Hamas, Çin yapımı keskin nişancı silahına sahip olduğunu açıkladı

M99 tüfeği zırhı delebiliyor ve yaklaşık bin 500 metre menzile sahip, atış hızı ise saniyede 800 metre

(Independent Arabia)
(Independent Arabia)
TT

Hamas, Çin yapımı keskin nişancı silahına sahip olduğunu açıkladı

(Independent Arabia)
(Independent Arabia)

Gazze savaşının 85. gününde Hamas, harekete mensup bir keskin nişancının, askeri olarak M99 olarak bilinen Çin Zijiang M99 keskin nişancı tüfeğini kullanarak bir İsrail askerini öldürdüğünü belgeledi.

Olaydan günler sonra İsrail Askeri Sansürü, Gazze'de öldürülen İsrail askerinin adını açıkladı.

Açıklamada Aviv Levy adında 21 yaşındaki İsrail askerinin kara kuvvetlerinin Gazze'nin kuzey kesimine saldırısı sırasında çıkan çatışmada Hamas keskin nişancısı tarafından öldürüldüğü ifade edildi.

En yeni silah

Askerin ölümünün açığa çıkması ve bilgilerinin yayımlanmasının yanı sıra operasyonun videosu Hamas hareketinin "M99" keskin nişancı tüfeğine sahip olduğunu belgeliyor.

Bu silah, Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında en az 3 kez Hamas askerlerinin elinde görüldü.

Bu tüfek, Hamas'ın savaşta kullanıldığını açıkladığı en yeni silah. Hamas bu silahın bitmeyen çatışma günlerinde hareketin mühimmatına dahil olduğunu resmen duyurdu.

Ancak M99, gayri resmi olarak hizmete girmeden önce son beş yıldır askeri eğitim ve geçit törenlerinde Hamas askerleri tarafından kullanıldı.

Silahın özellikleri

"M99", 2005 yılında hizmete giren ve ilk kez Çin Halk Kurtuluş Ordusu Donanması tarafından kullanılan, Çin yapımı bir keskin nişancı tüfeği.

Ağır kalibreli mermilere (12,7 x 108 mm) sahip anti- malzeme tüfeği.

Fırlatma hızı saniyede 800 metre (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
Fırlatma hızı saniyede 800 metre (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)

Tüfek, zırhlı araçlara ve katı malzemelere nüfuz etme kabiliyetine haiz olup standart özelliklere sahip.

12 kilogram ağırlığında ve yaklaşık 1,5 metre uzunluğunda.

Aynı zamanda ayarlanabilir tutucularla donatılmıştır ve şarjörü beş mermi tutarken besleme yarı otomatik.

Önem

Menzili yaklaşık bin 500 metreye ulaşırken, atış hızı saniyede 800 metreye, yani sesten iki kat daha hızlı seviyeye ulaşıyor.

Askeri işler araştırmacısı Mehdi Hasaneyn bu özelliklerle ilgili olarak şunları söyledi:

Bunlar keskin nişancı için büyük önem taşıyor. Hedefe tepki verme fırsatı vermeden ansızın yakalanmasına olanak tanıyor. Tüfekten çıkan mermi, sesi ulaşmadan en fazla iki saniye içinde hedefi vuruyor. Bu, atıcının hareket etmesi ve konumu belirlenmeden önce konumunu değiştirmesi için yeterli zamana sahip olduğu anlamına geliyor. Bu tüfeğin Gazze'de ortaya çıkışı, keskin nişancı silahlarına güçlü bir katkı sağlıyor ve hizip savaşçılarının İsrail ordusundaki piyade kuvvetlerini kolayca vurmasına yardımcı oluyor. Bu durum muhakkak Tel Aviv'de endişe uyandırıyor.

Hasaneyn'in açıklamasına göre M99 tüfeği, hedefi vurma kalitesi açısından bir piyade taburunun verimliliğine eşdeğer.

Tek bir keskin nişancı genellikle doğrudan çatışmaya giren bir grup savaşçıdan daha büyük görevleri yerine getiriyor.

Bunun tek nedeni ise konumunun bilinmemesi ve hedefi yüksek doğrulukla vurabilmesidir.

Çin silahları

Hamas'ın M99 silahını ortaya çıkarmasının ardından İsrail Yayın Kurumu (Kan), İsrail ordusunun Gazze'de, hareketin savaşçılarının rekor düzeyde kullandığı büyük miktarlarda Çin silahını ele geçirdiğini belirten bir rapor yayımladı.

Rapora göre Gazze'de askerleri geri döndüren ve öldüren aldatmacalar ve beklenmedik sürprizler arasında bu silahlar da var.

Kan'a göre Tel Aviv'deki güvenlik seviyesi, İsrail'deki siyasi yapıya Hamas'ın savaşlarda standart Çin silahları kullandığı konusunda resmi olarak bilgi verdi.

Yayın Otoritesi, Çin'den gelen silahların Gazze Şeridi'ne nasıl ulaştığı konusunda güvenlik koridorlarında soru işaretleri bulunduğunu, bu silahların Çin'den Hamas'a doğrudan mı yoksa başka yolla mı geldiği konusunda net bir bilgi olmadığını belirtti.

Kan, M99 keskin nişancı tüfeğinin ortaya çıkmasının ardından İsrail askeri istihbaratında şok yaşandığına dikkat çekti.

Özellikle ön araştırmalar, bu silaha Hamas savaşçıları tarafından modifikasyonlar yapıldığını ve bu modifikasyonların silahın daha isabetli ve daha uzun menzilli olmasını sağladığını ortaya koydu.

Çin yanıtı

Çin'in sosyal paylaşım sitesi "X"teki Arapça hesabı, Çin tüfeği taşıyan bir Hamas savaşçısının fotoğrafını alıntılayarak üzerine şunları yazdı:

Gazze'deki El-Kassam Tugayları'ndan bir keskin nişancının elinde ağır kalibre bir Çin 'M99' tüfeği görüldü.

Şarjörde 5 kurşun var (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
Şarjörde 5 kurşun var (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)

"Çin Arapça" hesabında yayımlanan açıklamaya göre tüfek, Filistinli gruplar tarafından Gazze Şeridi'nde kara operasyonları yürüten İsrail güçlerine karşı yaklaşık 1 buçuk aydır kullanılıyor.

Açıklamaya göre Şeritte olması, İran üzerinden oraya yeniden ihraç edilmiş olabileceği anlamına geliyor.

Başka bir silah

İsrail işleri araştırmacısı Karis Witt, "Çin silahlarının doğrudan Çin'den satın alınarak Filistinli askerlerin eline geçtiğine inanmıyorum. Ben Pekin'in devlet dışı kuruluşlara silah satmadığını düşünüyorum ancak Orta Doğu'daki ülkelere kesinlikle silah satıyor" dedi.

Çin M99 tüfeği Hamas savaşçılarının elindeki tek keskin nişancı silahı değil. Nitekim hareket, 2014'ten bu yana, "El-Gavl" adını verdiği, 14,5 milimetre kalibreli ve 2 bin metreye kadar öldürücü menzile sahip, yerli üretim bir keskin nişancı tüfeğine sahip. Hamas liderlerinden Hammad er-Rakab şöyle diyor: "Her türlü silaha sahip olma hakkımız var. Her halükarda uluslararası hukukta meşru bir hak olan meşru müdafaa hakkını kullanıyoruz ve bu silahları nasıl elde ettiğimiz sorularına cevap vermek zorunda değiliz" ifadelerini kullandı.

Independent Arabia - Independent Türkçe



Bir gözü savaşta, diğer gözü kaderinde olan Gazze’nin ‘kafa karışıklığı’

Hamas'a göre Gazze'de ateşkes umutları giderek azalıyor (AFP)
Hamas'a göre Gazze'de ateşkes umutları giderek azalıyor (AFP)
TT

Bir gözü savaşta, diğer gözü kaderinde olan Gazze’nin ‘kafa karışıklığı’

Hamas'a göre Gazze'de ateşkes umutları giderek azalıyor (AFP)
Hamas'a göre Gazze'de ateşkes umutları giderek azalıyor (AFP)

İzzettin Ebu Ayşe

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail'in İran'a karşı başlattığı saldırıdan önce, ABD, İsrail, Hamas ve İran arasında Gazze konusunda geniş kapsamlı müzakereler yürütüldüğünü açıklamıştı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da Gazze'de tutulan rehinelerin durumuyla ilgili ciddi ilerlemeler kaydedildiğini doğruladı.

Ancak İsrail'in İran'a sert bir askeri darbe indirmesi, Gazze meselesinin çözülmesine ve ateşkes anlaşmasına varılmasına katkıda mı bulunacak, yoksa bölgedeki ateşkes müzakerelerini olumsuz yönde mi etkileyecek?

Darbe öncesi çabalar

İsrail, İran'ı 7 Ekim 2023 saldırılarını finanse etmekle suçluyor. Bu suçlamayı dayandırdığı nedenlerden biri Hamas Hareketi’nin Tahran'ın bölgedeki uzantılarından biri olarak görmesi ve Hamas ile İran arasında uzun soluklu ve güçlü ilişkiler olmasıdır.

Mevcut bilgilere göre ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve Filistin asıllı Amerikalı akademisyen ve siyasi aktivist Bishara Bahbah, İsrail İran'a ağır bir darbe indirmeden önce, ABD ile İran arasında İran’ın nükleer programına ilişkin müzakerelerle eş zamanlı olarak Gazze konusunda bir anlaşma metni üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırmışlardı. Bu çabalar, ABD ile İran arasındaki müzakerelerle eş zamanlı olarak yürütülüyordu.

İsrail'in İran'a yönelik askeri saldırısı öncesinde, arabulucular Katar ve Mısır, ABD ile Gazze ve İran meselelerine dair görüşmeler yaptılar. Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, Washington ile Tahran arasındaki müzakerelerin gelişmeleri ve Gazze'deki savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya varılması için Witkoff ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Tüm bu çabalar, Katar'ın Witkoff'un ateşkes önerisine ilişkin yenilikçi ve değiştirilmiş bir formül sunmasının ardından gerçekleşti. O sırada Hamas'ın geçici lideri Halil el-Hayya, "Gazze'deki savaşı durdurmaya yönelik bir dizi fikir aldık. Witkoff'un önerisine açığız. Ancak savaşı kalıcı olarak sona erdirmek ve İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesini sağlamak için daha güçlü güvenlik garantileri gerekiyor” açıklamasında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia'dan aktardığı habere göre bu çabalar Tahran'ın doğrudan bilgisi dahilinde gerçekleştirildi. Trump, ilk kez Gazze'de ateşkes dosyasına doğrudan müdahale ederken bunu, “Gazze şu anda bizim, Hamas ve İsrail arasında yürütülen büyük müzakerelerin ortasında ve İran da bu müzakerelere katılıyor. Gazze'de neler olacağını göreceğiz. Rehineleri geri almak istiyoruz” şeklindeki heyecan verici açıklamasıyla duyurdu.

Ardından Netanyahu, esir takası ve Gazze'deki ateşkes müzakerelerinde önemli ilerleme kaydedildiğini söyledi ve ardından üst düzey bakanlarıyla bir toplantı yaptı. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar, rehinelerle ilgili anlaşmayı sağlamaya kararlı olduklarını ve ilerleme kaydedildiğini söyledi.

İsrail şartlarını koyuyor

Ancak İsrail'in İran'a saldırmasının ardından Gazze dosyasıyla ilgili tüm bu gelişmelere endişeyle bakılırken, Hamas bu eksene olan bağlılığını yeniden teyit etti ve tutumunda değişiklik yapmadı. Hamas liderlerinden İzzet Rişk, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının tehlikeli olduğunu, bölgede patlamaya yol açabileceğini ve bunun Netanyahu'nun bölgeyi açıkça bir savaşa sürükleme konusundaki kararlılığını yansıttığını söyledi.

İsrail'in saldırısı, Gazze'deki savaşın gidişatını etkiliyor. Siyasi ve askeri gözlemciler, savaşın gidişatı ve ateşkesin Tahran ile Tel Aviv arasındaki askeri gelişmelere bağlı olarak değişebileceğini ve bir anlaşmaya varılabileceği gibi, tarafların tutumlarının sertleşebileceğini belirtiyorlar.

Siyasi araştırmacı Macid Ebu Herbid, değerlendirmesinde şunları söyledi:

“İsrail, bölgede zaferler kazandığına ve İran'a karşı ezici bir galibiyet elde ettiğine inanıyor. Bu durum Netanyahu'yu, kazanan tarafın şartları belirlediği kuralına göre şartlarını ve taleplerini sertleştirmeye iten bir coşkuya kapılmasını sağlarken Gazze konusunda yenilgiye uğradığına inandığı Hamas'ın bu şartlara uyması gerektiğini düşünüyor.”

Ebu Herbid, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hamas her şeyi kaybettiğini düşünüyor olabilir ve bu yüzden tek seferde kapsamlı bir anlaşma imzalamakta ısrarcı bir tutum sergileyebilir. Bu durum toprak üzerindeki kontrolünü kaybettikten sonra kaybedecek başka bir şeyi kalmadığından kaynaklanıyor."

Ebu Herbid'e göre İsrail'in İran'a yönelik saldırıları Gazze dosyası üzerinde hızla etkili olmayacak. Yani ne Hamas ateşkes için acele edecek ne de İsrail anlaşmaya varmak ve rehinelerin serbest bırakılması için acele edecek. Siyasi araştırmacı, her iki tarafın da önceliklerini değiştirmek için Tahran'daki çatışmalardaki gelişmeleri beklediğini belirtti.

“İran ateşkesi engelleyebilir”

Askeri bilimler alanında öğretim görevlisi Muaviye Vasif ise İsrail ile İran arasındaki gerginliğin Gazze'deki ateşkes sürecine hizmet etmediğini söyledi. Vasif’e göre Netanyahu, Tahran'ı vurma planlarıyla meşgulken, Hamas durumu izliyor ve müzakere edecek birini bulamıyor. Bu yüzden Gazze'deki durum olduğu gibi kalabilir.

Vasif, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:

“Trump'ın açıkladığına göre İran, İsrail ile Hamas arasında Gazze konusunda yürütülen görüşmelere dahil olduğundan, herhangi bir öneriyi reddederek Hamas’ı etkileyecektir. Ayrıca ABD ile yürüttüğü görüşme ve müzakerelerde şartlarını sertleştiriyor ve bunları hiçbiri, kısa süreliğine de olsa bir ateşkese varılmasını isteyen Gazze halkının yararına olmayacak.”

Hamas'ın şu anda zayıf bir konumda olduğunu ve Tel Aviv'in İran'la savaşla meşgul olması nedeniyle İsrail'e Gazze'de ateşkes için baskı yapamayacağını söyleyen Vasif, Tahran'daki gerginliğin Gazze'deki çatışmaları hafifletebileceğini, ancak Netanyahu'nun şu anda zafer kazandığına inandığı için ateşkes görüşmelerini etkilemeyeceğini belirtti.

Güvenlik araştırmacısı Vail el-Mubeyyed ise farklı bir görüşe sahip. İsrailli bakanların İran'a yönelik saldırıyla meşgul oldukları bir ortamda Netanyahu'nun Gazze'deki ateşkes dosyasını gündeme getirebileceğini söyleyen Mubeyyed, “Tel Aviv hükümetindeki aşırı sağcı bakanlar İsrail'in Tahran'a yönelik saldırılarıyla meşguller ve şu an Gazze ile ilgili hiçbir şeye karşı çıkmıyorlar. Bu yüzden yakında Gazze'de bir ateşkes sağlanabilir” değerlendirmesinde bulundu.

Hamas ne düşünüyor?

Hamas'a göre Gazze'de ateşkes umutları yok oluyor. Hamas liderlerinden İzzet Rişk, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının Gazze'deki sükuneti bozduğunu, Netanyahu'nun kibirli bir tavır sergilediğini ve Gazze'deki krizi kasıtlı olarak derinleştirerek bölgedeki gelişmelerle ilişkilendirdiğini söyledi.

İran’a yönelik saldırının Gazze'ye bazı yansımaları söz konusu ve Netanyahu, Hamas'ın müzakere turlarında gösterdiği esnekliğe rağmen savaşı sona erdirmek istemiyor. İsrail'e göre Gazze'deki savaşın sona ermesi bölgesel meselelerle ilişkili ve Tel Aviv bölge haritasını kendi istediği şekilde yeniden çizmeyi planlıyor. Gazze'de olanlar da bu planın sadece bir parçası.