ABD ve Mısır İsrail’i durdurabilecek mi?

Mısır ve ABD’nin Gazze'deki savaşın durdurulması yönünde yeniden harekete geçmesine dair senaryolar neler?

Sisi, geçtiğimiz Cumartesi günü Dubai'de Kamala Harris ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Sisi, geçtiğimiz Cumartesi günü Dubai'de Kamala Harris ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

ABD ve Mısır İsrail’i durdurabilecek mi?

Sisi, geçtiğimiz Cumartesi günü Dubai'de Kamala Harris ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Sisi, geçtiğimiz Cumartesi günü Dubai'de Kamala Harris ile görüştü (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, ikili düzeyde stratejik ilişkileri ilerletmek ve pekiştirmek amacıyla ABD’nin başkenti Washington'u ziyaret etti. Mısırlı Bakan, Gazze Şeridi'ndeki krizin yoğunlaşmasına ilişkin ABD yönetimi yetkilileri ve Kongre liderleriyle yoğun görüşmelerde bulunacak olan Arap-İslam bakanlar heyetinin çalışmalarına ve Mısır-Katar-ABD’nin sükuneti yeniden tesis etme yönündeki çabalarına dahil olacak.

Dün ikili bir ziyaret için Washington'a giden Bakan Şukri, Temsilciler Meclisi ve Senato'nun bazı üyeleriyle, ABD Kongresi'ndeki dış politika komiteleri başkanları ve üyeleriyle bir araya geldi. Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin ilerletilmesi ve pekiştirilmesi amaçlandı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Ebu Zeyd, söz konusu ziyaretin, medya toplantılarına katılımın yanı sıra çok sayıda ABD düşünce kuruluşu ve araştırma merkeziyle toplantılar yapmayı kapsadığını açıkladı. Ziyaretin ardından Şukri'nin bu ayın 7'sinde Washington'u ziyaret etmesi planlanan Arap-İslam Bakanlar Heyeti’ne katılacağını açıkladı. Heyet, Gazze Şeridi'nde devam eden savaşı durdurmak amacıyla, son Arap İslam Zirvesi'nde kaydedilen gelişmelerle bağlantılı olarak ABD Dışişleri Bakanı, bazı Kongre üyeleri ve ABD medyasıyla görüşmelerde bulunacak.

Mısır; Katar ve ABD ile koordineli bir şekilde, insani aranın sona ermesinin ardından Gazze'de sükuneti yeniden tesis etmeye çalışıyor. İsrail'in Gazze Şeridi'ni şiddetli bir şekilde bombalamasının 48 gün ardından, ateşkes üç ülkenin arabuluculuğuyla 24 Kasım'da yürürlüğe girmişti. Ateşkesin çöküşüne kimin sebep olduğuna dair karşılıklı suçlamaların ardından İsrail işgal güçleri askeri operasyonlarına yeniden başlayana dek yalnızca bir hafta sürmüştü.

Mısır ve Katar, eş zamanlı açıklamalarıyla, Gazze Şeridi'ndeki insani krizin yoğunlaştığı bir dönemde yeni bir insani ateşkese varmak için İsrail ile Hamas hareketi arasında arabuluculuk arayışına devam ettiklerini doğrulamıştı.

Kahire'deki Amerikan Üniversitesi (AUC) Siyaset Bilimi öğretim üyesi ve Orta Doğu Araştırmaları Ulusal Merkezi'nin İsrail Çalışmaları Birimi Başkanı Dr. Tarık Fehmi, Mısır Dışişleri Bakanı'nın Washington ziyaretinin, Mısır'ın Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi projesini reddeden tutumunu teyit etmeye ve İsrail'in mevcut askeri operasyonlarının devam etmesinden kaynaklanan bölgesel ciddi riskleri açıklığa kavuşturmaya odaklanan özel bir gündeme sahip olacağını düşünüyor.

Şarku'l Avsat'a konuşan Fehmi, Kahire ile Washington arasındaki diplomatik ve güvenlik iletişim kanallarının durmadığını, ABD yönetimini İsrail hükümeti üzerinde ciddi ve gerçek baskı uygulamaya itmek amacıyla üst düzey koordinasyonun sağlandığını açıkladı. ABD’nin şuana kadar tutumlarında hareketsiz olduğunu, ülke içi nedenler dolayısıyla İsrail savaş hükümetine baskı yapma konusunda fazla ileri gitmek istemediklerini açıkladı. Fehmi bu nedenle İsrail'in Doha’daki güvenlik müzakerelerinden çekilmesi ardından, en azından kısa vadede sahada gerçek bir değişiklik beklenemeyeceğini söylüyor.

Geçtiğimiz haftalarda Katar'ın başkenti Doha, ateşkesin uzatılmasının yollarını tartışmak üzere Katarlı yetkililerin yanı sıra Mısır, ABD ve İsrail'deki istihbarat servislerinin liderleri arasında üst düzey güvenlik toplantılarına ev sahipliği yaptı. Ancak İsrail Başbakanı Netanyahu, İsrail istihbarat heyeti Mossad'ı müzakerelerden geri çağırdı.

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısı ardından yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısı ardından yükselen dumanlar (Reuters)

Mısır eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Cemal Beyyumi, Şukri'nin ziyareti ardından Arap-İslam bakanlar heyetinin ziyaretinin ABD’nin tutumunda bir miktar dengeyi yeniden sağlamayı amaçladığına dikkat çekti. Mevcut aşamada ABD'nin pozisyonunu önemli ölçüde değiştirmesinin zor olduğuna değindi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Şukri, ziyaretin ABD yönetimine ve oradaki politika yapıcı çevrelere Mısır ve Arap ülkeleriyle stratejik ilişkilerin önemini hatırlatmayı amaçladığını belirtti. Aynı zamanda İsrail'e mutlak destek uğruna bu çıkarların feda edilmesinin gözden geçirilmesi gerektiğini de ekledi.

Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi hususunda Mısırlıların endişelerinin tartışma konusu olacağını vurgulayan Şukri, ABD yönetiminin bu konuda İsrail'in herhangi bir hamlesini reddeden tutumlarına da dikkat çekti. Washington ziyaretinin Gazze Şeridi'ndeki şiddetli krizin çözümüne katkıda bulunacak doğrudan sonuçlar doğuracağı yönündeki beklentisini dile getirdi.

ABD Başkanı Joe Biden, geçtiğimiz ay Mısırlı mevkidaşı Abdulfettah es-Sisi ile yaptığı telefon görüşmesinde, ABD'nin Filistinlilerin Gazze veya Batı Şeria'dan zorla yerinden edilmesine veya Gazze sınırlarının yeniden çizilmesine hiçbir koşulda izin vermeyeceğini doğruladı.

Mısır'ın toplu cezalandırma ve yerinden etme politikalarını reddetme yönündeki kesin tutumunu yenileyen Mısır Cumhurbaşkanı ise Mısır'ın, Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden Mısır topraklarına kaydırılmasına izin vermediğini ve vermeyeceğini vurguladı.

Cumartesi günü Dubai'de düzenlenen BM İklim Zirvesi oturum aralarında görüşen Sisi ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Gazze'deki mevcut durumun ciddiyetini ve çatışmanın yayılmasını önlemek için çalışmanın gerekliliğini vurguladı. İkili, Mısır cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre, sivillerin hedef alınmasının önlenmesi gerektiğini, iki ülkenin Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini kesin bir dille reddettiklerini vurguladı.



Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
TT

Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin altyapısının yeniden inşa edilmesinin ve insani yardımların bölgeye güvenli, hızlı ve engelsiz şekilde ulaşmasının önemini vurguladı.

Açıklama, Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetimi Komiseri Hadja Lahbib ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Temim Hallaf tarafından duyuruldu.

Hallaf’ın açıklamasına göre Abdulati, mart ayında yayımlanan ortak bildiriyle Mısır-AB ilişkilerinin kapsamlı ve stratejik bir ortaklığa yükseltilmesinden bu yana yaşanan olumlu gelişmeleri memnuniyetle karşıladı. Bakan, ortaklığın altı ana ekseninin uygulanması çerçevesinde karşılıklı çıkar alanlarında iş birliğini güçlendirmeye kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca uluslararası toplumun bölgedeki jeopolitik krizler ile mülteci ve göçmen sorunlarının yükünü paylaşma sorumluluğunu hatırlatarak, komşu ülkelerdeki krizler nedeniyle milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Mısır’ın ağır bir yük taşıdığını ifade etti.

Abdulati, Lahbib’i Gazze Şeridi’ndeki son duruma ve ateşkesin Şarm eş-Şeyh Barış Anlaşması doğrultusunda kalıcı hâle getirilmesine yönelik yürütülen çabalara dair bilgilendirdi. Ayrıca Mısır’ın, erken toparlanma, yeniden inşa ve Gazze’nin kalkınmasını ele alacak uluslararası konferansa yönelik hazırlıklarını sürdürdüğünü aktardı.

Mısır Dışişleri Bakanı, 20 Kasım’da Brüksel’de yapılan Filistin Bağışçılar Grubu’nun ilk toplantısını da memnuniyetle karşıladı. AB ve üye ülkelerden yeniden imar sürecinin finansmanına etkin katılım beklediklerini belirten Abdulati, Filistin halkına ve Filistin Yönetimi’ne destek sağlayan Avrupa mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve bütçelerinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Suriye dosyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Abdulati, Mısır’ın Suriye’nin birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini savunan kararlı tutumunu yineledi. Abdulati, ülkenin istikrarını zayıflatabilecek her türlü girişim ve müdahaleye karşı olduklarını belirterek, Suriye halkının beklentilerini karşılayacak kapsamlı bir siyasi sürecin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamaya göre Lahbib, Mısır’ın bölge barışı ve istikrarı için yürüttüğü çabaları ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması ile insani yardımların ulaştırılmasındaki kritik rolünü takdir etti. AB’nin Mısır’ın bu yöndeki çalışmalarını desteklediğini ve stratejik ortaklığı güçlendirmeye önem verdiğini ifade etti.

Hallaf, görüşmede Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığını aktardı. Abdulati’nin, özellikle el-Faşir bölgesinde işlenen ağır ihlalleri kınadığı ve Sudan’daki çatışmaların durdurulması ile devletin birliği ve bütünlüğünün korunması için Mısır’ın dörtlü mekanizma kapsamında yürüttüğü çabaları anlattığı belirtildi.

Abdulati, insani yardımların Sudan’a ulaştırılmasının önemine dikkat çekerek, ülkenin egemenliğine saygı duyulması ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde yardım akışının kolaylaştırılması yönündeki kararlılıklarını vurguladı.

Görüşmede ayrıca Lübnan’daki gelişmeler ele alındı. Abdulati, Mısır’ın Lübnan’ın birliği, egemenliği, güvenliği ve istikrarına verdiği desteğin değişmez olduğunu ifade etti.


Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.