Yemen Dışişleri Bakanı Dr. Ahmed Avad bin Mübarek, ABD’nin Yemen Özel Temsilcisi Tim Lenderking ile Yemen’de barış sürecinin yeniden başlamasıyla ilgili son gelişmeleri, Husilerin uluslararası seyrüsefer güvenliğine yönelik tehditlerini ve bunun bölgesel ve uluslararası güvenlik ve istikrar üzerindeki etkilerini görüştü.
Söz konusu görüşme, Husilerin İsrail’e doğru giden ve Kızıldeniz’in güneyinden geçen ticari gemilere tehdit oluşturduğu bir zamanda gerçekleşti. Bin Mübarek, Başkanlık Konseyi’nin tutumunu ve ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde üzerinde mutabık kalınan üç görev tanımı uyarınca, Yemen’de kapsamlı ve sürdürülebilir barış yaklaşımına olan bağlılığını yineledi. Ayrıca dostların barış sürecini canlandırmaya yönelik çabalarının desteklendiğini de vurguladı. Lenderking de ülkesinin Başkanlık Konseyi’ne ve meşru hükümetine verdiği desteği, bu konseyin çabalarını ve Washington’un güvenlik ve istikrarı yeniden tesis edecek,Yemen’e barış getirecek barışçıl bir siyasi çözüme desteğini vurguladı.
İki yetkili arasında Dubai’de dün gerçekleşen görüşme, ‘Sir Bani Yas Forumu’ çalışmalarına katılımları sırasında yapıldı.
Öte yandan Husiler dün, ihtiyaç duyulan gıda ve ilacın Gazze Şeridi’ne girmemesi halinde herhangi bir milletten İsrail’e giden gemilerin geçişini engelleyeceklerini açıkladılar. Yardımlar ulaştırılmazsa bu gemilerin kendileri için “meşru bir hedef haline geleceğini” söylediler. Arap Dünyası Haber Ajansı’nın (AWP) bildirdiğine göre Husi grubu yaptığı açıklamada “Deniz seyrüseferinin güvenliğini sağlamak için tüm gemileri ve şirketleri İsrail limanlarıyla iş yapmamaları konusunda uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.
Washington perşembe günü İran mallarının satış ve sevkinden Yemen’deki Husilere on milyonlarca dolar sağlanmasında rol oynayan 13 kişi ve kuruluşun yaptırım listesine alındığını duyurmuştu. ABD Hazine Bakanlığı yaptığı açıklamada, “ABD’nin listesinde yer alan Husilerin ve İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü’nün mali kolaylaştırıcısı Said el-Cemal’in denetimi altında, bu kişiler, birden fazla yetki alanında karmaşık döviz büroları ve şirketler ağı aracılığıyla, İran parasının Yemen’deki militanlara ulaşmasında önemli bir kanal görevi görüyor” ifadelerini kullanmıştı.