah için büyük iletişim sorunlarına yol açacak. Dahası, salı günü gerçekleşen saldırıda yüzlerce Hizbullah üyesi yaralandı. Bazılarının parmaklarının ya da ellerinin koptuğu ya da geçici de olsa sahadan uzaklaşmalarına neden olan başka yaralanmalar gibi fiziksel bozukluklara sebep olduğu şüphesiz.

Yemen'deki Husiler, Irak ve Suriye'deki milisler ve İran'ın diğer vekilleri daha fazla önlem almaya başlayacaktır. Bu durum söz konusu grupların birbirleriyle iletişim kurma şekillerinde değişikliklere yol açarak koordinasyon düzeylerini doğrudan etkileyebilir ve saldırı düzenleme kabiliyetlerini engelleyebilir.