Gazze savaşını sona erdirmek için önerilen çözüm: Teknokrat bir hükümet

Hamas'ın nispeten desteklediği ve El-Fetih'in de kabul ettiği Mısır'ın teklifi, İsrail'in taviz vereceğine işaret ediyor.

Mısır, Gazze'deki sivillere nefes alma şansı vermeye çalışıyor. (AFP)
Mısır, Gazze'deki sivillere nefes alma şansı vermeye çalışıyor. (AFP)
TT

Gazze savaşını sona erdirmek için önerilen çözüm: Teknokrat bir hükümet

Mısır, Gazze'deki sivillere nefes alma şansı vermeye çalışıyor. (AFP)
Mısır, Gazze'deki sivillere nefes alma şansı vermeye çalışıyor. (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi'nde yürüttüğü savaşa ilişkin hedeflerini yumuşatarak son açıklamasında ‘Hamas yönetiminin devrilmesi gerektiğini’ söylemekle yetindi. Oysa daha önce hep hareketi ortadan kaldırmak ve yok etmek istediğini söylüyordu.

Netanyahu'nun açıklamaları, Mısır istihbaratının Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için üç aşamalı bir vizyon önerdiği yönündeki haberlerle örtüşüyor. Mısır istihbaratı konuyu Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ve İslami Cihad hareketinin lideri Ziyad en-Nehhale ile görüştü. Bu görüşme Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın savaşın bitiminden sonra Gazze'nin yönetimini tartışmak üzere Ramallah'ta yaptığı toplantıyla da aynı zamana denk geldi. Toplantının ardından Sullivan, "Filistin Yönetimi'nin Şeridi yönetecek üyelere sahip olmasını sağlayacak şekilde Gazze'deki yönetim konusunu tartıştık" dedi.

Mısır'ın vizyonu, Gazze'yi yönetecek teknokrat bir hükümetin kurulmasını sağlayacak geçici bir insani ateşkesi, ardından savaşın kapsamlı bir şekilde durdurulmasını, askeri araçların geri çekilmesini, yerinden edilenlerin geri dönüşünü ve çatışan taraflar arasında kapsamlı bir değişim anlaşması yapılmasını içeriyor. Bu vizyonda önemli olan Gazze'yi yönetecek teknokratik bir hükümetin kurulmasıdır, bu da Hamas hareketinin Gazze Şeridi'ni kontrol etme sahnesinde nispeten eksik kaldığı anlamına geliyor. Bu, Netanyahu'nun propagandasını yaptığı şeyin aynısıdır ve ABD önerileriyle de örtüşmektedir.

Hamas ve hükümeti hakkında geçmiş bilgiler

Hamas hareketi ile Gazze hükümeti arasında büyük bir fark var: Birincisi askeri kanadı olan siyasi bir grup olarak görülüyor, ikincisi ise halkla doğrudan bağlantısı olan sivil bakanlıkların denetiminden sorumlu idari organlar olarak görülüyor.

Aralarında da bir bağ var: Hamas hareketi 2006'da parlamento seçimlerini kazanıp Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele geçirdiğinde üyelerinden oluşan bir hükümet kurdu, ancak 2014'teki Filistin uzlaşma anlaşmasından sonra hükümeti tamamen feshetti.

2017'de Filistin Yönetimi'nin Gazze'nin yönetimini devralması gerekiyordu ancak siyasi anlaşmazlıklar bu konuyu sekteye uğrattı. Bu durum, Hamas'ı veya bazı hükümet kurumlarını Gazze Şeridi'ni ele geçirmek için geçici bir yönetim kurmaya sevk etti ve buna ‘Gazze Hükümeti’ adı verildi.

Hamas defalarca hareketle hükümet arasında büyük bir fark olduğunu iddia etti, ancak İsrail, birçok ülke ve hatta Filistin Yönetimi aralarında net bir bağlantı olduğunu ve birbirlerine hizmet ettiklerini iddia etti.

En iyi çözüm

Her halükarda teknokrat bir hükümetin kurulması, siyasi gözlemcilerin tüm tarafları tatmin edeceğine inandığı bir çözüm. İsrail, Hamas'ı iktidardan uzaklaştırma hedefine ulaşırken hareket de kendi seçeceği temsilcilerle bu hükümete katılabiliyor.

Teknokratik yönetim, karar vericilerin siyasi eğilimlerine göre değil tecrübelerine göre seçilmesi anlamına gelir ve bu sistem devletin belirli sektörlerde geliştirilmesinden ve tüm fonksiyonların işletilmesinden sorumlu olduğundan genellikle toplumsal sorunların çözümü görevini üstlenir.

İnsanlar için önemi

Şu an Gazze'yi siyasetten uzak teknokrat hükümetin yönetmesi düşünülüyor. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığına göre hükümet stratejilerini hazırlayan araştırmacı Mazin el-Acle, konuya dair şu değerlendirmelerde bulundu:

“Savaştan sonra Gazze'yi yönetecek tarafın omuzlarında çok büyük dosyalar olacak. Dünya ülkeleriyle çizgisinin iyi olması gerekiyor. Gazze'deki yıkımı herkes gördü. Yeniden yapılanma fikri kolay bir iş değil. Dünyanın buna müdahale etmesi gerekiyor. Dolayısıyla teknokratik bir hükümet bu görevi yerine getirmeye daha yakındır. Profesyoneldir, kabul görebilir. Bunu başarabilir. Siyasi yönetimlerin bu dosyayı üstlenmesi zor. Yerinden edilenlerin büyüklüğü ve yıkım göz önüne alındığında, savaştan sonra insanları barındırmak zor. Gazze'nin altyapıya, kanalizasyon ağlarına, elektrik hatlarına, iletişim malzemelerine ve yeniden yapılanmaya ihtiyacı var ve bu teknokrat bir hükümet için kolay olabilir. Uzun bir istikrar dönemini hak eden Gazze'deki insanlar politikacılardan bıkmış durumda ve insanlarla başa çıkmak için fırsatlar ve alternatifler bulabilecekleri yeni bir yön ve teknokratlar istiyor. Büyük sorunlar dünyanın onayı olmadan çözülmeyecektir. Gazze hükümeti ve Filistin Yönetimi'ndeki çalışanlarla ilgili olarak bunlar revize edilecek. İki hükümet kurumundan kişiler seçilecek ve Gazze'nin dizginlerini devralmaktan sorumlu yeni bir resmi organ oluşturulacak.”

Ön onaylama

Siyasete dönecek olursak; İsrail Kanal 13 Televizyonu, adı açıklanmayan bir İsrailli yetkilinin, Mısır'ın önerisini incelediklerini söylediğini aktardı. Özellikle Tel Aviv'in Hamas ve Filistin Yönetimi'nin Gazze'ye dönüşünü reddetmesiyle tutarlı olması nedeniyle bu konunun Savaş Konseyi toplantısında görüşülmesi bekleniyor.

İsrail Yayın Kurumu Kan, teknokrat hükümet teklifinin üzerinde çalışıldığını bildirdi. Tel Aviv'in Filistin Otoritesi’nin Gazze'yi yönetmeye geri dönmesini reddetmesiyle tutarlı olduğu ve Hamas'ın iktidarda olmamasını sağladığı için bu hükümet önerisi için ön onayın olduğu görülüyor. Dolayısıyla Mısır planı İsrail'in fiili teslimiyetine yönelik bir plandır.

Hamas karşı çıkmıyor

Hamas siyasi büro üyesi Hüsam Bedran şu açıklamada bulundu:

“Biz sadece savaşmak istediğimiz için savaşmıyoruz. Biz sıfır sonuçlu bir oyunun destekçisi değiliz. Savaşın bitmesini istiyoruz. Filistin Kurtuluş Örgütü'nün tüm Filistinli grupları içermesi gerektiğini her zaman söyledik ve onlara katılmak istiyoruz. Bu, uluslararası toplumla, özellikle de Hamas'la çalışmaktan çekinen Avrupa ülkeleriyle görüşmeleri kolaylaştıracaktır. Gazze halkına yardım sağlamak ve Şeridi yeniden inşa etmek için gereken büyük sorumlulukları üstlenebilecek kapasiteye sahip bir Filistin teknokrat hükümetinin kurulmasını tercih ediyoruz. Bu hükümet, ulusal fikir birliğiyle oluşturulmalıdır. Batılı algılardan uzak, Filistin'in iç çözümlerine dayalı hiçbir algıyı görüşmeye karşı değiliz.”

Otorite tarafından desteklenen yeni bir dönüm noktası

Hamas liderinin açıklaması, özellikle Başbakan Muhammed Iştiyye de dahil olmak üzere Filistin Otoritesi ile yapılan müzakerelerin ardından geldiği için yeni bir dönüm noktasını temsil ediyor. Bedran, “En iyi senaryo Hamas'ın FKÖ'ye ortak olmasıdır, bu da yeni bir geleceğin kurulmasına yardımcı olacaktır” dedi.

El-Fetih hareketinden Eymen er-Rakab şunları söyledi:

“Hamas hareketiyle son tur diyaloglarda Mısır, siyasetle hiçbir ilgisi olmayan teknokrat bir hükümet kurma fikrini ortaya koydu. Bu hükümetin görevleri seçimleri düzenlemek ve Gazze Şeridi'ni yeniden inşa etmekle sınırlı. Mevcut vizyon, teknokrat hükümetin Filistin'deki duruma yeniden hayat verme görevini üstlenmesi yönünde. Biz bunu onaylıyoruz.”

İsrail Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü Baş Araştırmacısı Yohanan Tzurev, teknokratik bir hükümet kurulması konusunda herhangi bir sorun olmadığı görüşünde. Zira Tel Aviv'in asıl hedefi Hamas'ı iktidardan uzaklaştırmak. Teklif, Gazze'nin yeniden inşasının hızlandırılmasına ve savaşın her iki taraf için de en az kayıpla sona ermesine yardımcı olabilir.



Gazze, İsrail'in yapay zeka teknolojilerini test ettiği bir alana dönüştü

İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)
İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)
TT

Gazze, İsrail'in yapay zeka teknolojilerini test ettiği bir alana dönüştü

İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)
İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)

İnci Mecdi

İsrail tarafından geliştirilen ve 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana Gazze’deki savaş sırasında Hamas liderlerinin yerini tespit etmek için kullanılan yapay zeka (AI) teknolojileri, özellikle de İsrail'e askeri bir avantaj sağlayan bu teknolojilerin kullanılmasının feci sonuçları göz önüne alındığında, giderek artan etik kaygılara yol açıyor.

İsrailli ve ABD’li yetkililerin ABD merkezli New York Times (NYT) gazetesine verdiği bilgilere göre İsrailli subaylar yapay zeka tabanlı askeri teknolojiyi ilk kez 2023 yılının sonlarında, 7 Ekim 2023 saldırılarının planlanmasına yardımcı olan Hamas’ın üst düzey liderlerinden İbrahim el-Bayari'ye suikast düzenlemek için kullandı. İsrail istihbaratı, Gazze Şeridi'nin altındaki tünellerde saklandığına inanılan Bayari’nin yerini başlangıçta tespit edemedi. Bu da on yıl önce savaşta kullanılmadan geliştirilmiş olan aracı geliştirmek için yeni bir teşvik sağladı. İçeridekilere göre Birim 8200 mühendisleri yapay zekayı bu araca dahil etmekte gecikmedi. İsrail kısa süre içinde Bayari'nin aramalarını dinleyebildi ve aramaların yapıldığı yerin yaklaşık konumunu veren sesli yapay zeka aracını test etti. İsrail bu bilgiyi kullanarak 31 Ekim 2023'te bölgeyi hedef alan hava saldırıları düzenledi ve Bayari'yi öldürdü.

“The Studio”

Ancak İsrail'in savaş sırasında kullandığı yapay zeka teknolojileri önemli sivil kayıplara yol açtı. Şarku’l Avsat’ın Londra merkezli çatışma izleme kuruluşu Airwars'tan aktardığı verilere göre Bayari'ye yapılan saldırıda 125'ten fazla sivil öldü. Kimliklerinin gizli kalması şartıyla NYT’ye konuşan ABD ve İsrailli dokuz yetkilinin açıklamalarına göre Bayari suikastı için düzenlenen hava saldırısında 125'ten fazla sivil öldürüldü. Bunun için kullanılan sonik araç, İsrail'in Gazze'deki savaşı yapay zeka destekli askeri teknolojileri dünyanın daha önce hiç görmediği bir hızda test etmek ve uygulamak için nasıl kullandığının sadece bir örneğiydi.

İsrail, geçtiğimiz 18 ay boyunca kısmen gizlenmiş ya da yaralanmış olan yüzleri gerçek kimliklerle eşleştirmek için yapay zekayı yüz tanıma yazılımına da entegre etti. Potansiyel hava saldırısı hedeflerini gruplandırmak için yapay zekayı kullandı. İki kaynağa göre, mesajları, sosyal medya gönderilerini ve Arapça diğer verileri toplayıp analiz edebilen bir sohbet robotunu güçlendirmek için Arapça bir yapay zeka modeli oluşturdu.

NYT'ye konuşan ve söz konusu teknolojiler hakkında bilgi sahibi olan kişilere göre bu çabaların çoğu Birim 8200'de görevlendirilen askerler ile Google, Microsoft ve Meta gibi teknoloji şirketlerinde çalışan yedek askerler arasında bir ortaklığın da önünü açtı. Kaynaklar, Birim 8200'ün bir inovasyon merkezi ve uzmanların yapay zeka projeleriyle eşleştirildiği bir yer olan The Studio'yu oluşturduğunu söyledi.

Yedek askerler

İsrailli yetkililer, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'e sınır ötesi saldırılar düzenleyerek bin 200'den fazla kişiyi öldürmesi ve 250’den fazla kişiyi rehin almasının ardından, Birim 8200 ile The Studio’daki yedek askerler arasındaki iş birliğinin hızla yeni yapay zeka teknolojileri geliştirmesine izin verildiğini açıkladı. Yatırımcıları şirketlerle buluşturan ve kâr amacı gütmeyen İsrailli bir kuruluş olan Startup Nation Central'ın CEO'su Avi Hasson, META, Google ve Microsoft'ta çalışan İsrailli yedek askerlerin insansız hava araçları (İHA) ve veri füzyonu (bilgi bütünleştirme) alanlarında inovasyonu teşvik eden kilit unsurlar haline geldiğini söyledi. Yedek subaylar teknik bilgi birikimi ve orduda bulunmayan kilit teknolojilere erişim sağladılar.

İsrail ordusu İHA filosunu güçlendirmek için de hızla yapay zekayı kullandı. İsrail ordusuyla birlikte çalışan bir yazılım ve yürüyüş şirketi olan XTEND’ın kurucusu ve CEO'su Aviv Shapira, hedefleri uzaktan tanımlayan ve takip eden İHA’lar geliştirmek için yapay zeka algoritmalarının kullanıldığını söyledi.

İsrailli ve ABD'li yetkililere göre İsrail yapay zeka tabanlı cephaneliğini geliştirmek için yarışırken bile, bu teknolojilerin kullanılması bazen yanlış kimliklere, tutuklamalara ve sivil ölümlerine yol açtı. Bazıları, gözetimin artmasına ve sivillerin öldürülmesine yol açabilecek yapay zekanın etik sonuçları hakkında tartışırken Avrupalı ve ABD'li savunma yetkilileri, başka hiçbir ülkenin mevcut savaşlar sırasında yapay zeka araçlarını denemede İsrail kadar aktif olmadığını ve bu teknolojilerin gelecekteki savaşlarda nasıl kullanılabileceğine ve nasıl başarısız olabileceklerine dair bir fikir verdiğini söyledi.

Geniş dil modeli

The Studio tarafından geliştirilen araçlardan biri de geniş dil modeli olarak bilinen Arapça yapay zeka modeliydi. Konuyla ilgili bilgi sahibi İsrailli subaylara göre ülkede onlarca yıldır Arapça konuşulan lehçelerde ele geçirilmiş kısa mesajlar (SMS), telefon görüşmeleri ve sosyal medya paylaşımları bulunuyor. Bu yüzden İsrailli subaylar savaşın ilk birkaç ayında geniş bir dil modeli oluşturdular ve Arapça sorgular yapmak için bir chatbot geliştirdiler. ABD’li ve İsrailli yetkililerin dördü, aracın multimedya veri tabanlarıyla entegre edilerek analistlerin görüntü ve videolar üzerinde karmaşık aramalar yapabilmelerinin sağlandığını söyledi.

İsrailli üç subaya göre İsrail geçtiğimiz eylül ayında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'a suikast düzenlediğinde, bahsi geçen chatbot Arap dünyasındaki tepkileri analiz etti. Teknoloji, halkın tepkilerini ölçmek için Lübnan'daki farklı lehçeleri ayırt ederek İsrail'in karşı saldırı başlatmak için kamuoyu baskısı olup olmadığını değerlendirmesine yardımcı oldu. Ancak iki subaydan biri, chatbotun bazen İngilizceden Arapçaya çevrilen bazı modern argo terimleri ve kelimeleri tanımlayamadığını, bunun da farklı lehçelerde uzman İsrailli istihbarat subaylarının çalışmasını gözden geçirip düzeltmesini gerektirdiğini belirtti.

İsrailli iki istihbarat yetkilisine göre chatbot bazen yanlış cevaplar verdi. Aynı yetkililer, chatbotun örneğin tüfekleri boru olarak gösterdiğini, ancak yapay zeka aracının araştırma ve analizi büyük ölçüde hızlandırdığını söylediler.

İsrail ayrıca 7 Ekim 2023 saldırılarından sonra Gazze Şeridi'nin kuzeyi ve güneyi arasında kurulan geçici kontrol noktalarına, Filistinlilerin yüksek çözünürlüklü görüntülerini tarayıp yapay zeka destekli yüz tanıma yazılımına gönderme özelliğine sahip kameralar yerleştirmeye başladı. Ancak sistem, zaman zaman yüzleri gizlenmiş kişileri tanımlamakta zorlandı. Bu durum, yüz tanıma sistemi tarafından yanlışlıkla teşhis edilen Filistinlilerin tutuklanmasına ve sorgulanmasına yol açtı.