Hamas Hareketi ile İsrail arasında dün yeni bir esir-tutuklu takası gerçekleştirildi. Gazze Şeridi’nde altı gündür devam eden insani aranın, taraflar arasında daha fazla esir-tutuklu takası anlaşması ihtimali olduğu sürece daha uzun süre devam edeceği öngörülüyor. Bu durum, İsrail’in savaşı sürdürme tehditlerine rağmen çatışmaları fiilen donduruyor.
Hamas’a yakın bir kaynak, hareketin Gazze’deki insani arayı dört gün daha uzatmaya ve İsrail’de tutuklu bulunan Filistinlilerin serbest bırakılması karşılığında Gazze Şeridi’nde esir tutulan İsraillileri serbest bırakmaya devam etmeye hazır olduğunu söyledi. Doha’nın ev sahipliği yaptığı ve Katarlı arabulucuların yanı sıra İsrail, ABD ve Mısır’dan istihbarat liderlerinin de yer aldığı insani arayı uzatma müzakereleri, sükunet yolunda ilerlenmesine odaklanıyor. Özellikle de orduda hizmet yaşı geçmiş erkekler, kadın askerler (varsa) ve ölen kişilerin cesetleri de dahil olmak üzere, Hamas’ın takas operasyonlarının sonraki aşamalarında serbest bırakılabileceği gruplar üzerinde anlaşmaya varılmasını ele alıyor.
Hamas, ‘herkese karşılık herkes’ ilkesiyle İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutukluların hepsinin serbest bırakılmasını ve savaşı bitirmeyi istiyor. Bu, şu anda esir durumda olan İsrail askerleri için verilen tek teklif. Ancak İsrail’de, Hamas’a hapishaneleri boşaltmak gibi büyük bir zafer vererek savaşı bitirmek istenmiyor ve savaşı şu anda bitirmeye de niyetli değiller. Zira İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail’in ‘rehineleri iade etme aşaması bittikten sonra’ Gazze Şeridi’ndeki savaşa geri döneceğini söyledi.
Dün Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, Gazze’deki savaş hususunda bir hareketliliğe tanık oldu. Olağanüstü oturum sırasında, Gazze’de daimi ateşkesin sağlanması, Filistinlilerin iki devletli çözüm temelinde kendi kaderlerini tayin etme hakkını tanıyan bir BM kararının çıkarılması ve uluslararası bir barış konferansı düzenlenmesi çağrısında bulunan sesler yükseldi. Oturumun başkanlığını yürüten Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, ‘savaşın yeniden başlamasının muhtemelen tüm bölgeyi yok oluşa götürecek bir felakete dönüşeceği’ konusunda uyarırken, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, “Bizi barışa yaklaştıracak şey, Gazze’de ateşkes olması ve İsrail’in onlarca yıldır devam eden barış çabalarına yanıt vermesidir” dedi.