Mısır Gazze’den gelenlerden herhangi bir ek ücret tahsil edildiğini yalanladı

Mısır yardımı Gazze Şeridi'ne girmeye hazırlanıyor (Mısır Kızılayı)
Mısır yardımı Gazze Şeridi'ne girmeye hazırlanıyor (Mısır Kızılayı)
TT

Mısır Gazze’den gelenlerden herhangi bir ek ücret tahsil edildiğini yalanladı

Mısır yardımı Gazze Şeridi'ne girmeye hazırlanıyor (Mısır Kızılayı)
Mısır yardımı Gazze Şeridi'ne girmeye hazırlanıyor (Mısır Kızılayı)

Mısır, Gazze Şeridi'nden Refah kapısı yoluyla gelenlerden resmi olarak ek ücret tahsil edildiği yönündeki iddiaları reddetti. Bilgi Servisi başkanı Ziya Raşvan yaptığı açıklamada, bazı medya kuruluşları ve sosyal medya sayfalarında bu konuda dolaşanların, herhangi bir belge olmaksızın anonim ve bireysel kaynaklara dayanan “yalan iddialar” olduğunu söyledi. Ayrıca resmi makamlar tarafından toplananların yalnızca geçişin işleyişini düzenleyen Mısır yasalarına uygun olarak belirlenen ücretler olduğunu açıklayarak, bu ücretlerin "sabit olduğunu ve hiçbir zaman artış yapılmadığını" kaydetti.

Geçtiğimiz birkaç gün içinde Filistinli sayfalar, Refah geçişini kullanarak Gazze Şeridi'nden çıkma koordinasyonu karşılığında kişi başına 9 bin dolar tutarında ücret ödediklerini iddia etti. Bu haber geniş çapta yayıldı.

Bilgi Servisi başkanı, Mısır'ın Filistinlilerden, tedavi veya ikamet amacıyla ülkeye girdikten sonra, ülke içinde hareketleri ve bazılarının yurt dışına seyahatleri sırasında hiçbir başlık altında ücret tahsil etmediğini vurguladı. Raşvan, “Mısır, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırganlığının başlangıcından bu yana, herhangi bir muafiyet veya maddi kolaylık karşılığında Filistin davasının tasfiyesini veya Filistinlilerin kendi toprakları dışında veya içinde zorla yerlerinden edilmesini kabul etmesi için uygulanan tüm ekonomik ve mali baskılara ve ayartmalara yanıt vermeyi veya bunlara boyun eğmeyi kategorik ve kesin olarak reddetti” dedi.

Ticareti reddetme

Raşvan, “Bazıları tarafından şu anda öne çıkarılan şey, Filistinlilerle ve Filistin davasını kendi davası göre Mısır ile kesin ve nihai tutumuyla tamamen tutarsız” dedi. Raşvan’ın açıklamasına göre, “Tüm Filistinlileri, Refah kapısında kendilerinden çıkar sağlayan herhangi bir kişi tarafından şantaja veya baskıya maruz kalmaları halinde, bu gerçeklere ve bunların sorumlularına karşı yasal yollara başvurmaları için geçişte bulunan Mısırlı güvenlik yetkililerine derhal haber vermeye” çağırıyorlar.

Al-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde uzman olan Said Ukkaşe, Mısır resmi yanıtının "ortaya çıkan ve dolaşan tüm yanlış haberlere duyulan ilgiyi yansıttığına" inanıyor. Ukkaşe, “Geçtiğimiz dönemde bu haberlerin birçoğu tamamen mantık dışı rakamlarla dolaşmıştı.” Dedi.

Ukkaşe, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu haberin yayılmasının zamanlaması ve yoğunluğu, Mısır hükümetinin göçmen sayısını denetleme konusundaki konuşmasıyla örtüşüyor. Bunun Refah kapısıyla ve onun olağan prosedürlere göre ilerleyen işleyiş mekanizmasıyla hiçbir ilgisi yok. Mısır'ın geçiş operasyonuna ilişkin tutumu olayların ilk gününden itibaren açık, geçişler düzenli olarak işletilmekte ve kapatılmamakta.”

Mısırlı uzman, “geçişe izin vermek için ödenen büyük miktarlarda paranın varlığına ilişkin herhangi bir kanıtın bulunmamasına ek olarak, öne sürülen ve ilk etapta inanılması güç olan miktarların mantıksızlığına” dikkat çekiyor. Söz konusu uzman, bu iddiaları destekleyenlerin çoğunluğunun, Mısır'ın Filistin meselesindeki rolüne “karşı pozisyonlara” sahip olduğuna dikkat çekiyor.

Filistinli siyasi analist Abdulmehdi Mutavi de Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Mısır'ın Gazze'deki Filistinlilere mümkün olan her türlü yardımı sağladığını belirterek, doğrulayıcı kanıt bulunmayan haber ve raporların yayılmasını eleştirdi.

Yetkilinin açıklamasına göre, “Mısır'ın insani yardım ve yakıta katkısının, savaşın başlangıcından bu yana Gazze Şeridi'ne getirilenlerin yaklaşık yüzde 70'i olduğu ve günlük olarak 6'sı yakıt kamyonu olmak üzere 150'den fazla kamyonun bölgeye ulaştığı” tahmin ediliyor.



Libya’nın Beni Velid kenti ‘paralı askerlere’ ve Dibeybe hükümetine karşı ayaklandı

 Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Libya'ya komşu ülkelerin askeri istihbarat komutanlarının katıldığı ilk konferansın açılış oturumunda (UBH)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Libya'ya komşu ülkelerin askeri istihbarat komutanlarının katıldığı ilk konferansın açılış oturumunda (UBH)
TT

Libya’nın Beni Velid kenti ‘paralı askerlere’ ve Dibeybe hükümetine karşı ayaklandı

 Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Libya'ya komşu ülkelerin askeri istihbarat komutanlarının katıldığı ilk konferansın açılış oturumunda (UBH)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Libya'ya komşu ülkelerin askeri istihbarat komutanlarının katıldığı ilk konferansın açılış oturumunda (UBH)

Libya'nın kuzeybatısındaki Beni Velid kenti, güvenlik güçlerinin ‘paralı askerler’ ile yabancı güç ve üslerin ülkeden çıkarılmasını talep eden siyasi bir etkinliği engellemesi ve ardından aşiret liderleri ve aktivistlerin gözaltına alınmasıyla gerildi ve geceyi ayaklanma halinde geçiren kentte atmosfer ısındı.

Halen merhum Devlet Başkanı Muammer Kaddafi rejimine bağlı olan Beni Velid'de cumartesi akşamı Dış Müdahaleye Hayır hareketinin katılımcılarının ağırlanması planlanırken, güvenlik güçlerinin toplantıyı basması ve bazı liderleri güvenlik merkezine götürmesi öfkenin artmasına neden oldu.

Cumartesi gecesi erken saatlerde, çoğunluğu Warfalla kabilesinden gelen ve bazıları Kaddafi'nin oğlu Seyfulislam'a da sadık olan yüzlerce protestocu, Beni Velid Emniyet Müdürlüğü önünde toplanarak, hareketin bazı liderlerinin gözaltına alınmasını kınadı. ‘Allah, Muammer, sadece Libya’ sloganı atan göstericiler aynı zamanda Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe aleyhinde de slogan attılar.

Beni Velid'deki yetkililere gözaltındakileri serbest bırakmaları için baskı yapan protestocular, Dibeybe ve hükümetine karşı slogan atmaya devam ettiler.

Libya Ulusal İnsan Hakları Kurumu, ‘Libya topraklarındaki yabancı güçlerin ve üslerin kaldırılması talebiyle Beni Velid'de toplanan bir dizi vatandaşın keyfi olarak gözaltına alınmasından’ duyduğu ‘ciddi endişeyi’ dile getirerek, gözaltına alınanlar arasında yaşlı vatandaşların da bulunduğuna dikkat çekti.

Kurumun dün (Pazar) yaptığı açıklamada, “UBH’nin İçişleri Bakanlığı'na bağlı güvenlik personeli, emniyet müdürlüğü önündeki protestocuları dağıtmak için gerçek mermilerle ateş açtı” denildi.

Öfkeli Beni Velid gençleri, kentteki Warfalla aşiretinden dört şeyhin gözaltına alınmasını protesto etmek için molotof kokteyllerini ateşe verdi ve kentin Cezayir Meydanı'ndaki kitlesel gösterinin ardından bazı yolları kapattı.

Beni Velid Emniyet Müdürlüğü, üyelerine ‘herhangi bir siyasi eyleme müdahale etmelerini engelleyen ve onları vatandaşların barışçıl ifadelerini korumakla yükümlü kılan talimat ve yönetmeliklere uymalarını’ vurguladığını belirterek kendini savundu.

Emniyet Müdürlüğü, ‘Libya'nın birliği ve egemenliği ile vatandaşlarının korunmasına ilişkin ulusal sabitelerin Libya için daimî bir sorumluluk olduğunu ve sorgulanmaya ya da ihanete tabi olmadığını’ hatırlattı.

Kaddafi rejimine sadık aşiretler birkaç aydır ülkedeki ‘paralı askerler’ ile yabancı güçler ve üslerin varlığına karşı harekete geçerek bunların uzaklaştırılmasını ve ‘mümkün olan en kısa sürede’ parlamento ve başkanlık seçimlerinin yapılmasını talep ediyor.

Ebu Bekir es-Sıddık Taburu’nun eski komutanı el-Acmi el-Atiri, Meşaşiye kabilesi tarafından ‘Yeniden Birleşme Forumu’ başlığı altında düzenlenen kabileler hazırlık toplantısında, halka açık forum için koordinasyon komitesinin seçimi konusunda anlaşmaya varıldığını duyurdu ve yabancı üslerin Libya'dan çıkarılması ve ‘paralı askerlerin’ sınır dışı edilmesi talebini yineledi.

Ulusal İnsan Hakları Kurumu, Libya'nın birçok kentinde ve bölgesinde düzenlenen barışçıl gösterilerin ‘Libya'daki yabancı güçlerin, üslerin ve paralı askerlerin varlığına yönelik şikâyet ve hoşnutsuzluğun doğal bir ifadesi’ olduğuna inanıyor. Kurum, UBH İçişleri Bakanı ile Beni Velid Emniyet Müdürü'nü ‘güvenlik personelinin barışçıl göstericileri bastırma ve bazılarını gözaltına alma konusunda yaptıklarından yasal olarak sorumlu’ tutuyor.

Kurum, ‘protestocuların yaşamlarına halel getirmeye ve onları yasalara aykırı olarak gözdağı, silahlı terörizm ve hapis cezasına maruz bırakmaya yönelik girişimlerin devam etmesine’ karşı uyarıda bulunarak, ‘her durumda, barışçıl protestocuları dağıtmak için ateşli silahların gelişigüzel kullanılmaması gerektiğini’ ifade etti.

Amerika Birleşik Devletleri Barış Enstitüsü'ne (USIP) göre, Haziran 2020'de başkent Trablus'taki savaşın sona ermesinden bu yana, Türkiye yanlısı binlerce ‘Suriyeli paralı asker’ ve Rusya tarafından desteklenen diğerleri, 10 yabancı askeri üsle birlikte doğu ve batı cephelerinde konuşlandırıldı.

Daha önce Libyalı futbol taraftarları, takımın Afrika Uluslar Kupası elemelerinde Benin’e yenilmesinin ardından Trablus Uluslararası Stadyumu’nda Kaddafi lehine tezahüratlarda bulunmuştu.