Suriye-Ürdün sınırındaki uyuşturucu ağlarında yeni taktik: Güç kullanarak kaçakçılık

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynak: Kaçakçıların hedef alınmasına rağmen bu gruplar yenileniyor

Suriye sınırında devriye gezen Ürdün ordusu (AFP)
Suriye sınırında devriye gezen Ürdün ordusu (AFP)
TT

Suriye-Ürdün sınırındaki uyuşturucu ağlarında yeni taktik: Güç kullanarak kaçakçılık

Suriye sınırında devriye gezen Ürdün ordusu (AFP)
Suriye sınırında devriye gezen Ürdün ordusu (AFP)

Suriye'nin güneyindeki kaçakçılık ağları, Ürdün'e yönelik projelerini hayata geçirmek için yeni taktikler geliştiriyor. Artık uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla yetinmeyen kaçakçılık ağları, operasyonlarını güç kullanarak yürütmek amacıyla Ürdün sınır muhafız güçleriyle şiddetli çatışmalara giriyor.

Ürdün Silahlı Kuvvetleri Genel Komutanlığı'ndan resmi bir askeri kaynak dün yaptığı açıklamada, “Son birkaç günde bu operasyonların sayısında artışa tanık olduk. Bunların sızıntı ve kaçakçılık girişimlerinden, sınır muhafız güçlerini hedef alarak sınırı zorla geçme amaçlı silahlı çatışmalara dönüştüğüne şahitlik ettik” ifadelerini kullandı.

Ürdün sınırı yakınlarındaki Suriye kasabalarında yaşayan bir şahıs, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, kışın gelmesiyle hava şartlarının değişmesi ve sisli havaların kaçakçılık döneminin başlangıcı olduğunu söyledi.

reg
Dera'nın doğusundaki Busra eş-Şam'da Hmeymim Hava Üssü tarafından desteklenen 8. Tugay'daki yerleşim gruplarına yönelik askeri kurs (Horan Free Media)

Suriye-Ürdün sınır bölgeleri her gece kaçakçılık ağları ile Ürdün sınır muhafız güçleri arasında şiddetli çatışmalara sahne oluyor.

Sisten faydalanılıyor

Dera'daki yerleşim gruplarından askeri komutan, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, son dönemde Suriye-Ürdün sınırında kaçakçılık operasyonlarının arttığını söyledi. Geçtiğimiz günlerde Rus Hmeymim Hava Üssü’nün desteklediği 8. Tugay’ın uyuşturucu ticareti ve kaçakçılık yapan gruplara karşı gerçekleştirdiği askeri operasyonlara katıldığını belirten komutan, görüş mesafesini engelleyen yoğun sisin yaşandığı bu dönemde kaçakçıların güney bölgesindeki hava koşullarından yararlandığını ifade etti.

Yaz aylarında kaçakçılık operasyonlarında bir durgunluğun yaşandığını belirten komutan, kaçakçıların bölgeden mümkün olan en fazla miktarda uyuşturucuyu toplamak, gençleri çekmek ve onları kış aylarındaki kaçakçılık operasyonlarına hazırlamak için bu durgunluktan yararlandığını söylüyor.

thyj
Geçtiğimiz ay Suriye'den gelerek uyuşturucu taşıyan bir insansız hava aracı, Ürdün ordusu tarafından düşürüldü (Reuters)

Kaçakçılık şebekelerinin Suriye'nin sınır bölgelerinde yeni planlarla faaliyet gösterdiği görülüyor. Nitekim en büyük uyuşturucu kaçakçılarınsan biri olan Meri er-Ramsan, Mayıs ayında Suvayda'nın güneyindeki eş-Şaab köyünde evini hedef alan bir hava saldırısında öldürülmüştü. Raci Felhut Suvayda'da ortadan kaybolmuş, Dera’da çok sayıda uyuşturucu satıcısı ve taciri etkisiz hale getirilmişti.

Küçük tüccarlar hedef alınıyor

Bu tür grupların yenileneceğini dile getiren komutan, bazı sınır köylerinin tanık olduğu güvenlik operasyonlarına rağmen kaçakçılık sevkiyatlarının bölgeden Ürdün'e doğru devam ettiğini belirtti. Zirâ güney bölgesine yönelik uyuşturucu tedariki hususunda ana merkezlerin ve esas kişilerin hedef alınmadığını, aksine kendi deyimiyle ‘küçük tüccarların’ hedeflendiğini ifade etti. Bölgedeki güvenlik kaosunun yanı sıra ekonomi ve yaşam koşulları kötüleşirken bu kişilerin yerini kolayca başkalarının alabileceğine değindi.

Deraa'daki yerleşim gruplarından önde gelen kaynak, Suriye'deki merkezi uyuşturucu kaçakçılığı ağlarının projelerini gerçekleştirmek için güney bölgelerde, özellikle Ürdün sınırına yakın bölgelerde kendilerine ideal ortamı bulduğuna dikkati çekti.

Ürdün'de sınır muhafız güçleriyle çatışma noktalarına yakın olan sınır bölgeleri, nüfusu 5 bin kişiyi aşmayan uzak bölgeler niteliğinde. Kaçakçılık ağları, Ürdün sınırına yakınlığı ve Ürdün'e su yolları ile bağlanan coğrafi yapısı nedeniyle bu bölgelerden yararlanıyor. Dera'nın batısındaki Harb eş-Şahm’dan Suveyda’nın doğusundaki el-Hammed'e kadar uzanan geniş düzlükler iki ülkenin sınırlarını birbirine bağlıyor.

5j7k
Şam'ın güneyinde Seyyide Zeyneb'i tarif eden yol işareti

Suriye'nin güney bölgelerinde bozulan güvenlik ve ekonomik koşullar, işbirlikçilerin kazanılmasına, uyuşturucu toplama alanlarına dönüştürülmesine yardımcı oldu. Oradaki gençlerden 30 yaşını aşmamış kişileri kullanan kaçakçılık çeteleri, bu gençleri mali gerekçelerle kaçakçılık operasyonlarına çekerek sınır ötesi kaçakçılık operasyonları düzenliyor. Uyuşturucu taşıma ve kaçakçılık operasyonuna dahil olan herkes, sınırda belirli bir noktaya teslim edildikten sonra yükün büyüklüğüne ve işin mahiyetine göre bin ila 3 bin ABD doları arasında değişen ücretler alıyor.

Seyyide Zeyneb'ten başlayan ağlar

Dera veya Suveyda'daki yerel silahlı gruplar uyuşturucu satıcıları ve tacirleriyle savaşmaya çalışsa da bu durum onların tüm alanları kontrol etme konusundaki sınırlı yeteneklerini aşıyor. Uyuşturucu kaçakçıları ve tacirleriyle mücadeleye yönelik son operasyon hususunda geçtiğimiz perşembe günü Suveyda Valiliği'ndeki Onurlu Adamlar Hareketi, gruplarından birinin oldukça tehlikeli bir satıcıyı tutukladığını, telefonunda deliller bulunan şahsın geniş bir ağ içinde uyuşturucu maddelerin teşviki ve ticaretine karıştığını itiraf ettiğini duyurdu.

Şam yakınlarındaki Seyyide Zeyneb bölgesinden (Hizbullah ve İran yanlısı milislerin kontrolündeki bölgeler) başlayarak Suriye-Ürdün sınırına ulaşan bu ağ, topluluk üyeleri arasında yerel teşvike ve yasa dışı sınır ötesi ticarete destek veriyor. Toplumun emniyetine yönelik tehdit nedeniyle alarm verilmesi gereken bu alanda, emniyet ve resmi makamlar arasında, dosyanın tehlikeli derecede ağırlaşmasına katkı sağlayan danışıklı dövüş bulunuyor.



UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki İsrailli keskin nişancılar, öldürme yetkileri varmış gibi yardım bekleyen insanlara ateş ediyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yardım alırken hedef alınan yaralıları taşıyan Filistinli bir adam avucundaki kan lekelerini gösteriyor. (Reuters)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yardım alırken hedef alınan yaralıları taşıyan Filistinli bir adam avucundaki kan lekelerini gösteriyor. (Reuters)
TT

UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki İsrailli keskin nişancılar, öldürme yetkileri varmış gibi yardım bekleyen insanlara ateş ediyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yardım alırken hedef alınan yaralıları taşıyan Filistinli bir adam avucundaki kan lekelerini gösteriyor. (Reuters)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yardım alırken hedef alınan yaralıları taşıyan Filistinli bir adam avucundaki kan lekelerini gösteriyor. (Reuters)

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Direktörü Philippe Lazzarini dün (pazartesi) yaptığı açıklamada, İsrailli keskin nişancıların Gazze Şeridi'nde yardım bekleyen insanlara ‘öldürme yetkileri varmış gibi’ ayrım gözetmeksizin ateş ettiğini söyledi.

Lazzarini X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, Gazze Şeridi'nde doktorların, hemşirelerin ve insani yardım çalışanlarının açlık çektiğini ve hiç kimsenin bu trajediden kaçamadığını belirtti.

Lazzarini, Gazze Şeridi'nde gıda arayışının bombardıman kadar ölümcül bir hal aldığını vurgulayarak, Gazze Şeridi'ndeki insani yardım kuruluşunun bir ‘ölüm tuzağı’ haline geldiğini kaydetti.

UNRWA Genel Direktörü, insani yardım dağıtmanın Gazze Şeridi'ndeki ‘paralı askerlerin’ işi olmadığını söyleyerek, kuruluşta çalışanlara atıfta bulundu.

Diğer yandan Dünya Gıda Programı (WFP) pazar günü 25 tırlık bir yardım konvoyunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine girerken ateş altında kaldığını ve bunun sonucunda ölüm ve yaralanmaların meydana geldiğini duyurdu.

WFP X platformunda yaptığı açıklamada, konvoyun Zikim Sınır Kapısı’ndan girdikten sonra İsrail tankları ve keskin nişancıları tarafından ateş altına alınmadan önce ‘yardım arayan büyük sivil kalabalıklarla’ karşılaştığını bildirdi.

WFP, olayla ilgili daha fazla ayrıntı toplamak için ‘yetkililerle’ birlikte çalıştığını ifade ederek, ‘insani yardım arayan sivilleri hedef alan herhangi bir şiddetin tamamen kabul edilemez olduğunu’ vurguladı.

WFP, Gazze Şeridi'nde insani yardım konvoylarının ve gıda dağıtım noktalarının yakınında ateş açılmasına son verilmesi ve Gazze Şeridi'nde hayat kurtarıcı yardım sağlayan sivillerin ve insani yardım çalışanlarının korunması çağrısında bulundu.

WFP tarafından yapılan açıklamada, “Tüm siviller ve yardım çalışanları korunmadığı sürece Gazze Şeridi'ne yardım sağlamaya devam edemeyiz” denildi. WFP, uluslararası toplumu Gazze Şeridi'ndeki açlık çeken nüfusa gıda yardımı ulaştırılmasını kolaylaştırmaya çağırdı.