İsrail, Filistinli temsilci Halide Cerrar’ı Batı Şeria’da tutukladı

Halide Cerrar’ın kocası, yatak odasında darp edildiğini ve eşinin telefonuna el konulduğunu belirtti

İsrail, Filistinli milletvekili Halide Cerrar’ı daha önce de tutukladı. (AFP)
İsrail, Filistinli milletvekili Halide Cerrar’ı daha önce de tutukladı. (AFP)
TT

İsrail, Filistinli temsilci Halide Cerrar’ı Batı Şeria’da tutukladı

İsrail, Filistinli milletvekili Halide Cerrar’ı daha önce de tutukladı. (AFP)
İsrail, Filistinli milletvekili Halide Cerrar’ı daha önce de tutukladı. (AFP)

İsrail ordusunun ve İsrail’in Filistinli milletvekili Halide Cerrar’ın kocasının belirttiğine göre ordu dün (Salı) Batı Şeria’nın Ramallah şehrinde Tel Aviv’in Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin lideri olmakla suçladığı Filistin Yasama Meclisi’nin bir temsilcisi olan Halide Cerrar'ı tutukladı.

Gassan Cerrar AFP’ye yaptığı açıklamada, İsrail askerlerinin Ramallah’taki evine sabah saat beşte kapıyı kırarak baskın yaptıktan sonra eşi Halide’yi tutukladığını’ aktardı.

Gassan Cerrar sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yatak odamızda İsrail ordusu askerlerinin yumruk ve darbıyla uyandım. Kafama silah dayadılar ve beni iki askerin olduğu bir odaya, onu da bir kadın askerin bulunduğu başka bir odaya götürdüler. Kıyafetlerini değiştirebildi. Kimliğini ve cep telefonunu ondan aldılar.”

Halide Cerrar kim?

60 yaşındaki Halide Cerrar, 2007’den bu yana askıya alınan Filistin Yasama Meclisi’nin bir üyesi ve Ekim 2019’da da tutuklanmıştı. Söz konusu dönemde Cerrar’a yöneltilen suçlamalar arasında, İsrail ve Avrupa Birliği’nin ‘terörist’ olarak kabul ettiği Marksist bir hareket olan Halk Kurtuluş Cephesi’nde liderlik pozisyonunda bulunmak da yer alıyordu.

Halide, Batı Şeria’da düzenlenen bir saldırıda 17 yaşındaki İsrailli bir kızın öldürülmesi ile ilgili olarak İsrail ordusunun Halk Cephesi’ni sorumlu tutmasının ardından tutuklanmıştı.

Cerrar, İsrail hapishanesinde iki yıl hapis cezasının ardından, Eylül 2021’de serbest bırakıldı.

Misilleme yaklaşımı

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığına göre Halk Cephesi dün yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun bu sabah Batı Şeria’da Cephe liderleri ve üyeleri arasında geniş çaplı tutuklama operasyonlarına başlamasının, Filistin halkına ve onların açık ve ilkeli tutumlar benimseyen liderlerine karşı misilleme niteliğinde bir yaklaşım olduğunu bildirdi.

Açıklamada bunun ‘Batı Şeria’daki direnişi bastırmadaki acizliğin gölgesinde Batı Şeria’nın İsrail’e karşı herhangi bir ulusal veya siyasi seferberlik hareketine girişmesini önlemeye yönelik umutsuz ve başarısız bir girişim’ olduğu vurgulandı.

İsrail ordusu da yaptığı açıklamada, ‘Batı Şeria’daki Halk Cephesi lideri’ olarak tanımladığı Halide Cerrar’ın tutuklandığını duyurdu ve Cerrar’ın ‘terörden aranan bir kişi’ olduğunu kaydetti.

İsrail ordusu, arandığını ileri sürdüğü Filistinlileri tutuklamak için Batı Şeria’nın çeşitli yerlerine baskınlar düzenliyor.

Fotoğraf Altı: Cerrar, 2016’da serbest bırakıldıktan sonra Ortak Arap Listesi Bloku lideri Eymen Avde ile birlikte görüntülendi. (AFP)
Cerrar, 2016’da serbest bırakıldıktan sonra Ortak Arap Listesi Bloku lideri Eymen Avde ile birlikte görüntülendi. (AFP)

1967’den bu yana İsrail’in kontrolünde olan Batı Şeria, 7 Ekim’de Gazze Şeridi’nde İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından bu yana şiddet olaylarında artışa tanık oldu.

Filistin Sağlık Bakanlığı’nın rakamlarına göre, 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria’da ordunun veya İsrailli yerleşimcilerin açtığı ateş sonucu 300’den fazla Filistinli öldürüldü.

Diğer yandan Filistinli Mahkumlar Kulübü, pazartesiyi salıya bağlayan gece Batı Şeria’nın çeşitli yerlerinde ‘üç kadın ve iki gazetecinin de aralarında bulunduğu en az 55 vatandaşın’ tutuklandığını açıkladı.

Kulüp, tutuklu sayısının 7 Ekim’den bu yana artarak 4 bin 785’e çıktığını bildirdi.



Hizbullah'ın çağrı cihazları hakkında ne biliyoruz?

Çağrı cihazı (Reuters)
Çağrı cihazı (Reuters)
TT

Hizbullah'ın çağrı cihazları hakkında ne biliyoruz?

Çağrı cihazı (Reuters)
Çağrı cihazı (Reuters)

Hizbullah, Gazze Şeridi'ndeki Filistin direniş hareketlerine destek vermek amacıyla 8 Ekim'de İsrail ile çatışmaya girmesinden bu yana belki de en güçlü darbeyi, ülkenin farklı bölgelerinde üyeleri tarafından kullanılan çağrı cihazlarının patlatılmasıyla aldı.

Peki çağrı cihazları hakkında ne biliyoruz?

BBC'de verilen bilgilere göre çağrı cihazı, cep telefonlarının yaygınlaşmasından önce kısa metin mesajları ve bildirimler göndermek yahut almak için yaygın olarak kullanılan küçük bir kablosuz cihazdır. Bu cihazlar çoğunlukla güvenlik personelleri, hastaneler ve şirketler tarafından kullanılır.

BBC, bu cihazların iki türü olduğunu belirtti: Birincisi mesaj ya da bildirim alan, ancak cevap verme ya da mesaj gönderme özelliği olmayan cihazlar. İkincisi ise aynı anda hem kısa mesaj gönderebilen hem de alabilen cihazlar.

Financial Express gazetesine göre, bu cihazlar 1980'lerde yaygınlık kazanmış, ancak akıllı telefonların ortaya çıkmasından sonra kullanımları önemli ölçüde azalmış. Bugün halen dünya çapında çok sınırlı bir grup insan tarafından kullanılıyor. Hizbullah üyeleri de bu cihazların başlıca kullanıcılarından.

Techlusive adlı teknik internet sitesi, telefon şebekesinin zayıf olduğu durumlarda da çağrı cihazlarının faydalı olabileceğini ve bu cihazların güvenilir bir alternatif sunduğunu belirtti.

Ayrıca Techlusive, çağrı cihazlarının kullanımının ve bakımının basit olduğunu, birçok şirket ve kurum için modern iletişim teknolojilerine kıyasla maliyet açısından etkili bir çözüm olduğunu doğruladı.

Hizbullah neden özellikle bu tür cihazları kullanıyor?

CNN'e göre Hizbullah uzun zamandır gizliliği askeri stratejisinin temel taşı olarak benimsiyor ve İsrail ile ABD casus programlarının sızmasını önlemek için yüksek teknolojili cihazlardan kaçınıyor.

Ortadoğu'daki diğer devlet dışı aktörlerin aksine, Hizbullah birimlerinin bir iç iletişim ağı üzerinden haberleştiğine inanılıyor. Bu, bazı ülkeler tarafından uzun süredir devlet içinde devlet olarak faaliyet göstermekle suçlanan güçlü örgütün temel yapı taşlarından biri.

Yılın başında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail güçleriyle sınır ötesi çatışmaların yoğunlaştığı Güney Lübnan'daki üyelerine ve ailelerine, İsrail'in İran destekli örgütün hareketlerini bu tür cihazlar aracılığıyla izleyebileceğine inandıkları için cep telefonlarından kurtulmaları çağrısında bulundu.

Nasrallah şubat ayında şöyle demişti: “Telefonları kapatın, gömün, demir bir kutuya koyun. Bunu güvenlik için, insanların kanını ve onurunu korumak için yapın. İsraillilerle iş birliği yapan, elinizde taşıdığınız, eşinizin ve çocuklarınızın elindeki cep telefonudur. Bu telefon hem işbirlikçi hem de katildir.”

Hizbullah cep telefonları yerine telsiz kullanma yoluna gitti, ancak dünkü saldırıların da gösterdiği gibi bu seçenek bile risksiz değil.