Batı Kordofan’da ordu ile HDK arasında çatışmalar kızıştı

Babanusa şehrinde onlarca ölü

Sudan ordusu askerleri ülkenin doğusundaki El-Kadarif eyaletinde devriye gezerken (AFP)
Sudan ordusu askerleri ülkenin doğusundaki El-Kadarif eyaletinde devriye gezerken (AFP)
TT

Batı Kordofan’da ordu ile HDK arasında çatışmalar kızıştı

Sudan ordusu askerleri ülkenin doğusundaki El-Kadarif eyaletinde devriye gezerken (AFP)
Sudan ordusu askerleri ülkenin doğusundaki El-Kadarif eyaletinde devriye gezerken (AFP)

Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında Batı Kordofan eyaletindeki (ülkenin güneybatısı) Babanusa şehrinde dün şiddetli çatışmalar yaşandı ve her iki tarafın güçleri arasında ölüm ve yaralanmaların kaydedilmesinin yanı sıra, sivil kayıplar da yaşandı. HDK’nin şehri çeşitli yönlerden kuşatarak vatandaşların güvenli bölgelere gitmesini engellemesinin ardından çıkan, ağır ve hafif silahların kullanıldığı çatışmalar Babanusa’nın çeşitli bölgelerinde sürdürüldü.

Babanusa, Sudan ordusunun Batı Kordofan’daki en büyük askeri garnizonlarından birini içermesi nedeniyle önemli stratejik şehirlerden biri sayılıyor. ‘Burhan kuvvetleri’ bölgedeki garnizonlarını kaybederse, özellikle HDK’nin Darfur’daki birçok eyaletin kontrolünü ele geçirdiği göz önüne alındığında, Batı Sudan’daki varlıkları büyük ölçüde azalacak.

Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki Sudan ordusu ile Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK arasında geçtiğimiz nisan ayında çatışma başlamış ve uzun süreli sükuneti sağlamayı amaçlayan çok sayıda arabuluculuk çabası başarısızlıkla sonuçlanmıştı.

Şarku’l Avsat’a konuşan görgü tanıkları ‘karada şiddetli çatışmalar sürdürülürken, Sudan ordusuna ait savaş uçaklarının, şehre ve askeri bölgeye yönelik saldırıyı durdurmak için yoğun hava saldırıları düzenlediğini’ belirttiler. Bu sırada HDK mensupları tarafından sosyal medya platformlarında orduya bağlı 22’nci Piyade Tümeni Komutanlığı’na girdiklerini iddia ettikleri bazı videolar yayınlandı. Ordu ise HDK’den olduklarını belirttiği onlarca cesedin görüntülerini yayınlarken, komutanlığın ‘Hamideti güçlerinin’ kontrolü altına girdiği yönündeki iddiaları yalanladı.

Yerel kaynaklar, ‘HDK’nin, ordu güçleri müdahale edip çatışmaya girmeden önce Babanusa’ya girerek şehrin batı banliyölerine sızmaya başladığını’ bildirdiler. Aynı zamanda, ‘savaşan iki güç arasında ayrım gözetmeksizin açılan top ateşleri sonucunda siviller arasında çok sayıda ölüm ve yaralanma meydana geldiğine’ dikkat çektiler.

HDK Batı Darfur Bölge Komutanı Abdurrahman Cuma, tümen komutanlarına şehri işgal etme tehdidinde bulunarak savaşmadan teslim olmaları çağrısında bulundu.

Buna paralel olarak, Kuzey Darfur eyaletinde savaştan kaçanların sığındığı ‘Ebu Şuk’ kampı çevresinde ordu ile HDK arasında çatışmalar çıktı. Kampın acil servisi, çatışmaların yerinden edilmiş kişiler arasında çeşitli şekillerde yaralanmalara neden olduğunu bildirdi.



Bağdat'ta İsrail saldırısının hayaleti dolaşıyor

Irak'taki İslami Direniş milisleri ( Arşiv)
Irak'taki İslami Direniş milisleri ( Arşiv)
TT

Bağdat'ta İsrail saldırısının hayaleti dolaşıyor

Irak'taki İslami Direniş milisleri ( Arşiv)
Irak'taki İslami Direniş milisleri ( Arşiv)

Partizan çevreler ülkeye hava saldırısı düzenlenmesine karşı ciddi uyarılarda bulunurken, büyük çaplı bir İsrail saldırısının hayaleti Bağdat'ın üzerinde dolaşıyor.

"Koordinasyon çerçevesine" yakın bir kaynak Şarku'l Avsat'a, "Şii partilerin tehdidin ciddiyetine dair endişeleri, onları başbakandan saldırıları önlemek için gerekeni yapmasını istemeye yöneltti" ifadelerini kullandı.

Kaynak, “Iraklı silahlı grupların son zamanlarda gizlilik ve mahremiyet ortamında hareket ettiklerini ve askeri pozisyonlarının çoğunun kesin olarak değiştirildiğini” doğruladı.

Buna ilave olarak basın kaynakları, ülkenin "300 İsrail saldırısına" maruz kalma ihtimaline ilişkin "hükümet tahminleri" olarak ifade ettikleri alıntılara yer verdi.

Buna karşılık Irak Dışişleri Bakanlığı, Güvenlik Konseyi'ne yazdığı bir mektupta, "İsrail'in bu saldırgan davranışlarını durdurmak için uluslararası toplumun müdahalesinin" önemini vurguladı.

Uzman Gazi Faysal, Dışişleri Bakanlığı mesajının, ülkeyi olası bir İsrail saldırısından korumak isteyen "önleyici diplomasi" anlamına geldiğini söyledi.