Fas Başbakanı Ahnuş’a istifa etme veya şirketlerini satma çağrısı

Ahnuş ailesinin ortaklığı bulunan bir şirketin deniz suyunu tuzdan arındırma konusunda büyük bir anlaşma kazanması tartışmalara yol açtı.

Fas Başbakanı Aziz Ahnuş. (MAP)
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş. (MAP)
TT

Fas Başbakanı Ahnuş’a istifa etme veya şirketlerini satma çağrısı

Fas Başbakanı Aziz Ahnuş. (MAP)
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş. (MAP)

Fas Başbakanı ve Milli Bağımsızlar Birliği Başkanı Aziz Ahnuş’a ait bir şirketin, Kasablanka şehrinde yaklaşık 15 milyar dirhem (1,5 milyar dolar) değerinde deniz suyu arıtma tesisi kurma projesi için anlaşma sağlaması tartışmalara yol açtı.

Milli Bağımsızlar Birliği partisi liderlerinden milletvekili Muhammed Şevki, Fkih Titouani Kuruluşu’nun Rabat’ın bitişiğindeki Sale şehrinde bulunan genel merkezinde geçen çarşamba akşamı düzenlenen bir toplantıda, şirketin iyi bir teklif sunması nedeniyle anlaşmanın şeffaf bir şekilde gerçekleştiğini açıkladı.

Ahnuş ailesinin, anlaşmayı kazanan şirkette dolaylı hisseye sahip olduğunu ancak şirketin Kasablanka Borsası’nda işlem gördüğünü ve halkın şirketin hisse ve tahvillerinden pay almaya davet ettiğini belirtti.

Temsilciler Meclisi’nde (parlamentonun ilk odası) Finans Komitesi Başkanı olan milletvekili Şevki, şirketin hesaplarının şeffaf ve Fas Sermaye Piyasası Otoritesi’nin denetimine tabi olduğunu söyledi. Aralarında sigorta şirketi ve emeklilik fonlarının da bulunduğu kurumsal yatırımcıların şirketin sermayesine katkıda bulunduğunu vurgulayan Şevki, şirketin ihaleye katılacak diğer şirketlerin de dahil olduğu uluslararası ekonomik blok çerçevesinde anlaşmaya başvurduğunu dile getirdi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre milletvekili Şevki açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Şirket, denizden tuzdan arındırılmış su üretimi için, deniz suyunun tuzdan arındırılması tarihinde benzeri görülmemiş bir fiyat sağladı ve metreküp başına yaklaşık 4,40 dirheme (yaklaşık yarım dolar) ulaştı.”

Diğer yandan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin parlamento grubu başkanı Milletvekili Abdullah Bouanou da şunları söyledi:

“Başbakan’ın sahip olduğu Akwa Group şubeleri, kendisinin yetki kullanımını sektörlere yatırımla birleştiremeyeceğini göz önünde bulundurarak yakıt, oksijen ve deniz suyunun tuzdan arındırılması da dahil olmak üzere Faslıların geçimi için önemli olan bir dizi alanda anlaşmalara girmiştir.”

Bouanou, Ahnuş’un başbakanlık görevinden istifa etmesini veya çıkar çatışmasını önlemek için şirketlerini satmasını önerdi.

Aynı şekilde Temsilciler Meclisi İlerleme ve Sosyalizm Ekibi Başkanı milletvekili Raşid Hamuni de anlaşmadaki çıkar çatışmasına dikkat çekti:

“Başbakan, tuzdan arındırma tesisi anlaşmasını başlatan Ulusal İçme Suyu Ofisi’nin (Fas’taki bir kamu kurumu) idari konseyine başkanlık ediyor. Bu nedenle şirketinin zaferi, etik ve politik bir soruna yol açar.”

Milletvekili Şevki ise milletvekili Bouanou’nun Ahnuş’un istifası veya şirketlerinin satışı yönündeki çağrısının iş insanlarını siyaset yapmaktan dışlamak anlamına geldiğini savundu.  Ayrıca yerli şirketlerin yabancılara satılması çağrısını da eleştirdi.

Milletvekili Bouanou, olaylar hakkında bilgi vermek için Ulusal Dürüstlük, Rüşveti Önleme ve Rüşvetle Mücadele Komisyonu (anayasal bir kurum) başkanına bir mektup yazmış ve meselenin, ‘Kasablanka Büyük Deniz Suyu Arıtma Tesisi anlaşmasındaki şüpheli çıkar çatışmasıyla ilgili’ olduğunu belirtmişti.

Metinde, Ahnuş ailesine ait olan Akwa Group’a bağlı İspanyol şirketi Acciona, Afriquia Gaz ve Green of Africa şirketlerinin Kasablanka’da deniz suyunu tuzdan arındırma anlaşması elde ettiğine ilişkin haberlerin basın kuruluşlarında yer aldığı kaydedildi. Ayrıca ekonomi dergilerindeki haberlere göre 13 Eylül 2021 tarihli açıklamada Akwa’yı elinde bulunduran ailedeki tüm yönetim pozisyonlarından tamamen çekilme sürecinin başlatıldığının açıklanmasına rağmen Başbakan’ın, ekonomik holding şirketi Akwa’nın büyük hissedarı olduğu aktarıldı.

Söz konusu metinde Bouanou, yetkili makamın başkanından söz konusu anlaşmanın koşullarını incelemesi ve gerçekliğini doğrulaması istendi.



Suudi Arabistan'dan Filistin'e 30 milyon dolarlık yardım

Filistin Maliye Bakanı Ömer el-Bitar dün Amman'da Muhammed Munes'le bir araya geldi. (Ürdün'deki Suudi Arabistan Büyükelçiliği)
Filistin Maliye Bakanı Ömer el-Bitar dün Amman'da Muhammed Munes'le bir araya geldi. (Ürdün'deki Suudi Arabistan Büyükelçiliği)
TT

Suudi Arabistan'dan Filistin'e 30 milyon dolarlık yardım

Filistin Maliye Bakanı Ömer el-Bitar dün Amman'da Muhammed Munes'le bir araya geldi. (Ürdün'deki Suudi Arabistan Büyükelçiliği)
Filistin Maliye Bakanı Ömer el-Bitar dün Amman'da Muhammed Munes'le bir araya geldi. (Ürdün'deki Suudi Arabistan Büyükelçiliği)

Filistin Maliye Bakanı Ömer el-Bitar dün Suudi Arabistan'dan, 2025 yılı için Filistin devletine devam eden desteğinin bir parçası olarak 30 milyon dolarlık bir mali ödeme aldı.

Ödeme, Ürdün'ün başkenti Amman'daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği'nde Bakan el-Bitar ve Büyükelçilik Maslahatgüzarı Muhammed Munes arasında yapılan bir toplantı sırasında teslim edildi.

Filistin Maliye Bakanı, Suudi Arabistan'ın devam eden mali ve siyasi desteğinden övgüyle söz ederek, İsrail'in son politikaları ışığında Filistin devletinin içinde bulunduğu mali krizin hafifletilmesinde bu katkının önemini vurguladı.

tyuı8o9
Filistin Maliye Bakanı Ömer el-Bitar dün Amman'da Muhammed Munes'le bir araya geldi. (Ürdün'deki Suudi Arabistan Büyükelçiliği)

El-Bitar, Suudi Arabistan'ın Filistin'e ve halkına yönelik kararlı tutumunu ve Filistin'in meşru haklarına ve bağımsız devletinin kurulmasına verdiği desteği takdirle karşıladığını ifade etti. El-Bitar, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz ile Veliaht Prens ve Başbakan Muhammed bin Selman'a Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Başbakan Muhammed Mustafa'nın selamlarını iletti.

Munes ise söz konusu ödemenin Suudi Arabistan'ın Filistin hükümetini destekleme ve mali yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlama arzusunun bir parçası olduğunu belirterek, bu yardımın Filistin halkının kararlılığını güçlendirmek ve ekonomik ve insani zorluklar karşısında çektiği acıları hafifletmek açısından önemine işaret etti.

Maslahatgüzar, Suudi Arabistan'ın Filistin devletine verdiği desteğin bir parçası olarak geçtiğimiz yıllarda insani yardım ve kalkınma yardımları da dahil olmak üzere yaklaşık 5,3 milyar dolar sağladığına dikkat çekerek, Filistin halkının haklarını destekleme konusundaki sarsılmaz kararlılığını vurguladı.