6. Muhammed Afrikalı Din Alimleri Vakfı Yüksek Konseyi toplantısı başladı

Fas Vakıflar Başkanı: “Kral, Afrika'da dinin korunmasına katkıda bulunmaya istekli.”

6.Muhammed Afrikalı Din Alimleri Vakfı Yüksek Konseyi’nin açılış töreninde, Fas Vakıflar ve İslami İşler Bakanı Ahmet et-Tevfik konuşma yaptı.
6.Muhammed Afrikalı Din Alimleri Vakfı Yüksek Konseyi’nin açılış töreninde, Fas Vakıflar ve İslami İşler Bakanı Ahmet et-Tevfik konuşma yaptı.
TT

6. Muhammed Afrikalı Din Alimleri Vakfı Yüksek Konseyi toplantısı başladı

6.Muhammed Afrikalı Din Alimleri Vakfı Yüksek Konseyi’nin açılış töreninde, Fas Vakıflar ve İslami İşler Bakanı Ahmet et-Tevfik konuşma yaptı.
6.Muhammed Afrikalı Din Alimleri Vakfı Yüksek Konseyi’nin açılış töreninde, Fas Vakıflar ve İslami İşler Bakanı Ahmet et-Tevfik konuşma yaptı.

Fas Vakıflar ve İslami İşler Bakanı ve 6. Muhammed Afrika Alimleri Vakfı’nın Başkanı Ahmed et-Tevfik çarşamba günü Fas’ta yaptığı konuşmada, “Kral 6. Muhammed, Mü’minlerin emiri sıfatıyla, Afrika’da dinin korunmasına katkıda bulunmak için istekli” dedi.

Tevfik, Yüksek Konsey’in yıllık toplantısının açılış oturumunda yaptığı konıuşmada, Fas ile bazı Afrika ülkeleri arasındaki mezhep birliğine dikkati çekti. Tevfik, Kral 6. Muhammed’in dini sabiteleri koruyan bir figür olarak olarak görülmesi nedeniyle Fas dini modelinin kabul ve övgü kazandığını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Tevfik açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Alimlerimiz, evrenselliği koruyarak ve özünde dinin korunması olduğunu düşünerek biat yemininin temelleri ve terminolojisi üzerine çok çalıştılar ve bunu ortaya koydular. Ve Fas alimleri bu doğru din anlayışından yola çıkarak mesajı yaymak için gerçek dindarlığı Afrikalı alimlerle paylaşmayı seçtiler.”

Bakan et-Tevfik, İslam dininin yeniden dirilişini sağlamada alimlerin rolünün önemini vurgularken Afrikalı ve Faslı alimlerin, ortak dini sabitelere dayanan ve ilk Müslümanların ilk nesillerinin (Selef’in) usulünü sürdürmeyi hedeflediklerini kaydetti.

Ayrıca bu çabalar ve hedefler için somut bir rehber olan Afrikalı Alimler Sözleşmesi’nden alıntı yaparak, Sufi tarikatların şeyhlerini birleştiren bağların yanısıra, Afrikalı alimler ve Faslı alimlerin de buluşmasının önemine değindi.

Diğer yandan et-Tevfik, 6. Muhammed Afrikalı Alimler Vakfı’nın Yüksek Konsey toplantısının beşinci olağan yıllık oturumunun çalışmalarının, Vakfın başarılarını ve gelecekteki programlarını incelemek için dönüm noktası olduğunu belirtti. Bakan, hedeflerini harekete geçirmenin yanısıra karşılıklı fayda sağlamak amacıyla yeni şubelerin birleşmesine onay verilmesi üzerinde durulacağını da sözlerine ekledi.

Et-Tevfik, ‘6. Muhammed Afrikalı Alimler Vakfı"nın doğruluk ve dindarlık konusunda işbirliği sağlamayı ve Faslı alimlerle birlikte Afrikalı alimlerin Yüce Allah'ın dinini yerine tatbik etme konusundaki sorumluluklarını yerine getirmeyi  amaçladığını’ söyledi. Bu alanda ülkelerini en iyi şekilde temsil etmek için önerilere açık olduklarını ifade etti.

6. Muhammed Afrikalı Alimler Vakfı toplantısının beşinci olağan yıllık oturumuna 48 ülkeden yaklaşık 400 üyenin katılımıyle gerçekleşiyor. Bunların arasında Vakfın bu Afrika ülkelerindeki şube başkanları ve üyeleri ile Vakfın Yüksek Konseyi üyesi olan Faslı alimler de bulunuyor.

Üç güne yayılan oturumda, kurumun 2022 yılı faaliyetlerine ilişkin resmi rapor ve 2023 yılı faaliyetlerinin özeti sunulacak. Ayrıca 2024 yılı için planlanan proje ,etkinliklerin sunumu ve tartışılmasının yanı sıra kurumun dört daimi komitesi düzeyinde onaylanacak.

6. Muhammed Afrikalı Alimler Vakfı oturumlarının ardından, yarından sonraki gün (Cuma), Karaviyyin Camii Hazinesi'nde ‘Afrikalı Alimler Şartı'nın resmi duyuru töreni düzenlenecek. 6.Muhammed Afrikalı Alimler Vakfı toplantısının beşinci olağan yıllık oturumuna Namibya, Güney Sudan, Seyşeller, Zambiya ve Zimbabve'nin yanı sıra, Burundi, Botsvana, Kongo Brazzaville, Yeşil Burun Adaları, Eswatini, Ekvator Ginesi, Lesoto, Mauritius ve Mozambik ülkelerini temsil eden 14 yeni ülke de katıldı.



Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
TT

Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, Cumhurbaşkanı Joseph Avn’ın bugün ülkede bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle bir araya geldiğini açıkladı. Görüşmede Avn, Lübnan ordusunun görevini tamamlaması için destek çağrısında bulunarak, İsrail’in Güney Lübnan’dan çekilmesi için baskı yapılmasını talep etti.

Cumhurbaşkanlığı, heyetin ‘uluslararası kararların uygulanması yoluyla Lübnan’da istikrarı destekleme ve ülkelerin Lübnan ordusuna yardım ederek birliklerini tamamlamaya ve silah tekelini sağlamaya hazır olduklarını’ belirttiğini duyurdu.

Açıklamada Avn’ın, Lübnan’ın uluslararası kararları uygulama taahhüdünü yinelediği ve “İsrail tarafını ateşkesi uygulamaya ve çekilmeye zorlamamız gerekiyor; bu konuda sizden destek bekliyoruz” ifadelerini kullandığı kaydedildi.

Geçen yıl kasım ayında, ABD arabuluculuğunda İsrail ile Hizbullah arasında bir ateşkes sağlanmıştı. Bu ateşkese rağmen, İsrail hâlâ Güney Lübnan’daki bazı noktalarda kontrolünü sürdürüyor ve ülkenin doğusu ile güneyine yönelik saldırılarını devam ettiriyor.


Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.