Lübnan’da Genelkurmay Başkanı’nın görev süresinin uzatılması gerilime neden oldu

Söz konusu adım, Hizbullah ile Özgür Yurtsever Hareket ittifakını tehdit ediyor.

Genelkurmay Başkanı Joseph Avn.
Genelkurmay Başkanı Joseph Avn.
TT

Lübnan’da Genelkurmay Başkanı’nın görev süresinin uzatılması gerilime neden oldu

Genelkurmay Başkanı Joseph Avn.
Genelkurmay Başkanı Joseph Avn.

Lübnan’da Özgür Yurtsever Hareket ile Hizbullah arasındaki ilişki, eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn’un görev süresinin Ekim 2022’de sona ermesinden bu yana, son dönemdeki gibi bir istikrarsızlığa tanık olmadı. Öyle ki son olarak mevcut Genelkurmay Başkanı General Joseph Avn’ın emekliliğe sevk edilme tarihinin yaklaşmasıyla birlikte, ordu liderliğindeki boşlukların giderilmesi gerekliliği üzerinde bir anlaşmazlık yaşanıyor.

Hizbullah ise Yurtsever Hareket’in General Joseph Avn’ın görev süresinin uzatılmasına karşı olduğu açıklaması hakkında aylardır tam bir sessizliğe bürünmüştü. Bu bağlamda Hizbullah’ın şu an, diğer birçok siyasi güç tarafından desteklenen ve bu hafta yapılacak yasama oturumu sırasında gerçekleşmesi beklenen konuya ilişkin harekete geçtiği açıkça görünüyor. Hizbullah’ın bu adımı, son zamanlarda mevcut lideriyle gerginlik yaşadığı Özgür Yurtsever ile kendisi arasındaki uçurumu artıracak. Joseph Avn’ın isminin Genelkurmay Başkanlığı’na öneren ve Yarzeh’e (Lübnan Savunma Bakanlığı’nın merkezi) gelmesine katkıda bulunan kişi eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn’dı.

Ancak Avn ve Basil arasında uzun süren anlaşmazlıklar, iki taraf arasındaki ilişkilerin bozulmasına yol açtı ve iki isim, özellikle Cumhurbaşkanlığı koltuğunun boşalmasıyla birlikte düşmanlara dönüştüler. Basil, Joseph Avn’ı cumhurbaşkanlığını üstlenecek ana rakibi olarak gördü.

Hizbullah’a yakın kaynaklar, Şarku’l Avsat’a şu açıklamada bulundu:

“Bugünkü asıl anlaşmazlık, Avn’ın görev süresinin uzatılmasını destekleyen Meclis Başkanı Nebih Berri ile bunu tamamen reddeden milletvekili Cibran Basil arasında. Atama veya uzatma yoluyla olsun herkesi memnun edecek bir çözüme ulaşmaya çalıştık. Ama bu, henüz mümkün olmadı. Son teslim tarihlerinin kısıtlı olması ve General Avn’un görev süresinin sona ermesinin yaklaşması nedeniyle, görev süresinin uzatılması işleminin parlamento aracılığıyla ertelenmesi, bizim ve tüm siyasi güçlerin tamamen reddettiği ordu liderliğindeki boşluğu doldurmak için son seçenek olmaya devam ediyor.”

Konuyla ilgili olarak Yurtsever Hareket ile Hizbullah arasında diyalog ve görüşmeler durmuş gibi görünüyor. Güçlü Lübnan Bloğu Milletvekili Jimmy Jabbour duruma ilişkin olarak Şarku’l Avsat’a şu değerlendirmelerde bulundu:

“Yurtsever Hareket’in uzatma konusundaki tavrı açık ve nettir. Reddedilme ve ordu liderliğini herhangi bir boşlukta tuzağa düşürmemek için çıkış yolları bulma çerçevesi dışında çeşitli siyasi partilerle diyaloğa gerek yok. Ordunun, subaylarının ve komutanlarının çıkarlarını dikkate almayan hukuka aykırı bir uzatmanın dayatılmasında, kanunları ihlal etmeyen ve yetki sınırını aşmayan birçok çözümün varlığını daha önce duyurmuştuk. Emeklilik yaşının yükseltilmesine ilişkin kanun teklifleri konusunda bugün sunulanlara gelecek olursak mesele, genel oturuma sunulması halinde Meclis tarafından karara bağlanır. Önceden belirlenmiş kişilerin çıkarları için yasa çıkarmamaya kararlı olduğumuz sürece bu durum tavrımızı hiçbir şekilde değiştirmez.”

Fotoğraf Altı: Milletvekili Cibran Basil ile Hizbullah yetkilileri arasında bir süre önce görüşme gerçekleşmişti. (Sosyal medya)
Milletvekili Cibran Basil ile Hizbullah yetkilileri arasında bir süre önce görüşme gerçekleşmişti. (Sosyal medya)

Jabbour, hareketin uzatma konusunu varoluşsal bir mücadele olarak ele almasının nedenlerine ilişkin şunları söyledi:

“Mesele bir ölüm kalım savaşı değil, normal bir konudur. Bu, Hizbullah’la anlaşamadığımız ilk ve tek durum değil. Önceden de aynıları oldu. Konulara ilişkin vizyon ve bakış açısına bağlı olarak pek çok değişiklik meydana gelebilir ve kamuoyu daha sonra tüm siyasi güçlerin olumlu ya da olumsuz tutumlarını değerlendirebilir.”

Özgür Yurtsever kaynakları ise Şarku’l Avsat’a şu açıklamada bulundu:

“Hizbullah, eğer görev süresini gerçekten uzatmamak istiyorsa yasama oturumu için yeterli çoğunluğu sağlayamayacak durumda. Uzatılması tarafımızdan bekleniyor. Aslında artık Hizbullah’a bağımlı değiliz ve onunla ilişkimiz çıkarların kesişimi çerçevesinde başka bir hal aldı.”

Basil, bir süre önce Genelkurmay Başkanı’nı ‘savunma ve kamu muhasebe yasalarını ihlal etmek, Savunma Bakanı’nın yetkilerini üstlenmek ve milyonları kendi isteğiyle özel bir fona ve ordu mülküne dağıtmak’ ile suçlamıştı. Ayrıca 2019 yılındaki 17 Ekim Ayaklanması sırasındaki performansı nedeniyle de eleştirdi. Basil aynı şekilde Avn’ı ‘gevşek davranmakla’ suçlarken, protestoların kapsamının genişlemesi ve süresinin uzaması sorumluluğunu da ona yükledi. Bu sorumsuzluğun ise dönemin kısıtlanmasına ve zayıflamasına yol açtığını savundu.

Avn karşıtları askeri kurumun liderini, kara sınırlarının gevşek kontrolü karşılığında binlerce yerinden edilmiş Suriyelinin Suriye’den Lübnan’a taşınmasına izin verilmesi karşılığında Lübnan kıyılarından Avrupa’ya kadar gerçekleştirilen kaçakçılık operasyonlarıyla mücadelede daha sıkı davranması yönünde Batı’nın baskısına boyun eğmekle suçluyor. Ancak General Avn’ın destekçileri ve yakınları, tüm bu suçlamaları Basil’in kişisel hesaplaşma girişimi ve başkanlık şansını sürdürme çabası olarak görüyor.



Tunus mahkemesi, cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal'e 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi

Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
TT

Tunus mahkemesi, cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal'e 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi

Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)

Tunus cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal’in avukatı, Cendube Mahkemesi’nin dün (Çarşamba) Zemal'i bir yıl sekiz ay hapis cezasına çarptırdığını ve bunun muhalefetin Cumhurbaşkanı Kays Said'in yeniden seçilmesini amaçlayan adil olmayan seçimlere ilişkin korkularını güçlendiren son hamle olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre, 6 Ekim'de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun bu ay üç önemli adayı diskalifiye etmesinin ardından tansiyon yükseldi. Bu hareket bir eleştiri seline yol açtı.

Binlerce Tunuslu geçen hafta muhalefetin ve sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla sokaklara dökülerek Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun muhalifleri ve adayları baskı altına almamasını talep etti.

Seçim Kurulu sadece Said, Zuheyr el-Mağzavi ve el-Ayaşi Zemal'in adaylıklarını onaylayarak seçim anlaşmazlıklarını karara bağlayan en yüksek yargı organı olan İdare Mahkemesi'nin kararına meydan okudu.

Dün alınan kararı yorumlayan Zemal'in avukatı Abdussettar el-Mesudi Reuters'e şunları söyledi: “Karar siyasi amaçlıdır; adil değildir. Zemal’in cumhurbaşkanlığı yarışındaki şansını baltalamayı ve onu Tunuslulara dürüst olmayan biri olarak göstermeyi amaçlamaktadır.”

Zemal iki hafta önce ‘belge uydurmak ve halk desteğini tahrif etmek’ suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

Said'in muhalifleri, üyelerini kendisinin atadığı Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nu rekabeti bastırmak ve adayları sindirmek suretiyle yeniden seçilmesini sağlamak için kullandığını söylüyor.

Said ise hainlerle, paralı askerlerle, yolsuzluk yapanlarla savaştığını ve diktatör olmayacağını söyleyerek suçlamaları reddediyor.

Özgür Anayasa Partisi lideri Abir Musi kamu güvenliğine zarar vermek suçlamasıyla geçen yıldan bu yana hapiste. Önde gelen siyasetçi Lutfi el-Merahi de 2019 seçimlerinde hile yapmak suçlamasıyla bu yıl hapse atıldı.

Her iki isim de seçimlere katılma niyetlerini açıklamış, ancak hapsedilmiş ve adaylıklarını sunmaları engellenmişti.

Geçtiğimiz ay bir başka mahkeme de cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olan dört siyasetçiyi hapis cezasına çarptırdı ve ömür boyu adaylıktan menetti.

Said 2019 yılında demokratik yollarla seçildi. Ancak zamanla iktidar üzerindeki kontrolünü sıkılaştırdı ve 2021 yılında muhalefetin ‘darbe’ olarak nitelendirdiği bir kararname yayınladı. Söz konusu kararnameyle Said yasama yetkisini kendisine devrederek ülkeyi yönetmeye başladı.