Mısır: Halkın ‘tehcir’ konusundaki korkuları artıyor

Sivil Hareket bugün için gösteri çağrısında bulunurken, Camp David’in iptal edilmesi yönünde çağrılar geliyor

Mısır’ın Gazze’ye yaptığı yardımlardan bir kare (El-Ezher Facebook sayfası)
Mısır’ın Gazze’ye yaptığı yardımlardan bir kare (El-Ezher Facebook sayfası)
TT

Mısır: Halkın ‘tehcir’ konusundaki korkuları artıyor

Mısır’ın Gazze’ye yaptığı yardımlardan bir kare (El-Ezher Facebook sayfası)
Mısır’ın Gazze’ye yaptığı yardımlardan bir kare (El-Ezher Facebook sayfası)

İsrail’in Filistin’in Refah kentine yönelik yoğun hava saldırıları ve son haftalarda Refah’a akın eden 1 milyon 400 binden fazla insan için Mısır ve uluslararası toplumdan insani bir felaket uyarısı gelmesiyle birlikte, Mısır halkının büyük bir kesiminde Filistinlilerin ‘tehcir edilmesine’ ilişkin korkular arttı.

Mısır’daki en büyük siyasi muhalif grup olan Sivil Hareket, Mısırlıları ‘Gazze’de olup bitenlere karşı öfkelerini göstermek için meydanlara çıkmaya’ çağırdı. Hareket ‘iki ülke arasında imzalanan Camp David barış anlaşmasının iptal edilmesi’ ve ‘İsrail büyükelçisinin sınır dışı edilmesi’ talebini yineledi. Ayrıca, ‘küresel çaptaki bütün özgür güçlere’, ‘İsrail’in müttefiklerince desteklenen vahşetine karşı koyma’ çağrısında bulundu.

Sivil Hareket Sözcüsü Halid Davud’a göre, hareketin çağrısı, Mısır devletinin Filistinlilerin topraklarından sürülmesini reddeden resmi tutumuyla örtüşüyor. Davud, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, birçok Arap ve Avrupa ülkesinde İsrail politikalarını kınayan gösterilerin zaten yapılmakta olduğuna dikkat çekti. Davud, Mısırlı yetkililere, protesto için dışarı çıktıklarında vatandaşlara karşı hoşgörülü olmaları yönünde çağrıda bulundu.

Fotoğraf altı: Filistinliler dün Refah’tan göçerken (EPA)
Filistinliler dün Refah’tan göçerken (EPA)

Sözcü, hareketin çağrısında yer belirlemediğini, ancak El-Ezher Camii gibi genellikle gösterilerin yapıldığı bir dizi lokasyonda cuma namazından sonra Filistin halkına destek olup, İsrail’in davranışlarını kınayan gösteriler düzenlenmesini beklediğini kaydetti. Bu konuyla ilgili İçişleri Bakanlığı’na talepte bulunduklarını ancak ‘istisnai durum ve halkın öfkesi karşısında siyasi bir anlayış’ oluşmasını, barışçıl göstericilerden hiçbirinin tutuklanmamasını ümit ettiklerini belirtti.

Muhafazakarlar Partisi Başkanlık Konseyi üyesi Dr. Talat Halil, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, gösteri çağrısı için ‘Gösteri Kanunu’na uygun olarak İçişleri Bakanlığı’na talepte bulunulacağını’ doğruladı. Halil, İçişleri Bakanlığı’nın, Filistin halkına destek amaçlı gösteri düzenlenmesi talebini, her zamankinin aksine ‘reddedilmeden’ onaylayacağını umduğunu ifade etti.

2013 yılında gösterilerin düzenlenmesine ilişkin çıkarılan bir yasayla, gösteri düzenlemek üzere bir araya gelmek isteyenlere İçişleri Bakanlığı’na talepte bulunma zorunluluğu getirilmişti. Yasaya göre, İçişleri Bakanı, gösteriyi ‘güvenliğe tehdit’ oluşturması halinde reddetme ve engelleme hakkına sahip. 2017 yılında bu yasada bazı değişiklikler yapılmıştı.

Fotoğraf altı: Dün Refah’ta yerinden edilmiş Filistinlilerin çadırları (AFP)
Dün Refah’ta yerinden edilmiş Filistinlilerin çadırları (AFP)

El-Ehram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi uzmanı Beşir Abdulfettah, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, böyle bir çağrıya yanıt verileceğinden şüphe duyduğunu söyledi. Bunun sebebi olarak da hareketin Mısır sokaklarında bir etkisinin olmamasını gösterdi. Ayrıca böyle gösterilerin faydasız olduğunu, çünkü zaten Mısır devletinin olayların başından beri gerek yardımların ulaştırılması gerekse ateşkesin sağlanması hususundaki arabuluculuk çalışmaları ile Filistin’e destek vermek için siyasi düzeyde faaliyet gösterdiğini vurguladı.

Halil, gösteri çağrısının Mısır devletinin, savunmasız Filistin halkına karşı her gün ‘ihlaller ve suçlar’ işleyen İsrail’e karşı henüz kullanmadığı birçok baskı aracı bulunduğu gerekçesiyle hareketten geldiğini belirtti. İsrail’in Refah’a girme ve Philadelphia Koridoru’nu kontrol etmeye ilişkin tekrarlanan söylemleriyle Mısır ulusal güvenliğinin açıkça tehdit altında olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz haftalar, İsrail’in ‘sınır şeridi ve Philadelphia Koridoru konusunda bir anlaşmaya varılmasının yakın olduğu’ yönündeki tekrarlanan söylemlerinin etkisiyle Mısır ve İsrail arasındaki iplerin gerilmesine tanık oldu. Mısırlı yetkililer, koridorla ilgili herhangi bir anlaşmayı reddediyor. Koridorun varlığı iki ülke arasında imzalanan Camp David barış anlaşmasına ek bir güvenlik anlaşmasına bağlı. Koridor, 2005 yılından beri Filistinlilerin kontrolünde bulunuyor.

Sivil Hareket Sözcüsü’ne göre, İsrail’in, Filistin davasını tasfiye etmek için Filistinlileri topraklarından sürmeye yönelik planlarının tehlikelerinin ‘halkın farkında’ olması gerektiğini söyledi. Bunun için Filistin halkının kararlılığını destekleyen bir halk hareketi olmasının kaçınılmaz olduğunu ve bunun Mısırlı yetkililerin açıkladığı resmi tutumla da örtüştüğünü kaydetti.

Muhafazakarlar Partisi Başkanlık Konseyi’nin bir üyesi, Mısır’ın Camp David de dahil olmak üzere imzaladığı anlaşmalara saygı duymasının, İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürmesine ve Mısır’ın ulusal güvenliğini tehdit etmek de dahil olmak üzere, anlaşmayı ihlal etmesine müsaade etmek anlamına gelmeyeceğini vurguladı. Tel Aviv’in şartlarına uymaması nedeniyle Mısır’ın anlaşmayı derhal iptal ederek tepki göstermesi gerektiğini söyledi. Ancak El-Ehram Merkezi’ndeki uzman, Camp David’in iptal edilmesi yönündeki çağrıları ‘çocukça’ ve pervasızca bulduğunu söyledi. Bu tür anlaşmalara yaklaşımların, özellikle bunun gibi bir adımın sonuçları da dahil olmak üzere birtakım hususlara bağlı olduğunu vurguladı.



Husiler, genelkurmay başkanları el-Gamari'nin ölümünü duyurdu ve el-Medeni'yi halefi olarak atadı

Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)
Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)
TT

Husiler, genelkurmay başkanları el-Gamari'nin ölümünü duyurdu ve el-Medeni'yi halefi olarak atadı

Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)
Husiler, son iki yıl içinde çok sayıda askeri personelini kaybettiğini kabul etti. (AFP)

Husiler dün, Genelkurmay Başkanı Muhammed Abdulkerim el-Gamari'nin öldüğünü ve yerine Yusuf el-Medeni'nin atandığını duyurdu. İran destekli örgüt, el-Gamari'nin ‘ABD-İsrail saldırısı’ olarak nitelendirdiği olayda bir dizi arkadaşı ve 13 yaşındaki oğluyla birlikte öldürüldüğünü açıkladı. Yemenliler, onun yaklaşık dört ay önce, 14 Haziran 2025'te Sana'ya düzenlenen İsrail saldırısı sırasında öldürüldüğüne inanıyor.

Husilerin son açıklamasında el-Gamari'nin öldürüldüğü yer ve zaman belirtilmese de, örgütün ‘Gazze'yi desteklemek’ bahanesiyle bölgesel çatışmaya dahil olduğu son iki yıl içinde birçok askeri liderinin öldürüldüğü kabul edildi.

Yusuf el-Medeni, Husilerin en önemli askeri liderlerinden biri. Örgüt lideri Abdulmelik el-Husi ile akraba ve Husilerin kontrolündeki Hudeyde, Hacca, Mahvit, Raymah ve Kızıldeniz kıyılarını kapsayan Beşinci Askeri Bölge'nin komutanı olarak görev yapan bir isim.

İran destekli örgüt, bin 835 füze ve insansız hava aracı (İHA) fırlatılması ve Kızıldeniz, Babu’l Mendeb, Aden Körfezi ve Hint Okyanusu'nda 228'den fazla gemiyi hedef alması da dahil olmak üzere ‘İsrail'e karşı 758 operasyon’ gerçekleştirdiğini iddia ediyor.


Selam: Lübnan seçimleri planlandığı gibi gidiyor

Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)
Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)
TT

Selam: Lübnan seçimleri planlandığı gibi gidiyor

Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)
Lübnan Parlamentosunda bir oturum (Arşiv-Parlamento Medyası)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam dün, Lübnan seçimlerinin planlandığı gibi yapılacağını ve "ertelemenin söz konusu olmadığını" vurguladı.

Selam Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, hükümetin "hükümetin kuruluşunu tamamlamak için anayasal gerekliliklere saygı duyduğunu ve parlamento seçimlerinin ertelenmesinin söz konusu olmadığını" söyledi. "Parlamento'nun görev süresini uzatmak için bir yasa tasarısı sunmayı planlamıyoruz, çünkü bu konuda yazılanlar zaten yapıldı ve geri dönüş yok" ifadelerini kullandı.

Bu arada, Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Lübnan Uluslararası Geçici Güçleri (UNIFIL) Komutanı General Diodato Abbagnara ile yaptığı görüşmede, "İsrail güçlerinin işgal ettiği topraklardan çekilmesinin ardından güney sınırında güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, Litani Nehri'nin güneyindeki Lübnan ordusunun personel sayısının yıl sonuna kadar kademeli olarak yaklaşık 10 bine çıkarılacağını" bildirdi.

Öte yandan İsrail, güneydeki köylerden ve çevrelerinden, kuzeydeki Bekaa Vadisi'ndeki Şamstar kasabasına kadar uzanan bir dizi hava saldırısı düzenleyerek, "yeraltında bulunan Hizbullah altyapısını" hedef aldığını iddia etti.


Cesetlerin bulunması Gazze mutabakatının yolunu zorlaştırıyor

Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)
Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)
TT

Cesetlerin bulunması Gazze mutabakatının yolunu zorlaştırıyor

Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)
Filistinliler dün Gazze Şehri'nde yıkılan binaların enkazı arasında yürüyor (Reuters)

Gazze'deki İsrailli rehinelerin cenazelerinin kurtarılmasıyla ilgili kriz, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati’nin anlaşmanın ikinci aşamasına başlanması gerektiğini vurgulamasına rağmen, Gazze anlaşmasının ilerleyişine gölge düşürdü.

Hamas'ın elindeki İsraillilerin cenazelerinin aranması, esaretleri sırasında kayboldukları yerler nedeniyle karmaşıklaşıyor. Hamas çarşamba akşamı, elinde bulunan ve gömüldükleri yerler bilinen tüm cenazeleri teslim ettiğini duyururken, İsrail şüpheciliğini sürdürüyor.

Hamas kaynakları Şarku'l Avsat'a, hareketin potansiyel mezar yerlerini tespit etmek için hâlâ kapsamlı bir arama operasyonuna ihtiyaç duyduğunu söyledi. Canlı ve ölü kaçırılanları korumakla görevli kişileri hedef alan suikastların, bazı teknik meseleleri karmaşıklaştırdığını belirttiler. İsrail güçlerinin bazı bölgelere girmesi ve savaş bitmeden önce buldozerlerle temizlemesinin, cesetlerin başka cesetlerle karışması nedeniyle kolayca ulaşılmasını da zorlaştırdığını ifade ettiler.

Bu arada, anlaşmanın sahada uygulanmasında yaşanan zorluklar nedeniyle Mısırlılar, “Gazze'yi boşaltma planı”nın yeniden gündeme gelebileceğinden endişe duyuyorlar. Konuyla ilgili bilgisi olan bir Mısırlı kaynak Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Gazze'yi boşaltmak amacıyla insani yardım başlığı altında tartışılan (yumuşak bir boşaltma) planı” konusunda uyarıda bulundu.

Öte yandan, İsrail Knesset liderliği önümüzdeki çarşamba günü Batı Şeria'yı İsrail'e ilhak edecek iki yasa tasarısını görüşmeye karar verdi.