Mısır-Katar Koordinasyonu Gazzeli yaralılara tıbbi desteği artırdı

40 yaralı Filistinli Refah Sınır Kapısı’nda karşılandı. 115 yardım kamyonu Gazze’ye girdi

Mısır Sağlık Bakanı, Katar Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı ile Katar’daki yaralıları ziyaret etti (Mısır Sağlık Bakanlığı)
Mısır Sağlık Bakanı, Katar Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı ile Katar’daki yaralıları ziyaret etti (Mısır Sağlık Bakanlığı)
TT

Mısır-Katar Koordinasyonu Gazzeli yaralılara tıbbi desteği artırdı

Mısır Sağlık Bakanı, Katar Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı ile Katar’daki yaralıları ziyaret etti (Mısır Sağlık Bakanlığı)
Mısır Sağlık Bakanı, Katar Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı ile Katar’daki yaralıları ziyaret etti (Mısır Sağlık Bakanlığı)

Mısır ve Katar, Filistin topraklarında veya Mısır ve Katar’daki hastaneler aracılığıyla Gazze Şeridi’ndeki yaralı ve hastalara yönelik sağlık yardımını artırmaya yönelik çalışmaları koordine etmek üzere anlaştı.

Mısır Sağlık ve Nüfus Bakanı Dr. Halid Abdulgaffar, Doha ziyareti sırasında Katar Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı Lulva el-Hatır ile görüştü. Mısır Sağlık ve Nüfus Bakanlığı Sözcüsü Hüsam Abdulgaffar yaptığı açıklamada, Mısırlı Bakanın ‘kardeş Katar Devleti’nin hastanelerinde tedavi gören yaralı Filistinli kardeşleri ziyaret ettiğini’ belirtti.

Toplantıda, Gazze Şeridi’ndeki yaralı ve hastalara gerek Filistin toprakları içerisinde, gerekse Mısır ve Katar’daki hastaneler aracılığıyla tıbbi destek sağlanması amacıyla son dönemde gösterilen çabaların ele alındığını belirtti. İki bakanın, Gazze Şeridi sakinlerinin acil ihtiyaçlarını karşılamak ve Filistinlilere tıbbi yardım ulaştırarak onların tıbbi ihtiyaçlarının karşılanmasına ve acılarının hafifletilmesine katkıda bulunmak için ve Mısır ile Katar arasındaki iş birliği ve koordinasyonu geliştirmenin yollarını tartıştığını da vurguladı.

Fotoğraf altı: Lulva el-Hatır, Dr. Halid Abdulgaffar’ı kabul etti (Mısır Sağlık Bakanlığı)
Lulva el-Hatır, Dr. Halid Abdulgaffar’ı kabul etti (Mısır Sağlık Bakanlığı)

Açıklamaya göre Mısırlı Bakan, Gazze Şeridi’nde kanlı olayların başlamasıyla açılan bu dosyada ülkesinin çalışmalarından bahsettti. Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’nin direktifleri doğrultusunda Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafından açılacağını’ belirtti.

Mısır’ın Filistinlilerin tedavisi için 8 ilde 47 hastane tahsis ettiğini açıklayan Sözcü, Refah Sınır Kapısı’ndan geçenlere sağlık ve tedavi hizmetleri sağlamanın yanı sıra, 2 bin 200’den fazla yaralının kabul edildiğini ayrıca bin 300’den fazla ciddi cerrahi operasyon gerçekleştirildiğini de bildirdi.

Mısır tarafından yapılan açıklamada, Katar’daki Uluslararası İşbirliği Devlet Bakanı’nın ‘Filistinli kardeşlerin acılarını hafifletmek için Mısır ile tam koordinasyonu’ vurguladığı aktarıldı.

Mısır’ın kuzeyindeki Sina Yarımadası’ndaki Refah kara sınırında, pazar günü Gazze Şeridi’nden gelen 40 yaralı Filistinlinin de aralarında bulunduğu 447 kişi karşılandı. Sınırdaki resmi bir kaynak, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ndeki hastanelerden Mısır şehirlerindeki hastanelerde tedavi için 40 yaralı ve 25 refakatçi olmak üzere 65 Filistinlinin kabul edildiğini söyledi. Refah Sınır Kapısı’ndan ayrıca 250 çifte ikamet ve vatandaşlık sahibi ile 132 Mısır vatandaşı Gazzeli’nin kabul edildiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Mısır resmi haber ajansı MENA’dan aktardığına göre, Gazze Şeridi’ne 110’u çeşitli insani yardım kamyonu ve 5’i akaryakıt kamyonu olmak üzere 115 kamyonun girdiğini belirtti.

Fotoğraf altı: UNRWA’ya ait bir kamyon Refah üzerinden Gazze’ye girmeye hazırlanıyor (DPA)
UNRWA’ya ait bir kamyon Refah üzerinden Gazze’ye girmeye hazırlanıyor (DPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, dışişleri bakanları düzeyinde Mısır ve Slovenya ekonomik iş birliği kapsamında, başta Filistin meselesi ve Gazze’deki savaştaki gelişmeler başta olmak üzere bir dizi bölgesel ve uluslararası dosyayı ele aldı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, görüşmelerde ‘Sloven mevkidaşı Tanja Fajon ile Gazze krizinin başlangıcından bu yana Slovenya’nın açıkça destek verdiği Filistin meselesi başta olmak üzere ortak ilgi alanlarını ilgilendiren bir dizi bölgesel ve uluslararası dosyaya ilişkin istişarede bulunmanın yanı sıra iki ülke arasındaki ilişkilerin çeşitli konuları ve bunları geliştirme yollarının değerlendirilmesi hedefleniyor’ ifadelerine yer verildi.

Ziyaret sırasında Mısır Dışişleri Bakanı’nın Slovenya Cumhurbaşkanı ve Başbakan ile görüşmesi planlanıyor. Ayrıca iki ülke arasındaki iş birliği ilişkilerinin desteklenmesi ve geliştirilmesi yolları konusunda koordinasyon çerçevesinde Ekonomi ve Turizm Bakanı ile görüşmesi de bekleniyor.



Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
TT

Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail ve Lübnan’dan iki sivil temsilcinin katıldığı ateşkesi izleme komitesindeki görüşmelerin henüz “barış müzakeresi” aşamasına gelmediğini belirtti.

Selam, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Ateşkesi İzleme Komitesi, saldırıların durdurulması ilanının uygulanması için bir forumdur. Henüz barış müzakeresi aşamasına gelmedik” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, sivil temsilcinin gönderilmesini, “İsrail ve Lübnan arasında ekonomik iş birliğinin temeli için ilk girişim” olarak nitelendirmişti.

Selam, ekonomik görüşmelerin İsrail ile normalleşme sürecinin bir parçası olacağını ve bunun ancak bir barış anlaşmasını takip etmesi durumunda mümkün olacağını vurguladı. Ayrıca, iki ülke 2002 Arap Barış Planı’na uyarsa “normalleşmenin ardından barış geleceğini” söyledi, ancak bunun şu an için uzak bir hedef olduğunu kaydetti.

Lübnan Başbakanı, ülkesinin Ateşkesi İzleme Komitesi’nin güney Lübnan’daki Hizbullah’ın silahsızlandırılmasını denetlemesine açık olduğunu da ifade etti. Selam, “Komiteye, herhangi bir endişe veya şüphe durumunda sahada doğrulama yapmaya hazır olduğumuzu ilettik. Denetlemeye açığız” dedi.


Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)

İsrail ordusu, bugün  (Çarşamba) yaptığı açıklamada, Gazze’nin güney  doğusundaki Refah’ta bir tünelden çıkan militanlarla yaşanan çatışmada dört İsrail askerinin yaralandığını duyurdu. Ordudan yapılan açıklamada, yaralılardan birinin durumunun ciddi, üçünün ise orta derecede olduğu belirtildi. Olay sırasında Golani Tugayı’na bağlı bir keşif birimine militanlar tarafından tünelden ateş açıldığı bildirildi. Yaralı askerler tedavi için tahliye edilirken, ailelerine bilgi verildi.

Yerel medyaya göre en az bir militan öldürüldü ve diğerleri için arama çalışmaları sürüyor. Çatışma, İsrail’in Gazze’nin kuzeyinde Kızılhaç aracılığıyla bir rehinenin kalıntılarını teslim almasının birkaç saat sonrasında gerçekleşti.

Gazze’deki kaynaklar, Refah’ta topçu ateşi ve silahlı çatışmaların devam ettiğini bildirerek, bölgedeki güvenlik durumunun istikrarsız olduğunu ortaya koydu.

Başbakan Binyamin Netanyahu, Hamas’ı ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, İsrail’in askerlerine yönelik herhangi bir saldırıya uygun şekilde karşılık vereceğini vurguladı. Netanyahu, “Hamas ateşkes anlaşmasını ihlal ediyor ve ordumuza yönelik terör faaliyetlerine devam ediyor. İsrail, askerlerimize yönelik herhangi bir saldırıya müsamaha göstermeyecek ve buna göre yanıt verecek” dedi.


Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
TT

Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)

Çocukluğumdan beri kışı hep çok sevmişimdir. Kara bulutlar gökyüzünü kapladığında ve yağmur damlaları yere düştüğünde, ailem büyükannem ve büyükbabamın evinde toplanırdı. Dedem ateşi yakarken yanına otururdum, babaannem de çaydanlığı ateşe koyardı. Bizim için kış, bir rahatlık mevsimiydi. Hiç üşümezdik.

Gündüzleri kuzenlerimle birlikte sokaklara yayılan su birikintilerinde yalınayak koşar, yağmur bizi tepeden tırnağa ıslatırken duvarların ve ağaçların ardında gizlenerek ghommemeh (saklambaç) oynardık. Annemin hastalanmadan önce içeri girmemiz için bize bağırdığını hatırlıyorum. Geceleri büyükbabam bize 1960'lardaki seyahatlerinde geçen hikayeleri anlatırdı.

Yaşım ilerledikçe kışları arkadaşlarımla daha fazla zaman geçirmeye ve mezun olduktan sonra peşinden gitmeyi umduğumuz hedeflerimiz ve geleceğe dair hayallerimiz hakkında konuşmaya başladım. Bazen Halid, Mahmud ve ben, Muhammed Hamo'nun evinde buluşurduk, artık o bir ölü; huzur içinde yatsın. Bir ateş yakıp en sevdiğimiz içeceği, yani çayı yanan odunların üzerine koyup kağıt oynardık ya da filmler ve TV dizileri izlerdik.

Evdeyken yağmur damlalarının sesi havayı doldurduğunda veya derslerimden bunaldığımda, yağmuru izlemek ve soğuk rüzgarın tadını çıkarmak için yatak odamın balkonuna çıkardım. O balkondan günbatımını izlemek gibi bir alışkanlığım vardı. Kışın manzarayı daha da harika yapan şey, sahil boyunca dönen göçmen kuşların gökyüzünde kısa süreliğine, güzel desenler çizmesiydi.

İsrail'in Gazze'yi istilası, kışla ilgili tüm güzel duygularımı yok etti. Ailem 13 Ekim 2023'te yataklarına örtecek bir şey ya da kışlık kıyafetlerini yanına almaksızın tahliye edildi. Sonrasında birkaç battaniye satın alabildik. Her birinin bize maliyeti yaklaşık 35 dolar oldu. Küçük biraderim ve ben, tek bir battaniyenin altında örtünmek zorundaydık. Birkaç hafta sonra bir okulun arka bahçesinde uyuyorduk. Kışın rüzgarı acımasızca üzerimizden geçti. Soğuktan titreyerek uyanınca sadece hafif yağmurlar yüzünden battaniyemin sırılsıklam olduğunu gördüm. O günden beri kıştan nefret ediyorum.

Binlerce aile bizimkine benzeyen deneyimler yaşadı. Birbirine dikilmiş battaniyelerden oluşan derme çatma küçük bir çadırda 14 kişilik ailesiyle birlikte yaşayan 19 yaşındaki İsmail Abed, birkaç kez sırılsıklam halde uyandı. Aile, hava koşullarından biraz uzaklaşıp soluk almak için komşularının çadırına giderdi.

Bana "UNRWA'dan çadır alana kadar ne zaman yağmur yağsa boğuluyorduk" diyen İsmail, bu çadırı da barınağı olmayan başka bir aile grubuyla paylaşmış:

Bu yeni çadır bizi yağmurdan korudu ama rüzgarın getirdiği keskin soğuk, üzerimizi örtmeye yetecek kadar battaniyemizin olmamasıyla birleşince durum gerçekten dayanılmazdı.

Kendi çadırımızda o kadar kalabalıktık ki ısınmak için ateş yakacak yerimiz yoktu. Kışın yemek pişirmek bile daha zordu. İsrail işgali, Gazze Şeridi'ne girmesini engellediği için yemek pişirecek gazımız yoktu. Yemek pişirmek için ateş yaktığımız yerin üstü örtülü değildi, bu yüzden ne zaman yağmur yağsa ateş sönerdi.

Bir çadırda yaşamak, yiyecekleri sıçanlardan ve hamamböceklerinden saklayabileceğimiz bir buzdolabına veya başka bir güvenli yere sahip olmadığımız için her gün yiyecek alışverişine çıkmamız gerektiği anlamına geliyordu. Pazardaki un veya pirinç gibi temel yiyecekleri eve getirmek için bazen yağmurda iki saate yakın yürümek zorunda kalıyorduk.

Gazze'nin kuzeyindeki dostlarımdan Muhammed Ebu el-Mehza, kış boyunca defalarca yerinden edildi. Aralık 2023'te Muhammed'in ailesi, Gazze'nin batısındaki eş-Şati kampından zorunlu bir şekilde tahliye edilince yağmurda yürüyerek Şeyh Rıdvan mahallesine gitti.

Bana "Ben de dahil tüm ailem ertesi gün hastaydı" dedi:

İlaç o kadar az ki iyileşmemiz için 10 günden fazla süre geçmesi gerekti.

23 yaşındaki Usame Adas, eylülde ailesiyle birlikte Gazze'nin kuzeyinden güneyine tahliye edildi. Güneyde kimseyi tanımıyorlardı, bu yüzden denizden yaklaşık 20 metre uzakta bir çadır kurdular. Sahilden gelen rüzgarlar geceleri iliklere işleyen bir soğuktu, bu yüzden aile kuzeye dönebilecekleri günü bekledi.

Ateşkes ilan edildiğinde Usame evine döndü ve dört katlı binalarının tamamen yıkıldığını gördü. Ailesinin dönüşüne hazırlanmak yerine, hemen güneye yürümek zorunda kaldı ve babasından çadırı kurmak için daha iyi bir yer aramasını istedi. Aile hâlâ güvenli bir sığınağa sahip olamadan, yerinden edilmiş bir halde bekliyor. Deyr el-Balah'ın doğusundaki el-Maşala bölgesindeki yeni çadırları onları yağmurdan daha iyi koruyabilse de rüzgar boşluklardan içeri sızıyor. Usame bana "Bu kış nasıl hayatta kalacağımı bilmiyorum" dedi:

Şiddetli yağmurlar henüz başlamadı ama yine de yağmur şimdiden çadırın içine giriyor.

İlk damlanın düşmesinden beri bu mevsimin bitmesi için dua ediyorum. Kış eskiden sıcaklığın, kahkahanın ve geçici güzelliklerin mevsimiydi ancak artık Gazze'de bir korku, mücadele ve tahammül zamanı haline geldi. Kış artık bir direnç hikayesi anlatıyor: Kökünden koparılan hayatları, her şeye rağmen hayatta kalmayı ve bir gün bu mevsimin eski rahatlığını beraberinde getirip Gazze'nin çocuklarının yağmurda tekrar korkmadan yalınayak koşacağı umudunu...

Independent Türkçe