ABD üslerini hedef alan kişilerin isimlerinin yer aldığı liste Iraklı gruplar arasında anlaşmazlığa yol açtı

Asaib Ehli’l Hak, Ketaib Hizbullah’ı askeri operasyonların sırlarını açığa vurmaması konusunda uyardı.

22 Kasım'da Bağdat'ta Amerikan saldırısında öldürülen Ketaib Hizbullah savaşçılarının cenaze töreninden. (Reuters)
22 Kasım'da Bağdat'ta Amerikan saldırısında öldürülen Ketaib Hizbullah savaşçılarının cenaze töreninden. (Reuters)
TT

ABD üslerini hedef alan kişilerin isimlerinin yer aldığı liste Iraklı gruplar arasında anlaşmazlığa yol açtı

22 Kasım'da Bağdat'ta Amerikan saldırısında öldürülen Ketaib Hizbullah savaşçılarının cenaze töreninden. (Reuters)
22 Kasım'da Bağdat'ta Amerikan saldırısında öldürülen Ketaib Hizbullah savaşçılarının cenaze töreninden. (Reuters)

Ketaib Hizbullah (Hizbullah Tugayları) ile Asaib Ehli’l Hak arasındaki anlaşmazlık, geçtiğimiz ekim ayından bu yana ABD ordusunun işgal ettiği Irak üslerine saldıran grupların isimlerinin nadir olarak açıklanmasının ardından arttı. ABD üslerine füze fırlatan grupların isimleri ilk kez açıkça duyuruldu. Gözlemciler, duyurunun amacının Irak'taki İslami direniş olarak bilinen eyleme henüz katılmamış siyasi grupları utandırmak olduğuna inanıyor.

dcvfrgb
Irak Ulusal Devlet Güçleri İttifakı Başkanı Ammar el-Hakim'in, Asaib Ehl’il Hak Hareketi Genel Sekreteri Kays el-Hazali ile yaptığı istişarelerden. (X)

Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) ve Ulusal Güvenlik Servisi gibi hassas güvenlik pozisyonları konusundaki keskin anlaşmazlıklar nedeniyle iki taraf arasındaki ilişkiler, Muhammed Şiya es-Sudani hükümetinin kurulmasından bu yana siyasi düzeyde bile iyi değil. Son anlaşmazlık, geçen hafta ABD güçlerinin başkent Bağdat'ın güneyinde ve batısındaki mevzilere ve gruplara ait militanlara yönelik düzenlediği bir dizi saldırının ardından patlak verdi.

Grup isimleri

Daha önceki bir haberinde Şarku’l Avsat, ABD’lilerin geçen hafta gruplara yönelik tüm saldırıları açıklamadığını ortaya koymuştu. ABD’liler, Ebu Garib ve Curf es-Sahar kasabalarında düzenlenen dört saldırıdan ikisini duyurmakla yetindi. Ketaib Hizbullah Genel Sekreteri Ebu Hüseyin el-Hamidevi, pazar günü, ABD mevzilerine operasyon düzenleyen grupların isimlerini yayınladı. Bu grupların arasında en-Nuceba Hareketi, Ensarullah el-Evfiya ve Ketaib Seyyid eş-Şuheda yer alırken, Koordinasyon Çerçevesi İttifakı'nın liderlerinden biri olan Kays el-Hazali önderliğindeki Asaib Ehli’l Hak Hareketi'nin adı anılmadı. El-Hamidevi “diğer grupları da direniş saflarına katılmaya ve ülkeyi işgalin gücünden kurtarmaya” çağırdı. ABD güçleri, 17 Ekim'den bu yana Irak ve Suriye'de 60'tan fazla kez hedef alındı.

cserb
Irak'taki en-Nuceba Hareketi üyeleri, İsrail'e yönelik Hamas operasyonunu desteklemek üzere Bağdat'ta bir gösteride. (AFP)

Asaib Ehli’l Hak Hareketi, ‘işin gizliliğinin’ korunması ve ‘güvenlik koşullarının’ dikkate alınması gerekçeleriyle Ketaib Hizbullah’ın duyurusundan duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi. Ketaib Hizbullah’ı, “ABD’lileri ülkeyi terk etmeye zorlamak olan en önemli hedefe” odaklanmaya çağırdı. Asaib Ehl’il Hak Hareketi üyelerinden Cevad et-Talibavi, yaptığı basın açıklamasında, “Duyuruda Asaib Ehli’l Hak Hareketi'nin sahadaki operasyonlarda oynadığı açık rol tamamen göz ardı edilmiştir. Ketaib Hizbullah, direnişin ilke ve dayanaklarını dikkate almadı” ifadelerini kullandı.

Güvenlik ihlali

İsmini açıklamamayı tercih eden hareket üyelerine göre, Asaib Ehl’il Hak Hareketi, Ketaib Hizbullah’ı Iraklı grupları hedef alma veya yaptırımlara maruz bırakabilecek bir ‘güvenlik ihlali’ olarak görüyor. Ancak silahlı grupların aktörleri, “Asaib Ehl’il Hak Hareketi’nin iki ayağı var. Biri hükümette ve diğer ayağını direnişin yanına koymaya çalışıyorlar” diyor. Et-Talibavi ise şunları söyledi:

Cihatçı kardeşlerim, bu eylemi bir daha tekrarlamayın. Direniş birdir ve ondan gelenlerin birlik olması gerekir. Açıklamayı kim yazdıysa gerçeklerin farkındaydı. Ancak kasıtlı olarak bazı grupların isimlerini vermiş ve diğerlerini hiçbir gerekçe göstermeden dışarıda bırakmıştır.

Ketaib Hizbullah, Irak'taki gruplar arasında tartışmalara yol açan duyurusunu savunmada gecikmedi ve “yalnızca ABD düşmanının kabul ettiği operasyonları tanıdığını” söyledi. Hareketin askeri sözcüsü Cafer el-Hüseyni'nin X platformunda (eski adıyla Twitter) yaptığı paylaşıma göre, Ketaib Hizbullah’ın elindeki bilgiler, operasyonların büyüklüğü, sayısı ve etkileri konusunda ABD’lilerin kabul ettiği bilgilerle tutarlı. El-Hüseyni, Asaib hareketine atıfta bulunarak, “Herhangi bir operasyonu kaydetmedik” dedi ve alaycı bir tavırla “Savaş halen devam ediyor” ifadesini kullandı.

Ketaib Hizbullah ile Asaib Ehl’il Hak arasındaki ilişkiler, ABD’lilere karşı ‘Irak direnişi’ olarak bilinen söylemi benimsemelerine rağmen pek iyi durumda değil. Aralarındaki gerilim, geçen yıl mevcut hükümeti kurmak için müzakerelerin başlamasından bu yana arttı. Koordinasyon Çerçevesi’ndeki kaynaklara göre, iki taraf, daha sonra ulusal güvenlik ve istihbaratın pozisyonları konusunda tartıştı. Asaib Ehli’l Hak Hareketi, Haşdi Şabi’ye bağlı gruplar için stratejik ağırlık oluşturan bu iki kurumu terk etmek için Ketaib Hizbullah’ı zorluyor.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.