Berri’nin Emel Hareketi’nin güney savaşına dahil olduğunu duyurması tartışmaya yol açtı

Havaca: Görevi savunmadır. Savaşçıları ise köy halkındandır…

Güney Lübnan’ın Blida kasabasındaki Emel Hareketi savaşçıları için cenaze töreni düzenlendi. (X platformundaki Emel aktivistleri)
Güney Lübnan’ın Blida kasabasındaki Emel Hareketi savaşçıları için cenaze töreni düzenlendi. (X platformundaki Emel aktivistleri)
TT

Berri’nin Emel Hareketi’nin güney savaşına dahil olduğunu duyurması tartışmaya yol açtı

Güney Lübnan’ın Blida kasabasındaki Emel Hareketi savaşçıları için cenaze töreni düzenlendi. (X platformundaki Emel aktivistleri)
Güney Lübnan’ın Blida kasabasındaki Emel Hareketi savaşçıları için cenaze töreni düzenlendi. (X platformundaki Emel aktivistleri)

Lübnan Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’nin geçen pazar akşamı, liderliğini yaptığı Emel Hareketi’nin güneydeki çatışmalara katılımına ilişkin açıklaması, 7 Ekim’de İsrail ordusuna karşı başlayan ve her gün devam eden savaşa katılıma dair ilk resmi beyan oldu. Bu bağlamda bunun Berri’nin siyasi konumuyla ve mevcut krize çözüm bulmadaki diplomatik rolüyle çelişip çelişmediğine ilişkin siyasi eleştiriler yapıldı ve konuya ilişkin sorular yöneltildi.

Berri, geçen pazar gecesi El-Cedid kanalına yaptığı açıklamada Lübnan direniş alaylarının takipçilerine seslenirken şunları söyledi:

Emel Hareketi, Lübnan’daki her toprak tanesini savunma konusunda Hizbullah’ın önündedir. Ama Emel Hareketi, bu savaşta askeri imkanları dahilinde direniyor. Hizbullah’ın yeteneklerine sahip değil. Diplomatik rolümden korkmuyorum. Çünkü diplomatik direniş, direnişin önemli bir parçasıdır.

ferb
İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron ile Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri’nin bir araya geldiği toplantı. (Şarku’l Avsat)

Emel’in askeri rolü geçen yüzyılın yetmişli yıllarına kadar uzanıyor. 2000 yılında Güney Lübnan’ın özgürleştirilmesine kadar İsrail’e karşı direnişe öncülük eden Lübnanlı gruplardan biriydi, daha sonra askeri rolü gerileyip 2006’ya kadar azaldı. Temmuz 2006 Savaşı sırasında bazı üyelerinin yasını tuttu. Bu savaştan sonra Emel’in askeri rolü, yeniden azaldı. Ta ki dört ay önce Güney Lübnan’da savaş patlak verene kadar. İlk olarak yaralıların iyileşmesine, yolların açılmasına, sınır bölgelerindeki yangınların söndürülmesine katkıda bulunan er-Resala Sağlık Ambulans Derneği aracılığıyla sivil ve askeri olarak bu rol, iki alanda yeniden kazanıldı. Emel, geçen ay 1 savaşçısının ve geçen pazar günü Blida kasabasında ve geçen cuma- cumartesi gecesi aynı kasabada kendilerini hedef alan İsrail bombardımanında öldürülen iki savaşçının yasını tuttu.

sdcerv
Güney Lübnan’ın Blida kasabasındaki Emel Hareketi savaşçıları için cenaze düzenlendi. (X platformundaki Emel aktivistleri)

Şaşırtıcı değil

Kalkınma ve Kurtuluş bloğunun bir üyesi olan Milletvekili Muhamed Havaca’nın Şarku’l Avsat’a aktardığına göre Emel, üyelerinin 8 Ekim’den bu yana batıdaki Nakura’dan doğudaki Şebaa Çiftlikleri’ne kadar cephe hattında konuşlandırıldığı göz önüne alındığında bu açıklamayı şaşırtıcı görmüyor. “Hareketin güneydeki direnişe katılımı yeni değil. Bu, güneydeki tüm sınır köylerinde mevcuttu” diyen Havaca, “Hareket düzenli bir ordu değil, arkadan kuvvet ve takviye göndermiyor. Çünkü savaşçılar sınır kasabalarından geliyor ve kasabaları saldırılara karşı koruyor” ifadelerini kullandı.

Pazar günü defnedilen iki unsurunun, kasaba halkından olduğunu ve orada öldürüldüğünü belirten Havaca, diğer köylerdeki unsurlar gibi onların da varlığının normal olduğunu, çünkü bu köyleri, evlerini ve mülklerini İsrail saldırılarına karşı savunma görevini üstlendiklerini vurguladı. Milletvekili, hareketin tarihinin direniş üzerine kurulu olduğunu ve 1978’de Güney Lübnan’ın işgalinden 2000’deki kurtuluşa kadar binlerce operasyon gerçekleştirdiğini açıkladı.

Siyasi rol

Emel’in çatışmaya dahil olması, bunun diplomatik liderinin rolü ve ülkedeki siyasi konumu üzerindeki yansımaları hakkında soruları gündeme getirdi. Öyle ki eski Milletvekili Faris Said, Meclis Başkanı Nebih Berri’nin her iki görevde de (Parlamento başkanlığı ve Emel başkanlığı) bulunmasının, Lübnan’ı yorduğunu ve Emel’in savaşa katıldığını ilan etmesinin Taif’ten bu yana Berri’nin Hizbullah ile çizdiği ayrımı ortadan kaldırdığını söyledi.

Ancak Havaca, bu durumda bir çelişki görmeyerek “Güney Lübnan herhangi bir tehlikeye veya saldırıya maruz kaldığında savunma bir görevdir” dedi. Lübnan’ı savunmanın Emel’in konumu, siyasi ve ulusal rolünü güçlendirdiğine dikkat çekti. Arap- İsrail çatışması üzerine araştırmacı ve birçok kitabın yazarı olan Havaca, Lübnan’ın ‘kendini savunacak konumda olduğunu’ vurgulayarak, İsrail Ordusu eski Genelkurmay Başkanı ve Savaş Kabinesi üyesi Gadi Eisenkot’un açıklamasına atıfta bulundu. Eisenkot, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun 11 Ekim’de Lübnan’a saldırı düzenlenmesini engellediğini söylemişti.

“Bir savaş planı vardı ve Lübnan direnişinin buna tepkisi, Lübnan’a karşı savaş seçeneğinin her an mevcut olduğunu gösteriyor” diyen Muhamed Havaca sözlerini şöyle sürdürdü:

2006’dan bu yana İsrail’in Lübnan’a savaş başlatma tehdidinde bulunmadığı tek bir gün bile geçmedi. Bu, hazırlığı bir zorunluluk haline getiriyor. Lübnan’daki muharebe konuşlandırması, İsrail’in sürpriz ve inisiyatif unsurlarını kaybetmesine neden oldu ve bu da savaşı önledi. Biz savunma pozisyonundayız ve Emel hareketinin seferberliği ve ilk günden itibaren kapsamlı hazırlığı bu bağlamda yer alıyor.

Savaş sonrası silah

Çatışmaya katılım, silahlanmayı gerektiriyor ve bu nedenle çatışma bittikten sonra bu silahın akıbeti hakkında sorular ortaya çıkıyor. Lübnan’da Hizbullah’ın silahlarına ilişkin tartışmanın devam ettiği bir dönemde son olarak Güçlü Cumhuriyet bloğunun bir üyesi olan milletvekili Giyas Yazbek şu açıklamada bulundu:

“Bu milis güçlerini değil, Lübnan’ı, sınır alaylarını ve güneydeki meşru gözetleme kulelerini kurtarmak içindir. Ordu, devlet ve halkı içeren altın üçlemenin misyonu, 1701’i hayata geçirmektir. Heyetleri veya Beşliyi beklemeyin. Çıkar Lübnan’dır.”

Yazbek ayrıca Lübnan ordusunun sınıra konuşlandırılması çağrısında bulundu.

Havaca, 2000’den sonraki Emel Hareketi deneyimine atıfta bulunarak, silah kaygılarının garantisinin siyasi olduğunu ileri sürdü. Direniş silahının işlevinin savunma amaçlı olduğunu söyleyen Havaca, “Çünkü İsrail’e karşı savaşmak olan misyonu, gösterişli olmayan bir silahtır ve yalnızca İsrail’le savaşırken ortaya çıkar” dedi. Milletvekili Muhamed Havaca, “8 Ekim’den önce ve 17 yıldır güneyde hiç silah ortaya çıkmamıştı” derken, sözlerinin devamında ise “Direnişin gücü somut ve soyut olması, coğrafyaya bağlı kalmaması ve gerilla savaşı yürütmesi, ayrıca silahlarının görünür olmaması ve neredeyse gizli bir yapı takip etmesidir” şeklinde konuştu.

Daha önce Güney Lübnan’dan İsrail’e yönelik hedef alma operasyonları yürüttüğünü açıklayan Hamas hareketine ek olarak, Hizbullah ve Emel Hareketi’nin yanı sıra el-Cemâatü’l İslâmiyye ve Suriye Sosyal Milliyetçi Partisi de çatışmalara katılacaklarını duyurdu.



Lübnan: İsrail’e roketli saldırı düzenleyen 'ana grup’ tutuklandı

Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
TT

Lübnan: İsrail’e roketli saldırı düzenleyen 'ana grup’ tutuklandı

Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)

Şarku’l Avsat’a konuşan Lübnanlı güvenlik kaynakları, Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü tarafından pazar günü tutuklanan silahlı grubun, daha önce tutuklanan ve (Filistin ve Lübnan uyruklu oldukları bilinen) üyeleri geçtiğimiz mart ayında biri Nebatiye bölgesindeki Kefer Tabnit ve Arnoun beldeleri arasındaki bölgeden, diğeri de aynı bölgedeki Kakaiyat el-Cisr’den olmak üzere İsrail'e yönelik iki roketli saldırı gerçekleştirdiklerini itiraf eden grubun ‘ana unsuru’ olabilir. Lübnan topraklarından fırlatılan roketler, Yukarı Celile'deki Metulla ve Kiryat Shmona yerleşim birimlerine düşmeden önce İsrail hava savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirilmişti.

Lübnan ordusu pazar günü yaptığı açıklamada, Lübnan'ın güneyinde çok sayıda roket ve bunların fırlatma rampalarının ele geçirildiğini ve ‘birkaç kişinin tutuklandığını’ duyurdu. Güvenlik kaynakları, soruşturmaların yetkili yargının gözetimi altında müdürlüğün soruşturma ekibi tarafından sürdürüldüğünü belirtti. Kaynaklar, özellikle de ele geçirilen roketlerin miktarı ve bunları fırlatmak için kullanılan rampalar, roketleri İsrail'e yöneltmeye hazırlanan grupların ihtiyaçlarını karşılamak için hazırlanmış bir tankı andırdığından tutuklanan grubun ‘ana grup’ olduğu ihtimalini de göz ardı etmediler.

Öte yandan Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik saldırılarını, ‘İsrail Lübnan'ın ve Lübnan halkının egemenliğini ve uluslararası meşruiyet kararlarını ihlal etmeye devam ederken, ateşkes şartlarını uygulama konusunda kendisinden isteneni yerine getiren Lübnan'ın büyük kararlılığını sabote etmeye yönelik açık bir girişim’ olarak nitelendirdi.