İran füzeleri Suriye’nin kuzeydoğusunu vurdu

SDG Haseke’de DEAŞ mensuplarının bir hapishanenin hasar gördüğünü bildirdi

SDG tarafından gözaltına alınan DEAŞ örgütü elemanları, Sanayi hapishanesinden arşiv (Şarku’l Avsat)
SDG tarafından gözaltına alınan DEAŞ örgütü elemanları, Sanayi hapishanesinden arşiv (Şarku’l Avsat)
TT

İran füzeleri Suriye’nin kuzeydoğusunu vurdu

SDG tarafından gözaltına alınan DEAŞ örgütü elemanları, Sanayi hapishanesinden arşiv (Şarku’l Avsat)
SDG tarafından gözaltına alınan DEAŞ örgütü elemanları, Sanayi hapishanesinden arşiv (Şarku’l Avsat)

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), “Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke kentinde DEAŞ liderleri ve üyelerinin bulunduğu Guveyran Mahallesi’nde bulunan hapishanenin dış duvarının yakınlarına bir füze düştüğünü” bildirdi.

SOHR, Salı günü yaptığı basın açıklamasında, “Füzenin Haseke dışındaki bir bölgeden fırlatıldığını ve İran’a bağlı gruplar tarafından gönderilme ihtimalinin yüksek olduğunu” belirterek hedefin “Guveyran Hapishanesi’nden onlarca metre uzaktaki, ABD kuvvetlerine ve Batılı istihbarata ait bir üst olduğunu” söyledi.  

DEAŞ’lıların bulunduğu hapishanenin çevresine düşen füze, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) Pazartesi ve Salı günleri Kuzey Irak'ın Kürdistan bölgesindeki Erbil kentine yönelik artan saldırıları kapsamında atıldı.

Gözlemevi'ne göre ABD kuvvetleri, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısının başlangıcından bu yana, olası bir hedef olma ihtimaline karşın bu üstteki ABD bayrağını indirmişti. Üstte ayrıca  Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerinde faaliyet gösteren askeri güçlere ait askeri karargahlar da bulunuyor.

Foto: Amerikan askerleri, geçen Aralık ayında Suriye'nin kuzeydoğusundaki er-Rimelan yakınlarındaki Haseke Valiliği'nde devriye gezdi (AFP)
 Amerikan askerleri, geçen Aralık ayında Suriye'nin kuzeydoğusundaki er-Rimelan yakınlarındaki Haseke Valiliği'nde devriye gezdi (AFP)

SOHR, ABD güçlerinin Haseke’ye bağlı Kamışlı kentinin batısındaki Hemo köyündeki mevzilerinden Tel Baydar üssüne çekildiğini belirterek, "Hemo"da ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı güçlerinin bulunduğunu açıkladı. Dün gece Erbil'de olduğu gibi İran destekli grupların (İran Devrim Muhafızları) saldırılarından endişe ettiği için geri çekildi.

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) “Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke kentinde bulunan ve DEAŞ üyelerinin bulunduğu Sanayi Hapishanesi’nin füze saldırılarına maruz kaldığını, bunun sonucunda bazı tutukluların hafif yaralandığını” belirtti.

Arap Dünyası Haber Ajansı’nın aktardığına göre SDG Medya Merkezi, saldırı sırasında DEAŞ’a bağlı onlarca tutuklunun hapishaneden kaçmaya çalıştığını, ancak güvenlik tedbirlerinin bu girişimlerin başarıya ulaşmasını engellediğini söyledi. Merkez, saldırının Salı sabahı saat 7:30’da olduğunu açıkladı.

SDG’den yapılan açıklamada, “Saldırının DEAŞ çatısı altınddaki yüzlerce çocuk ve gencin yer aldığı “Halifeliğin Evlatları” olarak adlandırılan yapının koğuşunun hedef aldığı ve bunun tutuklular arasında hafif yaralanmalara yol açtığı” belirtildi.

Foto: Suriye’deki İran Devrim Muhafızları’na bağlı kuvvetler (SOHR Arşiv)
Suriye’deki İran Devrim Muhafızları’na bağlı kuvvetler (SOHR Arşiv)

Guveyran Mahallesi’nde bulunan Sanayi Cezaevi’nde, DEAŞ’ın Suriye’nin kuzeydoğusundaki faaliyet yıllarında saflarında savaştıkları gerekçesiyle “Halifeliğin Evlatları” üyesi 18 yaş altı 450 çocuğun da bulunduğu yaklaşık 4 bin tutuklu bulunuyor.

Bir kaynak, füze saldırısının ve hapishanenin hedef alındığı füze patlamalarının ardında Iraklı grupların ve İranlı milislerin olduğunu, bunların düzenli güçlerin kontrolü altında Fırat Nehri'nin güneyinde konuşlandırıldığını öne sürdü.

Bu cezaevinin, DEAŞ bağlantılı olduğu gerekçesiyle 12 binden fazla tutuklunun tutulduğu 20 tesis arasında yer almasına rağmen en büyüğü olması ve askeri kontrolün bölünmüş olduğu bir bölgede yer alması dikkat çekiyor. İl merkezi ve bazı mahalleler Esed güçlerinin kontrolünde ayrıca Rus güçleri de burada konuşlanmış durumda. Bu arada SDG güçleri, uluslararası koalisyon üsleri ve Amerikan ordusuna ait 20'den fazla askeri noktanın bulunduğu vilayetin büyük bölümünü ve kırsalının tamamını kontrol ediyor.

SDG, Salı günü top mermilerinin düşmesinin ardından kapsamlı bir güvenlik kordonu oluşturarak cezaevine giden tüm ana ve tali yolları kapattı ve bölge sakinlerinin ve bölge halkının cezaevi ve girişlerinde hareket etmesini engelledi.

Haseke’deki Sanayi Hapishanesi, SDG güçleri tarafından korunuyor ve yönetiliyor. Washington liderliğindeki uluslararası koalisyon güçleri tarafından izleniyor ve mali olarak destekleniyor.

Özerk Yönetim Cezaevi idaresinden alınan istatistiklerde, “Örgütün saflarına mensup yaklaşık 12 bin militanın bulunduğunu, bunların arasında, 54 ülkeden batı uyruklu 800 silahlının, Türkiye, Rusya ülkeleri, Kuzey Afrika ve Asya ülkeleri başta olmak üzere Ortadoğu ülkelerinden bin yabancı savaşçının, çoğunluğu Tunus ve Fas'tan olmak üzere Arap ülkelerinden gelen bin 200 militanın yanı sıra Irak uyrukluların sayısı 4 bin civarında, bir o kadar da Suriye uyruklunun bulunduğu” belirtildi.

Sanayi Hapishanesi, Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke kentinin güney cephesinde bulunan Geuveyran Mahallesi’nde yer alıyor. Cezaevinde Ocak 2022’de büyük bir isyan çıkmış, günler süren çatışmalar sonucu çok sayıda kişi hayatını kaybederken isyan bastırılmıştı. Bu bölge, El-Cezire Çölü ile bitişik konumda. Çölün doğusundaki el-Hol beldesinde, örgüt militanlarının ailelerinden yaklaşık 56 bin ailenin yaşadığı bir kamp yer alıyor. Bölgenin güneyindeki Şeddadi beldesinde de Guveyran Mahallesi’ndeki Sanayi Hapishanesi’nden sonra radikal unsurların tutulduğu en büyük ikinci cezaevi bulunuyor.

Batı ve Arap ülkeleri ile Rusya’dan gelen 50 farklı kökene sahip, örgüt saflarında savaşmakla suçlanan yaklaşık 5 bin mahkumun tutulduğu Sanayi Hapishanesi daha önce devlete bağlı Fırat Üniversitesi İktisat Fakültesi’nin binasıydı. Deyrizor’un doğusundaki Bağuz kasabasında gerçekleşen savaşta DEAŞ’ın askeri hakimiyetine son verilmesinin ardından ‘Halifeliğin Evlatları’ olarak da isimlendirilen DEAŞ unsurları ve militanları Sanayi Hapishanesi’ne sevk edildiler. Hapishane binası üç bloktan oluşuyor. İki katlı blokların her katında 100 kişinin kaldığı kalabalık koğuşlar bulunuyor. Deponun yaralı örgüt unsurlarına tahsis edildiği binada cezaevi yönetimi ve güvenlik kısımları ve bir gözetleme kulesi mevcut.  Bunların yanı sıra yemeklerin hazırlandığı ve cezaevinin mutfağı kabul edilen büyük bir yemekhane binası da var.

Hapishanenin çevresinde İktisat Fakültesi, Teknik Denetçiler Enstitüsü ve tahıl siloları gibi devlet işletmeleri ve kurumlarının yanı sıra Özerk Yönetime bağlı petrol ve petrol türevi ürün dağıtım şirketi Sadcob’un binası bulunuyor. Hapishane’nin batı cephesinde Zuhur Mahallesi, doğu cephesinde Guveyran Mezarlığı yer alıyor. Hapishanenin içinde, İngilizce olarak numaralandırılmış yeşil boyalı kapılarla kilitlenmiş koğuşlar bulunuyor. Her kapının üzerinde koğuştakilerin sayısı yazılı. Loş spot ışıklarıyla aydınlatılan koğuşlarda yerde yatan veya ayakta duran tutukluların fazlalığından dolayı boş yer bulmak zor. Mahkumlar cezaevine özel bir kumaşla üretilen turuncu veya gri renkte üniformalar giyiyor.



Trump'ın elçisi: Irak kritik bir dönüm noktasında ve silahlı gruplar var olduğu sürece başarılı olamaz

ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
TT

Trump'ın elçisi: Irak kritik bir dönüm noktasında ve silahlı gruplar var olduğu sürece başarılı olamaz

ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)
ABD'nin Irak Büyükelçisi Mark Savaya (Irak medyası)

ABD Başkanı'nın Irak Özel Temsilcisi Mark Savaya dün yaptığı açıklamada, Irak'ın kritik bir dönemeçte olduğunu ve silahlı grupların devletle rekabet edip devletin rolünü baltaladığı bir ortamda hiçbir ulusun başarılı olamayacağını söyledi.

Savaya, Irak'taki bölünmüşlüğün ülkenin uluslararası konumunu zayıflattığını, ekonomisini boğduğunu ve ulusal çıkarlarını koruma yeteneğini sınırladığını belirterek, hükümetin ülkeyi bölgesel çatışmalardan uzak tutan ve ulusal önceliklere odaklanan bir yaklaşım izlediğinde, istikrarın mümkün olduğunu kanıtladığını ifade etti.

Irak'ta istikrarın sağlanmasının sorumlu liderlik ve devleti ve kurumlarını güçlendirmeye yönelik kararlı bir yaklaşım gerektirdiğini vurgulayan yetkili, siyasi ve dini liderlerin kararlarının, Irak'ın egemenlik ve güç yolunda ilerleyip ilerlemeyeceğini veya parçalanma ve gerilemeye doğru kayıp kaymayacağını belirleyeceğini belirtti.

Trump'ın liderliğinde Amerika Birleşik Devletleri'nin bu kritik dönemde Irak'ı desteklemeye tamamen hazır olduğunu teyit etti.


Yoksulluk içinde boğulan Gazze, iki aylık kırılgan ateşkesi sona erdirdi

Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
TT

Yoksulluk içinde boğulan Gazze, iki aylık kırılgan ateşkesi sona erdirdi

Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)
Filistinli bir anne, dün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde soğuktan ölen kız bebeğinin yasını tutuyor (Reuters)

Gazze Şeridi, İsrail ve Hamas arasında geçen ekim ayında başlayan kırılgan ateşkes anlaşmasının üçüncü ayına dün girdi. Kuşatma altındaki halk, İsrail'in ihlalleri ve ciddi yardım eksikliğiyle birlikte iki ay geçirdi.

Gazze Şeridi'ni kasıp kavuran şiddetli hava koşulları ve yoğun yağışlar, halihazırda bir bebeğin soğuktan ölmesiyle sonuçlanan zorlu koşulları gidermek için gerekli malzemelerin ulaştırılmasının aciliyetini bir kez daha vurguladı. Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), yağışların neden olduğu artan acıların "tıbbi ve yeterli barınma malzemeleri de dahil olmak üzere insani yardımın kesintisiz akışı yoluyla önlenebileceğini" belirtti.

Bu arada, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir dün, Hamas'ın askeri kanadına adını veren, İsrail sınırları içinde bulunan tarihi lider İzzeddin el-Kassam'ın türbesini kaldırma sözü verdi. Ben-Gvir, güvenlik güçleri ve bir vinç eşliğinde, Suriye doğumlu el-Kassam'ın türbesinin yanına kurulan dua çadırını sökerken çekilmiş bir video yayınladı. Hamas, güvenlik bakanının eylemlerinin "kutsallığa karşı eşi benzeri görülmemiş bir ihlal ve kutsal yerlere saygısızlık" olduğunu ifade etti.


Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

TT

Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

Ateşkesin zorlu eşiği: Silahsızlanma maddesi ABD–İsrail–Hamas üçgenini kilitliyor

İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın ekimde ilk aşaması uygulamaya giren Gazze ateşkes planı kapsamında Hamas’ın tamamen silahsızlandırılması şartında ısrarını sürdürüyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilerle Tel Aviv, Hamas’ın uzun süreli bir ateşkes karşılığında silahların “dondurulması” yönündeki önerisini reddetti.

Fransız Haber Ajansı AFP bugün (Perşembe) konuşan bir İsrailli yetkili, “20 maddelik plan çerçevesinde Hamas’ın geleceği yok; örgüt silahsızlandırılacak” dedi. Aynı yetkili, “Gazze tamamen silahtan arındırılmış olacak” ifadelerini kullandı.

Bu açıklamalar, Hamas’ın yurtdışı siyasi büro şefi Halid Meşal’in Al Jazeera’da yayımlanan röportajında, “Direnişin tamamen silahsızlanması kabul edilemez. Silahların dondurulması veya muhafaza edilmesi gibi seçenekler tartışılıyor” sözlerinin ardından geldi.

y
Hamas lideri Halid Meşal (X)

İsrail Ordu Radyosu da Tel Aviv’in “Gazze’nin tamamen silahsızlandırılması” talebini yinelerken, ABD ile konuya dair “sürekli koordinasyon” yürütüldüğünü aktardı.

10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes anlaşması, Hamas ve diğer silahlı grupların silahsızlandırılmasını öngörüyor.

ABD yönetimi son günlerde daha esnek bir yaklaşım sergiliyor

Hamas’ın üst düzey bir kaynağı, Şarku’l Avsat’a konuşarak Trump yönetiminin silahsızlanma vurgusunu sürdürmekle birlikte, son dönemde arabulucular ile hareket arasında dolaşan bazı önerilere “daha açık” bir tutum sergilediğini belirtti.

Aynı kaynak, “Hareketin sunduğu ve arabulucuların geliştirdiği çeşitli fikirler var. Hâlâ farklı taraflarca iletilen yeni formüller tartışılıyor; amaç ikinci aşamaya geçişi hızlandırmak” dedi.

Bu beklenti, ABD’nin son açıklamalarıyla çelişiyor. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog’la görüşmesinde, Washington’un “Hamas’ın kendini yeniden inşa etmesine asla izin vermeyeceğini” söyledi.

f
ABD'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Mike Waltz (AFP)

Hamas kaynakları, temasların sürdüğünü ve sürece dair “her zamankinden daha ciddi bir irade” oluştuğunu ifade ediyor. Hareket, silahların korunması, depolanarak “dondurulması” veya bir Arap ya da İslam ülkesinin gözetimine devredilmesi gibi formüllerin değerlendirilebileceğini düşünüyor.

Hamas içerisinden bir başka kaynak, arabulucuların “silahsızlandırma, uluslararası güç konuşlandırılması ve Gazze’nin yönetimi gibi konularda ABD ile geniş bir anlayış zemini yaratabileceğini” belirtti.

Meşal, “silahtan arındırma değil dondurma” önerisini anlatırken, “İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının tekrarlanmayacağına dair sağlam garantiler sağlayacak bir çerçeve oluşturmak istiyoruz” dedi.

“Filistin yönetiminin rolü”

İsrail, Hamas’ın elindeki son İsrailli rehinenin naaşı teslim edildikten sonra planın ikinci aşamasına geçilmesinde ısrar ediyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçişin “yakın” olduğunu belirtti ancak “Gazze’nin silahsızlandırılması gibi zorlu dosyalar bulunduğunu” ifade etti.

sdfrg
Filistin Ulusal Güvenlik Kuvvetleri'ndeki Özel Harekat Birimi 101 (Ulusal Güvenlik web sitesi)

Tartışmalar sürerken, Filistin yönetimi ise Gazze’de tam yetki devrinde ısrar ediyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, son günlerde Arap, İslam ve Avrupa liderleriyle temaslarında yönetimin Gazze’de sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu vurguladı.

Hamas, bu pozisyona kamuoyu önünde yanıt vermese de, hareketin üst düzey bir kaynağı Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, “Filistin yönetiminin Gazze’de sorumluluk üstlenmesine karşı değiliz; ancak bunun ulusal bir uzlaşı programına dayanması gerekir” dedi.

Kaynak, “İsrail’in Gazze’de Filistin yönetiminin herhangi bir rolünü reddettiğini ve bu engelin aşılması için uluslararası baskıların devrede olduğunu” belirtti.