Hamas: ABD, İsrail'in yargılanması konusundaki tutumuyla uluslararası hukuku küçümsüyor

Hamas, Güney Afrika'nın İsrail'in Uluslararası Adalet Divanında (UAD) yargılanması için açtığı davaya ilişkin ABD'nin tutumunun uluslararası hukuku "küçümseme" anlamına geldiğini belirtti

(AA)
(AA)
TT

Hamas: ABD, İsrail'in yargılanması konusundaki tutumuyla uluslararası hukuku küçümsüyor

(AA)
(AA)

Hamas'tan yapılan açıklamada, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın dün İsrailli yetkililerle görüşmesinin ardından konuya ilişkin sarf ettiği ifadelerine tepki gösterildi.

Blinken'in Güney Afrika'nın İsrail'e karşı UAD'a açtığı davaya ilişkin sözlerinin, uluslararası hukuku "küçümseme" anlamına geldiği kaydedilen açıklamada, ABD'nin bu tutumunun uluslararası adalet mekanizmalarının görevlerini yerine getirmesini engelleme girişimi niteliğinde olduğu belirtildi.

Açıklamada ayrıca, ABD yönetimine Gazze'de işlenen soykırım suçunu destekleyen politikasına son vermesi çağrısı yapıldı.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, dün İsrailli yetkililerle görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, "Güney Afrika'nın İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanında dava açmasının Gazze Şeridi'ndeki tırmanışı kontrol altına alma çabalarını dağıttığını" savunmuştu.

Güney Afrika'nın İsrail’e karşı UAD'de açtığı "soykırım davası"

Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de işlediği fiillerle Soykırımın Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık'ta UAD'de dava açarak İsrail aleyhine ihtiyati tedbir kararı alınmasını talep etmişti.

Güney Afrika, durumun aciliyeti sebebiyle UAD'den tedbir kararına hükmetmesini talep ederken 11 Ocak'taki duruşmada Güney Afrika avukatlarının, 12 Ocak'ta ise İsrail avukatlarının Divan hakimlerine ihtiyati tedbirlerin gerekliliğine ilişkin sunumlarını yapması bekleniyor.

1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin 9. maddesi uyarınca, bir devletin sözleşmenin maddelerini ihlal etmesi durumunda, sözleşmeye taraf herhangi bir devlet, ihlalci devlet aleyhine UAD'de dava açabiliyor.



Hizbullah İran'ı zaferinden dolayı kutladı ve daimi desteğini teyit etti

İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)
İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)
TT

Hizbullah İran'ı zaferinden dolayı kutladı ve daimi desteğini teyit etti

İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)
İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)

Hizbullah dün yaptığı açıklamada, İran'ın İsrail'le savaşta “büyük bir zafer” elde ettiğini belirterek, her zaman İsrail'in yanında yer alacağını bir kez daha teyit etti.

Hizbullah açıklamasında İran'ı “bu ilahi zafere ulaştığı” için kutladı ve İran'ın İsrail'e yönelik “hassas ve acı verici saldırılarını” ve “nükleer tesislerine yönelik ABD saldırganlığına verdiği gürleyen yanıtı” övdü.

“Bu, bölgedeki ABD hegemonyası ve Siyonist saldırganlık karşısında yeni bir tarihi aşamanın sadece başlangıcıdır” ifadelerini kullandı.

İsrail ile bir yıldan fazla süren ve kasım ayında ateşkesle sona eren yıkıcı bir savaşa giren Hizbullah, “teslimiyeti, boyun eğmeyi ve taviz vermeyi” reddederek, “İran liderliği ve halkı ile birlikte kararlı ve sağlam duruşunu” teyit etti.

Akşam saatlerinde yüzlerce Hizbullah destekçisi, örgütün daveti üzerine “zaferi” kutlamak üzere İran Büyükelçiliği önünde toplandı.

sdfrgt
Hizbullah destekçileri Beyrut'taki İran Büyükelçiliği önünde Hizbullah tarafından düzenlenen bir kutlamaya katıldı.

“Hizbullah parlamento bloğu başkanı Muhammed Raad yaptığı konuşmada şunları söyledi: ”Hoşunuza gitse de gitmese de İran bölgede caydırıcı bir güçtür. Bunu da tüm bölgeye hegemonyasını dayatmak isteyen acımasız düşmanın kolu değil, kararlılığı ve metanetiyle kanıtlamıştır."

İsrail 13 Haziran'da, kendisine tehdit olarak gördüğü İran'ın nükleer programını ortadan kaldırmak amacıyla nükleer tesisleri, bilim adamlarını ve askeri liderleri hedef alan, İran'a yönelik eşi benzeri görülmemiş bir hava saldırısı başlattı.

ABD pazar günü, İran'daki Fordo, İsfahan ve Natanz nükleer tesislerine saldırılar düzenlemiş ve salı günü ateşkes kararı alınmıştı.

Şarku’l Avsat’ın İran Sağlık Bakanlığı'ndan aktardığı sadece sivil kayıpları içeren verilere göre, savaş İran'da en az 610 kişinin ölümüne ve 4 bin 700'den fazla kişinin yaralanmasına neden oldu. İsrail'de ise yetkililere göre savaş sonucunda 28 kişi hayatını kaybetti.

İran, Hizbullah'ın ana destekçisi ve kuruluşundan bu yana ona para, silah ve eğitim sağlıyor. Lübnanlı grup, İsrail ile son çatışmasından bitkin bir şekilde çıktı, liderlerinden ve savaşçılarından birçoğunu kaybetti.