Tunus’ta un krizi fırınlarda uzun kuyruklara neden oldu

Un sıkıntısı nedeniyle Tunus fırınlarının önündeki kuyruklar yeniden oluşuyor

Uzun süre kuyrukta bekledikten sonra ekmek alan bir Tunuslu (AFP)
Uzun süre kuyrukta bekledikten sonra ekmek alan bir Tunuslu (AFP)
TT

Tunus’ta un krizi fırınlarda uzun kuyruklara neden oldu

Uzun süre kuyrukta bekledikten sonra ekmek alan bir Tunuslu (AFP)
Uzun süre kuyrukta bekledikten sonra ekmek alan bir Tunuslu (AFP)

Kuraklığın şiddetlenmesi ile tahıl ürünlerinde yaşanan ciddi kıtlığın artması sonucunda Tunus’un başkentinde ve diğer şehirlerinde fırınların önündeki kuyruklar yeniden oluştu. Dün (Çarşamba), rant ekonomisiyle mücadelede faaliyet gösteren Alert örgütü, Tunus’taki tahıl sisteminde, insanların yaygın olarak tükettiği ekmeğin temel malzemesi unun mevcudiyetini tehdit eden bir kriz konusunda uyarıda bulundu. Şarku’l Avsat’ın DPA’dan aktardığına göre özellikle akşam saatlerinde ekmek arayanlar başkentteki çoğu fırının önünde metrelerce kuyruk oluşturuyor. Kuraklığın etkisiyle bu yıl tahıl üretimi bir önceki yıla göre yüzde 60 oranında azalırken, pek çok fırının, ekmek üretiminin iki temel maddesi olan un ve irmiğin piyasada istenilen formda ve yeterli miktarda bulunamıyor. Bu durum, mahallelerdeki ucuz sandviç satıcılarının işine de gölge düşürüyor. Alert, krizi, un üretiminde kullanılan yumuşak buğday başta olmak üzere tahıl ithalatındaki kesintiye bağladı. Bunun Ulusal Tahıl ve Değirmenler Ofisi’nin stoklarında ciddi bir kıtlığa neden olduğunu belirtti. Rusya ve diğer ülkelerden gelen tahıl sevkiyatları sık bir şekilde Tunus limanlarına ulaşıyor ancak fırınlar ve Gıda Tacirleri Odası bu sevkiyatların yavaş boşaltılmasına yönelik şikayetlerde bulunuyor. Bu bağlamda Alert, yetkililerin, sübvansiyonlu ekmek yapımında yumuşak buğdayın yerine irmik yapımında kullanılan sert buğdayı (sübvansiyon sisteminden yararlanan) bazı fırınlara sağlayarak yumuşak buğday kıtlığını önlemeye çalıştıklarını belirtti. Ancak bu çözüm bazı gözlemcilere göre sürdürülebilir bir seçenek değil ve krizi daha da derinleştirebilir.

Alert, sert buğdayın yumuşak buğdaydan ton başına yaklaşık 100 dolar daha pahalı olduğunu, bunun da ekmeğe yönelik devlet sübvansiyonlarının maliyetini artırdığını, aynı zamanda pazarın ihtiyaç duyduğu irmik arzını da azalttığını belirtti. Tahıl krizi aynı zamanda Tunus’un likidite sıkıntısı çeken kamu maliyesinin zor durumuyla da bağlantılı olarak ortaya çıktı. Ancak, ülkenin 1984’te tanık olduğu en şiddetli halk protestolarının ana nedeni olan un konusunun hassasiyeti nedeniyle, ekmek üretiminin güvence altına alınması hükümetin önceliği olmaya devam ediyor. Eylül ayında hükümet, küresel pazarlardan tahıl tedarikini garanti altına almak için Afrika Kalkınma Bankası’ndan 87 milyon dolar değerinde bir kredi aldı.



İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
TT

İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)

 

İsrail ordusu dün, Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanlarında Husilere ait hedefleri ve Ras el-Hatib’deki elektrik santralini vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee yaptığı açıklamada, İsrail’in onlarca savaş uçağıyla Husilere ait altyapı tesislerini bombaladığını ve tahrip ettiğini söyledi. Adraee açıklamasında, “Bu saldırılar, Husi rejiminin İsrail Devleti'ne, vatandaşlarına ve sivil altyapısına karşı topraklarına yönelik insansız hava araçları (İHA) ve karadan karaya füzeler fırlatılması da dahil olmak üzere tekrarlanan saldırıları çerçevesinde gerçekleştirildi” dedi.

İsrail ordusu, hedeflerinin arasında Husilerin 2023 yılının kasım ayında ele geçirdiği ‘Galaxy Leader’ adlı ticari geminin de bulunduğunu açıklarken, Husilerin gemide uluslararası sularda deniz araçlarını izlemek için bir radar sistemi kurduğunu öne sürdü. İsrail basını, saldırı sırasında Yemen'e 53 bomba atıldığını bildirdi.

Husiler, Galaxy Leader'ın İsrail gemisi olduğunu ve ticari gemilerin İsrail'e gitmesini engellemek amacıyla Kızıldeniz'den Hudeyde'ye götürdüklerini açıklamıştı. İsrail ise geminin İngiltere'ye ait olduğunu ve Japonya tarafından işletildiğini duyurmuştu.

Husilerin kontrolündeki medya kuruluşları, İsrail'in Hudeyde, Ras Isa ve Salif limanları ve Ras Hatib’deki elektrik santraline karşı hava saldırıları düzenlendiğini doğruladı. İsrail saldırıları sonucunda ölen veya yaralananların olduğu yönünde henüz bir haber gelmedi.

İsrail ordusu dün akşam Yemen'deki Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinin tahliye edilmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunmuştu. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, yazılı olarak yaptığı açıklamada, “Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinde bulunanlara, terörist Husi rejiminin kontrolü altında bulunanlara acil uyarı. İsrail ordusu, bu bölgelerde yürütülen askeri faaliyetler nedeniyle yakın zamanda bu bölgelere hava saldırıları düzenleyecektir. Güvenliğiniz için, belirtilen bölgelerde bulunanların yanı sıra bu bölgelere yakın demirlemiş gemilerin de derhal tahliye edilmesini tavsiye ederiz” ifadelerini kullandı.

Deniz güvenlik kaynakları dün sabah, ‘Magic Seas’ adlı Liberya bandıralı Yunan yük gemisinin önce sekiz küçük tekne tarafından silahlı ve roketli saldırıya uğradığını, ardından da dört deniz aracı tarafından saldırı düzenlendiğini bildirdi.

İran ile ittifak halindeki Yemenli Husiler, 2023 yılının kasım ayından bu yana Kızıldeniz’de seyrüsefer halinde olan nakliye gemilerine karşı 100'den fazla saldırı düzenledi. Husiler, bu saldırıları İsrail ile Hamas arasındaki savaşta Filistinlilerle olan dayanışmalarının bir göstergesi olarak nitelendiriyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Husiler bu süre zarfında iki gemiyi batırdı, bir gemiyi ele geçirdi ve en az dört denizciyi öldürdü. Bu saldırılar küresel seyrüsefer trafiğini aksattı ve denizcilik şirketlerini rotalarını değiştirmek zorunda bıraktı. Bu durum, ABD'yi bu yıl Husilere karşı yoğun saldırılar düzenlemeye itti.

ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz mayıs ayında, ülkesinin Yemen'deki Husilere ait hedefleri bombalamayı durdurduğunu açıkladı ve milislerin Ortadoğu'daki önemli seyrüsefer güzergahlarından akışı engellemeyi bırakmayı kabul ettiğini belirtti.

Husiler geçtiğimiz haziran ayında, Washington'ın İsrail'in İran'a yönelik saldırılarına katılması halinde, Kızıldeniz'deki ABD gemilerini hedef alacakları tehdidinde bulunsa da ABD'nin geçtiğimiz ay İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırısının ardından şimdiye kadar bu tehdidi gerçeğe dönüştürüp dönüştürmeyeceklerini açıkça ifade etmediler.