Gazze’deki Hamas liderliği, İzzeddin El Kassam Tugayları ve hareketin yurtdışındaki liderliğiyle nasıl iletişim kuruyor?

Gazze Şeridi’ndeki Hamas lideri Yahya Sinvar 2022 yılına ait bir fotoğrafta (DPA)
Gazze Şeridi’ndeki Hamas lideri Yahya Sinvar 2022 yılına ait bir fotoğrafta (DPA)
TT

Gazze’deki Hamas liderliği, İzzeddin El Kassam Tugayları ve hareketin yurtdışındaki liderliğiyle nasıl iletişim kuruyor?

Gazze Şeridi’ndeki Hamas lideri Yahya Sinvar 2022 yılına ait bir fotoğrafta (DPA)
Gazze Şeridi’ndeki Hamas lideri Yahya Sinvar 2022 yılına ait bir fotoğrafta (DPA)

İsrail’in Gazze Şeridi’nde 3 ayı aşkın süredir devam eden savaşının koşulları, Hamas hareketinin liderliğini, Gazze’deki siyasi liderlik içinde, hareketin silahlı kanadı olan İzzeddin El Kassam Tugayları liderliğiyle ve ayrıca hareketin yurtdışındaki liderliğiyle iletişim sürecinde daha sıkı güvenlik önlemleri almaya zorladı.

Hamas yetkililerinin savaş, ateşkes önerileri ve takas anlaşmaları ile ilgili istişarede bulunmak ve kararlar almak için birbirleriyle yakın iletişim kurması gerekiyor.

Hareketin Gazze’deki liderliği, herhangi bir teklif veya anlaşmanın kaderini belirliyor ve bu da onları sürekli görüşmelere itiyor.

Ancak bunu, hareketin iç koridorlarında olup bitenler hakkında bilgilerin sızmasını önlemek için gizli bir şekilde yapmaları gerekiyor.

Liderlik, bunu sağlamak için özel karasal iletişim sistemiyle başlayan ve daha sonra saldırılar sonucu insanlar arasında yazılı mesajlar yoluyla ilkel bir iletişim yöntemine varan gizli bir iletişim sistemi kullanıyor.

sxdve
Han Yunus’ta bir Hamas tüneli. Tüneller aynı zamanda hareketin liderleri arasında güvenli iletişimi de kolaylaştırıyor (AFP)

Şarku’l Avsat’a konuşan Hamas liderliğine yakın kaynaklara göre, hareketin liderleri, Gazze Şeridi’ndeki bölgelerde iletişim ve internetin neredeyse sürekli olarak kesilmesi nedeniyle, kendi aralarında, özellikle de yurt dışındaki liderlerle iletişim kurmak ve İsrail’in takibini önlemek için özel bir mekanizma kurdu.

Savaşın başlangıcında, Hamas ve İzzeddin El Kassam liderleri, Hamas’ın askeri kanadındaki mühendislerin 2009’da icat ettiği hareketin karasal iletişimine güveniyordu.

Zaman zaman Gazze dışından getirilen teknolojiyi kullanarak, büyük olasılıkla Mısır sınırındaki tünellerden kaçırarak, onu geliştirmeye başladılar.

Kaynaklar, İzzeddin El-Kassam Tugayları’nın yer üstünde belirli noktalara çok eski sabit hatlı telefonlara bağlı yer altı santralleri kurduğunu, bunların sızmaları önlemek için sürekli kontrol edildiklerini ve aylık periyodik bakımlarının yapıldığını bildirdi.

zswfeg
Hamas’ın yurtdışındaki liderlerinden biri olan Salih Aruri 2 Ocak’ta Beyrut’ta düzenlenen hava saldırısında suikasta kurban gitti (Reuters)

Kaynaklar, ister siyasi ister askeri olsun, liderliğin çeşitli seviyelerindeki her liderin, acil durumlarda iletişimin yürütüldüğü, belirli bir numaraya sahip kendi irtibat noktasının bulunduğunu anlattı.

Ayrıca, İsrail’in bu sistemden haberdar olduğunu, defalarca hack’lemeye çalıştığını, ardından da hava saldırılarıyla hedef almaya çalıştığını bildirdiler.

Kaynaklara göre, İsrail Mayıs 2018’de, Gazze Şeridi’nin merkezindeki Zavayda’nın batısında bir iletişim santralini havaya uçurmayı başardı.

Bu saldırı sırasında, o noktada meydana gelen bir güvenlik açığını ortaya çıkarmaya çalışan, İzzeddin el-Kassam’dan bir grup mühendis hayatını kaybetti.

İsrail, bu tarihten önce ve sonra da birçok kez bu sisteme sızmayı denedi.

İsrail özel kuvveti, Gazze’de Hamas’ın iletişim sistemine sızma girişimi de dahil olmak üzere bir dizi görev gerçekleştirdi.

Kasım 2018’de Han Yunus’un doğusundaki bir görev sırasında deşifre oldular ve açılan ateşte iki İsrail askeri öldü.

sefgr
Hamas liderlerinden Musa Ebu Marzuk, Salih El Aruri’nin cenazesine katılırken (AP)

İşgal ordusunun bazı iletişim noktalarını hedef almaya odaklanmasına, bazılarını yok etmesine ve önemli iletişim araçlarını içeren bazı tünelleri imha etmesine rağmen, Hamas’ın bu iletişim biçimini Gazze Şeridi’ndeki mevcut savaşın başlangıcında da koruduğu görülüyor.

Kaynaklara göre, iletişim ağındaki hasara rağmen, hareketin liderliği, 7 gün süren insani ateşkese karar verilen yoğun iletişim de dahil olmak üzere, tüm temaslarını bu iletişim yoluyla yönetmeye devam etti.

İzzeddin El-Kassam Tugayları’nın mühendisleri, daha sonra bu bölümlerin bir kısmını yeniden çalışır hale getirebildi ve yeni iletişim noktalarını etkinleştirdi.

Ateşkes görüşmeleri, Gazze’deki liderlik içerisinde yapıldı ve ardından yanıtlar hareketin yurtdışındaki liderlerine iletilmek üzere birisi görevlendirildi.

Çok sayıda İsrailli rehine ve Filistinli mahkumun serbest bırakılmasını öngören ateşkes müzakereleri, Hamas ve İzzeddin El Kassam’ın bazı liderleri arasında karasal iletişim yoluyla gerçekleşiyordu.

Daha sonra, elektronik çiplere bağlı internet ve hareketin yurt dışından satın aldığı şifreli programları kullanmak da dahil olmak üzere, üzerinde anlaşılan şeyleri çeşitli yöntemlerle hareketin yurt dışındaki liderliğine aktarmak üzere biri görevlendirildi.

scev
Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Hamas tünelinin önünde duran iki İsrail askeri (AFP)

Bazı durumlarda hareketle hiçbir ilgisi olmayan, ama harekete yakın olan ve birçok başkentte bulunan kişilerle temasa geçildi ve onlar da bu mesajları Doha ve Beyrut’taki liderliğe iletti.

Hamas, daha önce gerektiğinde iletişim kurması için bazı temas noktaları sağladıktan sonra İslami Cihad hareketiyle iletişim kurmak için de özel iç iletişimleri kullandı.

Bu muhtemelen son ateşkes sırasında, rehinelerin teslim edilme sürecinde, İzzeddin El Kassam ve İslami Cihad hareketinin askeri kanadı Kudüs Tugayları’nın nasıl ortak hareket ettiğini açıklıyor.

Çatışmaların yeniden başlaması ve insani ateşkesin uzatılamaması üzerine, İsrail Hamas hedeflerine daha şiddetli bir şekilde saldırdı.

Bu saldırılar sırasında, Hamas iletişim için belirlenen tünellerin çoğunu kaybetti ve aynı zamanda yer üzerindeki belirli iletişim noktalarının çoğu da imha edildi.

Kaynaklara göre, bu durum, Gazze Şeridi’ndeki Hamas ve İzzeddin El Kassam liderliğini, savaş devam ederken müzakereleri ve diğer örgütsel konuları yönetmek için eski yöntemlerle birbirleriyle iletişim kurmaya sevk etti.

Hamas sıkı güvenlik önlemleri altında, el yazısı mesajlarını bir kişiden diğerine, bir yerden başka bir yere aktarmak için bazı üyelerinden veya kendisine yakın olan ancak tanınmayan kişilere başvurdu.

Bu yazılı mesajlar, hareketin yurtdışındaki liderliğiyle çeşitli yollardan bağlantısı olan kişilere de aktarıldı.

Hareketin yurtdışındaki liderliği, savaşla ilgili her türlü karar için Gazze içindeki liderliğin onayına ihtiyaç duyuyor.

Kaynaklara göre, herhangi bir anlaşmaya son dokunuşları yapanlar Gazze’deki Hamas ve İzzeddin El Kassam liderleri.

Hareketin yurtdışındaki liderliği, Gazze Şeridi’ndeki liderliğin, özellikle de Hamas’ın Gazze’deki lideri Yahya Sinvar’ın onayı olmadan herhangi bir karar almıyor.

Hamas liderleri arasındaki iletişim süreçleri, henüz Yahya Sinvar, kardeşi Muhammed Sinvar, İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed ed-Dayf ve yardımcısı Mervan İsa’ya ulaşmayı başaramayan İsrail güvenlik teşkilatında pek çok tartışmaya yol açıyor.



“En büyük güvenlik ihlali” Hizbullah’a Lübnan’da ve Suriye'de darbe indirdi

Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
TT

“En büyük güvenlik ihlali” Hizbullah’a Lübnan’da ve Suriye'de darbe indirdi

Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)

Lübnan’daki Hizbullah Hareketi, üyelerinin kullandığı çağrı cihazlarını hedef alan ‘en büyük güvenlik ihlali’ ile karşı karşıya kaldı. Bu güvenlik ihlali, Hizbullah’ın Lübnan’daki ve Suriye'deki kaleleri olarak kabul edilen bazı bölgelerde yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralanmasına ve 9 kişinin ölümüne neden olurken yaralıların sayısı hastanelerin kapasitesini aştı.

Suriye basını Suriye'de bulunan çok sayıda Hizbullah üyesinin taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralandığını ve hastaneye kaldırıldığını bildirdi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Şam’ın kentsel ve kırsal kesimlerinde Hizbullah üyelerinin bazılarının taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralanarak hastaneye kaldırıldığını aktardı.

Suriye’nin başkenti Şam'daki Kefer Susa Mahallesi yakınlarında seyir halindeki bir araçta bir çağrı cihazı patladı. İsrail’in Lübnan ve Suriye'deki Hizbullah üyeleri tarafından yaygın olarak kullanılan çağrı cihazlarını hedef alan eş zamanlı siber saldırısı sonucunda Lübnan'da birkaç cihaz daha patladı.

Güvenlik ihlali saat 15.30 sularında Beyrut'un güney banliyölerinde bir kişinin elindeki cep telefonunun patlamasıyla başladı. Ardından Lübnan'ın çeşitli bölgelerinde eş zamanlı olarak meydana gelen ‘patlamalar’ birbirini takip etti.

Lübnan’ın güney banliyölerinde, Nebatiye’de ve Bekaa'da yollarda kanlar içinde yatan onlarca insanın görüldüğü görüntüler düşmeye başladı. Ardından Hizbullah, çağrı cihazı taşıyan herkesten bu cihazları atmalarını isteyen bir açıklama yapıldı. İç Güvenlik Güçleri de vatandaşlardan yaralılara yardım edilmesini ve hastanelere kaldırılmalarını kolaylaştırmak için yolları açmalarını istedi. Genelkurmay Başkanlığı, vatandaşlardan, sağlık ekiplerinin olay yerlerine ulaşmalarını kolaylaştırmak amacıyla patlamaların yaşandığı bölgelerde toplanmamalarını istedi.

xy6muu7
Beyrut'un güney banliyösünde yaralıların tedavisine yardımcı olmak için kurulan çadırda kan vermek için bekleyen bağışçılar (AFP)

Reuters, Hizbullah yetkililerinin birinin çağrı cihazlarının patlatılması olayının şimdiye kadarki en büyük güvenlik ihlali olduğunu söylediğini aktardı. Reuters’ın emniyet kaynaklarından aktardığına göre Hizbullah, patlayan çağrı cihazları üyelerine daha yeni dağıtmıştı. Fransız Haber Ajansı (AFP) da Hizbullah'a yakın kaynakların ‘yeni çağrı cihazlarının lityum pillere sahip olduklarını ve aşırı ısınma sonucu patlamış gibi göründüklerini’ söylediklerini aktardı.

ABD merkezli gazete New York Times’ın (NYT) konuyla ilgili bilgi sahibi yetkililere dayandırdığı haberine göre cihazlar patlamadan önce birkaç saniye boyunca bip sesi çıkardı. Saldırıda Hizbullah üyelerine ait yüzlerce çağrı cihazı hedef alındı. Sosyal medyada dolaşan videolarda cihazların yollarda, dükkanlarda ve evlerde insanların ellerinde patladığı ve maddi hasara yol açtığı anlar görülüyor.

Hizbullah: Geniş kapsamlı inceleme başlatıldı

‘Güvenlik ihlalinden’ yaklaşık üç saat sonra Hizbullah tarafından yapılan ilk açıklamada dün öğleden sonra saat 15.30 sularında Hizbullah'ın çeşitli birimlerinde ve kurumlarında çalışanların iletişim için kullandığı çağrı cihazlarının patladığı duyuruldu. Açıklamada “Sebebi açıklanamayan patlamalar şimdiye kadar bir çocuğun ve iki kardeşin ölümüne ve birkaç kişinin de yaralanmasına neden oldu” denildi.

Açıklamada Hizbullah'ın uzman kurumlarının şu an eş zamanlı patlamaların nedenlerini belirlemek için geniş kapsamlı bir güvenlik soruşturması başlattığı belirtildi. Hizbullah tarafından yapılan ikinci açıklamada ise “Mevcut tüm gerçekleri ve verileri inceledikten sonra, bu canice saldırıdan tamamen düşmanımız İsrail'i sorumlu tutuyoruz” ifadeleri kullanıldı.

xc
Başbakan Mikati'nin Milletvekili Ali Ammar'ın oğlu için taziye ziyareti sırasında çekilen bir fotoğrafı (Başbakanlık Basın Ofisi)

Öte yandan Bakanlar Kurulu, Lübnan'ın egemenliğinin ağır bir ihlali olan ve suç teşkil eden İsrail'in bu saldırganlığını kınadı. Hükümetin ilgili ülkeler ve Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde gerekli tüm temasları derhal başlatarak bu suçla ilgili sorumluluklarını ortaya koyduğunu vurgulayan Bakanlar Kurulu, gelişmelerin takip edilebilmesi için toplantılarını kamuoyuna açık olarak yapma kararı aldı.

Bu arada Başbakan Necip Mikati, Milletvekili Ali Ammar'ı ziyaret ederek oğlu için başsağlığı diledi.