Eski Şin Bet Direktörü Ayalon: "İsrail, İkinci İntifada lideri Bergusi'yi serbest bırakmalı"

"Mervan Bergusi, iki devletli çözüme yönelik müzakerelere liderlik edebilir"

Birleşmiş Milletler verilerine göre, yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi'nde İsrail saldırıları nedeniyle 1,9 milyona yakın kişi yerinden edildi (Reuters)
Birleşmiş Milletler verilerine göre, yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi'nde İsrail saldırıları nedeniyle 1,9 milyona yakın kişi yerinden edildi (Reuters)
TT

Eski Şin Bet Direktörü Ayalon: "İsrail, İkinci İntifada lideri Bergusi'yi serbest bırakmalı"

Birleşmiş Milletler verilerine göre, yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi'nde İsrail saldırıları nedeniyle 1,9 milyona yakın kişi yerinden edildi (Reuters)
Birleşmiş Milletler verilerine göre, yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi'nde İsrail saldırıları nedeniyle 1,9 milyona yakın kişi yerinden edildi (Reuters)

İsrail'in iç istihbarat servisi Şin Bet'in eski direktörü Ami Ayalon, Tel Aviv yönetiminin hapisteki İkinci İntifada lideri Mervan Bergusi'yi serbest bırakması gerektiğini söyledi.

Ayalon, Birleşik Krallık'ın önde gelen gazetelerinden Guardian'da dün yayımlanan söyleşisinde, Filistinliler kendi devletlerini kurana kadar İsrail'in güvende olmayacağını belirtti.

Eski istihbaratçı, Tel Aviv yönetiminin bağımsız Filistin devletinin kurulmasına yönelik müzakereleri yönetmesi için Bergusi'yi serbest bırakması gerektiğini savundu. 

Ayalon, Hamas'ı tamamen yok etmenin askeri açıdan mümkün olmadığını ve Gazze'ye düzenlenen operasyonların Hamas üyelerine desteği artırma riski taşıdığını belirterek şöyle devam etti:

Biz İsrailliler ancak Filistinliler umut sahibi olduğunda güvenliğe kavuşacağız. Denklem budur. Askeri terimlerle ifade etmek gerekirse, kaybedecek bir şeyi olmadığına inanan bir kişi ya da grubu caydıramazsınız.

Bergusi, hapisten Filistin halkına "üçüncü İntifada" çağrısı da yapmıştı (Reuters) 
Bergusi, hapisten Filistin halkına "üçüncü İntifada" çağrısı da yapmıştı (Reuters)

Ayalon, Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırılarının ardından İsrail ordusunun misillemesini haklı bulduğunu belirtirken, İsrail kamuoyunda tüm Filistinlilerin Hamas üyesi ya da destekçisi olarak görüldüğüne dikkat çekti. 

Bir dönem İsrail Donanması'nın komutanlığını da yapan Ayalon, "Filistin halkı fikrini kabul edemiyoruz çünkü bunun İsrail devleti fikrinin önünde büyük engel oluşturduğunu düşünüyoruz" dedi. 

Bu bakış açısının değişmesi gerektiğini ifade eden 78 yaşındaki eski istihbaratçı, Bergusi'nin serbest bırakılmasının iki devletli çözümle ilgili yapıcı müzakerelerin başlamasını sağlayacağını belirterek şunları söyledi: 

Filistinlilerin yaptıkları son anketlere bakın. Filistinlilerin, İsrail'in yanında kurulacak bir devlete sahip olmasını sağlayacak tek lider o. Bunun ilk sebebi iki devletli çözüme inanması, ikincisiyse bizim hapishanelerimizde yatarak meşruiyetini kazanmış olması.

İşgal altındaki Filistin topraklarında, 28 Eylül 2000 - 8 Şubat 2005'te yaşanan ve İkinci İntifada diye anılan ayaklanmada, 4 bin 412 Filistinli öldürülmüş, 48 bin 322 kişi de yaralanmıştı. Çatışmalarda İsrail tarafındaysa 1069 kişi öldürülmüş, 4 bin 500 kişi de yaralanmıştı.

Ayaklanmaları örgütleyen kişiler arasında yer alan Bergusi, 5 Nisan 2002'de Batı Şeria'daki Ramallah'ta İsrail ordusu tarafından yakalanmış, daha sonra 5 defa müebbet hapse mahkum edilmişti.

Bergusi, Batı Şeria'yı yöneten Filistin Ulusal Yönetimi'nde milletvekili olarak görev yaptığı gibi, partinin silahlı kanadı Tanzim'e de liderlik etmişti. İsrail ve Hamas arasındaki rehine takaslarında Bergusi'nin serbest bırakılması da gündeme gelmiş fakat İsrail buna yanaşmamıştı. 

Independent Türkçe



UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki 50 çalışanımız İsrail hapishanelerinde kötü muameleye maruz kaldı

Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
TT

UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki 50 çalışanımız İsrail hapishanelerinde kötü muameleye maruz kaldı

Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bugün, 50'den fazla çalışanının Gazze Şeridi'nde İsrail ordusu tarafından alıkonuldukları sırada kötü muameleye maruz kaldıklarını ve canlı kalkan olarak kullanıldıklarını açıkladı.

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Ekim 2023'te savaşın başlamasından bu yana, aralarında öğretmen, doktor ve işçilerin de bulunduğu 50'den fazla UNRWA personeli gözaltına alındı ve kötü muameleye maruz kaldı. En korkutucu ve insanlık dışı şekillerde muamele gördüler. Dövüldüklerini ve canlı kalkan olarak kullanıldıklarını bildirdiler” ifadelerini kullandı.

Lazzarini, paylaşımında, İsrail ordusu tarafından gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan bir personelin şu ifadesine yer verdi: “Yaşadığım kâbusun sona ermesi için ölmeyi diledim.”

Gözaltına alınanların ‘uykusuz bırakıldığını, aşağılandığını, ailelerine zarar vermekle tehdit edildiğini ve üzerlerine köpek salındığını’ belirten Lazzarini, “Birçoğu itirafta bulunmaya zorlandı ki bu her türlü standarda göre dehşet verici ve utanç verici bir durum” dedi.

İsrail ordusundan suçlamalara henüz bir yanıt gelmedi.

UNRWA, Filistinlilere insani yardım hizmeti sağlayan başlıca Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşu. Ancak İsrail Knesset'i, İsrail kurumlarının UNRWA ile iş yapmasını yasaklayan bir yasa çıkardı.

Bu yasa, kurumun en çok ihtiyaç duyduğu dönemde faaliyetlerini aksatıyor.

Knesset, UNRWA'nın Gazze Şeridi'ndeki Hamas mensuplarını koruduğu suçlamaları nedeniyle ajansın çalışmalarına karşı bu yasayı kabul etti. BM ve bazı bağışçı devletler, bir soruşturma komisyonunun asılsız olduğu sonucuna vardığı bu suçlamaları reddediyor.

Lazzarini'nin yorumları, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) dün İsrail'in savaştan harap olmuş Gazze Şeridi'ne insani yardım girişine tam bir abluka uygulamasından 50 günden fazla bir süre sonra Filistinlilere karşı insani yükümlülüklerine ilişkin bir haftalık oturumlara başlamasıyla geldi.

İsrail oturumlara katılmamasına rağmen, bunları meşruiyetini elinden almayı ve itibarını zedelemeyi amaçlayan ‘sistematik bir zulmün parçası’ olarak değerlendirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar dün yaptığı açıklamada, “Mahkemede olması gereken İsrail değil, BM ve UNRWA'dır” dedi.