Kendilerini kimin yöneteceğini artık umursamayan Gazzeliler sadece onurlu bir yaşam istiyor

İsrail’in dün Han Yunus’ta bir eve düzenlediği saldırıda ölenlerin yakınları (EPA)
İsrail’in dün Han Yunus’ta bir eve düzenlediği saldırıda ölenlerin yakınları (EPA)
TT

Kendilerini kimin yöneteceğini artık umursamayan Gazzeliler sadece onurlu bir yaşam istiyor

İsrail’in dün Han Yunus’ta bir eve düzenlediği saldırıda ölenlerin yakınları (EPA)
İsrail’in dün Han Yunus’ta bir eve düzenlediği saldırıda ölenlerin yakınları (EPA)

Gazze Şeridi’ndeki savaşla ilgilenen ABD’li, İsrailli, Arap, Avrupalı ​​ve hatta Filistinli herhangi bir taraf, savaşta en yüksek bedeli ödeyen Gazze halkının kendi gelecekleri hakkında fikrini almayı düşünmüş gibi görünmüyor.

ABD, İsrail, Filistin Yönetimi, Hamas ve Arap ülkeleri, ‘savaşın ertesi günü’ için olası planlar yapıp, Gazze’yi kimin yöneteceğini tartışıyor.

Şarku’l Avsat muhabirlerinin Gazze’deki izlenimlerine göre, İsrail’in Gazze’de devam eden savaşında sevdiklerini, evlerini, hayallerini ve mallarını kaybeden insanlar ise, sadece savaşın durmasını istiyor.

Gazzelilerin, Hamas yönetiminin devamını veya eski yönetimin geri gelmesini isteyip istemediklerini veya başka herhangi bir şeyi düşünme lüksleri yok.

Hatta bazen, Gazze’de kimsenin yöneteceği bir şey kalmadığını düşünerek dalga bile geçiyorlar.

devgr
Refah’ta yerinden edilmiş insanlar çadırlarının yanında (Reuters)

Gazze’nin Yermuk bölgesinde yaşayan Atıf Hanun (74) Şarku’l-Avsat muhabirine şunları söyledi;

Artık ölümden nasıl kurtulacağımızı düşünüyoruz. Her gün sadece geçimimizi sağlamayı düşünüyor, ölecek miyiz, yaralanacak mıyız, tutuklanacak mıyız diye bekliyoruz. Bizim düşündüğümüz sadece bu, bizi kimin yönettiği değil. Beni kimin yönettiği artık umurumda değil ama işgali kesinlikle reddediyorum. Eğer hala yönetecekleri bir şey varsa, bize günlük gıdamızı sağlayan, bize hayat, umut ve güvenlik veren, İsrailli olmayan ya da onunla işbirliği yapmayan, hatta uluslararası bir tarafın olması gerektiğine inanıyorum.

Gazze yönetiminde uluslararası taraf veya güçlerin varlığı, nitelikli bir otorite, teknokratlardan oluşan bir hükümet ve yerel aşiretler de dahil olmak üzere masaya konan birçok fikirden biri.

İsrail, Gazze Şeridi’ni valiliklere bölmeyi, buradaki sivil otoriteyi yerel aşiretlere devretmeyi ve güvenlik otoritesinin İsrail ordusunun elinde kalmayı planlıyor.

Bu, Filistinlilerin genel olarak reddettiği bir öneri.

Şarku’l Avsat’a konuşan aşiret muhtarı Salah Ebu Avad konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı;

Gazze’de yönetim ve güvenliğin sorumluluğunu aşiretlerin üstlenmesi fikri kabul edilemez ve işe yaramayacak. İşgalcilerin kanatları altına girmeyi ve onun amaçlarına hizmet etmeyi kabul edecek bir aşiret veya aile bulamazlar. İsrail’in düşüncesi Gazze Şeridi’nde uygulanamaz, belki diğer ülkelerde başarılı olabilir. Fakat Filistinli aşiretler, bulundukları her yerde ulusal kaygıyı taşırlar, mücadele ve kurtuluşun her aşamasında ortak olmaya çalışırlar.

xs
Han Yunus’ta bulunan Avrupa Hastanesi’ndeki Filistinliler (AFP)

Filistin Yönetimi, Hamas gibi İsrail’in önerisini reddetti ve sorunun Filistin’in iç meselesi olduğunu vurguladı.

Ancak Filistin Otoritesi ve Hamas’ın, Gazze Şeridi’nin yönetimi konusunda ortak bir vizyonu yok.

ABD’liler ise, İsrail gibi Hamas’ın sahneden çekilmesini istiyor ve nitelikli bir Filistin Otoritesi istiyor.

Şarku’l Avsat’a konuşan Gazzeliler, sadece İsrail’in gelecekte Gazze Şeridi’ni yönetmemesi gerektiği konusunda anlaştıklarını, ancak kimin yönetmesi gerektiği konusunda fikir ayrılığına düştüklerini söyledi.

Gazze İslam Üniversitesi İktisat Fakültesi öğrencisi Ayser Matar, görüşlerini şu ifadelerle anlattı;

Çözüm Filistin’de olmalı. Savaştan önce reddettiklerimizin şimdi birçok kişi tarafından kabul edilebileceği doğrudur. Ama sonuçta çözümün Filistin olması gerektiğine inanıyorum. Kapsamlı bir siyasi çözümü ve teknokrat bir hükümetin kurulmasını destekliyorum. Daha fazla savaş istemiyoruz. Çatışmanın bitmesini istiyoruz.

Gazetecilik ve medya mezunu Bisan Şeref ise, “Önemli olan yönetimin İsrail ve ABD’nin müdahalelerine uymamasıdır. Gazze halkının güvenliğinin sağlanması ve üzerindeki ablukanın kaldırılmasıyla özetlenebilecek talepleri yerine getirecek, yönetebilecek bir yapının olması gerekiyor.”

sevg
Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta yerinden edilmiş kişiler için kurulan çadırlar (AP)

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus’ta dükkan sahibi olan Muhammed Galban ise şunları söyledi;

Savaştan sonra başka savaşlar da olacak. Afetler olacak, dolayısıyla halkın ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir hükümete ihtiyacımız var. Hamas bunu başaramayacak. Yaşanan tüm yıkımlara rağmen insanların hala direnme gücü var. Ancak siyasi durum ve direniş seçeneklerinin, vatandaşın yaşamını iyileştirecek ve maliyetli savaşlara girmeyecek şekilde yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Aslında şu anda bizi kimin yönettiğini artık umursamıyoruz. Fakat İsrail’in yönettiği aşiretlerden bahsetmek başka yerlerde başarısız olan bir tecrübedir ve burada da daha başlamadan başarısız olacaktır. Bu çok saçma bir teklif.

Dört çocuk annesi ev hanımı Nermin Şerif ise, Filistin Yönetimi’nin Gazze Şeridi’ni yönetmesi gerektiğini söyleyerek, “Çünkü, Gazze’yi yeniden inşa edebilecek ve sakinlerin yaşam koşullarını iyileştirebilir. Diğer teklifler ise sahada uygulanamayacak bir yanılsamadır” dedi.

Gazzeli aktivist ve blog yazarı Emel Vadiya ise, “Savaş durduktan sonra bizi kimin yöneteceği umurumuzda değil. Ama kesinlikle işgalciler ya da uluslararası güçler değil, bize insanca bir yaşam garantileyen ve İsrail tankları tarafından ezilen geleceğimizi yeniden kuracak olan Filistin yönetimini istiyoruz” diye konuştu.



Hamas'ın askeri operasyonları Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi nasıl etkiliyor?

 Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları mensupları (Getty Images)
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları mensupları (Getty Images)
TT

Hamas'ın askeri operasyonları Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi nasıl etkiliyor?

 Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları mensupları (Getty Images)
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları mensupları (Getty Images)

Hamas'ın Gazze Şeridi'nde İsrail askerlerine karşı yürüttüğü nitelikli askeri operasyonlar, ateşkes müzakereleri ve Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına varma şansı üzerindeki etkilerinin boyutu hakkında soru işaretleri yaratıyor.

Gözlemciler, direniş operasyonlarının ‘İsrail hükümeti üzerinde ateşkes anlaşmasını kabul etmesi için bir baskı kartı’ oluşturduğuna inanıyor ve ‘askeri operasyonların devam etmesinin, özellikle artan sokak baskısıyla birlikte İsrail tarafını ateşkesi kabul etmeye itebileceğini’ belirtiyor.

Mısır, Katar ve ABD öncülüğünde Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşması imzalanması için yürütülen arabuluculuk çalışmaları aksamaya devam ediyor. Gazze şehrinin doğu bölgelerindeki Refah ve Han Yunus'un yanı sıra Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun ve Beyt Lahiya'da son zamanlarda sık sık düzenlenen direniş operasyonlarında çok sayıda İsrail askeri öldürüldü ve yaralandı.

Gazze Şeridi'ndeki İsrail askerleri (Arşiv - Reuters)Gazze Şeridi'ndeki İsrail askerleri (Arşiv - Reuters)

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, bu hafta Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde İsrail askerlerinin, tanklarının ve buldozerlerinin hedef alındığını ve İsraillilerin kayıplar verdiğini duyurdu.

Hamas'ın askeri operasyonları, İsrail hükümetinin 19 Mart'ta ateşkes anlaşmasını bozmasından bu yana İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının devam ettiği bir ortamda gerçekleşti.

19 Ocak'ta Hamas ve İsrail uluslararası arabulucuların (Mısır, ABD ve Katar) çabalarıyla Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına vardı. Anlaşmanın ilk aşaması 42 gün sürecek ve bu süre zarfında ikinci ve üçüncü aşamaların uygulanması için görüşmeler yapılacaktı. Ancak İsrail tarafı ilk aşamanın sona ermesinin ardından Gazze Şeridi'nde askeri operasyonlarına yeniden başladı.

Uluslararası Filistin Halkının Haklarını Destekleme Komitesi Başkanı Salah Abdulati, Filistin direnişinin operasyonlarının ‘Filistinlilerin haklarını desteklemek ve saldırganlığı durdurmak için devam eden uluslararası baskı ile Gazze Şeridi'ndeki ateşkes sürecini hızlandırdığına’ inanıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan Abdulati, “Askeri operasyonların devam etmesi, Tel Aviv'de devam eden savaşın kayıpları nedeniyle İsrail sokağının baskısı ve protestoları yoluyla İsrail hükümeti üzerinde bir baskı kartı oluşturuyor. Savaşın İsrail hükümetine yüksek maliyeti, onu saldırganlığı uzatma politikalarını yeniden gözden geçirmeye itiyor” ifadelerini kullandı.

Abdulati'ye göre İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden saldırganlığı karşısında Hamas'ın elinde ‘İsrailli esirler, direniş, uluslararası ve Arap baskıları’ gibi İsrail tarafına yönelik baskı kartları var.

Hamas 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerinden yaklaşık 250 kişiyi esir aldı ve İsrail hükümeti 57 esirin bugün halen Gazze Şeridi'nde olduğunu söylüyor.

Yerlerinden edilmiş Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım alıyor. (AFP)Yerlerinden edilmiş Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım alıyor. (AFP)

Askeri operasyonlar İsrailli karar alıcılar üzerinde bir baskı unsuru oluştursa da uluslararası ilişkiler profesörü Dr. Tarık Fehmi bu operasyonları ateşkes çabalarını ilerletmek için yeterli görmüyor. Fehmi'ye göre bu operasyonlar, İsrail sokağının Netanyahu hükümetine ateşkes anlaşmasını hızlandırması için baskı yapması yoluyla ateşkes süreci için sadece bir katalizör olabilir.

Şarku’l Avsat'a açıklamalarda bulunan Fehmi, Hamas’ın askeri operasyonlarının ‘ateşkes sürecinde güvenilebilecek tek motor olmayacağına’ ve ‘İsrail tarafı üzerindeki etkilerinin sınırlı olduğuna’ inanıyor. Fehmi, İsrail ve Hamas'ın yakında, ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un Gazze Şeridi'nde ateşkes için değiştirilmiş önerisine yanıt vereceğini umuyor.

Witkoff kısa bir süre önce Gazze Şeridi'nde 60 günlük ateşkes, halen esir tutulan 57 kişiden 28'inin bin 200'den fazla Filistinli mahkûmla takas edilmesi ve Gazze Şeridi'ne insani yardım girişini öngören bir öneri sundu.

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes, Hamas'ın kalan esirleri ancak İsrail'in savaşı sona erdirmeyi kabul etmesi halinde serbest bırakacağını söylemesi ve Netanyahu'nun Hamas silahsızlandırılmadan ve Gazze Şeridi'nden çıkarılmadan savaşı sona erdirmeyeceğini taahhüt etmesi nedeniyle zorluklarla karşı karşıya.

Fehmi, İsrail'in ‘önümüzdeki dönemde Güney Lübnan'daki gelişmelere ve Yemen'deki Husilerin defalarca bombalanmasının ardından Yemen cephesine odaklanacağını’ düşünüyor. Fehmi, bu gelişmelerin İsrail hükümetini Gazze Şeridi'ndeki durumu sakinleştirmeye itebileceğini ifade etti.