İsrail ordusunun, İsrailli esirleri beyaz bayrak taşıdıkları halde öldürdüğü ortaya çıktı

AA
AA
TT

İsrail ordusunun, İsrailli esirleri beyaz bayrak taşıdıkları halde öldürdüğü ortaya çıktı

AA
AA

İsrail ordusunun, dün Gazze'de "yanlışlıkla" öldürdüğünü duyurduğu İsrailli esirlere ellerinde beyaz bayrak taşımalarına ve vücutlarının üst kısmı çıplak olmasına rağmen ateş ettiği ortaya çıktı.

İsrail ordusunun olayla ilgili yaptığı ön soruşturmanın sonuçları yerel medyada yer aldı.

Buna göre Gazze Şeridi'nin Şucaiye mahallesinde "Hamas'ın elinden kaçmayı başaran 3 İsrailli esirin" elinde beyaz bayraklar vardı ve vücutlarının üst kısmı çıplaktı. İsrail askerleri ellerinde salladıkları beyaz bayraklara ve tehlike arz etmediklerini göstermek için vücutlarının üst kısımları çıplak olmasına rağmen esirlere ateş açarak onları öldürdü.

Times Of İsrail haber sitesinde yer alan habere göre, İsrail Ordusu Güney Komutanlığından bir yetkili, askerlerden birinin elli metre kadar ileride bir binadan çıkan üç "şüpheli" kişiyi fark ettiğini aktardı.

Aynı yetkilinin aktardığına göre ordunun başlattığı soruşturmanın ilk sonuçları bu üç kişinin de vücutlarının üst kısımlarında kıyafet olmadığını ve içlerinden birinin de bir sopaya bağladığı beyaz bir bayrak salladığını ortaya koydu.

Soruşturma sonucuna göre, esirleri fark eden asker bunun "Hamas tarafından düzenlenen bir tuzak olduğuna inandı ve üzerlerine ateş açtı." Söz konusu asker aynı zamanda diğer askerlere de "teröristler" diye bağırarak yardım istedi.

Bunun sonucunda vurulan 2 İsrailli esir orada öldü, diğeri de geldiği binaya yaralı olarak kaçmayı başardı. İsrail ordusu soruşturmasına göre askerlerin komutanı ateşi durdurma emri verdi. Bu esnada askerler bir kişinin İbranice olarak "Yardım edin" diye bağırdığını duydu. Bundan bir kaç dakika sonra yaralı olarak içeri kaçan İsrailli esir dışarı çıktı, ancak askerler tekrar ateş ederek onu da öldürdü.

Bu kişilerin cenazeleri daha sonra İsrail'e getirildi ve üçünün de İsrailli olduğu anlaşıldı. Ordusunun soruşturmasına göre bu kişileri fark ederek ateş açan asker bunu "kurallara aykırı" olarak yaptı.

Esir aileleri açlık grevine hazırlanıyor

İsrail ordusunun dün Gazze'de 3 İsrailli esiri "yanlışlıkla" öldürdüğünü duyurmasının ardından İsrailli esirlerin aileleri, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun kendileri ile görüşmeyi reddetmesi üzerine, açlık grevine başlayacaklarını duyurdu.

İsrail'in Yediot Ahronot gazetesinin haberine göre, Gazze'deki Esirlerin Aileleri Koordinasyon Merkezi Medya Müdürü Ronan Tzur, Netanyahu'nun, Gazze'deki 100 esirin ailesinin görüşme talebini reddettiğini belirtti.

Esirlerin ailelerinin, "Netanyahu'nun, aralarındaki birliği bozmaya çalıştığını" söylediğini kaydeden Tzur, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının, esirlerin geri getirilmesi çabalarıyla çeliştiğini vurguladı.

Tzur ayrıca, esirlerin ailelerinin, süresiz açlık grevine başlayacakları konusunda Netanyahu'yu tehdit ederek, esirlerin serbest bırakılmasına yönelik savaş kabinesiyle toplantı yapması için bu akşama kadar süre tanıdığını aktardı.

Esir yakınları sokaklara döküldü

Öte yandan çok sayıda esir yakını dün geç saatlerde Tel Aviv'de ve Kudüs'te gösteri düzenledi.

İsrail medyasında yer alan haberlere göre, İsrail ordusunun söz konusu olayı duyurmasının ardından çok sayıda esir ailesi ve destekçisi, Tel Aviv'deki Genelkurmay Başkanlığı binası önünde toplandı.

Göstericiler, Gazze'deki esir İsraillilerin fotoğraf ve isimlerinin yazılı olduğu dövizlerle, "Tüm esirler serbest bırakılmadıkça zafer yoktur", "Zamanları azalıyor. Onları hemen evlerine getirin" yazılı pankartlar taşıdı.

Batı Kudüs'teki Başbakanlık ofisi önünde de Gazze'deki İsrailli esirlerin aileleri ile onları destekleyen bir grup, gösteri düzenledi. Göstericiler, Gazze'de Hamas'ın elindeki esirlerin serbest bırakılması için hükümete, yeni bir esir takası anlaşması yapma çağrısını dile getirdi.



(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.


Palmira saldırısı kapsamında Suriye Genel Güvenlik Teşkilatı’nda gözaltına alınanları sayısı 11’i geçti

Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)
Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)
TT

Palmira saldırısı kapsamında Suriye Genel Güvenlik Teşkilatı’nda gözaltına alınanları sayısı 11’i geçti

Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)
Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)

Suriye İçişleri Bakanlığına bağlı Genel Güvenlik Teşkilatı mensubu bir kişinin, Palmira’da (Tedmur) ABD-Suriye ortak devriyesini hedef alan saldırının faili olduğu açıklandı. Yetkililer, saldırının ardından aynı teşkilattan 11’den fazla personelin gözaltına alındığını ve soruşturma sürecinin başlatıldığını bildirdi.

Adının açıklanmasını istemeyen bir güvenlik kaynağı, Tedmur saldırısını gerçekleştiren kişinin yaklaşık 10 aydır Genel Güvenlik Teşkilatında görev yaptığını, farklı şehirlerde çalıştıktan sonra Tedmur’a atandığını söyledi. Kaynak, olayın hemen ardından 11’den fazla personelin gözaltına alındığını ve haklarında soruşturma başlatıldığını ifade etti.

Suriye İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nureddin el-Babba da saldırganın Genel Güvenlik güçlerine mensup olduğunu ve daha önce yapılan bir güvenlik değerlendirmesi doğrultusunda görevden uzaklaştırılmasının planlandığını belirtti. Babba, resmi televizyona yaptığı açıklamada, saldırganın “tekfirci veya aşırı fikirler taşıyabileceğine” dair bir değerlendirme yapıldığını ve bu doğrultuda hakkında karar alınmasının gündemde olduğunu söyledi.

Sözcü, Badiye bölgesindeki iç güvenlik komutanlığının 5 binden fazla personelden oluştuğunu ve personelin haftalık değerlendirme mekanizmasına tabi tutulduğunu, gerekli görüldüğünde idari ve güvenlik tedbirleri alındığını kaydetti.

Önceki yönetimin devrilmesinin ardından iç güvenlik ve polis teşkilatlarında yaşanan çöküş nedeniyle yeni yönetimin güvenlik açığını kapatmak amacıyla geniş çaplı gönüllü alımına gittiği hatırlatıldı.

ABD Başkanı Donald Trump, cumartesi günü yaptığı açıklamada saldırıya karşılık verileceğini belirterek, olayın Suriye makamlarının tam kontrolünde olmayan ve “son derece tehlikeli” olarak nitelendirdiği bir bölgede meydana geldiğini söyledi.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), saldırıyı gerçekleştiren kişinin öldürüldüğünü, üç ABD askerinin ise yaralandığını açıkladı. CENTCOM, askeri heyetin Tedmur’da DEAŞ’a karşı yürütülen operasyonlara destek kapsamında bulunduğunu bildirdi.

Suriye yönetimi, Tedmur’da meydana gelen saldırının bir terör saldırısı olduğunu belirterek, ABD hükümeti ve halkına başsağlığı mesajı gönderdi. Açıklamada, geçici Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara’nın geçen ay Washington’a yaptığı ziyaret sırasında Suriye’nin DEAŞ’la mücadele kapsamında uluslararası koalisyona resmen dahil olduğu kaydedildi.

Suriye çölünde 2015–2016 yıllarında etkisini artıran DEAŞ, bu dönemde Tedmur’u kontrol altına alarak tarihi mirasa büyük zarar verdi ve siviller ile askerleri hedef alan infazlar yaptı. Örgüt, Rusya destekli Suriye güçleri ile ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyonun operasyonları sonucunda bölgeden çıkarılırken, 2019’dan itibaren geniş alanlardaki varlığını kaybetti. Ancak çöl bölgelerinde faaliyet gösteren hücreleri hâlen saldırılar düzenliyor.

ABD güçleri Suriye’de ağırlıklı olarak ülkenin kuzeydoğusunda Kürtlerin kontrolündeki bölgelerde ve Ürdün sınırı yakınındaki Tanf Üssü’nde konuşlu bulunuyor. Washington, askeri varlığının temel amacının DEAŞ’la mücadele ve yerel müttefiklere destek olduğunu vurguluyor.