İsrail, Batı Şeria’da tutuklamalara devam ediyor

İsrail operasyonlarında bölgede yaşayanların malvarlıklarına da el konuluyor.

Tubas şehri yakınlarında, el-Fara Mülteci Kampı’ndaki İsrail ordusuna ait araçlar. (EPA)
Tubas şehri yakınlarında, el-Fara Mülteci Kampı’ndaki İsrail ordusuna ait araçlar. (EPA)
TT

İsrail, Batı Şeria’da tutuklamalara devam ediyor

Tubas şehri yakınlarında, el-Fara Mülteci Kampı’ndaki İsrail ordusuna ait araçlar. (EPA)
Tubas şehri yakınlarında, el-Fara Mülteci Kampı’ndaki İsrail ordusuna ait araçlar. (EPA)

Batı Şeria’daki operasyonlarına hız veren İsrail ordusu dün, bölgede ani baskınlar ve geniş çaplı tutuklamalarını sürdürdü. Bir gün öncesinde ise iki Filistinliyi öldüren ve döviz dükkanlarını kapatan İsrail, Filistinlilerin mal varlığına da el koydu. Filistinliler ise söz konusu eylemlere Batı Şeria'nın güneyindeki askeri kontrol noktalarına araçla çarpma ve bıçaklama olmak üzere iki saldırıyla karşılık verdi.

Bir Filistinli, Batı Şeria'da El Halil'in güneyindeki Otniel yerleşim yeri yakınlarında bir grup İsraillinin üzerine araba sürerek dört kişiyi yaraladı. Orta ve ciddi derecede yaralanmalara sebep olan Filistinli, İsrail ordusu askerleri tarafından öldürüldü. İsrail medyası, askerlerin Dura şehrinin güneyinde araba kullanan bir Filistinliyi, birkaç İsraillinin üzerinden geçmesi ardından vurduğunu bildirdi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Sivil İşler Genel Müdürlüğü, genç Amr Abdulfettah Ebu Hüseyin’in Dura şehrinin doğusundaki Vadi eş-Şacine girişinde şehit edildiğini bildirdi.”

Fotoğraf Altı: İsrail, Tubas şehri yakınlarındaki el-Fara Mülteci Kampı’na hava saldırısı düzenledi. (EPA)
 İsrail, Tubas şehri yakınlarındaki el-Fara Mülteci Kampı’na hava saldırısı düzenledi. (EPA)

Üçüncü cephe

Kudüs'ün güneyindeki Mazmoria kontrol noktasında kadın sınır muhafız askerinin ve bir İsrail güvenlik görevlisinin yaralandığı bıçaklı saldırı meydana geldi. İşgal polisi, saldırının faili Ahmed Alyan'ın kontrol noktasına Kudüs'ten aracıyla geldiğini aktardı. Saldırganın dışarı çıkıp önce kadın askeri, ardından güvenlik görevlisini bıçakladığını, ardından ise askerler tarafından vurularak öldürüldüğünü bildirdi.

Filistinliler tarafından düzenlenmesi beklenen operasyonlar, Batı Şeria'da daha büyük bir gerilimin yaşanacağı, bu durumun bölgeyi Gazze'deki mevcut savaşta üçüncü bir cepheye dönüştürebileceği yönündeki endişeleri artırıyor. Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısından bu yana operasyonlarını artıran İsrail ise Filistinlileri bir savaş atmosferine sokuyor. Filistinlileri katleden İsrail, büyük baskınlar ve tutuklama operasyonları düzenlemeye, kurumları ve dükkanları kapatmaya, malvarlıklarına el koymaya devam ediyor.

İsrail, 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria'da yaklaşık 315 Filistinliyi öldürdü. Dün Batı Şeria'ya baskın düzenleyen İsrail ordusu, yaygın çatışmalara sahne olan Tubas şehri yakınlarındaki el-Fara Mülteci Kampı’nda iki Filistinliyi yaraladı ve diğerlerini tutukladı. Aynı zamanda el-Halil’deki Surif ve Dura Yatta kasabalarına, Tulkerim’in kuzeyindeki Kaffin kasabasına, Ramallah'ın kuzeybatısındaki Deyr Ebu Meşal köyüne ve Kudüs'ün kuzeyindeki Kalandiya kampına baskın düzenledi.

İsrail işgal güçleri dün, Bire şehrindeki Satıh Merhaba mahallesine, Ramallah'taki el-Amari Kampı’na ve Eriha’nın kuzeybatısındaki Ayn es-Sultan kampına, Cenin'in batısında et-Tayba köyüne, Kalkilya'nın doğusunda Kefer Kaddum ve Beytüllahim'in doğusundaki Tuku köyüne baskın düzenledi. Yaralanmalara ve tutuklamalara yol açan büyük çatışmalar meydana geldi.

Fotoğraf Altı: İsrail güçleri, Batı Şeria'daki Fara Mülteci Kampı’na saldırı düzenledi. (EPA)
İsrail güçleri, Batı Şeria'daki Fara Mülteci Kampı’na saldırı düzenledi. (EPA)

Günlük baskınlar

Dün el-Halil’deki mağazalara düzenlenen baskın sırasında kuzeydeki Ürdün Vadisi'nden gelen araçlara, ayrıca çocuk oyunlarına el konuldu. Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana her gün düzenlenen baskınlar, son günlerde ise gittikçe yoğunlaştı. İsrail ordusu, güçlerinin Ramallah'ta ve Batı Şeria'nın diğer şehirlerinde döviz ve para transferi bürolarına baskın düzenlediğini aktardı. Hamas hareketini finanse etmeye yönlendirildiğinden şüphelenilen milyonlarca dolara el kondu.

Gerilimin artması dün Kudüs'ü de etkiledi. İşgal yetkilileri, ibadet edenlerin Mescid-i Aksa'ya girişine kısıtlama getirdi. Mescid-i Aksa civarından uzaklaştırmak ve şehrin sokaklarında namaz kılmalarını engellemek için Kudüs sokaklarında insanlara saldırdı. Kudüs sokaklarında ek kontrol noktaları kuran İsrail, daha fazla güç konuşlandırarak binlerce kişinin Mescid-i Aksa'ya ulaşmasını engelledi. İşgal güçleri yakınlardaki Vadi el-Jouz mahallesinde ve Ras al-Amoud mahallesinde ibadet edenlere saldırıp onları darp etti. İslami Vakıflar Dairesi, Mescid-i Aksa'ya sadece 12 bin kişinin girip ibadet edebildiğini aktardı.

Fotoğraf Altı: Batı Şeria'daki Tulkerim’de meydana gelen bombardıman yıkıma yol açtı. (Reuters)
Batı Şeria'daki Tulkerim’de meydana gelen bombardıman yıkıma yol açtı. (Reuters)

Birleşmiş Milletler raporu

Birleşmiş Milletler perşembe günü yayınladığı raporda, İsrail işgal yetkililerini Filistinlilere yönelik şiddete son vermeye çağırdı. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından yayınlanan raporda, Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana 79’u çocuk olmak üzere 300 Filistinlinin öldürüldüğü kaydedildi. Bunlardan 291'inin İsrail askerleri, dokuzunun ise yerleşimciler tarafından öldürüldüğü bilgisi paylaşıldı. Ölümlerin çoğu, İsrail işgal güçlerinin gerçekleştirdiği operasyonlar veya çatışmalar sırasında meydana geldi.



El Fetih ve Hamas gelecekteki düzenlemelere ilişkin görüşmeler için Kahire'de

Çin'de bir araya gelen Filistinli gruplar, aralarındaki bölünmeyi sona erdirmek ve Filistin’İn birliğini teşvik etmek amacıyla Pekin Deklarasyonu'nu imzaladılar (Reuters)
Çin'de bir araya gelen Filistinli gruplar, aralarındaki bölünmeyi sona erdirmek ve Filistin’İn birliğini teşvik etmek amacıyla Pekin Deklarasyonu'nu imzaladılar (Reuters)
TT

El Fetih ve Hamas gelecekteki düzenlemelere ilişkin görüşmeler için Kahire'de

Çin'de bir araya gelen Filistinli gruplar, aralarındaki bölünmeyi sona erdirmek ve Filistin’İn birliğini teşvik etmek amacıyla Pekin Deklarasyonu'nu imzaladılar (Reuters)
Çin'de bir araya gelen Filistinli gruplar, aralarındaki bölünmeyi sona erdirmek ve Filistin’İn birliğini teşvik etmek amacıyla Pekin Deklarasyonu'nu imzaladılar (Reuters)

Fetih Hareketi (El Fetih) ve Hamas Hareketi’nin Gazze Şeridi'nde ateşkese varılması halinde savaşın ertesi günü için hazırlık yapma şansını arttırmak üzere, Filistinli taraflar arasında gelecekteki düzenlemeler için çözüme ulaşma çabasıyla, Mısır'ın himayesinde Kahire'de bir araya gelmeleri, Çin'in başkenti Pekin’deki son zirvenin ardından yeni adımları da beraberinde getiriyor.

Şarku’l Avsat’a konuşan uzmanlara göre İsrail’in Gazze Şeridi’nden çekilmeme planına karşı olan bu düzenlemeler, İsrail'in Hamas'ın alternatifi olmadığını bahane ederek bir çözüm yolu bulunmasının önleme girişimlerini engellemeyi amaçlıyor. Geleceğe dönük düzenlemelere ilişkin toplantının yardım mekanizmaları ve Gazze Şeridi'nin idaresi, ulusal uzlaşı ve bir teknokratlar hükümetinin kurulması, Hamas ve İslami Cihad Hareketi’nin Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) katılımı ve Mısır'ın himayesinde Filistinli gruplar arasında bir yakınlaşmanın sağlanması gibi konuların ele alınmasını bekliyorlar.

İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth’un haberine göre yaklaşık bir haftalık gecikmenin ardından dün Filistin ve İsrail basınında Hamas ve El Fetih’ten heyetlerin uzlaşı konusunu görüşmek üzere Kahire'ye geldiklerine dair haberler yer aldı. Filistin basını, toplantıda uzlaşı dosyasının yanı sıra anlaşmaya varma çabalarının da ele alınacağını ve ardından tüm Filistinli grupların katılımıyla genişletilmiş bir zirve düzenleneceğini bildirdi.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Basim Naim, geçtiğimiz eylül ayı sonlarında Hamas ve El Fetih'in Filistin Yönetimi'nin Gazze Şeridi'ni ve sınır kapılarını ‘sivil olarak’ yönetmesi konusunda anlaştığı haberiyle ilgili bir soruya, bunun doğru olmadığı yanıtını verdi. Kararın iki hareket arasında yapılacak bir toplantıda alınacağını belirten Naim, toplantıda Gazze Şeridi'nin ve savaştan önce Hamas'ın kontrolünde olan Refah Sınır Kapısı’nın İsrail tarafından geçtiğimiz mayıs ayında işgal edilmeden önceki Filistin tarafının yönetimine ilişkin düzenlemelerin ele alınacağını söyledi.

İsrail ve Filistin konularında uzman Mısırlı akademisyen Dr. Tarık Fehmi'ye göre Kahire'deki El Fetih-Hamas görüşmesi ‘Mısır'ın Filistin meselesine ulusal bir güvenlik meselesi olarak bağlılığı çerçevesinde’ dört ana başlık temelinde gerçekleşecek. Mısırlı akademisyen, bu başlıklar arasında Kahire'nin daha önceki Filistin toplantılarında konuşulanlar ve sunulan öneriler çerçevesinde Filistinli gruplara yönelik hamlelerini tamamlamasının, Filistin uzlaşısının sağlanması çabalarının, şu sıralar başkanlık seçimleriyle meşgul olan ABD’deki geçiş dönemi sonrası için gelecekte İsrail'in olası uzlaşmazlığına karşı bir vizyon geliştirilmesinin ve Filistin Yönetimi'nin dahil olacağı bir hükümetin kurulmasının yer aldığını söyledi.

El Fetih liderlerinden siyaset bilimi profesörü Dr. Eymen er-Ragab, El Fetih-Hamas toplantısının iki gün süreceğini söyledi. Toplantının, geçtiğimiz temmuz ayında Filistinli gruplar arasında Pekin'de yapılan zirvenin sonuçları ve tüm Filistinli tarafların yer aldığı bir teknokratlar ya da ulusal uzlaşı hükümetinin kurulması da dahil olmak üzere birçok dosyayı ele almak için çok önemli olduğunu belirten Ragab, İsrail’in engellemelerine maruz kalınmaması için teknokratlar hükümeti kurulmasını daha olası olduğunu vurguladı.

Ragab'a göre toplantıda savaşın ertesi günü, Gazze'deki durumun nasıl düzenleneceği, Gazze ve Batı Şeria'nın ortak bir otorite tarafından yönetilmesinin desteklenmesi, parlamento ve cumhurbaşkanlığı düzenlemeleri, Gazze'nin yeniden inşası ve güvenlik dosyası ele alınacak.

Hamas'a yakınlığıyla bilinen Filistinli siyasi analist İbrahim el-Medhun, El Fetih-Hamas toplantısının, Mısır tarafından yapılan ve Hamas tarafından kabul edilen davetin ardından Mısır'ın himayesinde gerçekleştiğini ve Filistin halkına yardım sağlanması, Gazze Şeridi'nin yönetimi, yeni bir hükümetin kurulması ve saldırıya ilişkin ulusal uzlaşının tartışılması konularının ele alınacağını söyledi.

Filistinli tarafların şu an Arap dünyası ve uluslararası arenada Hamas'ı destekleyecek ortak bir tutum belirlemeye çalıştığını düşünen Medhun, Hamas'ın Gazze halkının acılarını hafifletecek fikirlere açık olduğunu, ancak bunu dile getirmediğini ifade etti.

Geçtiğimiz temmuz ayında aralarında El Fetih ve Hamas'ın da bulunduğu Filistinli 14 grup, aralarındaki bölünmüşlüğü sona erdirmek ve Filistin’in birliğini teşvik etmek amacıyla Pekin'de tarihi bir ulusal uzlaşı deklarasyonuna imza attı.

Medhun’a göre Çin’de imzalanan deklarasyonda olduğu gibi, özellikle İsrail’in saldırıları çerçevesinde boşluğu doldurmak, hükümetin geleceğini tartışmak ve bir ulusal uzlaşı hükümeti kurulmasını teşvik etmek için ortaya atılan fikirlerle Kahire’nin himayesindeki toplantıda yakınlaşma şansı yüksek.

Öte yandan Tarık Fehmi’ye göre Filistinlilerin olumlu sonuçlar beklediği bu toplantıda anlaşmazlıklardan ziyade uzlaşı ve düzenleme arayışları konuşulacak ve başlıca konu sınır kapıları değil, bir teknokratlar hükümetinin kurulması, Filistin’in birliğinin teşvik edilmesi ve Gazze Şeridi'ndeki otoriteye Filistin'in kabiliyetlerini arttıracak ve rolünü yeniden tesis edecek bir rol bulmaya çalışılacak.

Toplantının sadece Hamas, El Fetih ya da İslami Cihad Hareketi’ni değil, tüm Filistinli tarafları da kapsamaya çalışacağını söyleyen Fehmi, diğer gruplarla da başka toplantılar yapılacağını sözlerine ekledi.

Diğer taraftan Ragab’ın verdiği bilgilere göre toplantıda ‘önemli bir konu’ olan, Hamas ve İslami Cihad Hareketi’nin El Fetih’in oluşumunda yer aldığı FKÖ’ye katılımıyla siyasi dosyanın yönetimini devralması için geçici bir çerçeve oluşturulması da görüşülecek.

Medhun ise toplantının Mısır'ın himayesinde olmasının görüşmelerin seyrini kolaylaştıracağına ve Filistin halkının haklarını garanti altına alan anlaşmalara ve düzenlemelere ulaşmak için herkesin açık yüreklilikle çalışmasını sağlayacağına inanıyor.

Hamas ve El Fetih 2017 yılının ekim ayında Mısır’ın başkenti Kahire’de bir uzlaşı anlaşması imzalamış, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da o dönemde bunu memnuniyetle karşılamış ve ‘Filistin'deki bölünmüşlüğü sona erdirecek nihai anlaşma’ olarak nitelendirmişti. Toplantının başlangıçta sadece Hamas ve El Fetih arasında yapılmasının ‘olumlu bir hamle olduğunu çünkü iki grup arasındaki krizin çözümünün Filistin’in haklarını güçlendireceğini’ söyleyen Ragab, bunun ayrıca Filistin’in bölünmüşlüğünün sona erdirilmesinde herhangi bir engelin oluşmasını önleyeceğini düşünüyor. Ragab, “Eğer El Fetih ve Hamas arasında Kahire'de bir anlaşma sağlanamazsa bu, toplantıdan olumlu sonuçlar çıkmasını bekleyen ve bir yılı aşkın bir süredir devam eden yıkıcı savaşı sona erdirecek gerçek düzenlemeler isteyen Filistin halkını hayal kırıklığına uğratacak” ifadelerini kullandı.

Filistinlilerin bu hamlelerinin haftalardır herhangi bir ilerleme kaydedilmeyen ateşkesle ilgili görüşmelerin gidişatı üzerinde hemen etkili olmasını beklemeyen Ragab, krizin sebebinin İsrail Başbakanı Binamin Netanyahu olduğunun altını çizdi.

Kahire'deki toplantıda çeşitli mutabakatlara ve düzenlemelere varılacağını düşünen Rakab'a göre bu mutabakatlar ve düzenlemeler, savaşın ertesi günü için önemli bir düzenleme olacak ve İsrail'in Gazze Şeridi'nde kalmaya devam etmek için bahane olarak Hamas’ın alternatif olmadığını öne sürmesini ve ertelemeleri engellemek için hem Arap ülkeleri hem de uluslararası düzeyde önümüzdeki dönemde desteklenmesi gereken baskıları oluşturacak.