İsrail Lübnan’ın güneyindeki yerleşim birimlerini vuruyor

İsrail’in Meys el Cebel bölgesine yaptığı bombardımanda yıkılan bir ev (AFP)
İsrail’in Meys el Cebel bölgesine yaptığı bombardımanda yıkılan bir ev (AFP)
TT

İsrail Lübnan’ın güneyindeki yerleşim birimlerini vuruyor

İsrail’in Meys el Cebel bölgesine yaptığı bombardımanda yıkılan bir ev (AFP)
İsrail’in Meys el Cebel bölgesine yaptığı bombardımanda yıkılan bir ev (AFP)

İsrail ordusunun Meys el-Cebel bölgesindeki Hizbullah karargâhını hedef aldığını duyurmasının ardından İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki nüfuslu bölgeleri hedeflemesi yoğunlaştı. Lübnan ordusu güney sınırındaki köy ve kasabaları birbirine bağlayan hayati bir yolu keserken İsrail’in  top atışları yerleşim bölgelerinin arasına düştü.

Times of Israel gazetesi, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın dün İsrail'in Hizbullah'ı Litani Nehri'nin kuzeyine geri çekilmeye zorlamak için askeri araçlar dahil sahip olduğu tüm imkanları kullanacağını”, hedefin, “diplomatik çözüme ulaşmak olduğunu” söylediğini aktardı.

Gallant, Lübnan sınırına yakın belediye başkanları ve belediye meclis başkanlarıyla yaptığı toplantıda, geçtiğimiz Ekim ayında Hamas'la başlayan savaşla birlikte tahliye edilen İsraillilerin, Hizbullah Litani Nehri'nin kuzeyine geri çekilinceye kadar evlerine dönmeyeceklerinin sözünü verdi.

İsrail’in Gazze ateşkesinin sona ermesinden bu yana nüfuslu bölgeleri bombalama hızı arttı, çünkü sınır bölgelerinde sivil yerleşim alanları neredeyse her gün bombalanıyor. Lübnan medyası dün, İsrail'in bölgeyi bombalamasının yanı sıra yollara ve yerleşim bölgeleri arasına düşen top mermileri sebebiyle Lübnan ordusunun Hermon Dağı'nın batı eteğinde bulunan hayati önem taşıyan Şeba yolunu ulaşıma kapattığını bildirdi.

İsrail ordusu, önceki geceden dün sabaha kadar en ağır baskınlara ve top atışlarına sahne olan Meys el-Cebel bölgesindeki Hizbullah karargâhını hedef aldığını duyurdu. İsrail medyası hava saldırısını gösteren bir video klip yayınlayarak, saldırının bir Hizbullah liderini hedef aldığını bildirdi.

Dün sabah (6 Aralık) Meys el-Cebel kasabasındaki halk meydanı, İsrail ordusunun uluslararası alanda kullanımı yasak olan fosfor bombasıyla gece geç saatlere kadar devam eden şiddetli bombardımana maruz kalmasının ardından savaş alanına döndü. Bombalamanın etkileri, Salı akşamı bir konut binasının Apache helikopteri tarafından ateşlenen güdümlü füzeyle hedef alınmasıyla ortaya çıktı. Olayda herhangi bir can kaybı yaşanmazken binalar boşaltıldı. Ayrıca kasabanın kuzey, batı ve güney etekleri de bombalandı.

Son günlerde nüfusun yoğunlaştığı bölgelerin yoğun şekilde hedef alınması, Hizbullah ile İsrail ordusu arasında sürekli bir bombalama alışverişiyle paralellik gösteriyor. Hizbullah sınırdaki 8 bölgeye ve İsrail kuvvetlerinin yoğunlaştığı bölgelere roketler, top mermileri ve silahlarla saldırılar gerçekleştirdi.

Lübnan'dan Yukarı Celile'deki Matat yerleşimi yakınındaki İsrail mevzilerine 16 füze atıldığı ve buna karşılık olarak da 16 füzenin ateşlendiği kaydedildi. İsrail insansız hava araçları, Marun er-Ras ve Yaron kasabaları arasındaki bölgeyi güdümlü füzeyle hedef alarak, aynı bölgeye top atışı da yaptı. İsrail ordusu ayrıca el Ferdis, Rashaya el Fukhar, Halta Çiftliği, Kefer Şeba, Selamiye Çiftliği ve Hasbaya'daki el-Mari kasabasının eteklerini de top mermileriyle hedef aldı.



Batı Şeria'daki Filistinliler 7 Ekim'i pankart ve bayraklarla kutladılar

Ramallah gösterilerinden (AFP)
Ramallah gösterilerinden (AFP)
TT

Batı Şeria'daki Filistinliler 7 Ekim'i pankart ve bayraklarla kutladılar

Ramallah gösterilerinden (AFP)
Ramallah gösterilerinden (AFP)

İsrail'e yönelik 7 Ekim saldırısının birinci yıldönümünü kutlamak üzere dün (Pazartesi) işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde toplanan yüzlerce Filistinli, Hamas bayrakları salladı ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın resimlerini taşıdı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre her yaştan ve farklı siyasi grupları temsil eden yaklaşık 400 Filistinli protestocu, Devlet Başkanı Mahmud Abbas başkanlığındaki Filistin Yönetimi'nin merkezi olan Ramallah'ın merkezinde yürüdü. Eylemciler yürüyüşü Hamas'ın İsrail'e yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırısının birinci yıldönümünde “Devrime olan inancımızı kaybetmeyeceğiz” sloganı altında düzenledi.

Göstericiler, Lübnan Hizbullahı'nın sarı ve İslamcı Hamas hareketinin yeşil bayraklarının yanı sıra Lübnan, Irak ve Yemen bayraklarını da taşıdı. Hamas'ın saldırısının ardından Hizbullah'ın Lübnan'dan Gazze Şeridi'ne “destek cephesi” açması ve İsrail'e roket atmaya başlamasıyla, yaklaşık iki hafta önce savaş kanlı ve yıkıcı bir seviyeye tırmandı.

Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana, aralarında Iraklı silahlı gruplar ve Yemenli isyancıların da bulunduğu İran liderliğindeki “direniş ekseni”ne bağlı gruplar, İsrail'e füze atıyor. Göstericiler “Ramallah'tan (Hizbullah) askerlerine selamlar” ve Hamas askeri komutanlarından Muhammed Dayf'ın adamlarıyız” sloganları attı.

İsrail, Dayf'ı temmuz ayındaki bir baskında öldürdüğünü açıkladı, ancak Hamas ise bunu reddediyor. Hassan Nasrallah ise 27 Eylül'de İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği şiddetli hava saldırılarında öldürüldü.

“Zafer diliyoruz”

Gösteri esnasında çok sayıda Filistinli polis memuru hazır bulundu ve yolu araçlara kapattı, ancak gösteriye müdahale etmedi.

Göstericiler, üzerinde “Uluslararası Hukuk”, “Arap Birliği” ve “Birleşmiş Milletler” yazılı bir tabut taşıyarak savaşı durdurmadığına inandıklarıbu kurumların tutumlarını eleştirdi.

Cemile Cevher AFP'ye görüşlerini “Şehitlerimizi anmaya, yaralılarımıza şifa dilemeye ve Filistinli, Lübnanlı, Iraklı ya da Yemenli direnişçileri geçtiğimiz yıl boyunca verdikleri mücadeleden dolayı kutlamaya geldik. Zafer diliyoruz” şeklinde ifade etti.

Diğerleri ise Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği saldırıyı doğrudan övgüde bulundu.

Güvenlik nedeniyle adının açıklanmasını istemeyen bir kişi “Sesimizi yükseltmeye ve Filistin mücadelesinin devam ettiğini söylemeye geldik. 7 Ekim, bizi aşağılanmışlıktan onur ve gurura taşıdı” ifadelerini kullandı.

Filistin Halk Partisi Siyasi Büro üyesi Afaf Ghatasha, 7 Ekim'in “Filistin davasının, bölgenin ve dünyanın gidişatını değiştirdiğini” söyledi. Ghatasha, “İşgal sona erene ve bir Filistin devleti kurulana kadar dünyanın istikrar bulamayacağını söylemek için geldik” dedi.

AFP'nin İsrail'in resmi verilerine dayanarak elde ettiği sonuçlara göre Hamas saldırısında çoğu sivil bin 206 kişi hayatını kaybetti. Hamas tarafından yönetilen Sağlık Bakanlığı'nın rakamlarına göre İsrail'in Gazze Şeridi'nde devam eden müdahalesi çoğu sivil en az 41 bin 909 kişinin ölümüne neden oldu.

Gazze savaşın ardından Batı Şeria, Hamas ve İsrail arasında 700'den fazla Filistinli ve 24 İsraillinin ölümüne neden olan gerginlik, şiddet ve kanlı çatışmalara sahne oldu.