Somali Cumhurbaşkanı Mahmud: "Artık istediğimiz silahı almakta özgürüz"
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud (AFP)
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Somali'ye uyguladığı silah ambargosunu kaldırma kararıyla ülkesinin artık ihtiyaç duyduğu tüm silahları teminde özgür olduğunu söyledi.
Mahmud, ulusa sesleniş konuşmasında, tarihi kararın ülke çapında yürütülen terörle mücadeleye önemli bir katkı sağlayacağını dile getirdi.
Tüm dünyanın artık Somali'de silahları kontrol edebilecek sorumlu bir hükûmetin bulunduğunu kabul ettiğini belirten Mahmud, "Bugün artık satın almak istediğimiz silahları almakta özgürüz ve bunları dünyanın her yerinden temin edebiliriz." dedi.
Mahmud ayrıca dost ülkelerin artık ihtiyaç duyulan silahları rahatlıkla ülkeye temin edebileceğini de dile getirdi.
Somali hükûmetinin elindeki silah yönetim sisteminin kademeli olarak tamamlamasının uzun zaman aldığının altını çizen Mahmud, federal hükûmetin silahlarla ilgili özel kanunlar çıkardığını ifade etti.
Somali Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada ise silah ambargosunun kaldırılmasının, uluslararası toplumun kalıcı barışa kavuşması için ülkeye ne kadar destek verdiğini ortaya koyduğunu vurguladı.
Bakanlık, hükûmetin zorlukların üstesinden gelme ve fırsatlardan yararlanma konusunda işbirliğinin devamını beklediğini kaydetti.
BMGK, yaklaşık 30 yılın ardından ambargoyu kaldırdı
BMGK, Somali'ye yönelik 1992'den bu yana uyguladığı silah ambargosunu dün kaldırma kararı almıştı.
"Bu kararın temel amacı Eş-Şebab tehdidini azaltmaktır." ifadelerine yer verilen kararda, Eş-Şebab'ın Somali ve bölge güvenliğine yönelik süregelen tehdidinin endişeyle karşılandığı aktarılmıştı.
BMGK, ordudaki silah, mühimmat ve bomba yapımında kullanılan malzemelerin Eş-Şebab ya da diğer örgütlerin eline geçmesini önlemek amacıyla Somali'ye 1992'den bu yana silah ambargosu uyguluyordu.
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan dün (Cumartesi) Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hureyci'yle görüştü. (Sudan Egemenlik Konseyi/X)
Sudan'ın geçici başkenti Port Sudan, ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki çatışmaların sona erdirilmesi, savaşın durdurulması ve uluslararası anlaşmalar ile barış girişimlerinin pekiştirilmesi için istikrarlı bir diplomatik harekete sahne oluyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Sudan Özel Temsilcisi Ramtane Lamamra Sudanlı yetkililerle bir dizi görüşme yapmak üzere kente gelirken, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan da birkaç saat süren kısa bir ziyaret için ülkeye gelen Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hureyci ile bir araya geldi.
Lamamra'nın iki günlük ziyaretinin Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar ve Egemenlik Konseyi üyesi İbrahim Cabir ile görüşmeleri içermesi ve Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ile sona ermesi bekleniyor.
Söz konusu ziyaret, geçtiğimiz çarşamba günü Moritanya'nın başkenti Nuakşot'ta düzenlenen ve Afrika Birliği (AfB), Avrupa Birliği (AB), Cibuti (Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi'nin (IGAD) dönem başkanı), BM, Suudi Arabistan, Mısır, Bahreyn ve ABD temsilcilerinin katıldığı istişare toplantısının ardından gerçekleşti.
Sudan hükümetinin geçici başkenti olmasından bu yana Port Sudan'a ikinci ziyaretini gerçekleştiren Lamamra'nın buradaki temaslarında durumun gelişimi, savaşın devamı ve savaşı durdurmaya yönelik uluslararası hareketlerin ele alınması bekleniyor. Bu ziyaret, bölgesel ve uluslararası barış girişimlerini birleştirmeyi amaçlayan Sudan'a ilişkin Nuakşot istişare toplantısının ardından gerçekleşti.
Lamamra'nın ordu ile HDK arasında, bizzat kendisi tarafından yönetilecek doğrudan müzakerelerin yeniden başlatılması ve sivillerin korunmasına yönelik asgari bir anlaşmaya varılması girişimini yeniden ele alması bekleniyor. Kuşkusuz bu da çatışmaların durdurulması ve savaşın barışçıl bir şekilde sona erdirilmesine yönelik görüşmelere kapı açacaktır.
Sudan'a Suudi ilgisi
Aynı bağlamda Sudan Egemenlik Konseyi medyası Burhan'ın dün (Cumartesi) Port Sudan'da, kısa bir ziyaret için ülkeye gelen Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hureyci ile Sudan-Suudi Arabistan ilişkilerini görüşmek ve iki ülke arasındaki ortak iş birliğini teşvik etmek üzere bir araya geldiğini bildirdi. Şarku’l Avsat’ın Egemenlik Konseyi medyasından aktardığına göre el-Hureyci, Suudi Arabistan'ın Sudan'da güvenlik ve istikrarın tesis edilmesi konusunda istekli olduğunu ifade etti.
Port Sudan toplantıda neler konuşulduğunu açıklamadı, ancak el-Hureyci geçen hafta Nuakşot istişare toplantısına katılımı sırasında ülkesinin Sudan krizini çözmek için yoğun çaba sarf ettiğini ifade etmişti. El-Hureyci, Cidde Bildirgesi ile sonuçlanan ‘birinci Cidde görüşmelerine’ ve Sudan'ın güvenlik ve istikrarını, devletin ve kurumlarının bütünlüğünü sağlayan sürdürülebilir bir siyasi çözüm bulmayı ve Sudan'daki çatışmaları durdurmak ve Sudan halkının acılarını hafifletmek için Arap, İslam ve dost ülkeler arasındaki koordinasyonu sürdürmeyi amaçlayan ‘ikinci Cidde görüşmelerine’ atıfta bulundu.
El-Hureyci: Çatışmaların durdurulması bir önceliktir
El-Hureyci, Sudan krizinin çözümünün çatışmaların durdurulması, insani yardımların arttırılması, ülkenin güvenliğini, istikrarını, birliğini ve egemenliğini garanti altına alan bir siyasi geleceğin önünün açılması ve dış müdahalenin durdurulmasıyla başlayacağını vurguladı.
Nuakşot toplantısı, Sudan'daki durumu ve Sudan'daki çatışmaların sona erdirilmesine yönelik çaba, gayret ve girişimleri ele almak üzere bölgesel ve uluslararası koordinasyon ve istişare toplantıları yapılması çağrısında bulundu. Aynı zamanda, ‘ALPS’ olarak bilinen ‘Sudan'da Hayat Kurtarmak ve Barışa Ulaşmak için Müttefikler’ grubu, mart ayı ortasında İsviçre'de sivil toplum aktörleri, kadınlar ve gençlerle istişarelerde bulunarak ordu ile HDK arasındaki görüşmelerin yeniden başlatılması planlarına ilişkin konuları tartıştı.
Port Sudan'da BM Sudan Özel Temsilcisi tarafından yürütülen diplomatik çabalar, Hartum, El Cezire ve Darfur dahil olmak üzere çeşitli eksenlerde ordu ve HDK arasındaki çatışmaların şiddetlenmesi ışığında gerçekleşiyor.
İkinci yılını doldurmak üzere olan savaş nedeniyle sivil kayıpların sayısına ilişkin resmi bir istatistik bulunmamakla birlikte, uluslararası kuruluşlar on binlerce ölü ve yaralı olduğunu tahmin ediyor. BM’ye göre ülke içinde yerinden edilenlerin sayısı 11 milyondan fazla, komşu ülkelere sığınanların sayısı ise yaklaşık 3 milyon. 45 milyonluk Sudan nüfusunun yaklaşık 25 milyonu tarihte eşi benzeri görülmemiş bir insani felaketle karşı karşıya.