İsrail ve Hamas serbest bırakacakları 10 rehine ve 30 mahkumun isimlerini paylaştı

Filistinli bir mahkum Ramallah yakınlarındaki Ofer Hapishanesinden serbest bırakıldıktan sonra ailesinden birine sarılıyor (EPA)
Filistinli bir mahkum Ramallah yakınlarındaki Ofer Hapishanesinden serbest bırakıldıktan sonra ailesinden birine sarılıyor (EPA)
TT

İsrail ve Hamas serbest bırakacakları 10 rehine ve 30 mahkumun isimlerini paylaştı

Filistinli bir mahkum Ramallah yakınlarındaki Ofer Hapishanesinden serbest bırakıldıktan sonra ailesinden birine sarılıyor (EPA)
Filistinli bir mahkum Ramallah yakınlarındaki Ofer Hapishanesinden serbest bırakıldıktan sonra ailesinden birine sarılıyor (EPA)

Hamas hareketine yakın bir kaynak bugün AFP’ye, ateşkesin beşinci gününde 30 Filistinli tutuklu karşılığında Filistin hareketi tarafından tutulan on rehinenin adlarını içeren listelerin paylaşıldığını söyledi.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre kaynak, ateşkesin beşinci gününde 10 İsrailli ve 30 Filistinli tutuklunun isimlerinin hiçbir engel olmadan değiştirildiğini ifade ederek, değişimin aynı zamanda Gazze Şeridi'nde gözaltına alınan bir dizi yabancı işçiyi de kapsayacağını belirtti.

Daha önce Katar ve Hamas, Gazze'deki insani ateşkesin iki gün daha uzatılması konusunda anlaşmaya vardıklarını açıklarken, Filistin hareketi de Katar ve Mısır ile önceki ateşkesle aynı koşulların uzatılması konusunda anlaşmaya varıldığını doğrulamıştı.

Gazze Şeridi'nde Hamas hareketi ile İsrail arasında geçtiğimiz Cuma günü yürürlüğe giren dört günlük insani ara (geçici ateşkes), İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği ve yaklaşık 15 bin kişinin öldüğü ve 30 binden fazla kişinin yaralandığı saldırıları durdurdu.



BM müfettişleri Suriye'de delil toplamaya başlamak için izin istiyor

Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)
Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)
TT

BM müfettişleri Suriye'de delil toplamaya başlamak için izin istiyor

Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)
Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)

Birleşmiş Milletler Suriye müfettişlerinin başkanı, dün, ülkede işlenen zulümlere ilişkin kanıt toplamak için yeni yetkililerden saha çalışmasına başlamak için izin istediğini açıkladı.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan çıkan Uluslararası, Tarafsız ve Bağımsız Mekanizma'nın başkanı Robert Botti, Aralık 2016'da şu ana kadar uzaktan yürütülen soruşturmaların ardından “yüzlerce gözaltı merkezinin belgelendiğini (...) her güvenlik merkezinde, “Her üssün, her hapishanenin kendine ait gözaltı yeri ya da toplu mezarı olduğunu” belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre teşkilata, "İşlenen suçların tam boyutunu öğrenmemiz uzun zaman alacak" ifadesinde bulundu.

Merkezi Cenevre'de bulunan Uluslararası, Tarafsız ve Bağımsız Mekanizma, 2011 yılında savaşın başlangıcından bu yana Suriye'de işlenen uluslararası hukuka göre en ciddi suçlardan sorumlu olanların soruşturulmasına ve kovuşturulmasına yardımcı olmaktan sorumludur.

Şam, geçmişte bu BM müfettişlerinin Suriye'ye gitmesine izin vermemişti.

Robert Botti, ekibinin yeni yetkililerden "misyonumuzu uygulamaya yönelik bir çerçeveyi müzakere etmek üzere Suriye'ye gitmek için izin istediğini" söyledi.

Kanada Başsavcısı ve Hukuk Görevlisi, "Verimli bir toplantı yaptık ve resmi olarak geri dönüp çalışmaya başlayabilmemizi talep ettik ve onların yanıtını bekliyoruz" dedi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre, eski Suriye hükümetinin hapishanelerinde 2011 yılından bu yana 100 binden fazla insan öldürüldü.

Beşşar Esed rejiminin 8 Aralık'ta devrilmesinin ardından hapishane kapılarının açılmasından bu yana, suçlara ilişkin belge ve diğer deliller konusunda endişeler ortaya çıktı.

Botti, Suriye'de "kovuşturmamız gereken kişileri mahkûm etmek için yeterli kanıt bulunduğunu" ancak bunu sürdürmenin "tüm aktörler arasında çok fazla koordinasyon gerektirdiğini" söyledi.

Uluslararası, Tarafsız ve Bağımsız Mekanizma tarafından uzaktan toplanan deliller, son yıllarda başta Belçika, Fransa, İsveç ve Slovakya olmak üzere 16 yargı bölgesinde yürütülen yaklaşık 230 soruşturmada kullanıldı.