Hamas ile İsrail arasındaki imaj savaşı

Küresel kamuoyunu kutuplaştırmaya yönelik Filistin-İsrail rekabeti, uluslararası alandan yapılan birbirinden farklı açıklamalarla sürüyor.

Fotoğraf Altı: Ekim saldırısının ilk günlerinde imaj savaşını İsrail kazanırken daha sonraki katliam sebebiyle bu zafer Filistinlilere geçti. (AFP)
Fotoğraf Altı: Ekim saldırısının ilk günlerinde imaj savaşını İsrail kazanırken daha sonraki katliam sebebiyle bu zafer Filistinlilere geçti. (AFP)
TT

Hamas ile İsrail arasındaki imaj savaşı

Fotoğraf Altı: Ekim saldırısının ilk günlerinde imaj savaşını İsrail kazanırken daha sonraki katliam sebebiyle bu zafer Filistinlilere geçti. (AFP)
Fotoğraf Altı: Ekim saldırısının ilk günlerinde imaj savaşını İsrail kazanırken daha sonraki katliam sebebiyle bu zafer Filistinlilere geçti. (AFP)

Hamas savaşçılarının 7 Ekim'de İsrail askeri üslerine ve yerleşim yerlerine kasklarındaki kameralarla görüntüleyerek baskın düzenlemesi, hareketin yerli ve yabancı kamuoyunu kazanmak için imaj mücadelesi verme kararlılığına işaret ediyor. İsrail ise hedefleri doğrultusunda hareketi ortadan kaldırmak amacıyla Gazze Şeridi'ne savaş başlatmak üzere söz konusu saldırıda yaşamını yitirenlerin görüntülerinden yararlandı.

İsrail, Hamas saldırısında ölen bin 200 İsraillinin görüntülerini ön plana çıkarıyor. İsrail medyası ise İsrail'in Gazze'ye yaklaşık iki aydır devam eden hava, kara ve deniz saldırıları sonucu öldürülen, üçte birinden fazlası çocuk yaklaşık 16 bin Filistinlinin görüntülerini gizliyor. Hamas'ın Gazze çevresindeki İsrail askeri üslerine ve yerleşimlerine saldırması ve neticede İsrailli sivillerin ölmesinden yararlanan İsrail, Hamas’ı şeytanlaştırmak, bazen DEAŞ’a bazen ise Nazizm'e benzetmek, onu insanlıktan çıkmış göstermek ve hareketi tamamen ortadan kaldırmak için yürüttüğü savaşa uluslararası destek toplamak amacıyla bir medya kampanyası başlattı.

İmaj savaşı

Hamas ise saldırının başlangıcından bu yana Aksa Tufanı operasyonunun ve savaşçılarının İsrail sınırını geçip İsrail ordusunun kamp ve yerleşim yerlerine saldırısını görüntüleyip bunları servis etmek istiyor. Filistinlilerin moralini yükseltmek amacıyla, savaşçılarının Gazze sokaklarında İsrail tanklarıyla karşı karşıya gelmesini, bazen onları sıfırdan patlatmasını belgelemeye çalışıyor. Hareket, Kassam savaşçılarının İsrail ordusu ile silahlı çatışmaları öncesinde, sırasında ve sonrasında kameraya başvurdu.

Hamas savaşın ilk günü itibariyle, hareket yetkilileriyle yapılan medya toplantılarına ek olarak Gazze Şeridi'ndeki savaşın ayrıntılarını gözden geçirme yönünde basındaki haberlerin her gün Gazze'den, Lübnan'ın başkenti Beyrut'tan görünmesini istedi.

İsrail tarafında ise askeri operasyonun ayrıntılarını ve başarılarını gözden geçirmek amacıyla ordu sözcüsü her gün açıklamalarda bulunuyor. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant ve savaş kabinesi üyesi Benny Gantz ise tekrar tekrar basın toplantıları düzenliyor.

Fotoğraf Altı: Savaş mağdurlarının sosyal medyadaki görüntüleri, uluslararası kamuoyunun Filistinliler lehine değişmesine katkı sağladı. (AFP)
Savaş mağdurlarının sosyal medyadaki görüntüleri, uluslararası kamuoyunun Filistinliler lehine değişmesine katkı sağladı. (AFP)

Independent Arabia’nın görüştüğü uzmanlar, ekim saldırısının ilk günlerinde imaj savaşını İsrail'in kazandığını belirtiyor. Ancak daha sonra İsrail'in Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdiği yüzlerce katliam ve sebep olduğu ciddi boyuttaki yıkım nedeniyle imaj savaşını Filistinlilerin kazandığını vurguluyor.

Yalancılar ve kurbanlar

Arap Amerikan Üniversitesi Yeni Medya Profesörü Şadi Ebu Ayyaş, Saha savaşına eşlik eden medya savaşında imaj unsurunun çok önemli olduğuna inanıyor:

“Her iki taraf da iki türden bir imaj sunmaya çalışıyor: İlki, kendini savunma hakkına sahip olan mağdur imajı, ikincisi ise saha savaşlarında galip imajı. Hamas'ın İsrail'e saldırısının ilk günlerinde İsrail, hareketi DEAŞ’a benzetmeye, Batı kamuoyunun gözünde onu dünyanın en kanlı ününe sahip örgüt ile bağlı hale getirmeye çalıştı. İsrail, Hamas saldırısının etkilerini görmek için Gazze'yi çevreleyen yerleşim birimlerine gazeteciler için ziyaretler düzenledi. Kurban imajını öne çıkarmak için ikinci aşamada hareketi ortadan kaldırma konusunda sahadaki başarılarını göstermeye çalıştı. İsrail, Gazze Şeridi'ndeki yıkım ve katliam görüntülerinin dünya kamuoyuna ulaşması ardından yalnızca bir hafta boyunca dünya kamuoyunun sempatisini kazanmayı başardı, ancak daha sonra bu sempatiyi kaybetti.”

Ancak geleneksel Batı basınının sosyal medyanın varlığı dolayısıyla artık bu imajı kontrol edemediğine dikkat çeken Ebu Ayyaş, sosyal medya sayesinde geleneksel medyanın izleyicilerinin gördüklerini kontrol etme ve kendi anlatımına hizmet eden görseller yayınlama yeteneğini kaybettiğini vurguladı.

Ebu Ayyaş'ın belirttiğine göre bu durum İsrail için sıkıntı teşkil ediyor. Zira aralarında sivillerin ve çocukların da bulunduğu savaş mağdurları fotoğraflarının sosyal medyada yayılması, dünya kamuoyunun Filistinliler lehine değişmesine katkı sağlıyor.

Hamas'ın İsrailli rehineleri Kızılhaç'a teslim ettiği sırada yayınladığı, iki taraf arasında bir tür samimiyetin ortaya çıktığı görüntülere işaret eden Ayyaş, bunun Filistinlileri ve Hamas hareketini insanlıktan çıkmış göstermeye çalışan İsrail için sorun yarattığını vurguladı. Zira dünya kamuoyunun izlediği görüntüler, İsrail medyasının sunmaya çalıştığı hikayeler ile çelişiyor. Ayyaş, bu hikayelerin gelecekte dünyanın aklında kalacağını belirttiği açıklamasını şöyle sürdürüyor:

Aynı zamanda, “İsrail anlatısı, sosyal medyanın Filistin anlatısı lehine oynadığı rol nedeniyle parçalandı. Filistinlilerin çektiği acılara ilişkin görüntüler, bu görüntülerin yayınlanmasına yönelik kısıtlamaların nispeten bulunmaması sayesinde aktarılmış oldu. Hamas ise Filistinlilerin, Arapların ve Filistin davasının dünya çapındaki destekçilerinin moralini yükseltmeyi başardı” vurgusunda bulundu.

Çelişen anlatılar

Filistin'in İngiltere'deki Misyonu Başkanı Büyükelçi Hüsam Zomlot da Independent Arabia’ya şu değerlendirmelerde bulundu:

“İsrail'in gazetecilerin Gazze Şeridi'ne girmesine izin vermemesine rağmen (Gazze Şeridi'nde İsrail güçlerine eşlik eden yabancı gazetecilerle sınırlı) Gazze Şeridi'nde kaydedilen korkunç görüntüler dünyanın her yerine yayıldı. Batı medyası Gazze'de olup bitenlerle ilgili gerçeği aktarmada başarısız olurken sıradan Filistinliler ise kişisel kameralarıyla olup biteni dünyaya aktarmaya katkıda bulundu. İsrail'in Filistinlileri birkaç kez öldürmeye yönelik kapsamlı bir planı var. Bunu onları hem gerçekten öldürerek hem de toplu katliam gerçeğini gizleyerek yaptı. Ayrıca onları ya terörist ya da terör destekçisi olarak suçlayarak canlı kalkan olarak kullanıldıklarını iddia etti.”

Fotoğraf Altı: İsrailli yetkililer, görüntülerin Gazze'den aktarılmasını Hamas'a destek olarak görüyor. Zira bu, halkın orduya verdiği desteğe zarar verebilir. (AFP)
İsrailli yetkililer, görüntülerin Gazze'den aktarılmasını Hamas'a destek olarak görüyor. Zira bu, halkın orduya verdiği desteğe zarar verebilir. (AFP)

Batı medyasında Filistin anlatısını savunma yönündeki harekete öncülük eden Zomlot sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ancak İsrail, Gazze’deki gazeteciler, genç aktivistler ve resmi Filistin söylemi sayesinde ilk haftadan beri bunu başaramadı. Tüm bunlar İsrail'in planını bozdu. Başta İngiltere, ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere uluslararası kamuoyu, Filistin söylemine daha da yakınlaştı.”

Ancak Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığına göre İsrailli siyasi analist Yoav Ashtern ise İsrail ve tüm kurumlarının Gazze Şeridi'nde ve çevresinde olup bitenlerin görüntülerini ve ayrıntılarını kontrol etmekle meşgul olduğunu söyledi.

Ashtern'in anlattığına göre Hamas hareketi önce Arap kamuoyunu, sonra Batı kamuoyunu önemserken İsrail ise Batı kamuoyunu kazanmak istiyor.

İsrail'in Filistinli tutukluları sakin ve düzenli bir şekilde serbest bırakmaya istekli olduğunu, Hamas'ın ise İsrailli tutukluları teslim ederken kendisini Filistin halkının bir parçası gibi gösteren ve onlara hizmet eden bir davranış sergilediğini de sözlerine ekliyor. 

İsrail’e 7 Ekim'de düzenlenen saldırıda Hamas hareketinin tüm medya yeteneklerini kullandığına dikkat çeken Ashtern açıklamalarını şöyle sonlandırdı:

“Ancak bu, ona karşı bir araca dönüştü. Filistin halkının acısı İsraillilere ulaşmıyor. İsrail medyası, rolünü yerine getiremedi. Bu, kendi açısından bir zayıflık olarak değerlendirildi. Gazze Şeridi'nde yaşananlar tüm dünyaya ulaşıyor, İsraillilere ise ulaşmıyor. İsrailli yetkililer, görüntülerin Gazze'den transferini Hamas'a destek olarak görüyor. Zira İsrail halkının birliğine ve ordunun Gazze Şeridi'nde yaptıklarına verdiği desteğe zarar verebilir.”

*Bu haber Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrildi.



Netanyahu, Refah'taki patlamada bir subayın yaralanmasının ardından Hamas'ı tehdit etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

Netanyahu, Refah'taki patlamada bir subayın yaralanmasının ardından Hamas'ı tehdit etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün yaptığı açıklamada, Refah'ta bir İsrail ordu subayının patlayıcı cihazla yaralanmasının ardından Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini söyledi.

Netanyahu, Hamas'ın "iktidardan uzaklaştırılması, silahsızlandırılması ve aşırıcılığın ortadan kaldırılması"nı içeren ateşkes anlaşmasına uyması gerektiğini belirterek, hareketin silahsızlanmayı açıkça ve sürekli olarak reddetmesinin "açık ve devam eden bir ihlal" olduğunu vurguladı.

Netanyahu açıklamasında, "İsrail, askerin yaralanmasına neden olan hareketin ihlallerine karşılık verilecektir" uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşması geçen ekim ayında yürürlüğe girmişti ve ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, Hamas'ın silahsızlandırılmasını da içermesi beklenen anlaşmanın ikinci aşamasına geçmeyi hedefliyor.

Anlaşmanın ikinci aşaması, İsrail'in Gazze'nin bazı bölgelerinden daha fazla çekilmesini, uluslararası bir istikrar gücünün konuşlandırılmasını ve Trump liderliğindeki "barış konseyini" içeren yeni bir yönetim yapısının uygulanmasını içeriyor.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre planlanan uluslararası gücün, şu anda İsrail askeri kontrolü altında bulunan Gazze Şeridi'nin bir bölümüne konuşlandırılması bekleniyor.


Hamas, Ankara'ya Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçmek için gereken şartları yerine getirdiğini bildirdi

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)
TT

Hamas, Ankara'ya Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçmek için gereken şartları yerine getirdiğini bildirdi

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)

Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak Reuters'e verdiği demeçte, Bakan Hakan Fidan'ın bugün Ankara'da Hamas'ın siyasi büro yetkilileriyle bir araya gelerek Gazze Şeridi'nde ateşkesi görüştüğünü ve anlaşmanın ikinci aşamasına geçilmesini ele aldığını söyledi.

Kaynak, Hamas yetkililerinin Fidan'a anlaşmanın şartlarını yerine getirdiklerini bildirdiğini, ancak İsrail'in anlaşmanın bir sonraki aşamasına geçişi engellemek için Gazze'yi hedef almaya devam ettiğini ifade etti.

Kaynak, Hamas yetkililerinin Gazze Şeridi'ne giren insani yardımın yetersiz olduğunu ve ilaç, barınma ekipmanı ve yakıt gibi hayati öneme sahip mallara acil ihtiyaç duyulduğunu söylediklerini de belirtti.


Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani: Suriye-Rusya ilişkileri yeni bir döneme giriyor

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)
TT

Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani: Suriye-Rusya ilişkileri yeni bir döneme giriyor

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)

Suriye Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Esad Şeybani, Suriye-Rusya ilişkilerinin karşılıklı saygıya dayalı yeni bir döneme girdiğini belirtti.

Şeybani, Moskova’da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı görüşmede, “Suriye’nin yeniden imarını tamamen ulusal bir iradeyle sürdürmeye kararlıyız ve tüm taraflarla dengeli ilişkiler kurmayı hedefliyoruz” dedi. Şeybani ayrıca, “Ekonomik durumu iyileştirmek için Suriye’ye yatırımlar çekmek üzere çalışıyoruz” ifadesini kullandı.

efrty7u
Geçtiğimiz temmuz ayında Moskova’da, Rusya Dışişleri Bakanlığı binasında Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rus mevkidaşı Sergey Lavrov arasında yapılan müzakere oturumundan bir kare (DPA)

Lavrov ise görüşmede çeşitli başlıkların ele alındığını belirterek, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasının önemine vurgu yaparak iki ülke arasındaki ikili iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.