WHO, Gazze'deki Nasır Hastanesi'nden hastaların nakledilmesine yönelik ikinci misyonunu tamamladı

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'taki el Neccar Hastanesi'ndeki böbrek hastaları (EPA)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'taki el Neccar Hastanesi'ndeki böbrek hastaları (EPA)
TT

WHO, Gazze'deki Nasır Hastanesi'nden hastaların nakledilmesine yönelik ikinci misyonunu tamamladı

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'taki el Neccar Hastanesi'ndeki böbrek hastaları (EPA)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'taki el Neccar Hastanesi'ndeki böbrek hastaları (EPA)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Gazze Şeridi'ndeki Nasır Hastanesi'nden ikinci bir tahliye misyonunu tamamlayarak, savaşın devam ettiği bir dönemde nakledilenlerin toplam sayısı aralarında çocukların da bulunduğu kritik durumdaki 32 hastaya ulaştı.

Reuters haber ajansına göre, WHO kalan hastaların tahliyesine yönelik çalışmaları sürdürüyor.

Açıklamada, “WHO, hastanede kalan hastaların ve sağlık personelinin güvenliği ve refahından endişe ediyor. Hasta ve yaralılara yönelik hayat kurtarıcı bakımın daha fazla kesintiye uğramasının daha fazla ölüme yol açacağı konusunda uyarıyor” ifadelerine yer verildi.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, 14 hastanın Han Yunus'un batısındaki Nasır Tıp Kompleksi'nden Gazze Şeridi'nin güneyindeki hastanelere tahliye edildiğini duyurdu.

Bakanlık, Facebook hesabından yaptığı açıklamada, ‘Dünya Sağlık Örgütü'nün sürekli çabalarıyla Nasır Tıp Kompleksi'nden 5'i diyaliz hastası ve 3'ü yoğun bakım hastası olmak üzere 14 hastanın Gazze Şeridi'nin güneyindeki hastanelere tahliye edildiğini’ aktardı.

Açıklamada, elektrik ve oksijen jeneratörleri durdurulduktan ve gerekli tıbbi ve insani kaynaklar mevcut olmadığından, hayatlarını kurtarmak amacıyla tüm hastaların tahliyesine izin vermesi için İsrail işgaline baskı yapma çabalarının devam ettiği kaydedildi.

Gazze Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze Şeridi'nde devam eden saldırganlığı nedeniyle ölenlerin sayısının 7 Ekim'den bu yana 29 bin 195’e, yaralananların ise 69 bin 170’e ulaştığını duyurdu. Bakanlık, İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nde son 24 saatte ailelere yönelik 9 katliam gerçekleştirdiğini, saldırılar sebebiyle 103 kişinin öldüğünü, 142 kişinin ise yaralandığını bildirdi.



“Gazze'yi açlığa mahkûm etme” suçu “uluslararası adalet” önünde

 Filistinli bir kadın ve kız çocuğu dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da yemek yardımı alıyor (Reuters)
Filistinli bir kadın ve kız çocuğu dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da yemek yardımı alıyor (Reuters)
TT

“Gazze'yi açlığa mahkûm etme” suçu “uluslararası adalet” önünde

 Filistinli bir kadın ve kız çocuğu dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da yemek yardımı alıyor (Reuters)
Filistinli bir kadın ve kız çocuğu dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da yemek yardımı alıyor (Reuters)

Uluslararası Adalet Divanı dün, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere yardım ulaştırılmasını engellemesi ve bunun sonucunda "aç bırakma" suçuna odaklanan bir haftalık duruşmaları başlattı.

Lahey'deki mahkemeye konuşan üst düzey bir Filistinli yetkili, İsrail'in Gazze'deki Filistinlilere insani yardım ulaştırılmasını engellemeyi “savaş silahı” olarak kullandığını söyledi. Ammar Hicazi, hakimlere “Bir açlık operasyonu ile karşı karşıyayız. İnsani yardım savaş silahı olarak kullanılıyor” ifadelerini kullandı.

15 yargıçtan oluşan bir heyetin huzurunda, Suudi Arabistan, ABD, Çin, Fransa, Rusya, Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı ile Afrika Birliği dahil olmak üzere 38 ülke hafta boyunca savunmalarını sunacak.

Ancak İsrail oturumları boykot etti ve Dışişleri Bakanı Gidon Sar, Filistinlilere yönelik “insani yükümlülüklerin” müzakere edileceği oturumların, ülkesine karşı “sistematik zulüm”ün bir parçası olduğunu iddia etti.

 “Uluslararası Adalet"in danışma görüşleri yasal olarak bağlayıcı değildir, ancak İsrail üzerindeki diplomatik baskıyı artıracaktır.

Aynı zamanda, Fransız hükümeti İsrail'i Gazze'de devam eden “katliamı” durdurmaya çağırırken, İngiliz Dışişleri Bakanı David Lamy ile Filistin Yönetimi Başbakanı Muhammed Mustafa dün, iki devletli çözüm çerçevesinde Filistin devletinin güçlendirilmesine yönelik taahhüdü pekiştiren “tarihi” bir mutabakat zaptı imzaladı.