Sudan ordusu, Omdurman’daki Vadi Sidna askeri bölgesinde darbe girişiminin engellendiği yönündeki iddialara cevaben kendi liderliğinin arkasında ‘tek adam yüreğiyle’ çalıştığını duyurdu. Ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında devam eden savaş nedeniyle ülkede gerilim artarken, darbe girişimi çerçevesinde ordunun askeri istihbarat biriminden subaylar tutuklandı.
Sudan Silahlı Kuvvetleri’nin Facebook hesabında dün (6 Şubat Salı) öğleden sonra itibarıyla ordu içinde meydana gelen anormal hiçbir şey yayınlanmadı. Egemenlik Konseyi üyesi Korgeneral Yaser Abdurrahman el-Atta, X üzerinden yaptığı açıklamada “Düzenli kuvvetler, organize bir hiyerarşiye göre tek adamın yüreğiyle komuta arkasında faaliyet gösterir” demekle yetindi. Atta, darbe girişimi iddialarına doğrudan değinmedi.
Atta, “Omdurman bölgesi ve Vadi Sidna’nın en üst düzeyde koordinasyon içinde olduğunu ve zafere ulaşmak için canla başla çalıştığını, zaferden başka bir konuşma yapılmadığını herkese garanti ediyoruz” diyerek, Egemenlik Konseyi Başkanı ordu komutanı Abdülfettah el-Burhan’a atıfla “Tüm silahlı kuvvetler, komutanın arkasında” ifadelerini kullandı.
Yerel es-Sudani gazetesi, askeri istihbaratın iddia edilen darbeye karıştıkları gerekçesiyle 4 subayı tutukladığını belirtirken, basında çıkan diğer haberlerde, subayların tutuklanmasının nedeninin ‘askeri emirleri ihlal etmek ve Omdurman bölgesindeki Hızlı Destek Kuvvetleri ile askeri liderliğin talimatı olmadan çatışmak’ olduğu aktarıldı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Kaynaklara göre es-Sudani gazetesi, Sarkab kampındaki yedek mobil kuvvetin komutanı olarak görev yapan kurmay albay rütbesindeki bir subay ve hava savunma ve anti-drone karıştırıcı cihazları teknik bölümünde bir yarbay da dahil olmak üzere subayların ciddi uzaklaştırma cezasına çarptırıldığını bildirdi. Gazete, askeri istihbaratın Omdurman şehrinde gezici bir kuvvete komuta eden bir tuğgenerali tutuklamak için çalıştığını bildirdi.
Gazete kaynaklara göre alıkoyma, yakalam ve talimatlara uyma konusunda silahlı kuvvetlerin en etkili subayları arasında sayılan tutuklu subaylar, ayrıca Hartum Eyaleti’nin ikinci büyük şehri Omdurman’da da Hızlı Destek Kuvvetleri’ne karşı şiddetli çatışmalara girdi.
Sudan sokakları bu haberi büyük ilgiyle karşılarken haber, medyada da geniş bir yer kapladı. Ancak ordu, bu iddialarla ilgili katı bir gizlilik uygulayarak herhangi bir ayrıntıyı kamuoyuyla paylaşmayı reddetti.
Siyasi analizler, Sudan Ordu Komutanı Yardımcısı Korgeneral İbrahim Cabir’in geçtiğimiz günlerde Omdurman’ın kuzeyindeki Vadi Sidna bölgesindeki ordu üssüne yaptığı ziyaret ile darbe girişimi iddiasının ortaya çıkması arasında bir bağlantı olduğuna dikkati çekti.
Vadi Sidna üssü, başkent Hartum’da ordunun Hızlı Destek Kuvvetleri’ne karşı askeri operasyonlar yürüttüğü en önemli askeri alanlardan biri.
Ordu liderliğinin iddia edilen darbeyle ilgili dolaşan bilgileri onaylama veya yalanlama konusundaki isteksizliği ortasında, somut gerçeklerin yokluğunda çok sayıda yorum yapıldı.
Aralık 2019 devriminde Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir rejiminin devrilmesinden bu yana ülke, birçok darbe girişimine tanık oldu. Ancak mevcut ordu liderleri, çok sayıda üst düzey subayın katıldığı yalnızca iki darbe girişiminin gerçekleştiğini kabul etti.
Sudan Müslüman Kardeşler Teşkilatı’na (İhvan) bağlı isimlere ve ordu liderlerine ait sosyal medya platformlarındaki hesaplar, ülkede bir askeri darbe girişiminin gerçekleştiği iddiasını yalanlarken, mevcut koşullarda askeri kurum içerisinde değişimin imkânsız olduğunu söyledi. Ordunun şu anda ülke üzerinde etkili ve tam bir yetkisi bulunmuyor ve en önemli askeri birimlerinden bazıları Hızlı Destek Kuvvetleri’nin kontrolü altında.
‘Darbe girişimi planlamak’ suçlaması, genellikle HDK ile savaşmak istemeyen subaylara, silahlı kuvvetlerden uzaklaştırmak amacıyla yöneltiliyor. Son anılar, bir dizi üst düzey subayın bu suçlamayla karşı karşıya kaldığını ve ardından Hızlı Destek Kuvvetleri’ne karşı mevcut savaşın patlak vermesinden sonra hizmete geri döndüğünü gösteriyor.
Darbe planı suçlaması, Genel İstihbarat Teşkilatı’nı da kapsadı. Eski Devlet Başkanı Ömer el-Beşir döneminde Genel Müdür Salah Abdullah Kuş, darbe girişimine karışmakla suçlanmıştı. Affedilip teşkilatın başına getirilmeden önce birkaç ay boyunca gözaltında tutuldu ve Nisan 2019’da Beşir rejimi bir halk devrimiyle devrilene kadar bu görevini sürdürdü.