Sudan Ordusu Komutan Yardımcısı El-Ata: Hızlı Destek Kuvvetleri’nin ortadan kaldırılmasına yönelik savaşa ‘evet’ diyoruz

Griffiths, Sudan'da iletişim hizmetlerinin derhal yeniden sağlanması çağrısında bulundu.

Sudan ordusu liderleri ve onları destekleyen yetkililer dün (Pazar) Omdurman şehrinde bir araya geldi. (Sudan Egemenlik Konseyi Medyası)
Sudan ordusu liderleri ve onları destekleyen yetkililer dün (Pazar) Omdurman şehrinde bir araya geldi. (Sudan Egemenlik Konseyi Medyası)
TT

Sudan Ordusu Komutan Yardımcısı El-Ata: Hızlı Destek Kuvvetleri’nin ortadan kaldırılmasına yönelik savaşa ‘evet’ diyoruz

Sudan ordusu liderleri ve onları destekleyen yetkililer dün (Pazar) Omdurman şehrinde bir araya geldi. (Sudan Egemenlik Konseyi Medyası)
Sudan ordusu liderleri ve onları destekleyen yetkililer dün (Pazar) Omdurman şehrinde bir araya geldi. (Sudan Egemenlik Konseyi Medyası)

Sudan Ordusu Komutan Yardımcısı Yasir el-Ata, dün (Pazar) ‘zafer alametleri’ olarak adlandırdığı hususun artık ortaya çıktığını ifade ederek, “Savaşın getirdiği belalara rağmen ulusu inşa etme yolunda doğru yolda olduğumuzdan eminiz” dedi. Bu açıklama, Nil Nehri eyaleti valisini ve eyaletteki güvenlik komitesi üyelerini, Omdurman şehrinde Hartum Eyaleti Vali Vekili Muhammed el-Bedevi'nin huzurunda kabul ettiğinde gerçekleşti.

Sudan Egemenlik Konseyi'nden yapılan basın açıklamasına göre, ziyaret, silahlı kuvvetlerin geçen yılın nisan ayı ortasında patlak veren Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) isyanına karşı yürüttüğü savaşa destek amaçlı gerçekleşti. El-Ata, “Savaşa hayır çağrılarına aldırış etmiyoruz, bu kanseri yok etmek için savaşa ve cihada evet diyoruz. Bu savaş, silahlı kuvvetlerinin yanında yer alan Sudan halkı tarafından arzulandı. HDK milislerinin varlığının bıraktığı çarpıklıklardan arınmış bir Sudan devleti inşa etmek için çok çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

El-Ata, destekçilerine ‘ordunun uyumlu olduğu ve plana uygun, iyi çalışılmış askeri taktiklere göre hareket ettiği’ konusunda güvence verdi. Silahlı kuvvetlerin yanında yüksek moralle mücadele eden Hartum ve diğer eyaletlerdeki polis kuvvetleriyle yüksek koordinasyona dikkat çekti.

Bu arada, Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, dün (Pazar) yaptığı açıklamada, ‘Sudan'da iletişim hizmetlerinin derhal yeniden sağlanması’ çağrısında bulundu.

Griffiths, X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, “Sudan'da iletişimin kesilmesi, insanların temel hizmetleri almasını engelliyor ve insani müdahaleyi sekteye uğratıyor” dedi. Ayrıca bunu ‘kabul edilemez’ olarak nitelendirdi.

Geçtiğimiz hafta Sudanlılar, ordu ile HDK arasındaki çatışmanın ortasında, ülkedeki iletişim ağının ve internet hizmetlerinin neredeyse tamamen kesintiye uğramasından şikayetçi oldu.

Tüm Sudan şehirleri, Zain Sudan'ın hizmetlerinde dalgalanmaların yaşanmasının yanı sıra Sudani ve MTN Sudan tarafından sağlanan hizmetlerde de kesinti yaşıyor. Söz konusu üç şirket, ülkede telekomünikasyon ve internet hizmeti veriyor.

Sudan'daki çatışmanın iki tarafı (ordu ile HDK), başta başkent Hartum, Kordofan ve Darfur olmak üzere ülkenin çeşitli bölgelerinde iletişimin kasıtlı olarak kesildiği yönünde karşılıklı suçlamalarda bulunuyor.



“Hizbullah çağrı cihazları” patlayıcı madde içeriyordu

Hizbullah üyeleri dünkü bombalamalarda öldürülen bir kişinin cenaze merasiminde (AFP)
Hizbullah üyeleri dünkü bombalamalarda öldürülen bir kişinin cenaze merasiminde (AFP)
TT

“Hizbullah çağrı cihazları” patlayıcı madde içeriyordu

Hizbullah üyeleri dünkü bombalamalarda öldürülen bir kişinin cenaze merasiminde (AFP)
Hizbullah üyeleri dünkü bombalamalarda öldürülen bir kişinin cenaze merasiminde (AFP)

Lübnanlı yetkililerin dün (Salı) Hizbullah'a ait çağrı cihazlarının patlamasıyla ilgili yürüttüğü soruşturmadan elde edilen ilk verilerin, cihazların önceden programlandığını ve patlayıcı içerdiğini ortaya koyduğu belirtildi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre adının açıklanmaması kaydıyla konuşan kaynak, “Veriler, patlama yönteminin cihazların önceden programlandığını ve cihazın bataryası boyunca yerleştirilmiş patlayıcılar içerdiğini gösteriyor” dedi. Kaynak, soruşturmanın “henüz başlangıç aşamasında” olduğunu belirtti.

Lübnan'da dün meydana gelen ve Hizbullah'ın İsrail'i “tamamen sorumlu” tuttuğu eş zamanlı çağrı cihazı patlamalarında 12 kişi ölmüş, yaklaşık üç bin kişi yaralanmıştı.