Refah Sınır Kapısı’ndan tahliyeler yeniden başladıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/4659621-refah-s%C4%B1n%C4%B1r-kap%C4%B1s%C4%B1%E2%80%99ndan-tahliyeler-yeniden-ba%C5%9Flad%C4%B1
Refah Sınır Kapısı’ndan tahliyeler yeniden başladı
Gazze Şeridi'ne doğru yol alan insani yardım konvoyu. (EPA)
Yabancı pasaport sahipleri ve tıbbi tedaviye ihtiyaç duyan Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden Mısır'a tahliyesi bir gün durdurulduktan sonra dün Refah Sınır Kapısı’ndan yeniden başladı.
Mısırlı bir güvenlik kaynağı Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) bugün 695 yabancı ve çifte uyruklu kişinin Gazze Şeridi'nden Mısır'a geçtiğini aktardı.
Güvenlik kaynağı çok sayıda Mısırlı ve diğer milletlerden olanların yanı sıra Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü için çalışan sekiz kişinin de sınırdan geçtiğini kaydetti.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın ‘niteliği belirsiz bir güvenlik sorunu’ olarak nitelendirdiği olay nedeniyle çarşamba günü, kuşatma altındaki Gazze Şeridi'ne İsrail sınırında yer almayan tek geçiş kapısı olan Refah'tan geçişler durduruldu.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre tahminen yedi bin yabancı pasaport sahibi ve çifte uyruklu kişi ve aileleri ile acil tıbbi tedaviye ihtiyaç duyan sınırlı sayıda insan için 1 Kasım'da Refah Sınır Kapısı üzerinden tahliyeler başladı.
Güvenlik ve sağlık kaynakları, perşembe günü onlarca yabancı pasaport sahibi ve ailelerinin yanı sıra sağlık nedenleriyle tahliye edilen 12 kişinin de sınırı geçtiğini bildirdi.
Refah Sınır Kapısı, Gazze'ye insani yardımın tek giriş noktası. Birleşmiş Milletler'e göre çarşamba günü gıda, ilaç ve su yüklü 106 kamyon daha Gazze'ye geçti. Böylece 21 Ekim'den bu yana bölgeye giren yardım kamyonlarının sayısını 756'ya ulaştı.
Gazze'de savaşın başladığı 7 Ekim’den önce yardım ve diğer malzemeler yüklü 400'den fazla kamyon Gazze'ye her gün giriş yapıyordu.
Yardım çalışanları her gün en az 100 kamyonun Gazze’ye girmesi gerektiğini söylüyor. Artan insani ihtiyaçları karşılamak için yapılan yardımlar, dağıtımı engelleyen unsurlarlar ve güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor.
Hafter, Yunan şirketlerini Libya'nın ‘yeniden inşasına’ katkıda bulunmaya çağırdıhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5162548-hafter-yunan-%C5%9Firketlerini-libyan%C4%B1n-%E2%80%98yeniden-in%C5%9Fas%C4%B1na%E2%80%99-katk%C4%B1da-bulunmaya-%C3%A7a%C4%9F%C4%B1rd%C4%B1
Hafter, Yunan şirketlerini Libya'nın ‘yeniden inşasına’ katkıda bulunmaya çağırdı
Hafter pazar akşamı Bingazi'de Yunanistan Dışişleri Bakanı ile görüştü (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)
Yunanistan, Libya Temsilciler Meclisi'nin (TM) Türkiye ile Libya arasında imzalanan tartışmalı Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası'nı onaylamasının beklendiği bu günlerde Libya ile deniz sınırlarının belirlenmesi konusunda tırmanan anlaşmazlıkları yatıştırmaya çalıştı. Atina, Dışişleri Bakanı Georgios Gerapetritis'in Bingazi ve Trablus'ta yaptığı görüşmelerle Libya’daki siyasi ve ekonomik varlığını güçlendirmeyi amaçlarken Türkiye ile imzalanan mutabakat muhtırasının onaylanmasına dair yapılacak oylama öncesinde ülkenin önde gelen aktörlerinin tutumlarını etkilemeye çalışıyor.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Georgios Gerapetritis pazar akşamı Hafter ile bir araya geldi (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter, Yunanistan’ın inşaat ve altyapı alanlarında uzman şirketlerini, Libya'nın çeşitli şehirlerinde ve bölgelerinde yürütülen kalkınma projelerine katılmaya çağırdı.
Pazar akşamı ülkenin doğusundaki Bingazi şehrinde Yunan Bakan Gerapetritis ile yaptığı görüşmede, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinliğini ve bu ilişkilerin güçlendirilmesinin önemini vurgulayan Hafter, ortak çıkarları gözeterek, özellikle ekonomik, ticari ve kültürel alanlarda işbirliğini destekleme ve güçlendirme yollarını araştırdıklarını belirtti.
Öte yandan bugün Trablus'a giderek Başkanlık Konseyi ve geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) yetkilileriyle görüşecek olan Yunanistan Dışişleri Bakanı, Hafter ile düzensiz göç ve deniz yetki alanları konularının yanı sıra ikili iş birliğini de görüştüğünü söyledi.
Bakanlığın resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada “Libya ile bizi ortak kökler ve tarih birleştiriyor, ayrıca uluslararası hukuka bağlılığımız ve Akdeniz'in halkları için barış ve refah dolu bir bölge olması konusundaki taahhüdümüz de bizi birbirimize bağlıyor” ifadeleri yer aldı.
TM'nin önceki oturumundan bir kare (TM Başkanlığı)
Bu çerçevede Libya ile olan ‘sakin ilişkilerini’ sürdürme taahhüdünde bulunan Gerapetritis, yakın gelecekte bu ilişkilerin ilerlemesi için somut sonuçlar elde edilmesini umduğunu belirtti.
Deniz yetki alanlarının belirlenmesi
Yunanistan Dışişleri Bakanı'nın Libya’ya yaptığı ziyaret, Yunanistan'ın, Libya'nın münhasır ekonomik bölgesinin bir parçası olan Girit adasının güneyindeki ihtilaflı deniz bölgelerinde petrol ve gaz arama ruhsatları vermesine yanıt olarak Akile Salih başkanlığındaki TM'nin Libya ile Türkiye arasındaki deniz sınırlarının belirlenmesi anlaşmasını onaylamak üzere planlanan resmi oturumdan önce gerçekleşti.
Hafter ve TM tarafından desteklenen Usame Hammad liderliğindeki İstikrar Hükümeti Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan makamlarının bu bölgelerde sondaj ihalesi açtığını duyurması üzerine geçtiğimiz pazar günü Bingazi'deki Yunanistan Konsolosu Agapios Kalognomis'i çağırarak sözlü protestosunu iletmişti.
Abdulhamid ed-Dibeybe başkanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti’nin (UBH) Dışişleri Bakanlığı da Yunanistan'ın bu hamlesini ‘Libya'nın egemenlik haklarının açık bir ihlali’ olarak değerlendirdi. Bakanlık, önceden yasal bir mutabakat sağlanmadan bu bölgelerdeki herhangi bir keşif ya da arama çalışmasına itiraz ettiğini belirterek ‘yapıcı diyalog ve müzakere yolunun adil ve hakkaniyetli çözümlere ulaşmak için tek seçenek’ olduğunu vurguladı.
Yunan yetkililer geçtiğimiz günlerde, ihtilaflı bölgede petrol ve doğalgaz arama ve sondaj çalışmaları yapmak üzere uluslararası şirketlerle sözleşme imzalamayı planladıklarını açıklamışlardı.
Libya ile Yunanistan arasındaki deniz yetki alanlarının belirlenmesi konusundaki anlaşmazlıklar 2004 yılına kadar uzanıyor. O yıl iki ülke arasında sınırların belirlenmesi için müzakereler başlamış, ancak Girit adasının güneyinde büyük doğalgaz rezervleri keşfedilince müzakereler başarısızlıkla sonuçlanmıştı.
Anlaşmazlıklar, 2019 yılı sonlarında UBH Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe’nin Türkiye ile Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına izin veren yeni anlaşmalar imzalamasıyla daha da derinleşti. Ankara, bu anlaşmaları önemli deniz bölgelerindeki haklarını genişletme çabaları kapsamında imzaladı.
Askeri düzey
Askeri düzeyde ise LUO Savaş Enformasyon Birimi, askeri birliklerinin güney sınırında, bölgedeki güvenlik operasyonları kapsamında Çadlı muhaliflerin silahlı bir grubunu hedef alan ve ‘başarılı bir askeri operasyon’ olarak nitelendirdiği bir operasyon gerçekleştirdiğini duyurdu.
LUO Savaş Enformasyon Birimi, operasyonun söz konusu silahlı gruba büyük kayıplar verdirdiğini ve grup üyelerinden bazılarının esir aldığını belirtirken kara ve hava keşif birimlerinin ‘grubun geri kalanını takip etmeye devam ettiğini ve bölgedeki şüpheli hareketleri izlediğini’ kaydetti.
LUO Savaş Enformasyon Birimi, LUO’nun güney sınırlarını güvence altına alma görevini sürdürme ve ülkenin güvenliğini tehdit eden her türlü tehdide ve kaçakçılar, sınır ötesi suç çeteleri ve ülkenin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne zarar vermeyi amaçlayan herkese kararlılıkla karşı koyacağını vurguladı.
LUO Savaş Enformasyon Birimi ayrıca güney sınırında güvenliği sağlama, sınırları koruma, kaçakçılıkla mücadele ve şüpheli hareketleri izleme gibi saha görevlerini yürüten kara kuvvetleri birimlerinin çöl devriyelerinin yaygınlaştırılmasına ilişkin bir video yayınladı.
Bir diğer gelişmede LUO Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Halid Hafter dün Mısır Askeri Akademisi'nin askeri komuta eğitimlerini bitiren subayları kabul ederken, akademik ve askeri eğitimine devam etmenin yanı sıra ‘yeterlilik ve disipline sahip, performans ve hazırlık düzeyini etkin bir şekilde yükseltebilecek lider kadrolar oluşturmanın’ önemini vurguladı.