Dünya Gıda Programı 4 milyon Yemenliyi yardım listesinden çıkardı

Yemen’de artan açlık sorununa ve askeri çatışma riskine rağmen Dünya Gıda Programı 4 milyon Yemenli sivili yardım listesinden çıkarttı

Yemen'de gıda güvenliği geçen yıl hafif bir iyileşme kaydetti (Birleşmiş Milletler)
Yemen'de gıda güvenliği geçen yıl hafif bir iyileşme kaydetti (Birleşmiş Milletler)
TT

Dünya Gıda Programı 4 milyon Yemenliyi yardım listesinden çıkardı

Yemen'de gıda güvenliği geçen yıl hafif bir iyileşme kaydetti (Birleşmiş Milletler)
Yemen'de gıda güvenliği geçen yıl hafif bir iyileşme kaydetti (Birleşmiş Milletler)

Yemen'de açlığın ve askeri çatışmaların yeniden başlayacağı endişesinin ortasında, BM, Husilerin aylık gıda yardımından yararlananlar listesinden 3 milyon kişiyi çıkarma kararını onayladıklarını duyurdu. Bu kişiler, insani müdahale planının karşı karşıya olduğu finansman eksikliğinden dolayı uluslararası alanda tanınan hükümetin kontrolü altındaki bölgelerden dışlanan bir milyon kişiye katıldılar.

BM İnsani İşler Ofisi, Dünya Gıda Programı'nın (WFP) Aralık ayında Husilerin kontrolündeki bölgelerdeki faaliyetlerini askıya almasının ardından, başkent Sana'da kontrolü elinde bulunduran grupla anlaşmaya vardığını belirtti. Anlaşma, insani yardımların dağıtımında daha hedef odaklı bir yaklaşım benimsemeyi ve yardımlardan yararlananların sayısını önceki 9,5 milyondan 6,5 milyona düşürmeyi içeriyor.

Yemen nüfusunun yüzde 70'i kırsalda yaşıyor (Dünya Bankası)
Yemen nüfusunun yüzde 70'i kırsalda yaşıyor (Dünya Bankası)

Husiler daha önce bu adımı reddetmiş ve kontrolleri altındaki bölgelerdeki tüm yararlanıcılara yardım dağıtmaya devam edilmesi gerektiğinde ısrar etmiş ve Dünya Gıda Programı’nı, yardımı kendilerine baskı yapmak için siyasi bir kart olarak kullanmakla suçlamıştı. Ancak geri dönmeleri, stokların mevcut olmaması nedeniyle, yardımların dağıtımının Nisan ayına kadar başlamasını sağlamaz. Çünkü programın bu bölgelerde faaliyetlerini askıya alma kararı gıda maddelerini ithal etme sözleşmelerini etkiledi.

Ateşkesin kazançları

Birleşmiş Milletler Ofisi, Yemen'deki askeri ateşkesin, 2023 yılının üçüncü çeyreğinde, 2022 yılının aynı dönemine kıyasla sivil kayıplar ve yerinden edilme sayısında, sırasıyla, yüzde 27 ve yüzde 44 oranında önemli bir azalmaya yol açtığını bildirdi. Ancak başta Marib, Taiz, Ed-Dali, El-Hudeyde, Şebve ve Sada vilayetleri olmak üzere çeşitli cephe hatlarında yerel çatışmaların hala devam ettiği konusunda uyardı.

FOTO: Husiler yardımın dağıtımını kontrol ediyor ve yardıma muhtaç kişilerin listesini belirliyor (Yemen Hükümeti)
Husiler yardımın dağıtımını kontrol ediyor ve yardıma muhtaç kişilerin listesini belirliyor (Yemen Hükümeti)

İnsani İşler Ofisi'nin verilerine göre, 2023 Çatışma Endeksi, Yemen'i siyasi şiddet açısından dünyada yedinci sıraya koydu. Ancak aynı yılın üçüncü çeyreğinde ülke, tüm illerde gıda güvensizliğinin ana faktörlerinde bir iyileşmeye tanık oldu.

İthalat seviyeleri ve gıda fiyatları olumlu bir eğilim gösterdi. Ancak kapsamlı araştırma, ailelerin yarısının yeterli gıda tüketimine sahip olmadığını gösterdi. Hükümet kontrolündeki bölgelerdeki ailelerin, Husi kontrolündeki bölgelere kıyasla daha yüksek düzeyde gıda güvensizliğinden mustarip olduğu görüldü.

Küresel Açlık Endeksi'ne (KAE) göre Yemen, geçtiğimiz yıl dünyadaki en kötü üçüncü açlık seviyesine tanık oldu. Mevcut gıda yardımı taahhütleri endişe verici derecede düşük seyrederken Dünya Gıda Programı, hayat kurtaran programlarından bazılarını küçültmek zorunda kaldı.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Ofisi tarafından açıklanan verilere göre, geçen yıl gıda ithalatının toplam hacmi yıllık bazda Husi kontrolündeki Hudeyde ve Salif limanlarında yüzde 2 artarken, hükümet kontrolündeki Aden ve Mukalla limanlarından yüzde 21 arttı. Kara nakliyesi ve mevduat limanlarında ise yüzde 5 oranında düşüş yaşandı.

BM ofisi, genel olarak Yemen'deki tüm limanlardan ithal edilen net gıda hacminin 2022'nin aynı dönemine göre yüzde 6 daha yüksek olduğunu açıkladı.

Ateşkes, Yemen'deki yerinden edilme oranlarını yüzde 44 oranında azalttı (Yemen Hükümeti)
Ateşkes, Yemen'deki yerinden edilme oranlarını yüzde 44 oranında azalttı (Yemen Hükümeti)

Yerel para biriminin fiyatına ilişkin Birleşmiş Milletler, Suudi Arabistan'ın döviz kuru üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla Aden'deki Yemen Merkez Bankası'na 267 milyon dolar yatırdığını bildirdi. Ancak Yemen riyali, yılın üçüncü çeyreğinde dolar karşısında düşüşünü sürdürdü. Riyalin değeri bir önceki yıla göre yüzde 22 azalarak dolar başına bin 434 Yemen riyaline ulaştı. Bu düşüş büyük ölçüde döviz rezervlerindeki düşüş, ham petrol ihracatı ve işçi dövizi girişlerindeki düşüşle bağlantılı.

BM ofisi, Husi kontrolündeki bölgelerde döviz kurunun bir önceki yıla göre yüzde 7 artarak dolar başına 523 riyale ulaştığını bildirirken bunun nedenlerini de esas olarak Husi yetkililerinin, Ödemeler Komitesi'nin yanı sıra kendi kontrolleri dışındaki bölgelere yabancı para transferini kısıtlamak için uyguladığı denetleyici tedbirlere ve bu bölgelerdeki döviz arz ve talebini yakından yöneten döviz departmanına bağladı.



ABD Savunma Bakanı, ülkesinin ‘Lübnan'da diplomatik çözüme’ bağlılığını vurguladı

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)
TT

ABD Savunma Bakanı, ülkesinin ‘Lübnan'da diplomatik çözüme’ bağlılığını vurguladı

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli yetkililerle daha önce yaptığı bir toplantıda (AP)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin dün (Cumartesi) İsrailli mevkidaşı Yisrael Katz ile yaptığı telefon görüşmesinde, ABD'nin ‘Lübnan'da diplomatik bir çözüme’ olan bağlılığını yineleyerek, ülkesinin Hizbullah'a karşı ‘kararlılıkla’ hareket etmeye devam edeceğini bildirdi.

Lübnanlı yetkililere göre bu açıklama, İsrail ile Hizbullah arasındaki savaşın kızıştığı ve İsrail ordusunun Beyrut'un yanı sıra güney ve doğu Lübnan'da gerçekleştirdiği saldırılarda onlarca kişinin öldüğü bir dönemde geldi.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü, Austin'in ‘ABD'nin Lübnan'da İsrailli ve Lübnanlı sivillerin sınırın her iki tarafındaki evlerine güvenli bir şekilde dönmelerini sağlayacak diplomatik bir çözüme olan bağlılığını yinelediğini’ söyledi.

Katz ise İsrail'in ‘kararlı bir şekilde hareket etmeye devam edeceğini’ vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Katz, İsrail'in kuzeyinde yaşayanların evlerine dönebilmeleri için ülkesinin ‘Hizbullah'ın terör altyapısını hedef alma ve terörist liderleri ortadan kaldırma’ konusundaki kararlılığını yineledi.

Gazze savaşı sırasında Hizbullah ve İsrail arasında bir yıl süren sınır ötesi bombardımanın ardından İsrail ordusu eylül ayı sonunda askeri operasyonlarının ağırlık merkezini Lübnan ile olan kuzey cephesine kaydırdığını duyurdu. O zamandan bu yana Beyrut'un güney banliyöleri, doğu ve güney Lübnan'daki Hizbullah kalelerini merkez alan yıkıcı bir hava saldırısı kampanyası başlattı ve ardından Güney Lübnan'da kara operasyonlarına başladığını bildirdi.

Lübnan Sağlık Bakanlığı'na göre Ekim 2023'ten bu yana Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmalar Lübnan'da en az 3 bin 650 kişinin ölümüne neden oldu.

Konuyla ilgili olarak Lloyd Austin, İsrail hükümetini Gazze Şeridi'ndeki vahim insani durumu iyileştirmek için harekete geçmeye devam etmeye çağırdı ve ABD'nin Amerikan vatandaşları da dahil olmak üzere tüm esirlerin serbest bırakılmasını sağlama konusundaki kararlılığını bir kez daha yineledi.

Bu açıklama, Washington'un geçen hafta İsrail'in Gazze Şeridi'ne insani yardım konusunda ABD yasalarını ihlal etmediğini açıklamasına rağmen, askeri yardımın bir kısmını askıya alma tehdidinden bir ay sonra geldi.

Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer örgütler, özellikle İsrail'in cuma günü Filistin topraklarındaki mevcut savaşı tetikleyen 7 Ekim 2023 tarihli Hamas saldırısına karışan iki komutanı öldürdüğünü açıkladığı kuzey Gazze'de kötüleşen insani durumu kınıyor.

Pentagon'a göre Katz ile yapılan telefon görüşmesinde İsrail'in mevcut operasyonları da ele alındı ve Austin Washington'un ‘İsrail'in güvenliğine olan sarsılmaz bağlılığını’ yineledi.