Mısırlı sosyal medya hesapları hiper enflasyonla dalga geçiyor

Mısır merkezli sosyal paylaşım siteleri enflasyondaki çalkantılı artışa tepki gösteriyor

Mısır'da son günlerde temel ürün ve emtialarda peş peşe artışlar görüldü (Şarku'l Avsat)
Mısır'da son günlerde temel ürün ve emtialarda peş peşe artışlar görüldü (Şarku'l Avsat)
TT

Mısırlı sosyal medya hesapları hiper enflasyonla dalga geçiyor

Mısır'da son günlerde temel ürün ve emtialarda peş peşe artışlar görüldü (Şarku'l Avsat)
Mısır'da son günlerde temel ürün ve emtialarda peş peşe artışlar görüldü (Şarku'l Avsat)

Son günlerde Mısır’da peynir, süt ürünleri, çay ve kahve fiyatlarındaki rekor artışla birlikte temel ürünlerin fiyatlarında peş peşe yaşanan zamlar Mısırlıların acılarını ikiye katladı. Piyasaları vuran hiper enflasyondan kaynaklanan sıkıntıya ve bu artışların Mısırlıların ceplerine etkisine rağmen, özellikle önde gelen bazı sosyal paylaşım sitelerinde fiyatların yükselmesi nedeniyle son saatlerde Mısırda en çok ticareti yapılanlar arasında yer alan ürünler “#Kaşar_peynir” ve “#Bir_kilogram_süt” gibi başlıklarla yapılan yorumlarda alaya alındı.

Ülke, iki farklı döviz kuru fiyatı olan cüneyhin dolar karşısındaki değerinin düşmesi nedeniyle son aylarda emtia fiyatlarında peş peşe artışlara şahit oldu. Doların resmi kur karşılığı yaklaşık 30,9 Mısır cüneyhi, ancak bu fiyattan dolar bulmak mümkün değil ve yerel medyaya göre bir diğeri karaborsada dolar kuru 70 cüneyh civarında. Son artışlarla birlikte pek çok kişi bunu bir şaka üslubuyla ve komik karikatürlerle aralarında komediye çevirdiler.

Mısır'da çay çeşitlerinin en meşhurlarından biri olan ve Mısırlıların büyük bir kesimi tarafından içilen "Gelin çayı"nın fiyatının 195 cüneyhten 225 cüneyhe artmasıyla birlikte kullanıcılar anında tepki gösterdi. Halid isimli bir hesap bunu "gelinin boşanması" olarak nitelendirdi! Karim isimli bir hesaptan, 250 gr "gelin çayı" ve bir kilo şeker satın almanın bir servet gerektirmesinin komik olduğu ifade edildi.

Mısır'da halkın büyük çoğunluğunun beğenisine sahip olan kaşar peyniri ise sosyal medya kullanıcıları tarafından, ani yükselişi nedeniyle New York Borsası'nda hisse senedi gibi ve "bugünkü fiyattan satılıyor" sloganıyla da altın gibi işlem gördüğü ifade edilerek ekonomik şakaya dönüştü.

Bir litre doğal süt fiyatının 25 cüneyh’ten 40 cüneyh’e artması, ayrıca son bir yılda marketlerde özellikle çocukların ve yetişkinlerin günlük olarak ihtiyaç duydukları pastörize süt fiyatlarının kısa sürede yüzde 35'ten fazla artması büyük tepki çekti.

X web sitesinde alaycı bir yorum geniş çapta yayıldı; “mandalar sütlerinin fiyatını bildikleri zaman asla ahırda kalmaya razı olmayacaklardır”. Diğer kullanıcılar ise "Bir kilo sütün fiyatının 40 cüneyhi, bir kilo etin ise 400 cüneyhi aştığını öğrenen ineğin durumu" başlıklı video klibi paylaştılar. Üçüncü bir grup ise sütün fiyatındaki yüksek artış sonunda sütün kalmayacağını ifade ederek üzüntülerini dile getirdiler.

Etkileşimin belirli ürünlerle sınırlı kaldığı sosyal medya sitelerindeki alaycı yorumlar, genel olarak yüksek fiyatlara, piyasalardaki zamlara ve bunlar ile genel durum arasındaki bağlantıya kadar uzandı. Popüler atasözü: "Akıllı adamın hatası bin hataya bedeldir", sözü yeni zamlarla hatanın “bin buçuk” olduğu yönünde sosyal medyada alay konusu oldu.

Fiyatların sürekli artması ve eski fiyatlara dönüş isteğiyle ilgili olarak Hassan isimli hesap, "Geçen haftaki fiyatları kaçırdım" dedi.

Hazım adını taşıyan başka bir hesap, ABD'de yaşanan siyasi olaylara atıfta bulunup, "Teksas'ın Amerika'dan bağımsızlığını kazanmasının Mısır'daki fiyat artışını etkilemeyeceğini umuyoruz" dedi.

Emtia fiyatlarına ilişkin genel durumu özetlemek gerekirse, "İbn Hamidu" isimli şakacı hesap, artışların acısını, merhum şarkıcı Muhammed Nuh'un “ah” kelimesini çok tekrarladığı meşhur şarkısı “Ey Ülkem” ile ifade ediyor.



Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
TT

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir askeri ekip, Yemen'in geçici başkenti Aden'e, Güney Geçiş Konseyi'ne bağlı güçlerin Hadramut ve Al-Mahra vilayetlerinden çekilmesi ve meşru yönetimi destekleyen Suudi liderliğindeki koalisyonun doğrudan gözetimi altında önceki konumlarına geri dönmeleri için yürütme mekanizmalarını kurmayı amaçlayan acil bir görevle geldi.

Ekip ayrıca, statüko öncesine dönüşü sağlamak amacıyla koordineli prosedürlere göre, bölgelerin "Vatan Kalkanı" güçlerine devredilmesi için düzenlemeler üzerinde de çalışıyor. Bu adım, Suudi Arabistan'ın Doğu Yemen'deki gerilimi sona erdirmek için yoğun çabalarının ve koalisyon liderliğinin Hadramut'taki Güney Geçiş Konseyi'nin tek taraflı eylemlerini reddetmesinin bir devamı niteliğinde. Koalisyon liderliği bu eylemleri, zorla yeni bir gerçeklik dayatma veya vilayeti barış ve istikrarı tehdit eden iç çatışmalara sürükleme girişimi olarak değerlendirmektedir.

Şarku’l Avsat'a konuşan özel kaynaklara göre askeri birliğin gelişi, Riyad'ın Yemen'deki meşru kurumlar içinde güvensizlik ortamı yaratacak veya bölünmeyi derinleştirecek adımları reddetme tutumunu güçlendiriyor.


Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

 İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
TT

Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

 İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)

İsrail’in geniş çaplı bir saldırı hazırlığında olduğu yönündeki iddiaların gölgesinde yaşayan Lübnan’da, Mısır gerilimi düşürmek ve ülkenin İsrail kaynaklı herhangi bir askeri tırmanıştan korunmasını sağlamak amacıyla diplomatik girişimlerini yoğunlaştırdı. Bu çerçevede Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli’nin gelecek hafta Beyrut’u ziyaret etmesi öngörülüyor.

Mısır’ın Beyrut Büyükelçisi Ala Musa, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Üzerinde çalıştığımız konu, gerilimin azaltılması ve Lübnan’ın saldırıların şiddetinde herhangi bir artıştan korunmasıdır. Asıl hedef budur. Sürecin, birçok engelin aşılmasında kullanılabilecek bir ivme yaratmak için adım adım ilerlemesi gerekiyor” dedi.

Öte yandan İsrail, diplomatik çabalara sahadaki gerilim ve geniş çaplı savaş tehditleriyle karşılık verdi. İsrail medyası, Lübnan hükümeti ve ordusunun yıl sonuna kadar belirlenen süre içinde Hizbullah’ın silahsızlandırılmasında başarısız olması halinde, İsrail ordusunun Lübnan genelinde Hizbullah hedeflerine yönelik kapsamlı bir saldırı planladığını yazdı.

Aynı zamanda İsrail, Lübnan’ın güneyindeki askeri gerilimi artırdı. İsrail güçleri, sivil müzakerelerin iki hafta önce başlamasından bu yana ilk kez, sınırdan yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Zahrani bölgesinin de aralarında bulunduğu Litani Nehri’nin kuzeyindeki bölgeleri hedef aldı.


BM raporu: Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
TT

BM raporu: Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)

AFP'nin dün gördüğü BM Genel Sekreteri'nin raporuna göre, İsrail'in işgal altında bulunan Batı Şeria'daki yerleşim genişlemesi, BM'nin 2017'de izlemeye başlamasından bu yana 2025'te rekor seviyeye ulaştı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Güvenlik Konseyi üyelerine gönderdiği belgede, "İşgal altındaki Batı Şeria'da, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere, İsrail yerleşimlerinin devam eden genişlemesini kınıyorum. Bu durum gerilimleri körüklemeye, Filistinlilerin topraklarına erişimini engellemeye ve bağımsız, demokratik, bütünleşik ve tam egemen bir Filistin devletinin kurulma olasılığını tehdit etmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.

İsrail'in 1967'de işgal edip ilhak ettiği Doğu Kudüs'te yaklaşık üç milyon Filistinli yaşıyor; bunların yanı sıra Birleşmiş Milletler'in uluslararası hukuka göre yasadışı saydığı yerleşim yerlerinde de yaklaşık 500 bin İsrailli bulunuyor.

Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri hem sağcı hem de solcu çeşitli İsrail hükümetleri döneminde devam etmiştir.

Bu yerleşim faaliyetleri, özellikle 7 Ekim 2013'te Hamas'ın güney İsrail'de gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırının ardından Gazze'de savaşın başlamasından bu yana, mevcut hükümetin döneminde önemli ölçüde yoğunlaştı.