Amman, Suriye Dışişleri Bakanlığı’ndan gelen açıklamaları ‘ciddiye almadı’. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Suriye tarafından gelen resmi açıklamanın, ‘güvenlik toplantıları sırasında üzerinde mutabakata varılan noktaları uygulama konusunda rejimin kurumlarının başarısızlığını ve ciddiyetsizliğini aklamak amacıyla yapıldığını’ aktardılar. Kaynaklar ‘geçen yaz özel teknik düzeylerinde düzenlenen toplantılarda kararlaştırılan hususların, kaçakçılık operasyonlarını ve Suriye topraklarından gelen milislerin sınırdan sızma girişimlerini kontrol altına almaya yansımadığını’ bildirdiler.
Ürdünlü kaynaklar, Suriye’nin açıklamalarını değersiz görerek bunu, Suriye’nin güney bölgelerinde, ‘Suriye rejimini Ürdün’e uyuşturucu kaçakçılığı yapan milislerle ittifak kurup onları desteklemekle suçlayan aşiretlerin ve sakinlerin öfkesini yatıştırma çabası’ olarak nitelendirdiler. Kaynaklar, ‘rejime bağlı tarafların sivillerin güvenliğini tehlikeye attığını ve bunun bir iç kriz teşkil ettiğini’ söylediler.
Bununla birlikte aynı kaynaklar açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:
“Ürdün, özellikle ordunun kaçakçılık konvoylarına karşı angajman kurallarında değişiklik yaptığını duyurmasının ardından sınırlarını savunma hakkına sahiptir.”
Aynı bağlamda Ürdünlü siyasi bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı özel açıklamalarda, “Suriye tarafının resmi açıklaması, yalan demeyelim de safsatalarla doluydu” dedi. Kaynak, Suriye tarafının ‘iki taraf arasında yapılan bir dizi güvenlik toplantılarının sonuçlarını ve belirlenen tavsiyeleri uygulamaya riayet etmediğini, Suriyelilerin mutabakata varılan hiçbir noktayı uygulamadığını ve bunları uygulama ve verdikleri sözler konusunda apaçık bir çekince ve ihmalkarlık görüldüğünü’ vurguladı. Kaynak, Ürdün askeri ve güvenlik servislerinin Suriyelilere ‘uyuşturucu üretim yerleri ve kaçakçıların adresleri hakkında tam bilgi sağladığını ancak Suriye tarafının geçtiğimiz aylarda parmağını bile kıpırdatmadığını ve buna iyi niyetle yaklaşılamayacağını’ da sözlerine ekledi.
Şarku’l Avsat’a konuşan Ürdün hükümetinden bir kaynak, ülkesinin ‘Suriye rejiminin toprakları üzerinde egemenliğini ve kontrolü sağlamasını ve Suriye’nin güneyindeki uyuşturucu üretim sorununu ortadan kaldırmasını’ istediğini ifade etti. Amman’ın ciddi bir şekilde savunma ve önleyici tedbirler alarak sınır istikrarını desteklemeye ve uyuşturucu akışını durdurmaya çalıştığını belirten kaynak, Amman’ın ‘sınırdan endişe verici mesajlar gönderen İranlı milislerin koruyucusu gibi görünen Suriyeliler ile işleri daha da zorlaştırmak istemediğini’ de sözlerine ekledi. Suriye tarafının resmi açıklamasına karşın Ürdün, Suriye içinden gelen uyuşturucu çetesi saldırılarına karşı savunma pozisyonunu devam ettirmekte kararlı. Resmi kaynaklar, ‘Arap Ordusu’nun Suriye’nin güneyinde herhangi bir askeri operasyon düzenlediğini inkar ediyor. Aynı şekilde Amman da Ürdün Hava Kuvvetleri’nin Dera ve Suveyda’daki uyuşturucu üretim yerlerini hedef alan dört hava saldırısı düzenlediğine ilişkin çıkan haberler hakkında yorum yapmayı reddediyor.
Geçtiğimiz günlerde Şarku’l Avsat, Ürdün Silahlı Kuvvetleri’nin silah koruması altında kaçakçılar tarafından eş zamanlı düzenlenen saldırılarla boğuşması ışığında, İranlı milisler, Suriye rejimine bağlı askeri birlikler ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in kardeşi Mahir Esed’e bağlı güçler tarafından desteklenen uyuşturucu kaçakçılığı çeteleri tehdidiyle mücadeledeki dönüm noktasına ilişkin bir haber yayınlamıştı.
Aralık ortasında ordu dokuz kaçakçıyı yakaladı ve bir kısmını da etkisiz hale getirdi. Bu ‘değerli avlanmayla’ birlikte alınan itiraflar sonucunda ülkenin doğu bölgelerinde merkezleri bulunan organize kaçakçılık eylemlerinin ipliği pazara çıkmaya başladı. Bunun ışığında, tehlikeli suçluların ve büyük miktarda uyuşturucu maddenin ve silahın ele geçirilmesiyle sonuçlanan başarılı askeri operasyonlar düzenlendi.
Güvenlik güçleri bu ayın başında 15 kaçakçı ve suçluyu yakaladı ve beş kişiyi de etkisiz hale getirdi. Bunu birkaç gün sonra ‘özel kuvvetler’ tarafından yapılan başarılı bir operasyon izledi. Kaçakçılar ve tacirlerin yuvalarına yapılan baskın sonucunda çetelerle bağlantılı yedi kişi yakalandı. Bu sırada, kaçakçılık yapan milislerle iş birliği yaptığından şüphelenilen Ürdünlü iş insanlarının ve siyasi tabakaya bağlı kişilerin isimleri hakkında teyitli olmayan bilgiler yayıldı.
Buna ek olarak, güvenilir kaynaklara göre, Ürdünlülerin Suriye’den gelen bazı kaçakçıların itiraflarını da birkaç güne duyması muhtemel. Bu itiraflar, kaçakçılık operasyonlarının boyutunu ve 375 kilometreyi bulan Suriye-Ürdün sınırının hedef alınmaya devam edilmesinin tehlikesini gözler önüne serecek. Bu itiraflar aynı zamanda, uyuşturucu ekonomisinin Suriye rejiminin kurumları tarafından nasıl korunduğunu da ortaya çıkaracak. Fabrikalara, konvoylara ve kalabalık bir iş birlikçi kitlesine sahip olmaya başlayan bu ekonomi, çalışma sektörlerinden ortaya çıkan geleneksel ekonomiye paralel bir ekonomi oluşturarak önemli miktarda para sağlıyor.