Sudan El-Gadarif'te seferberlik ve ‘daha büyük savaş’ beklentisi hakim

Burhan'ın yardımcısı Yasir el-Ata, Hızlı Destek Kuvvetleri karşısında zafer kazanma sözü verdi.

Sudan'ın el-Gadarif Eyaleti Valisi, pazar günü ordu destekçileriyle bir araya geldi. (SUNA)
Sudan'ın el-Gadarif Eyaleti Valisi, pazar günü ordu destekçileriyle bir araya geldi. (SUNA)
TT

Sudan El-Gadarif'te seferberlik ve ‘daha büyük savaş’ beklentisi hakim

Sudan'ın el-Gadarif Eyaleti Valisi, pazar günü ordu destekçileriyle bir araya geldi. (SUNA)
Sudan'ın el-Gadarif Eyaleti Valisi, pazar günü ordu destekçileriyle bir araya geldi. (SUNA)

Sudan’ın doğusunda bulunan el-Gadarif eyaletinde ordu destekçileri arasında askeri seferberlik düzeyi artarken, Sudan Ordusu Komutan Yardımcısı Yasir el-Ata, Hızlı Destek Kuvvetleri’ne (HDK) karşı ‘zafer’ elde etme sözü verdi.

El-Ata, dün (Pazartesi) yayınlanan bir videoda kendilerinin (ordunun) HDK’yi mağlup edeceğini söyledi ve konuşmasında bunun için iki kez yemin etti. El-Ata'nın açıklamaları, ordunun ülkenin doğusunda bulunan el-Gadarif eyaletinde ‘seferberlik halindeki’ kişilere karşı savaşmak amacıyla gönüllü olan sivil kalabalıklar için düzenlediği askerî geçit töreniyle aynı zamana denk geldi.

El-Gadarif, HDK’ye karşı gelecekteki savaşlara hazırlık amacıyla ‘Sudan ordusu için büyük bir askeri seferberlik merkezi’ gibi bir şeye dönüştü.

El-Gadarif’in stratejik konumu göz önüne alındığında, HDK’nin el-Gadarif'e yaklaşık 238 kilometre uzaklıkta bulunan El Cezire eyaletinin tamamı üzerindeki kontrolünü sıkılaştırdıktan sonra bir sonraki askeri hedefinin burası olması düşünülüyor.

Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan'dan destek aldıklarını belirten el-Ata, ordu güçlerine hitaben şunları söyledi: “Önümüzdeki günlerde daha büyük çatışmalar olacak ve onlar (HDK) tüm Sudan'dan kaçacaklar.”

El-Ata, Hartum eyaletinin ikinci büyük şehri olan Omdurman’daki askeri operasyonları yönetiyor.

Sudan Ordusu'nun resmî Facebook hesabı, seferberlik halindeki gönüllülerden oluşan, hafif ve orta silahlarla donatılmış büyük askeri birlikleri gösteren fotoğraflar yayınladı. El-Gadarif eyaletindeki halk direnişinin, “HDK Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu’nun (Hamideti) terörist milislerini yenmek için silahlı kuvvetler ve diğer düzenli kuvvetlerle birlikte hareket etmesi” gerektiği bildirildi.

“Halk direnişi üyelerinin, Genel İstihbarat Teşkilatı ve eyalet hükümetinin desteğiyle isyancı milislere karşı koymak için ileri düzeyde eğitim aldığı” belirtildi.

Yerel kaynaklar Şarku'l Avsat'a şunları söyledi: “Ülkede savaşı kışkırtmakla suçlanan izole rejimin önde gelen liderleri, geçtiğimiz haftalarda el-Gadarif’te büyük grup gençleri silahlandırmaya başladı.” Kimliklerini gizlemeyi tercih eden kaynaklar, “Eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir döneminde önemli bir görev üstlenen tanınmış bir İslamcı liderin, militanların toplanmasını ve Kalaşnikof türü silah dağıtımını bizzat denetlediğini” ifade etti. Kaynaklar, “Söz konusu seferberliğin kamusal alanda, vatandaşların duyabileceği ve görebileceği şekilde gerçekleştiğini” vurguladı.

El Cezire eyaletinin başkenti Vad Medeni'nin HDK’nin eline geçmesinin ardından, el-Gadarif eyalet hükümeti olağanüstü hâl ve sokağa çıkma yasağı ilan etti. Çok sayıda düzenli güçle eyalete giden girişleri ve geçişleri güvenlik altına aldı.

Buna rağmen el-Gadarif, vatandaşlar arasında HDK tarafından beklenen herhangi bir saldırı konusunda bir endişe ve korku durumuna tanık oluyor. Gözlemcilere göre, Hamideti'nin güçleri, Hartum'daki güçlerine doğu sınırından askeri ve lojistik malzeme sağlamak amacıyla bir sonraki aşamada el-Gadarif'i askeri hedef haline getiriyor.

Bu, Burhan'ın, ‘halk direnişine’ güçlü desteğini vurgulayarak ‘Onur Savaşı’ olarak tanımladığı şeye katılmak üzere sivillerin savaşması için eğitim kamplarının açılmasını yönettiği bir zamanda gerçekleşti.

Burhan, halk direnişine bağlı gruplara orduya katılma çağrısında bulunarak, kendilerini ve bölgelerini savunmaları için onlara ‘silah sağlama’ sözü verdi. “Ordunun onlara daha fazla silah sağlamaya hazır olduğunu” belirtti.

Devrik Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir'in rejimine bağlı, hem el-Mücahidin hem de el-Bera tugayları da dahil olmak üzere çok sayıda birlik, ordu ile HDK arasında geçtiğimiz yıl Nisan ayında savaşın başlamasından bu yana askerî çatışmalara katıldı.

Arenadaki aktif siyasi ve sivil güçler, ülkede devam eden savaşa sivillerin seferber edilmesine ve müdahil olmasına, savaşın tüm ülkeyi etkileyecek kapsamlı bir iç savaşa dönüşmesi korkusuyla karşı çıkıyor.

Buna paralel olarak, dün (Pazartesi) başkent Hartum'da ordu ile HDK arasındaki askeri çatışmaların yoğunluğu, Omdurman şehrinin çeşitli bölgelerinde meydana gelen sınırlı çatışmalar dışında azaldı. Hartum sakinleri, ordu güçlerinin HDK tarafından kontrol edilen bazı mahallelerde ilerlediğini bildirdi.



Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati: İsrail'in güç gösterisi güvenliğini sağlamaz

Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati: İsrail'in güç gösterisi güvenliğini sağlamaz

Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, dün yaptığı açıklamada, İsrail'in ‘güç gösterisinin’ ona güvenlik veya istikrar getirmeyeceğini söyledi.

Abdulati, Kahire'de Avusturya Dışişleri Bakanı Beate Meinl-Reisinger ile düzenlediği ortak basın toplantısında, İsrail'in Gazze'de yürüttüğü savaşın ‘sadece öldürmek için öldürme’ haline geldiğini söyledi. Mısırlı Bakan, İsrail politikalarının mantıksız ve gereksiz bir şekilde günlük cinayetlere devam ettiğini belirtti.

Ülkesinin Gazze'deki insani felakete son vermek ve ‘açlığın silah olarak kullanılmasını durdurmak’ konusunda kararlı olduğunu vurgulayan Abdulati, İsrail'in sistematik açlık politikasının uluslararası hukuk kurallarının açık bir ihlali olduğuna dikkati çekerek, ‘Gazze Şeridi'ne insani ve tıbbi yardımın koşulsuz ulaştırılmasının’ önemini bir kez daha teyit etti.

Abdulati, sözlerini şöyle sürdürdü:

Gazze'de ateşkes anlaşması sağlandıktan sonra, Arap Birliği (AL)-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) planını uygulamak için Kahire'de Gazze’nin erken toparlanması ve yeniden inşası konulu uluslararası bir konferans düzenleyeceğiz.

Mısırlı Bakan, İsrail ve bölge ülkeleri için güvenliğin ve istikrarın sağlanmasının tek yolunun bağımsız bir Filistin devletinin kurulması olduğunun altını çizdi.

Nil Nehri suları konusunda Etiyopya ile yaşanan anlaşmazlığa da değinen Abdulati, su meselesinin ülkesi için son derece önemli olduğunu belirterek “Su meselesinde taviz verilmeyecek” diye vurguladı.

Etiyopya, 2011 yılında milyarlarca dolarlık bir proje olan Büyük Etiyopya Rönesans Barajı'nın inşasına başlamıştı. Mısır bu barajı Nil Nehri sularındaki tarihi haklarına bir tehdit olarak görürken, Sudan barajın yol açacağı çevresel ve ekonomik zararlardan endişe duyuyor.