Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı: Sudan ordusu askeri açıdan gelişmiş durumda

Agar, Sudan’ın çöküşünün bölge ülkelerini etkileyeceği konusunda uyardı

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar ve Güney Sudan Başbakanı Salva Kiir Mayardit (X)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar ve Güney Sudan Başbakanı Salva Kiir Mayardit (X)
TT

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı: Sudan ordusu askeri açıdan gelişmiş durumda

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar ve Güney Sudan Başbakanı Salva Kiir Mayardit (X)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar ve Güney Sudan Başbakanı Salva Kiir Mayardit (X)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar, Sudan ordusunun askeri açıdan gelişmiş durumda olduğunu ve Hızlı Destek Kuvvetleri’ne karşı niteliksel saldırılar gerçekleştirdiğini söyledi.

‘Top ve kurşun sesi’ altında hiçbir siyasi sürecin konuşulmasına yer olmadığını vurgulayan Agar, aynı zamanda Sudan’ın çöküşünün bölgeye etkisi konusunda da uyarıda bulundu.

Agar, Sudan’daki savaşı sona erdirmek için Afrika Birliği (AfB), Hükümetlerarası Kalkınma Otoritesi (IGAD), Suudi Arabistan ve ABD arabuluculuğundaki Cidde Platformu tarafından önerilen bölgesel girişimlere dair Sudan’ın tutumu hakkında Güney Sudan Başbakanı Salva Kiir Mayardit ile görüştü.

Görüşmede Agar, Cidde Platformu’ndaki müzakerelere geri dönmenin, Hızlı Destek Kuvvetleri’nin vatandaşların evlerini işgale son vermesi ve üzerinde anlaşmaya varılan diğer konuları uygulamasıyla bağlantılı olduğunu vurguladı.

Agar, Maliye ve Ulusal Ekonomi Bakanı Cibril İbrahim’in eşliğinde, Güney Sudan’ın başkenti Cuba’ya üç günlük ziyaretini dün tamamladı.

Agar: Şu anda müzakere yok

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı, Güney Sudan Başbakanı’na mevcut askeri durum hakkında bilgi verdiğini belirterek, şunları söyledi:

“Ona Sudan Silahlı Kuvvetleri’nin kaydettiği ilerlemenin boyutunu ve isyancı güçlere karşı yürüttükleri niteliksel saldırıları anlattım.”

Agar Cuba’da ayrıca, Troyka ülkeleri (ABD, Norveç, İngiltere) ve Avrupa Birliği’nin (AB) Güney Sudan’daki büyükelçileri ile görüştü.

Görüşmelerde Agar, Sudan hükümetinin açık olduğunu ve Sudanlıların acılarını hafifletmek, ülkenin egemenliğini, birliğini ve ulusal güvenliğini koruyacak şekilde savaşı bitirmek için çalıştığını söyledi.

Agar, “Top ve kurşun sesleri altında herhangi bir siyasi süreçten bahsetmek mümkün değildir” ifadelerini de kullandı.

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı, Sudan’ın çökmesi durumunda Afrika Boynuzu bölgesinde yaşanacakların sonuçları ve bunun tüm bölge üzerindeki etkisi konusunda da uyarıda bulundu.

Öte yandan Sudan’daki Demokratik Sivil Güçler Koordinasyonu Başkanı aynı zamanda eski Başbakan olan Abdullah Hamduk, dün erken saatlerde Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’ya gitti.

Hamduk, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Demokratik Sivil Güçler Koordinasyonu’nun bölgesel ve uluslararası toplumu Sudan’daki savaşın sona ermesine katkıda bulunacak olumlu ve etkili bir rol oynamaya teşvik etme çabalarının devamı olarak, yıllık Afrika Birliği zirvesinde hazır bulunan Afrika kıtasındaki ülkeler ile bölgesel ve uluslararası kurumların liderleriyle görüşmek üzere Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’ya geldim. Norveç Uluslararası Kalkınma Bakanı Anne Beathe Tvinnereim ile görüştüm ve Norveç’in zor durumdaki Sudan halkına desteğini ve Sudan’da sürdürülebilir barışın inşasına yönelik tüm çabalara katkıda bulunmaya tam hazır olduğunu ifade ettim.”

Hızlı Destek Kuvvetleri’nin iletişim ağlarını kesintiye uğrattığı yönündeki suçlamalar

Sudan İletişim Bakanı Adel Hasan, iletişim ve İnternet hizmetlerinin kesintisine ilişkin ilk yorumunda, Hızlı Destek Kuvvetleri’ni ülkedeki iletişim ağlarının kesintiye uğramasının arkasında olmakla suçladı.

Sudan Haber Ajansı’na konuşan Hasan, “Hızlı Destek Kuvvetleri’nden milisler, santral mühendislerini ağları kapatmaya zorlarken, başkent Hartum ve Darfur eyaletleri iletişim menzilinin dışında kaldı. Telekomünikasyon ağını Port Sudan (Sudan’ın doğusunda) şehrinden işletmek için mevcut diğer alternatifler de mevcut” dedi.

Bakan, diğer alternatiflerin arasında Sudatel karasal ağının işletilmesi ve karasal internetin Canar ve Wi-Fi ağları üzerinden çalıştırılmasının yer aldığını da sözlerine ekledi.

Sudan Telekomünikasyon Şirketi (Sudani), art arda 5 gün süren kesintinin ardından, Sudan’ın doğusu ile Nil Nehri (kuzey) eyaletlerindeki telefon ve internet hizmetini kademeli olarak yeniden başlattı.

Sudan’a destek için Fransa’da konferans

Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ve diğer diplomatlar, Paris’in Sudan ve diğer komşu ülkelerin, milyonlarca kişinin yerinden edilmesine ve kıtlık uyarılarının artmasına neden olan iç savaşın yansımalarıyla yüzleşmesine yardımcı olmak amacıyla nisan ayı ortasında bir bakanlar toplantısı düzenleyeceğini bildirdi.

Ülkelere Sudan savaşından etkilenen sivilleri unutmamalarını hatırlatan Birleşmiş Milletler (BM), onların insani ihtiyaçlarının karşılanması ve komşu ülkelere kaçanlara destek sağlanması amacıyla 4,1 milyar dolar toplama çağrısında bulundu.

BM’ye göre, Sudan nüfusunun yarısı, yani yaklaşık 25 milyon kişi, insani yardıma ve korumaya ihtiyaç duyarken, 1,5 milyondan fazla insan da Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Mısır, Etiyopya ve Güney Sudan’a kaçtı.

Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne, parlamento oturumunda, “Sudan krizi unutulmuş bir krize dönüşemez” diyerek, konferansın 15 Nisan’da yapılacağını da sözlerine ekledi.

Sudan Silahlı Kuvvetleri ile paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki savaş 10 aydır sürüyor. Diplomatik çabalar şu ana kadar çatışmayı sonlandıramadı.

Fransız diplomatik kaynaklar, konferansın bölgede faaliyet gösteren BM kuruluşları ve kar amacı gütmeyen kuruluşların yanı sıra, komşu ülkeler, bölgesel aktörler ve Batılı ülkelerden bakanları bir araya getireceğini belirtti.

Diplomatlar, iki savaşan grubun davet edilmesinin planlanmamasına rağmen, siyasi durum hakkında da görüşmelerin yapılacağını söyledi.



Gazze'de Filistinli 3 kadın “bir dilim ekmek” için öldürüldü

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)
TT

Gazze'de Filistinli 3 kadın “bir dilim ekmek” için öldürüldü

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)

Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde yer alan Deyr el-Belah şehrinde dün sabah bir fırının önünde bekleyenlerin üzerine açılan ateş sonucu 3 Filistinli kadının hayatını kaybetmesi, Gazzelilerin kötüleşen insani ve hayati koşullar karşısında içinde bulundukları trajedinin boyutlarını gözler önüne seren sahnelere bir yenisini daha ekledi. Deyr el-Belah'taki el-Beraket Caddesi üzerinde bulunan ‘Zadna 2’ adlı fırınının önünde meydana gelen olayda, ateşin hangi koşullarda açıldığı ve doğrudan mı yoksa bir hata sonucu mu açıldığı konusunda çelişkili açıklamalar yapıldı.

xsvdfd
Deyr el-Belah'ta ekmek almak için uzun kuyruklarda bekleyen Filistinliler (Arşiv - Reuters)

Filistinliler her gün saatlerce fırınların önünde yaklaşık 22 ekmekten oluşan tek bir ‘torba’ ekmek alabilmek için uzun kuyruklar oluşturuyor. Olayın yaşandığı fırın, bölgenin en bilinen fırınlardan biri. Bu fırın aynı zamanda İsrail’in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın başlamasından çalışmayı hiç durdurmayan tek fırın, ancak trajik olaydan sonra kapılarını kapatmak zorunda kaldı.

Fırının sahipleri ise kadınların fırının dışında yaşanan izdihamın ardından fırının dışından açılan ateş sonucu öldürüldüklerini söylediler. Bir kaynak, ateşin fırın önünde düzeni sağlamak ve fırını hırsızlığa karşı korumak için orada bulunan korumalar tarafından açılmadığını, fırın dışında iki ailenin üyeleri arasındaki bir mesele olduğunu belirtti. Görgü tanıkları, ateşin korumalardan biri tarafından açıldığını, ancak korumanın doğrudan insanarın üzerine ateş açmadığını, havaya ateş ettikten sonra silahının boşalması sonucu olayın yaşandığını anlattılar.

scv
Gazze'nin orta kesimlerinde kapalı bir fırının önünde duran Filistinliler (Arşiv - AP)

Şarku’l Avsat’a konuşan Deyr el-Belah'tan bir kaynak, ateş açan kişinin ailesinin misilleme korkusuyla evlerini terk etmek zorunda kaldığını söyledi. Öldürülen kadınların Gazze şehrinden yerinden edilmiş kişiler olduğuna dikkati çeken kaynak, ateş açan kişinin, Gazze Şeridi'nin orta ve güney bölgelerinde giderek zorlaşan büyük kıtlık karşısında vatandaşların ekmek temin edebilmeleri için fırın sahipleri ile Deyr el-Belahlı aileler arasında yapılan anlaşmanın bir parçası olarak, fırının korunmasına katkıda bulunmak amacıyla fırının önünde durduğunu açıkladı. Deyr el-Belah'ta 300 binden fazla kent sakininin yanı sıra yaklaşık 850 bin yerinden edilmiş kişi bulunuyor.

srfg
Gazze'de bir torba ekmek aldıktan sonra el sallayan bir Filistinli (Arşiv - AFP)

Olay üzerine şehrin muhtarları ve ileri gelenleri duruma müdahale ederek durumun daha da kötüleşmesini ve herkesin kontrolü dışında bir misillemenin ortaya çıkmasını önlemeye çalıştı. Sosyal medyada bazı vatandaşlar, Deyr el-Belah'a giren un miktarını fırınlara paylaştırmaya ve diğer ailelerin de benzer bir pay almasını sağlamak için aile başına sadece bir torba ekmek satmaya karar vermelerinin ardından yaşanan olaydan muhtarları, bölgenin önde gelenlerini ve yetkili kişileri sorumlu tuttu. Bazıları, fırınlardaki yoğunluğu arttırmak ve vatandaşları bir öğün için yeterli olmayan bir torba ekmek almak için uzun saatler kuyruklarda bekleterek aşırı yük altına sokmak yerine her aileye bir çuval un dağıtılabileceğini düşünüyor.

k7ıı8
Gazze'deki bir fırından ekmek aldıktan sonra sevinç içindeki bir Filistinli (Arşiv - AFP)

Saatlerce kuyrukta bekledikten sonra fırının içinde bir torba ekmeğin fiyatı 3 şekel (1 doların biraz altında) iken, fırının dışındaki fiyat 30 ile 40 şekel (yaklaşık 11 dolar) arasında değişiyor. Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesimlerinde bir çuval unun fiyatı bin şekel ve üzerinde (yaklaşık 255 dolar) bir fiyata ulaşmış durumda.

Gazze Şeridi’nin merkezi ve güneyi, İsrail'in uygulamaları ve hırsız çetelerinin insani yardımları çalması nedeniyle ciddi bir un sıkıntısı çekiyor. Ancak kuzeydeki durum, bölge sakinlerinin açlıklarını gidermek için hayvan yemi öğütmek zorunda kaldıkları aylarca süren kıtlıktan sonra şu an daha iyi.

Gazze Şeridi'nin merkezinde ve güneyinde yaşanan acılar yaklaşık bir ay önce başlamış, gıda yardımları durdurulmuş ve girişine izin verilen yardımların büyük bir kısmı çalınması nedeniyle insani durum daha da kötüleşmişti.

Birleşmiş Milletler (BM) sözcüsü Stephane Dujarric'e göre İsrail güçleri geçtiğimiz hafta 129 farklı insani yardımın üçte ikisinin Gazze Şeridi'ne ulaşmasını engelledi. Mevcut durum, fırın sahiplerini unlarını korumak ve hırsız çeteleri tarafından çalınmasını önlemek için silahlı korumalar tutmaya itti. Bazı fırınlar bu silahlı adamları güvenlik görevlisi olarak tutarken, bölgenin önde gelenleri, muhtarlar ve yetkili kuruluşlar da yaşadıkları bölgelerdeki fırınları korumaları için ailelerden silahlı adamlarla anlaştı. Bölge sakinleri İsrail'in yeterli miktarda yardımın girişini manipüle etmeye devam edeceğinden korkuyor. Çünkü bu durum, Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesimlerinde, aynı koşulları birkaç aydır daha ağır bir şekilde yaşayan kuzeye kıyasla daha fazla artmakta olan kıtlığı daha da kötüleştirecek.