2023'te Irak: Umut verici bir başlangıç ve “tehlikede” sona eren bir yıl

Bağdat'ta Muhammed el-Halbusi'nin ışıklı seçim tabelası, 14 Kasım (AFP)
Bağdat'ta Muhammed el-Halbusi'nin ışıklı seçim tabelası, 14 Kasım (AFP)
TT

2023'te Irak: Umut verici bir başlangıç ve “tehlikede” sona eren bir yıl

Bağdat'ta Muhammed el-Halbusi'nin ışıklı seçim tabelası, 14 Kasım (AFP)
Bağdat'ta Muhammed el-Halbusi'nin ışıklı seçim tabelası, 14 Kasım (AFP)

Şarku’l Avsat Irak’ta yıl boyunca yaşanan önemli gelişmeleri derledi. 2023'ün başı son yirmi yılda şiddet olaylarından, terörizmden ve keskin siyasi, ulusal ve mezhepsel bölünmelerden büyük acılar çeken Irak için umut verici görünüyordu. Pek çok kişi, Başbakan Muhammed es-Sudani'nin Ekim 2022 sonunda Başbakan seçilmesinin ardından başarıya giden yolların netleşeceğini bekliyordu. Yıllardır ilk kez; Irak Parlamentosu, “Devlet Yönetimi İttifakı” çerçevesinde birleşen Şii, Sünni ve Kürt siyasi güçlerin çoğunluğuyla bir başbakanı onayladı. Şii Koordinasyon Çerçevesi de kendisine sınırsız destek verdi.

Dahası; Sudani, ülkenin acı dolu yıllarında süren huzursuzluk ve şiddetten sonra yaşanan göreceli güvenliğin yanı sıra selefi Mustafa el-Kazimi'den yaklaşık 85 milyar dolar değerinde olduğu tahmin edilen bir mali hazine ve 100 tondan fazla altın miras aldı.

Doğal devlet

Bu yılın başında Sudani’nin yaptığı ziyaretler ülkenin normal ülkeler arasına ve Arap çevresine dönüşü konusunda yeni umutları beraberinde getirdi. 42 yıl sonra ilk kez Basra Valiliği'nde Basra Körfezi Futbol Turnuvası düzenlendi. Milli takımın şansı ve teknik seviyesi, 1988'de son kez kazandığı kupayı dördüncü kez kazanmasını sağladı. Turnuva atmosferi mükemmeldi; çoğu spor gözlemcisi ve analistine göre Körfez ülkelerinden gelen Arap taraftarlar, yaklaşık 40 yıldır görülmeyen bir yakınlık ve sevgi atmosferinin ortasında Irak'ı ziyaret ettiler. Bu da Irak vatandaşlarında, ülkelerinin iyileşme yolunda olduğu yönünde genel bir izlenim bıraktı.

Onlarca yıldır çalkantı ve belirsizlik denizinde ilerleyen ülkede temkinli bir iyimserlik havası hakimken, Şubat ayında alınan mali tedbirle yeni umutlar desteklendi. Irak Merkez Bankası, Irak hükümetiyle koordineli olarak Irak dinarının dolar karşısındaki değerinin dolar başına bin 320 dinara indirilmesine karar verdi. Önceki hükümette bir doların 1460 dinara çıkmasının ardından piyasalarda çalkantı yaşanmış ve mal ve gıda fiyatları artmıştı. Ancak yeni hükümetin kararıyla yaşanan düşüş istenilen sonuçları vermedi, bilakis piyasalarda büyük bir bozulmaya neden oldu. Öyle ki döviz kurları zaman zaman bir doların 1800 dinara eşit olduğu bir sınıra dokundu. Bu, özellikle birbirini takip eden olaylarla birlikte iyimserlik düzeyinin erkenden düşmesine yol açtı.

Petrol krizi

Her ne kadar Mart ayında hükümet, Kürdistan bölgesi petrolünün Ceyhan limanına geçişi davasında Türkiye aleyhine uluslararası bir mahkeme kararı kazanmış olsa da bu kararın daha sonraki yansımaları, o tarihten bu yana sürekli petrol pompalamayı durduran Irak'ın 5 milyar dolardan fazla kaybetmesine neden oldu. Mayıs ayında Federal Mahkeme, Kürdistan bölgesindeki petrol ve gaz yasasının geçersiz olduğuna karar vererek bölgedeki petrol sorununu daha da karmaşık hale getirdi.

Bu durum Bağdat ile Erbil arasında yeni bir siyasi krizin kapısını araladı. İki ülke aralarındaki farklılıkların Devlet Yönetimi İttifakı ile aşılacağını umuyordu.

Aynı ay Federal Mahkeme, görev süresi sona eren Kürdistan Bölgesel Yönetimi Parlamentosu'nun görev süresinin uzatılmasının anayasaya aykırı olduğunu beyan eden başka bir karar yayınladı. Bağdat ile Erbil arasında şekillenen siyasi krizin özelliklerine rağmen Federal Parlamento Haziran ayında olağan farklılıklarını aşmayı başardı. 2003'ten bu yana ilk kez atılan bir adımla, 2023 yılı ve sonraki iki yıl için federal bütçe kanunu oy çokluğuyla kabul edildi. Daha önce her yıl bir bütçe için oy kullanılması gelenekti.

Başka bir bağlamda Haziran ayında İsveç'te Irak kökenli bir Hıristiyan göçmenin Kur'an-ı Kerim'i yakması olayı patlak verdi. Ardından Sadr Hareketi mensupları Bağdat'taki İsveç büyükelçiliğine baskın düzenledi ve elçilik binasını ateşe verdi. Bu durum, kamuoyunda ciddi bir öfkeye ve İsveç ile siyasi krizin yaşanmasına neden oldu. Daha sonra Irak, İsveç'in Bağdat Büyükelçisi'ni sınır dışı etti. Bağdat yönetimi ayrıca, Irak'ın Stockholm'deki maslahatgüzarını da geri çağırdı.

Temmuz ayında silahlı bir grup, Bağdat'ta Rus pasaportu taşıyan İsrailli bir araştırmacıyı kaçırdı. Araştırmacının kaderi hala bilinmiyor ve kaçıranların elinde olduğu tahmin ediliyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu grubu İran'la bağlantılı olmakla suçladı.

Ağustos ayında çeşitli medya organları ve siyasi çevrelerde, Irak-Suriye sınırında ABD askeri yığınaklarının yanı sıra, Irak'taki ABD askeri sayısının arttığı yönünde haberler yer aldı. Ayrıca Washington'un İran'la müttefik olan bazı silahlı gruplara karşı askeri saldırı başlatma olasılığına dair spekülasyonlar ortaya çıktı. Bağdat ve Washington bu söylentileri yalanladı.

Ninova felaketi

Irak geçtiğimiz Eylül ayında Ninova Valiliği’nin El-Hamdaniye ilçesindeki El-Heysem düğün salonunda çıkan yangın ile derinden sarsıldı. En az 120 kişinin hayatına mal olan olay, onlarca yanık ve ciddi yaralanmayla sonuçlandı. Aynı ay içerisinde Irak'ın kuzeyindeki Kerkük kentinde, 2017'den bu yana ordunun karargâhı olarak kullanılan genel merkezin, Kürdistan Demokrat Partisi'ne (KDP) geri verilmesi kararı tepki çekti. Arap ve Türkmenlerin itirazları bu kararın uygulanmasına engel oldu. Genel merkez önünde güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmada partinin 4 üyesi öldü. Daha sonra KDP’nin genel merkezini Kerkük Üniversitesi'ne bağışlamasıyla kriz sona erdi.

Gazze yansımaları

Filistin-İsrail çatışmasının Gazze'de Ekim ayında yeni bir aşamaya girmesiyle ve Irak devletinin buradaki çatışma bölgesine coğrafi uzaklığıyla birlikte Irak'ta her şey patlamaya hazır görünüyordu. Irak'ın oradaki çatışma bölgesiyle ilgili coğrafi boyutu dikkate alındığında; İran'a sadık silahlı grupların Irak ve Suriye'de ABD kuvvetlerinin bulunduğu bölgelere ve kamplara gerçekleştirdiği füze saldırıları, ülkeyi zorlukla üstesinden gelebildiği savaşı sıfır noktasına döndürdü ve hala da döndürüyor.

Kasım ayına gelindiğinde Irak, son yirmi yıldır ülkeyi etkileyen büyük siyasi krizler döngüsüne geri dönmüş gibi görünüyordu. Federal Yüksek Mahkeme, hakkında sahtecilik ve şantajla suçlaması bulunan Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi'nin Temsilciler Meclisi üyeliğinin feshedilmesine karar verdi. Halbusi'nin Sünni vilayetlerde siyasi nüfuza sahip olması göz önüne alındığında bu karar ülkeyi iki haftadan fazla bir süre boyunca "tehlikede" bıraktı. Öte yandan Sünni vilayetler DEAŞ’in kontrolünün yansımalarından yavaş yavaş kurtuluyor.

ABD, Kasım ayında Babil Valiliği'ndeki Curf es-Sahar'da, Bağdat'ın batısında ve Kerkük Valiliği'nde (kuzey) silahlı grupların karargahlarına ve üslerine füze saldırıları düzenledi. Bu saldırılar sonucunda silahlı grupların en az 20 üyesi öldürüldü. ABD bu saldırıyı, Kürdistan Bölgesi'ndeki Anbar Valiliği'nde bulunan "Ayn el-Esad" üssü ile Erbil Valiliği'ndeki "Harir" üssüne düzenlenen saldırılara tepki olarak gerçekleştirdi. Bu durum Sudani hükümetini, siyasi süreçteki ortakları ve müttefiki Washington nezdinde zor duruma soktu. Washington, saldırıların faillerini tutuklayıp hesap sorması için Bağdat'a baskı yaptı. Sudani hükümeti de Aralık ayında saldırılara karışan bazı unsurların tutuklandığını açıkladı.

Irak, yaklaşık 10 yıl süren bir aradan sonra 18 Aralık'ta yerel seçimler gerçekleştirerek zorlu yılını tamamladı.



İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanında 100'e yakın kişi hayatını kaybetti

8 yaşındaki kızı Miyar Ebu Avde'nin yasını tutan Filistinli anne (AP)
8 yaşındaki kızı Miyar Ebu Avde'nin yasını tutan Filistinli anne (AP)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanında 100'e yakın kişi hayatını kaybetti

8 yaşındaki kızı Miyar Ebu Avde'nin yasını tutan Filistinli anne (AP)
8 yaşındaki kızı Miyar Ebu Avde'nin yasını tutan Filistinli anne (AP)

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı bugün, İsrail bombardımanı sonucu son 24 saat içinde 97 kişinin hayatını kaybettiğini ve 440 kişinin yaralandığını açıkladı.

Filistin resmi haber ajansı WAFA bugün erken saatlerde Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'ta yerinden edilmiş insanların barındığı bir okula insansız hava aracıyla (İHA) düzenlenen saldırıda en az 10 Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve İsrail'in şafak vaktinden bu yana düzenlediği çok sayıda hava saldırısında da yaşamını yitirenler olduğunu bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın WAFA’dan aktardığına göre Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Han Yunus kentinin güneyindeki Kizan en-Neccar bölgesinde İsrail ordusuna ait tanklar vatandaşların evlerine ateş açtı. İşgalciler ayrıca, Gazze şehrinin kuzeydoğu bölgelerini de bombaladı.

AP, hayatını kaybedenler arasında 8 yaşında bir kız çocuğu olan Miyar Ebu Avde'nin de bulunduğunu bildirdi. Cenazesi Gazze şehrindeki Şifa Hastanesi’ne nakledildi.

Jdjdj
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden 8 yaşındaki Miyar Ebu Avde'nin cenazesinin etrafını saran yakınları (AP)

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı bugün İsrail bombardımanının Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan Aksa Şehitleri Hastanesi'nin yönetim binasının çatısını hedef aldığını duyurdu.

Mfmdk
 İslam el-Batş, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden yeğeni 19 yaşındaki Mahmud el-Batş'ın cenazesini Şifa Hastanesi'nde son yolculuğuna uğurladı... (AP)

Bakanlık tarafından bugün Facebook üzerinden yayınlanan basın açıklamasında, “İşgal, Aksa Şehitleri Hastanesi'nin yönetim binasının çatısını hedef alarak sağlık sistemini zayıflatmaya yönelik sistematik politikasını sürdürüyor” denildi.

Kdkjd
Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'ta yardım dağıtımı sırasında öldürülen Rim el-Ahras'ın cenaze töreninden (AP)

Bakanlık, İsrail’i kınayarak, sağlık kurumlarına koruma sağlanması ve sistemin çalışmalarının baltalanmaya ve hedef alınmaya devam edilmesinin suç sayılması yönündeki acil talebi yineledi.

İsrail işgal güçleri, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını sürdürüyor. Saldırılar sonucu çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 54 bin 510 Filistinli hayatını kaybetti ve 124 bin 901 kişi yaralandı. Kurbanların bir kısmı ise halen enkaz altında.