Gazze'deki stadyumlarda tutukluların çığlıkları dışında ses yok

İsrail, stadyumları gözaltı merkezlerine dönüştürdü ve futbolcuları antrenman yapmaktan mahrum etti

Gazze’deki Yermük stadyumundaki tutuklu Filistinliler (Sosyal paylaşım siteleri)
Gazze’deki Yermük stadyumundaki tutuklu Filistinliler (Sosyal paylaşım siteleri)
TT

Gazze'deki stadyumlarda tutukluların çığlıkları dışında ses yok

Gazze’deki Yermük stadyumundaki tutuklu Filistinliler (Sosyal paylaşım siteleri)
Gazze’deki Yermük stadyumundaki tutuklu Filistinliler (Sosyal paylaşım siteleri)

Filistin Milli Takım futbolcusu Mahmud Vadi, Gazze'nin merkezinde hapishaneyi andıran bir gözaltı merkezine dönüştürülen Yermuk Stadı'nda İsrail ordusunun yayımladığı videoyu izliyordu.

Vadi, Asya Kupası'na katılmak üzere giderken videoyu izlediğinde, gördükleri karşısında şok oldu.

Otobüsün içinde yüksek sesle bağırarak şunları söyledi:

Bu haram... Stadyumların suçu ne? Gözaltı merkezlerine mi dönüştürülüyor? Arazi onlara dar mı geldi? Akıllarına sadece oyun alanları mı geldi?

Stadyumda neler oldu?

Vadi'nin videoda gördüğü, Gazze Şehri'ndeki Yermuk Stadı'nın ortasında neredeyse çıplak halde, ellerini kaldırmış, kimlik kartları taşıyan ve aralarında yaşlıların da bulunduğu adamları gösteren görüntülerdi.

Videoda, stadyumun ortasındaki yeşil çimenlerin üzerinde neredeyse çıplak oturan erkeklere, çocuklara ve yaşlılara emirler yağdıran İsrail askerleri yer alırken, ayrıca, seyirci tribünlerinin yanında duran bir İsrail tankının topunu stadın ortasında duran bu insanlara doğrulttuğu bir başka görüntü de yer alıyordu. 

Tutukluların önünde, yavaşça hareket eden bir askeri araç geçerken, bir asker tarafından kucaklanan yeni doğmuş bir bebek, elleri kelepçeli ve gözleri bağlı birçok kadın stadyum kenarında duruyor ve birinin başörtüsü çekiliyordu.

Mahmud Vadi, stadyumda doşan bir tank ve büyük iş makinesi tarafından gerçekleştirilen tahribat işlemlerini ve aynı zamanda İsrail bayrağıyla donatılmış kale direğinde poz veren askerleri izliyordu. 

"İsrail sevdiklerimi öldürüyor"

Psikolojisi bozulan ve ruh hali çok kötüleşen Vadi, artık hiçbir egzersize ve oyuna hazır değildi.

Sevdiği ve koştuğu oyun alanı, İsrail tarafından kısmen tahrip edildikten sonra arkadaşlarının, komşularının ve kendi halkının insanlarının gözaltına alındığı bir gözaltı merkezine dönüştürüldü.

Öfkeyle "Uluslararası Birlik Futbol Federasyonu'nun (FIFA) , İsrail ordusunun, Yermuk Stadyumu'nu, bir gözaltı ve aşağılama alanına çevirdiği bu korkunç suç sahnelerine tepki verip vermeyeceğini bilmediğini" söyleyen Vadi, sözlerine şunları ekledi:

Buranın gözaltı merkezine dönüştüğünü gördükten sonra ben artık nasıl futbol oynamaya geri dönebilirim? Hangi kafayla topa vuracağım, idman yapacağım, koşacağım? İsrail sevdiklerimi öldürüyor.

Stadyumun coşkulu gürültüsü, tutukluların çığlıklarına dönüştü

Filistin Milli Takımı'nın oyuncusu sahada iç çekerek savaş öncesi anılarını hatırladı.

"Yermuk Stadı'na indiğimde yaklaşık 9 bin kişinin tezahüratlarını ve bağırmalarını duyabiliyordum. Tribünler eskiden seyirciyi barındırıyordu ama bugün sadece tutukluları barındırabiliyor" diyen Mahmud Vadi, sözlerine şöyle devam etti:

Stadyumun gürültüsü, tutukluların çığlıklarına dönüştü. Kale ağları ise askerlerin kendi ülkelerinin bayrağını astığı, çim saha; insanların dövüldüğü, hakarete uğradığı, aşagılandığı yere dönüştü. Güzel anıların yerini acı aldı.

Yermuk Stadyumu, Gazze Şeridi'ndeki en eski stadyumdur ve 1952'de kuruldu.

Yaklaşık 9bin seyirci kapasiteli stadyum, FIFA üyesi olan Filistin Futbol Federasyonu'na bağlı, yani Uluslararası Futbol Federasyonu tarafından yönetiliyor.

Soruşturma açmak için bir mesaj

Mahmud Vadi gibi Filistin Futbol Federasyonu Başkanı Cibril er-Racub da İsrail'in yaptıklarına karşı öfkeliydi.

Er-Racub'a göre, İsrail ordusunun yaptığı, Filistin sporuna karşı bir ihlal ve savaş suçu teşkil ediyor.

Racub, "İsrail, Gazze Şeridi'ni işgal ederken sistematik olarak spor tesislerini, federasyon ve kulüp merkezlerini hedef aldı ve korkunç görüntüler ortaya çıkardı. Bu nedenle Uluslararası Olimpiyat Komitesi'ne ve tüm uluslararası, kıtasal ve bölgesel federasyonlara acil mesajlar gönderdik. Tel Aviv'in spora karşı işlediği suçlara ilişkin acil bir uluslararası soruşturma başlatmasını" tapep ettik dedi.

İsrail daha önce de çok sayıda Filistinlinin tutuklandığı sırada kıyafetlerini çıkararak bilinmeyen bir yere doğru çıplak halde yürüttükleri fotoğraflarını yayımlamıştı.

Bu görüntüler, ABD'yi kızdırdı ve İsrail'den hemen bir açıklama istedi.

İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari yaptığı açıklamada "Bomba taşıdmadıklarından emin olmak için  Gazze Şeridi'nin kuzeyinde tutukluların kıyafetlerini kasten çıkardık. Çünkü burası, Hamas'ın kalesi olduğu için tahliye edilmesini istediğimiz bölgelerde şiddetli çatışmalara tanık olduk, bu fotoğrafların çekilmemesi ve yayınlanmaması gerekirdi" dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller'a göre Tel Aviv, bir daha fotoğraf yayımlamama ve tutukluları aradıktan sonra kıyafetlerini onlara derhal iade edeceklerini sözünü verdi.

"Acıya rağmen paylaşın"

Her şeye rağmen, Filistin Milli Futbol Takımı'nın bir oyuncusu olan Mahmud Vadi, gördüğü acıyı içine sindirerek Asya Kupası'na katılmak için yola çıktı.

"Antrenman öncesi ve sonrası, otobüste ve otelde haberleri takip ediyoruz" diyen Vadi, "Sürekli bir kaygı içerisindeyiz ve ailelerimizi düşünüyoruz. Kişisel olarak artık tam kapasitemde değilim, fiziksel, psikolojik ve teknik sorunlar yaşıyorum. Birçok yakınım mağdur oldu ve pekçoğu yerlerinden edildi" şeklinde konuştu.

Savaş nedeniyle Filistin topraklarındaki tüm stadyumlarda idmanlar durduruldu ve oyuncuların çoğunun neredeyse ıssız olan Gazze kentinde bulunan çim sahalara ulaşamaması nedeniyle futbol müsabakaları da askıya alındı.

Durumuna ve idmanlardan uzak kalmasına rağmen Asya Kupası'na katılmakta ısrar eden Vadi, "Bu adımının Filistinlilere bir mesaj olduğunu ve ülkesinin bayrağını stadyumların ortasında taşıyarak barışı sevdiğini, savaştan nefret ettiğini, halkının özgürlüğü ve daha iyi bir yaşamı hak ettiğini dünyaya anlatacağını" belirtti. .

 

Independent Arabia - Independent Türkçe



İki eski Mossad ajanı, Lübnan'daki çağrı cihazı patlamaları hakkında yeni detaylar açıkladı

Hizbullah üyelerine ait çağrı cihazlarının patlamasının ardından yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Tıp Merkezi'ne götüren bir ambulans (AFP)
Hizbullah üyelerine ait çağrı cihazlarının patlamasının ardından yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Tıp Merkezi'ne götüren bir ambulans (AFP)
TT

İki eski Mossad ajanı, Lübnan'daki çağrı cihazı patlamaları hakkında yeni detaylar açıkladı

Hizbullah üyelerine ait çağrı cihazlarının patlamasının ardından yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Tıp Merkezi'ne götüren bir ambulans (AFP)
Hizbullah üyelerine ait çağrı cihazlarının patlamasının ardından yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Tıp Merkezi'ne götüren bir ambulans (AFP)

İki eski İsrail istihbarat ajanı, üç ay önce bubi tuzaklı çağrı cihazları ve telsizler kullanarak Lübnan ve Suriye'deki Hizbullah mensuplarını hedef alan operasyona ilişkin yeni ayrıntılar açıkladı.

Hizbullah, İsrail ile Hamas arasında savaşın fitilini ateşleyen 7 Ekim 2023'teki Hamas saldırısının ardından İsrail'i vurmaya başladı.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre iki ajan, CBS'in 60 Dakika programında dün (Pazar) akşam yayınlanan bir haberde kimliklerini gizlemek için maske takarak ve seslerini değiştirerek konuştular.

afvgrthy
Bir Hizbullah mensubu, çağrı cihazı patlamalarında ölen Hizbullah üyelerinin cenaze töreninde pili çıkarılmış bir telsiz tutuyor. (AFP)

Ajanlardan biri, operasyonun on yıl önce, Hizbullah'ın düşmanı İsrail'den satın aldığını fark etmediği gizli patlayıcılar içeren telsizlerle başladığını söyledi. Bu cihazlar geçtiğimiz eylül ayında, çağrı cihazı vericilerinin patlamasına kadar patlamamıştı.

Michael adını kullanan ajan “Hayali bir dünya yarattık” dedi.

İkinci ajana göre, planın çağrı cihazlarının kullanıldığı ikinci aşaması, Mossad'ın Hizbullah'ın Tayvan merkezli bir şirketten çağrı cihazı satın aldığını öğrenmesinin ardından 2022 yılında başladı.

İddiaya göre çağrı cihazlarının içine gizlenen patlayıcı miktarını sığdırmak için biraz daha büyük yapılması gerekiyordu. Yakındaki insanlara zarar vermeden sadece savaşçıya zarar verecek doğru patlayıcı miktarını bulmak için mankenler üzerinde birkaç kez test edildi.

Şarku’l Avsat’ın AP'den aktardığı habere göre göre Mossad ayrıca, bir kişinin çağrı cihazını cebinden çıkarmasını sağlayacak kadar acil bir zil sesi bulmak için çeşitli zil seslerini de test etti.

Gabriel ismini kullanan ikinci ajan, Hizbullah'ı cihazları daha büyük çağrı cihazlarıyla değiştirmeye ikna etmenin iki hafta sürdüğünü, bunun için de kısmen sahte YouTube reklamları kullanarak cihazların toza ve suya dayanıklı ve uzun pil ömrüne sahip olduğunu iddia ettiklerini söyledi.

Ajan ayrıca, Tayvan'ın Gold Apollo şirketini farkında olmadan Mossad ile iş birliği yapması için kandırmak amacıyla Macaristan merkezli bir şirket de dahil olmak üzere paravan şirketlerin kullanıldığını anlattı.

Hizbullah da paravan şirketin İsrail ile çalıştığından habersizdi. Gabriel, “Bizden alım yaptıklarında Mossad'dan alım yaptıklarını bilmiyorlardı. Truman Show gibiydik, her şey perde arkasında kontrol altındaydı. Onların deneyiminde ise her şey doğal akışında ilerliyordu. İş adamları, pazarlama, mühendisler, showroom vs. her şey yüzde 100 orijinaldi” ifadelerini kullandı.

Eylül ayına gelindiğinde Hizbullah’ın elinde 5 bin çağrı cihazı vardı.

İsrail saldırıyı 17 Eylül'de Lübnan genelinde çağrı cihazlarının çalmaya başlamasıyla başlattı. Cihazlar, kişi gelen şifreli mesajı okumak için düğmelere basmasa bile patlıyordu.

sxcdv
Hizbullah mensupları, 18 Eylül 2024 Çarşamba günü Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güney banliyösünde çağrı cihazlarının patlaması sonucu ölen bir Hizbullah üyesinin tabutunu taşıyor. (AP)

Ertesi gün Mossad telsizleri aktif hale getirdi ve cihazlardan bazıları çağrı cihazı saldırılarında ölen 30 kadar kişinin cenazesinde patladı.

Gabriel amacın Hizbullah üyelerini öldürmekten çok bir mesaj vermek olduğunu söyledi.

Saldırıyı izleyen günlerde İsrail savaş uçakları Lübnan'daki hedefleri vurarak binlerce kişinin ölümüne neden oldu. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail'in sığınağına bomba atması sonucu öldürüldü.

Michael adını kullanan ajan, çağrı cihazlarının patlamasından bir gün sonra Lübnan'da insanların klimalarını açmaya korktuklarını, çünkü onların da patlayacağını düşündüklerini söyledi. Michael, “Gerçek bir korku vardı” dedi.

Bunun kasıtlı olup olmadığı sorulduğunda ise şunları söyledi: “Kendilerini savunmasız hissetmelerini istiyoruz ve hissediyorlar da. Çağrı cihazlarını tekrar kullanamayız. Çünkü bunu zaten yaptık. Zaten bir sonraki aşamaya geçtik. Şimdi bir sonraki aşamanın ne olacağını tahmin etmeye çalışmak zorunda kalacaklar.”