İsraf, Tunus’ta su krizini derinleştiriyor

Tunus hükümeti, uzun yıllardır süren kuraklık nedeniyle su kesintisi yapıyor ve yeşil alanların sulanması yasağı getiriyor.

Tunus’ta kuraklık sorunu artarak devam ediyor. (EPA)
Tunus’ta kuraklık sorunu artarak devam ediyor. (EPA)
TT

İsraf, Tunus’ta su krizini derinleştiriyor

Tunus’ta kuraklık sorunu artarak devam ediyor. (EPA)
Tunus’ta kuraklık sorunu artarak devam ediyor. (EPA)

Tunuslu Hüda, işten dönüp duş almak için hazırlandığında her seferinde su kesintisiyle karşılaşmaktan büyük öfke duyuyor. Hükümetin içme suyu dağıtımında su kısıtlama sistemini son tarihe kadar uzatma kararı, beş yıldır devam eden ciddi kuraklık dalgaları nedeniyle alındı. Hüda, birçok Tunuslunun sürekli su kesintileri nedeniyle yaşamlarının ne kadar zorlaştığını anlattı.

Tunus, iklim değişikliğinin etkilerini en fazla hisseden ülkelerden biri. Az yağış ve azalan baraj su seviyeleri gibi faktörler, hükümetin su tüketimini kısıtlamak için önlemler almasına neden oldu. Tarım ve Denizcilik Bakanlığı, söz konusu önlemler kapsamında, geçtiğimiz mart ayından itibaren sulama amaçlı su kullanımını yasakladı ve ardından bu yasağı eylül ayının sonuna kadar belirsiz bir süre için uzattı. Ayrıca içme suyunun araba yıkamak, yeşil alanları sulamak, sokakları ve kamusal alanları temizlemek için kullanılmasını da yasakladı.

Fotoğraf Altı: Tunuslular su kesintileriyle, bidonlarla su depolayarak mücadele ediyor. (Reuters).
Tunuslular su kesintileriyle, bidonlarla su depolayarak mücadele ediyor. (Reuters).

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre su tedarikini sağlamak için çalışmalar yürüten Su Kullanım ve Dağıtım Şirketi Genel Müdürü Ahmed Savli, şirketinin aldığı bazı önlemleri şöyle açıkladı:

"Özellikle gece saatlerinde su kesintileri uyguluyoruz. Bunu tüketimi azaltmak ve vatandaşların sabah su kullanabilmesini sağlamak için yapıyoruz. 24 saat için yeterli su yok. Bu nedenle suyu kesmek için tüketimin düşük olduğu zamanları tercih ediyoruz."

Tunus, 40 baraja sahip olsa da su kıtlığı yaşayan ülkeler arasında bulunuyor. Zira yağışlar azalırken sıcaklık da rekor seviyelere ulaşıyor.

Ulusal Meteoroloji Gözlemevi, geçtiğimiz eylül ayında düşen toplam yağış miktarının, bu dönemin normalde beklenin sadece yüzde 3,5'ini oluşturduğunu belirtti. Gözlemevi, geçtiğimiz eylül ayının 1970 yılından bu yana en kurak ay olduğunu vurguladı. Bununla birlikte, su kaynakları uzmanı Hüseyin Rahili, su tahsis sisteminin geleneksel bir yaklaşım ve başarısız bir kamu politikası olduğunu belirterek bunun farklı sonuçlar getirmeyeceğini vurguladı.

Fotoğraf Altı: Tunus'taki göllerde su seviyeleri, kuraklık nedeniyle düşmeye devam ediyor. (Arap Dünyası Haber Ajansı)
Tunus'taki göllerde su seviyeleri, kuraklık nedeniyle düşmeye devam ediyor. (Arap Dünyası Haber Ajansı)

Rahili duruma ilişkin “Büyük sorun, su taşıma kanallarının köhne altyapısı ve suyun büyük ölçüde israf edilmesi ile ilgilidir" dedi.

Rahili ayrıca, su israfının oranının 2010'da yüzde 25'ten 2022'de yüzde 34'e yükseldiğini belirterek sulama suyu israfının arttığına ve kırsal bölgelerde su israfının yüzde 50'ye kadar çıktığına dikkat çekti. “Bu da demek oluyor ki her 100 metrekarelik alanda suyun yüzde 50'sini israf ediyoruz" ifadesini kullandı.

Dünya Bankası, Tunus'un su kıtlığı sorunuyla karşı karşıya olduğunu belirten bir rapor yayımladı ve bu durumun tarımsal üretimi olumsuz etkilediğini, yağışların azalması ve yağış düzeninin değişmesi gibi nedenlerle bu sektörün iklim değişikliğine uyum sağlamak için reformlara ihtiyaç duyduğunu ortaya koydu. Rapor, su kıtlığına ilişkin stratejik önlemlerin alınmasını, su talebinin azaltılmasını, su kayıplarını ve israfını azaltmak için dağıtım ağlarının güçlendirilmesini ve su kaynaklarının, özellikle su birikintilerinin, vahaların, ormanların ve sulak alanların korunmasını içeriyordu. Böylece suyun kullanılabilirliğinin artırarak iklim değişikliği şoklarına karşı direnç sağlanabileceği vurulandı.

Kuraklık aynı zamanda tarımı da etkiledi. Kuraklık, buğday ürünlerinin yüzde 60 oranında azalmasına neden oldu. Ayrıca büyük miktarda su tüketimine ihtiyaç duyan domates gibi birçok ürünün ekimi de azaldı. Zira Tarım Bakanlığı su tüketimini azaltmak için sulama sıklığını azaltma kararı aldı. Yağışların azlığı ve tarım ürünlerinin sulanmasının sınırlanması nedeniyle birçok çiftçi su kuyusu oluşturmak için plansız bir şekilde kuyu açma çalışmalarına başladı.

Tarım ve Balıkçılık Sendikası'nın domates komitesi üyesi Adel Antit, plansız kuyu kazmaya sınırlama getirilmesini talep etti ve "Su kaynaklarını tükettikten sonra, gelecek nesle ne bırakacağız?" diye sordu.

Tunus suyunun yüzde 80'ini sulama için kullanılıyor ve hükümet bu oranı yüzde 70'e düşürmeye çalışıyor. Kalan kısmını içme suyu ve endüstriyel ve turistik sektörlere tahsis etmeyi planlıyor. Bu nedenle, Tarım Bakanlığı, su kıtlığının tehlikelerine dikkat çekmek için bilinçlendirme kampanyaları başlattı ve deniz suyunu tatlı suya dönüştürme projelerine yatırım yapılması kararı aldı.



Mısır'ın İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerini Güney Sudan'a yerleştirme planını engellediği doğru mu?

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Kahire'deki el-İttihadiye Sarayı'nda Güney Sudan Devlet Başkanı Salva Kiir Mayardit ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Kahire'deki el-İttihadiye Sarayı'nda Güney Sudan Devlet Başkanı Salva Kiir Mayardit ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır'ın İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerini Güney Sudan'a yerleştirme planını engellediği doğru mu?

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Kahire'deki el-İttihadiye Sarayı'nda Güney Sudan Devlet Başkanı Salva Kiir Mayardit ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Kahire'deki el-İttihadiye Sarayı'nda Güney Sudan Devlet Başkanı Salva Kiir Mayardit ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Medya raporları, İsrail'in Güney Sudan ile Filistinlileri bu ülkeye yerleştirmek için görüşmeler yaptığını ortaya koydu. Diğer yandan Mısır'ın tutumu ve İsrail'in Gazzelileri nakletme planını engellemedeki rolü hakkında sorular ortaya atıldı. Cuba'nın bu konuda İsrail tarafıyla herhangi bir görüşme yaptığını yalanlamasına rağmen, ‘Mısır'ın Güney Sudan'a Filistinlileri kabul etmemesi için baskı yaptığı’ haberleri çıktı.

Mısır, Filistinlileri Gazze Şeridi’nden, ister kendi topraklarına ister başka bir ülkeye olsun, yerinden etme girişimlerini ‘Filistin meselesinin tasfiyesi’ olarak değerlendirerek resmi ve tekrarlı bir şekilde reddettiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre, İsrail ile Güney Sudan arasında Gazze Şeridi sakinlerinin Güney Sudan'a yerleştirilmesi olasılığını görüşmek üzere görüşmeler yapıldı. Bunun İsrail'in Gazze Şeridi'nden toplu göçü kolaylaştırmak için daha geniş çaplı çabalarının bir parçası olduğu bildirildi.

Ancak Güney Sudan Dışişleri Bakanlığı bu iddiaları yalanladı. Bakanlık tarafından çarşamba akşamı yapılan açıklamada, “Cuba, Gazze Şeridi sakinlerinin Güney Sudan'a yerleştirilmesi için İsrail ile görüşmeler yaptığına dair son medya haberlerini kesin olarak yalanlıyor. Bu iddiaların hiçbir dayanağı yok; Güney Sudan'ın resmi tutumunu ve politikasını yansıtmıyor” ifadeleri yer aldı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, daha önce ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze nüfusunun büyük bir kısmını ‘gönüllü göç’ olarak nitelendirdiği bir şekilde başka ülkelere yerleştirmek istediğini söylemişti. Netanyahu salı akşamı yaptığı açıklamada, “Savaş hukukuna göre, nüfusun ayrılmasına izin vermek doğru olur” dedi.

Güney Sudan'ın tutumunu memnuniyetle karşılayan Filistin Devlet Başkanlığı, dün yaptığı açıklamada, ‘Cuba'nın İsrail işgal makamlarının yürüttüğü soykırım, açlık ve yerinden etme girişimlerine örtülü olarak katılmamasını’ övdü.

İsrail medyası, İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerini başka ülkelere nakletmek için diğer ülkelere teklifler sunduğunu belirtti. İsrail Kanal 12 televizyonu, Netanyahu hükümetinin ‘Endonezya, Somali, Uganda, Güney Sudan ve Libya’ olmak üzere 5 ülkeyle, Gazze Şeridi'nden sürülecek Filistinlileri kabul etmeleri için görüşmeler yaptığını bildirdi.

AP, Mısırlı yetkililerin ‘İsrail'in Filistinlileri kabul edecek bir ülke bulma çabalarından, Güney Sudan ile yaptığı temaslar da dahil olmak üzere, aylardır haberdar olduklarını’ söylediğini aktardı. Yetkililer, ‘Güney Sudan'a Filistinlileri kabul etmemesi için baskı uyguladıklarını’ ifade ettiler.

Mısır Dışişleri Konseyi Üyesi Büyükelçi Salah Halime, Mısır'ın İsrail'in Filistinlileri yerleştirmek için bahsettiği ülkelerle temas halinde olduğunu düşünüyor. Halime, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Kahire, temaslarıyla Filistinlileri yerinden etme girişimlerinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve Arap, İslam ve Avrupa ülkelerinin bunu reddettiğini vurgulamayı hedefliyor” dedi.

Halime sözlerini şöyle sürdürdü: “Filistinlileri yerinden etme çağrıları Arap ve uluslararası kamuoyu tarafından reddediliyor. Buna rağmen İsrail bu çağrılarda ısrar ediyor. Kahire, bu önlemleri reddetmek için diplomatik temaslarını yoğunlaştırıyor. İsrail hükümetinin son uygulamaları, Filistin meselesini ortadan kaldırarak, sözde ‘Büyük İsrail’ hayalini gerçekleştirmek amacıyla yapılıyor.”

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, geçtiğimiz temmuz ayında Güney Sudanlı mevkidaşı Monday Simaya Kumba'dan bir telefon aldı. Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre, görüşmede ‘ikili ilişkilerin güçlendirilmesi yolları’ ele alındı.

Kahire Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Dr. Tarık Fehmi, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Mısır'ın Filistinlilerin yerinden edilmesini reddeden tutumu, diğer ülkelerin tutumlarına müdahale etmek anlamına gelmez. Mısır'ın bu konudaki tutumu sabit ve açıktır. Filistin meselesini korumak için bunun gerçekleşmemesi konusunda uyarıda bulunur, ancak diğer ülkelere kendi tutumunu dayatmaz” ifadelerini kullandı.

Fehmi'ye göre İsrail, Filistinlilerin Gazze Şeridi’nden yerinden edilmesini kabul ettirmek için bazı Afrika ve Arap ülkelerindeki kriz ve çatışmalardan yararlanmaya çalışıyor. Fehmi, “Uluslararası toplumun yerinden edilme çağrılarını reddeden tutumu göz önüne alındığında, bu hamleler İsrail'in planının başarıya ulaşacağı anlamına gelmiyor” dedi.

Filistinlilerin Güney Sudan'a yerleştirilmesi konusunda tartışmalar, Güney Sudan Dışişleri Bakanı'nın geçen hafta İsrailli mevkidaşının daveti üzerine Tel Aviv'i ziyaret etmesinin ardından başladı. Güney Sudan medyası ise İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Sharren Haskel'in Cuba'ya resmi bir ziyaret gerçekleştirerek iki taraf arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi için yollar aradığını bildirdi.