Eski İsrail milletvekili Ebu Şehade, Filistinli olarak İsrail'de yaşamanın zorluklarını anlattı

Eski İsrail Meclisi (Knesset) milletvekili Sami Ebu Şehade, İsrail'de yaşayan bir Filistinli olmaya ilişkin, "İsrail devletindeki hiçbir şeyde yeterince temsil edilmiyoruz" ifadesini kullandı

(Arşiv-AA)
(Arşiv-AA)
TT

Eski İsrail milletvekili Ebu Şehade, Filistinli olarak İsrail'de yaşamanın zorluklarını anlattı

(Arşiv-AA)
(Arşiv-AA)

İsrail'de Filistinlilerin hakları için mücadele eden Balad Partisinin lideri Ebu Şehade, İsrail'de yaşayan bir Filistinli olmanın zorluklarını anlattı.

İsrail Meclisinde 2019'dan 2022'ye kadar görev yapan 47 yaşındaki Ebu Şehade, "Dünyanın çoğu bizden haberdar değil. İsrail 1948 yılında kurulduğunda, Filistin devletinin yıkıntıları üstüne inşa edilmişti." dedi.

Ebu Şehade, 1948'den beri İsrail'in "ırkçı politikalarına" maruz kaldıklarını ve "karar alma süreçlerinde yer alamadıklarını" ifade ederek, "İsrail devletindeki hiçbir şeyde yeterince temsil edilmiyoruz." görüşünü aktardı.

İsrail'in Yafa kentinde yaşayan Ebu Şehade, "1948 yılında kentin nüfusunun yüzde 98'i sürgün edildi. Güneye gidenler bugün Gazze'de mülteci olarak yaşıyor, bu yüzden İsrail Gazze'yi bombaladığında ailelerimizi yitiriyoruz." açıklamasında bulundu.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında akrabalarını kaybeden Ebu Şehade, İsrail'de bir Filistinli olarak yaşamanın daha da zorlaştığını ve insanların "savaşa karşı olduklarını söylemelerinin bile engellendiğini" ifade etti.

Ebu Şehade, "İsrail ordu sözcülerinin söylemini benimsemezseniz, Hamas'ı destekleyen bir terörist olarak yaftalanıyorsunuz." değerlendirmesini yaptı.

"Bu hasta bir toplum"

"Barış isteklerinin gayrimeşru kabul edildiğini" söyleyen Ebu Şehade, "Atom bombalarından, Gazze'nin tamamen yok edilmesinden ve Gazze'deki insanların öldürülmesinden bahsedenler ise meşru kabul ediliyor. Bu hasta bir toplum." yorumunu yaptı.

Ebu Şehade, İsrail'deki kamuoyu fikrine ilişkin yapılan bir anketin altını çizerek, "İsrail ordusunun yeterince şiddet kullanmadığını düşünen büyük bir çoğunluk var. Bütün bu yıkımın, çocukların ve kadınların öldürülmesinin üzerine hala büyük bir destek var." diye konuştu.

İsrail toplumunun "yalnızca küçük bir kısmının" sorunun silahsız çözümünü savunduğunu belirten Ebu Şehade, şunları aktardı:

Tarihi öğrenme şekilleri, Holokost ve tarih boyunca her zaman kurban olma anlatısıyla yetiştirilme biçimleri, nüfusun büyük çoğunluğunu Filistinlilerin acılarına ve çektiklerine karşı körleştiriyor.

Nasıra kentindeki savaş karşıtı protestolarda gözaltına alındığını söyleyen Ebu Şehade, "Beni karakola götürdüler. Onlara bunun yasa dışı olduğunu söyledim. 'Ne diyorsun sen? Kanun falan yok.' dediler." ifadelerini kullandı.

"Netanyahu politik kariyerini bitirdi"

Gazze'de yaşananların olası sonuçlarına dair tahminlerini de aktaran Ebu Şehade, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "politik kariyerini bitirdiğini" söyledi.

Ebu Şehade, İsrail'in, diplomatik ilişkiler ve dünyada nasıl görüldüğü açısından da "savaşının bedelini çok ağır ödediğini" kaydederek, "İsrail'in demokratik bir yönetimle alakası yok, demokrasiden çok uzak. İsrail'de çok fazla ırkçılık var. İsrail, sadece Filistinliler için değil, tüm komşuları için tehlikeli." görüşünü paylaştı.

"ABD savaşın bir parçası"

Eski İsrail Meclisi Üyesi Ebu Şehade, "ABD'nin İsrail'e hem askeri hem de ekonomik yardımda bulunduğunun" altını çizerek, "ABD savaşın bir parçası. Gazze'de halkıma karşı işlenen suçlardan onlar sorumludur." dedi.

Öte yandan Ebu Şehade, Filistin'i destekleyen de çok ülke olduğuna değinerek, "Bu sefer daha iyi bir geleceğe yol açabilecek çok daha ciddi bir barış süreci yaşayacağımızı düşünüyorum." açıklamasında bulundu.



BM yetkilisi: Gazze'deki durum kıyamet gününü andırıyor

İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)
İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)
TT

BM yetkilisi: Gazze'deki durum kıyamet gününü andırıyor

İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)
İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli bir çocuğun yakınları, Gazze'deki Şifa Hastanesi’nde göz yaşı döküyor. (DPA)

Gazze Şeridi'ndeki durumun ciddiyeti konusunda uyarıda bulunan bir Birleşmiş Milletler (BM) yetkilisi, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı sonucunda insani krizin en ciddi aşamasına girdiğini ve Filistinlilerin açlık tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyledi.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) İletişim Direktörü Jonathan Fowler bugün yaptığı basın açıklamasında, İsrail'in 19 aydır sürdürdüğü yok etme savaşında gıdayı bir silah olarak kullanarak tüm sınır kapılarını kapatması karşısında Gazze Şeridi'nde yaşanan gıda sıkıntısı gerçeğine dikkat çekti. Fowler, “Gazze Şeridi'ndeki mevcut durumu tarif edecek kelime bulmak çok zor, adeta kıyamet gününü andırıyor” dedi.

Fowler, İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı boğucu kuşatmayı ve uluslararası toplumun bu ablukayı ele almamasını ‘gerçek bir skandal’ olarak nitelendirdi.

asdfrgt
İsrail'in bugün Gazze Şeridi'ne düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA'dan aktardığına göre Fowler, Gazze Şeridi'nin ‘İsrail'in soykırım savaşının başlangıcından bu yana tanık olduğu insani krizin en kötü aşamasından geçtiğini’ belirterek, Gazze Şeridi'ndeki durumun ‘karmaşık değil, çok açık’ olduğunu söyledi. Fowler, İsrail'in 50 günü aşkın bir süredir insani yardım girişini engellemesi sonucunda Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin yiyecek bir şey bulamamasının normal olduğunu kaydetti.

Fowler, Gazze Şeridi'ndeki kıtlığın ‘tamamen İsrail'in siyasi bir kararı’ olduğunu vurguladı. “Eğer insani yardımın girmesine izin verilirse, girecektir. Ancak İsrail hiçbir şeyin geçmesine izin vermeyen boğucu bir abluka uyguluyor” diyen Fowler, ablukanın kaldırılması için yapılan uluslararası çağrılara kulak asılmadığını belirtti.